Çelik: AB masasından kalkan biz olmayacağız

Hüseyin Çelik, AK Parti Genel Merkezi'nde düzenlediği basın toplantısında, Merkel'in Türkiye'nin AB'ye alınmaması konusunda gayret göstereceği sözlerine yanıt verdi.

YAYINLAMA
GÜNCELLEME

ANKARA – AK Parti Genel Başkan Yardımcısı ve Parti Sözcüsü Hüseyin Çelik, Almanya Başbakanı Angela Merkel'in Türkiye'nin AB'ye alınmaması konusunda gayret göstereceği sözlerini hatırlatarak, "Merkel'in bundan önceki gayretleri hangi yöndeydi ki? Bundan önce başka türlü bir gayret mi gördünüz?" dedi. 

Çelik, AK Parti Genel Merkezi'nde düzenlediği basın toplantısında, Merkel'in Türkiye'nin AB'ye alınmaması konusunda gayret göstereceği sözlerine yanıt verdi. AB'ye hiçbir zaman cennet veya cinnet olarak bakmadıklarını söyleyen Çelik, şöyle konuştu: 
"Merkel'in bundan önceki gayretleri hangi yöndeydi ki? Bundan önce başka türlü bir gayret mi gördünüz? Önce imtiyazlı ortaklık dediler, sonra stratejik ortaklık diyorlardı. Eskiden beri biz bunların hiçbirini kabul etmedik. Son hadiseyle birlikte, AB cephesinden gelen açıklamalar, hiçbir vatandaşımızın moralini bozmamalıdır. Biz, AB üyelik sürecine yapışmış vaziyetteyiz, sonuna kadar götüreceğiz. Masadan kalkan biz olmayacağız. Sürecin sonunda bizi almak istemezlerse, kendileri bilir. Biz yolumuza devam edeceğiz." 

Her türlü eyleme demokrasi içinde yer vardır
Çelik, bir gazetecinin "duran insan" eylemleriyle ilgili sorusuna "İster duran, ister yürüyen, ister alkışlayan, ister oturan ne tür eylem yapan insanımız olursa olsun, yeter ki barışçıl olsun, insanlara zarar vermesin, genel hayatı olumsuz etkilemesin, trafiği tıkamasın. Her türlü eyleme demokrasi içerisinde yer vardır" diye yanıt verdi. 
MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli'nin bayrak çıkışına da tepki gösteren Çelik, şunları ekledi: 
"Sayın Bahçeli'ye aklım ermiyor. Biz, birbirimizin kongrelerine gidiyoruz. MHP kongresi olur, AK Parti'den bir arkadaşımız kongresine gider, orada anons edilir, insanlar onları alkışlar. CHP'nin, BDP'nin kongresi olur, oraya da gideriz. Onlar da bize gelir. Bu garipsenmiyor da açık hava toplantısı olunca işin şekli mi değişiyor? Orada bir nezaket gösterisinde bulunulmuştur. Başbakanımızın onları miting alanından çıkarılmasını mı bekliyorsunuz? Böyle bir tavır mı olması gerekiyor?"

Cumhuriyet tarihimizin en büyük mitingi yapıldı
Gezi Parkı olaylarında 291 iş yerinin tahrip edildiğini, 271 özel aracın kullanılmaz hale getirildiğini, 116 polis aracının ve 41 de ambulansın tahrip edildiğini ifade eden Çelik, "Bunun 9'u pert olmuştur. Kesinlikle kullanılamaz vaziyete getirildi. 14 parti binası ya yakılmış ya tahrip edilmiştir. Bunun 13'ü AK Parti'ye, 1 tanesi CHP'ye aittir. Yaklaşık olarak maddi zarar, doğrudan fiziki ve fiili zarar 140 trilyona varmıştır. Bu da tabi son derece üzücü bir durumdur" dedi. 
Türkiye'nin, demokrasisinin rüştünün ispat ettiğini anlatan Çelik, "Türkiye demokratik bir ülke olmasaydı bu gösteriler zaten yapılamazdı. Demokratik tolerans, sabır, diyalog, tahammül, sağduyu ve sükunet ortaya koymuştur. Temenni ederiz ki Türkiye bir daha böyle bir tatsızlık yaşanmaz. Sandıkta her zaman kaybeden siyasi cenah sokakta bir şey bulabilirim gibi bir telaşa kapılmıştır. Bunun Türkiye'ye faydası yoktur" diye konuştu. 
Çözümün sandıkta olduğunun altını çizen Çelik, "Halk AK Parti'ye karşıdır gibi büyük gürültüler koparanlar şunu gördüler ki; Kazlıçeşme'de bizim Cumhuriyet tarihimizin en büyük mitingi yapıldı. Ama biz orada halkımızla buluşmaya, halkımızla bir sıkıntıyı paylaşmaya gittik. Kimseyle kavga etmeye gitmedik. Bir tek insanın burnu kanamadı. Bir tek dükkanla ilgili tahrip bir tarafa, bizim kitlemiz büyük bir olgunlukla ellerindeki bayraklarla insanları selamlayarak orada demokratik nezaketin örneklerini ortaya koydular. Ben o mitingde emeği geçenlere, yüreğini ortaya koyanlara teşekkür ediyorum" dedi. 

