Belediyelerde “personel” giderleri azaldı, ama…

YAYINLAMA
GÜNCELLEME

Ahmet ARSLAN / SMMM, Eski Muhasebat Başkontrolörü

2014 yılı yerel seçimler öncesinde başkan adaylarının performans göstergesi olarak, belediyelerinde personel giderlerinde önemli tasarruflar sağlamış oldukları şeklinde beyanlarına rastlanmaktadır. İstatistiki olarak doğru gibi görünen bu söylemin gerçekte bir verimlilik artışını yansıtıp yansıtmadığı personel giderlerinden neyin kastedildiğinin; performans göstergesi olarak bir anlam ifade edip etmediği ise bu azalma karşılığında bütçenin genelinde ne tür değişmeler meydana geldiğinin analiz edilmesi sonucunda anlaşılabilecektir.

Yeni kamu mali yönetim sisteminde kamu idarelerinin harcamalarının sınıflandırılmasında (analitik bütçe sınıflandırması) ekonomik sınıflandırmaya göre harcamalar;

01- Personel giderleri,

02- Sosyal güvenlik kurumları devlet primi,

03- Mal ve hizmet alımları,

04- Faiz harcamaları,

05- Cari transferler,

06- Sermaye giderleri,

07- Sermaye transferleri,

08- Borç verme,

olmak üzere gruplara ayrılmaktadır.

1. Belediyelerin personel giderleri

01 Personel giderleri; işçi, memur, geçici personel ve sözleşmeli personel gibi kamu personeline bordroya dayalı olarak yapılan ödemeleri ifade eder.

Belediyelerin 2006-2012 dönemine ilişkin harcamalarının seyri aşağıdaki tabloda görüldüğü şekilde gerçekleşmiştir.

Tablo (1) de görüldüğü üzere, belediyelerin 2012 yılı sonunda toplam harcamaları (yaklaşık 47 milyar TL) 2006 yılına nazaran %117 oranında artarken, personel giderleri %72 oranında artmıştır. Doğal olarak, personel giderlerinin bütçe içindeki payı 2006 yılında %22 den 2012 yılında %17’e düşmüştür.

Buraya kadar durum olumlu görünmesine karşın gerçekten öyle olup olmadığı bunun nedenlerinin analiz edilmesiyle mümkündür. Belediyelerin sundukları hizmetlerin düzeyinde bir azalma olmamasına karşın personel giderlerinin toplam bütçeleri içindeki payının azalmasının iki nedeni olabilir: 1- Hizmetin daha az personel ile yerine getirilerek verimlilik artışının sağlanmış olması, 2- Hizmeti yerine getiriliş biçimindeki değişiklikten dolayı personel giderlerindeki azalmanın diğer giderlerdeki artışla ikame edilmesi.

İşte bu nedenlerden hangisinin geçerli olduğu belediyelerin hizmet alımlarının analiz edilmesi sonucunda anlaşılabilecektir.

2. Belediyelerin hizmet alım giderleri

Hizmet alım giderleri kamu idarelerinin güvenlik, temizlik, bilgi işlem, taşıt kiralama, bakım onarım ile temsil ağırlama gibi hizmet alımları karşılığında firmalara yaptıkları ödemeleri ifade etmektedir. Söz konusu firma personeline yapılan ödemeler 01 personel giderleri içinde değil 03.05 hizmet alım giderleri içinde görünmektedir.

Son yıllarda devlet anlayışındaki değişme nedeniyle belediyelerin hizmetlerini hizmet alımı suretiyle yoluyla diğer bir deyişle kadrolu işçi yerine “taşeron” denilen firma elemanı istihdamı suretiyle ifa ettikleri bilinmektedir. Bu durum kendini aşağıdaki tabloda da göstermektedir.

Tablo (2) de görüldüğü gibi, 2012 yılı sonu itibariyle 9.6 milyar TL olarak gerçekleşen hizmet alımlarının belediyelerin toplam bütçeleri içindeki oranı 2006 yılında %12,7’den 2012 yılında % 20,4’e yükselmiştir. Söz konusu yıllar arasında hizmet alımları giderlerindeki artış oranı % 251 oranında yani 2,5 kat olarak gerçekleşmiştir. İki dönem arasındaki söz konusu artış toplam bütçe giderlerinde meydana gelen artış oranının (%117) neredeyse 2.5 katı civarındadır. İki dönem arasında belediyeler hizmet alımları için yaklaşık 7 milyar TL daha fazla gider yapmıştır. Nitekim, 2006 yılında personel giderleri ile hizmet alımlarının toplamının bütçe içindeki payı %34.7 iken 2012 yılında bu oran yaklaşık %38’dir. Bu durum personel giderlerinde sağlandığı söylenen tasarrufun hizmet alımlarındaki yüksek artışla elimine edildiğini ve ortada herhangi bir tasarrufun bulunmadığı hatta verimlilik azalışının olduğu söylenebilir. Diğer bir deyişle, belediyeler aynı hizmet düzeyini daha yüksek personel (çalışan) sayısı ve gideriyle gerçekleştirmişlerdir.

Global olarak yani tüm belediyelerin toplam rakamları için yaptığımız bu analiz münferit olarak her bir belediye bazında değişkenlik gösterebilir. Ancak bir belediyede verimlilik artışından söz edilebilmesi için aynı hizmet düzeyinin bütçe içindeki oranı itibariyle daha düşük orandaki personel giderleri ve hizmet alım giderleri ile gerçekleştirilmiş olması gerekir.

Sonuç

Yerel seçim beyanlarında ifade edilen personel giderlerindeki azalmanın gerçeği yansıtıp yansıtmadığı öncelikle “personel”den neyin anlaşıldığının bilinmesini gerektirmektedir. Belediyelerin kamu personeli yerine firma elamanı istihdam etmeleri teknik anlamda kendi (kamu) personel giderlerinde azalma sağlasa da hizmet alım giderlerinde artış sağlamaktadır.

Yukarıda yaptığımız analizler, belediyelerin kamu personeli yerine firma elamanı istihdam etmeleri ve bu yöntemde aşırıya kaçmış olmaları nedeniyle personel giderlerinde sağlandığı ifade edilen tasarruf ve verimliliğin tam olarak gerçeği ifade etmediğini ve hatta tasarruf ve verimlilik azalışının olduğunu göstermektedir.

Hizmetlerde verimlilik ve harcamalarda tasarruftan söz edilebilmesi için bir harcama kaleminde meydana gelen azalmanın başka bir harcama kalemindeki aşırı artışla elimine edilmemiş olması gerekmektedir. Personel giderleri açısından bakılacak olursa, tasarruf ve verimlilik ancak kamu personeli ile firma elemanı için yapılan ödemelerin toplamının bütçe içindeki payının düşmüş olması halinde mümkün olacaktır.

2-333.jpg

1-348.jpg