Üyeyse üyelikten bile ihraç ederiz
Mitinglerle AK Parti'nin gövde gösterisi yapmadığının altını çizen Hüseyin Çelik, şunları kaydetti: 
"Bizim gövde gösterisi yapmaya ihtiyacımız yok. Zaten yapılan kamuoyu anketleri hangi partinin gücünün ne düzeyde olduğunu ortaya koyuyor. Varsa bir sıkıntı onu paylaşmak üzere yola çıkmış bir siyasi kadroyuz. Bundan sonra da bunu yapacağız. İstanbul'da hemen mitingden sonraki günlerde ve saatlerde bazı eli sopalıların Şişhane'de CHP İl Başkanlığına saldırdığını biliyorsunuz. İl Başkanlığımız bir açıklama yaptı ve saldırıyı şiddetle kınadığını belirtti ve bunların AK Parti ile yakından uzaktan bir ilgisi olmadığını ifade etti. Hangi partiye böyle bir saldırı yapılırsa yapılsın, hangi gerekçeyle yapılırsa yapılsın biz kesinlikle bunu tasvip etmeyiz. Varsayalım ki bizim bir partimiz durumdan vazife çıkardı böyle bir şey yaptı biz ona derhal üyeyse üyelikten bile ihraç ederiz. Çünkü medeni insanlar birbiriyle konuşarak anlaşırlar. Medenilere üstün gelmek istiyorsanız ikna ile bu işi yapacaksınız, böyle söz anlamayan vahşiler gibi kaba kuvvetle kendi iddiasını başa götürme çabası olmayacak." 

Son olaylarda hakaret içeren 105 site tespit edildi
Sosyal medya ile ilgili bir yasağı kimsenin AK Parti'den beklememesi gerektiğini söyleyen Hüseyin Çelik, sözlerini şöyle sürdürdü: 
"Biz yoksullukları, yolsuzlukları ve yasakları ortadan kaldırmak üzere iktidara gelmiş olan bir siyasi kadroyuz. Bu güne kadar kaldırdığımız yasaklar kamuoyunun bilgisi dahilindedir. Bizim sosyal medyayı yasaklamak gibi bir niyetimiz de yok, bir fiilimiz de yok, aklımızın köşesinden de böyle bir şey geçmez. Ancak yazılı ve görsel medyanın bir etiği var. Sosyal medyanın da sanal medyanın da bir etiği olmak zorundadır. Bir gazetede yazdığınız ya ile birine ağız dolusu küfür etmek eğer gayri ahlaki ve gayri insani bir tutum ise sosyal medyada da bunun böyle olması lazım, sanal medyada da böyle olması lazım. İnternete siz birine hakaret ettiğinizde o hakaret olmayacak ama televizyonda bir hakaret olursa o televizyonun kapanmasına veya o televizyonun ceza almasına yol açacak. Bu doğru bir şeydir. Burada yapılmak istenen medeni ülkelerdeki gibi, Avrupa ülkelerinde ve Avrupa Birliği standartlarındaki gibi, özellikle sosyal medya ile ilgili olarak kanunlarımızda mevcut olmayan, eksikliği hissedilen bazı düzenlemeler yapmaktır. Son olaylarda aşırı hakaret içeren 105 site tespit edilmiştir, gereği yapılmak üzere kaynağına ulaşılmaya çalışılıyor. İnsanları isyana teşvik etmek, öfkenin kabarmasına yol açmak, insanları galeyana getirmek üzere hasetsen açılmış sahte hesaplar vardır. Bunların sahipleri de bellidir. Bunlarla ilgili olarak ilgili kurumlar tespitlerde bulunmuşlardır. Bu güne kadar bu anlamda 262 Twitter hesabı tespit edilmiştir. Bunlarla ilgili gereği yapılmasın denilirse, herkes istediği gibi Twitter'da hakaret etsin. ‘İnsanların özel hayat ile ilgili akla hayale gelmeyecek şeyler yazsınlar, küfür etsinler fakat devlet, hükümet, TBMM bir şey yapmasın, düzenleme yapmasın' diyecek olan bir tek Allah'ın kulu çıkacağını zannetmiyorum." 

Vasıtaların kendileri çok iyi, çok kötü olmaz 
Çelik, sosyal medya karışı bir tutum içinde olmadıklarını vurgulayarak, "Türkiye'yi başka ülkeler ile kimse karıştırmasın. Vasıtaların kendileri çok iyi, çok kötü olmaz. Onları iyiye kullanırsanız iyi olur, kötüye kullanırsanız kötü olur. Telefon sapıkları vardır diye telefon kullanmayı yasaklamak hiçbir zaman aklımızdan geçmedi, hiçbir akıllı insanın aklından da geçmemesi lazım. işin özü budur" şeklinde konuştu.