CHP: AKP faturayı özel sektöre çıkardı

AKP'nin ekonomi algısının çöktüğünü ifade eden CHP'li Umut Oran, Babacan ve Şimşek'in reel sektörü suçlamasını eleştirdi

YAYINLAMA
GÜNCELLEME

ANKARA - CHP Genel Başkan Yardımcısı Umut Oran, hükümetin ekonomi yönetimini eleştirerek, “Vurdumduymaz ekonomi yönetimi reel sektörü vurmak üzere. AKP’nin 11 yıllık güçlü ekonomi algısı çöktü, fatura özel sektöre çıktı” dedi. 

Oran yaptığı yazılı açıklamada, Başbakan Yardımcısı Ali Babacan ve Maliye Bakanı Mehmet Şimşek’in ekonomi yönetimi yerine reel sektörü suçlayan ifadelerini tepki gösterdi. Oran, “Yüksek faiz ve kur koşulları ilk aşamada en fazla reel sektörü vuruyor, sıkıntı zincirleme olarak tüm kesimlere yayılacak. Ciddi boyutlardaki döviz açığı nedeniyle; dövizdeki yükseliş reel sektörde sıkıntıyı giderek büyütüyor. Başbakan Yardımcısı Ali Babacan ‘Kriz diye ifade edeceğimiz bir ortam yok ki bir kriz paketi ortaya koyalım’ diyor. Maliye Bakanı Mehmet Şimşek ise döviz açıkları konusunda ‘Kamuda ve bankacılıkta sorun yok, sıkıntının kaynağı reel sektör’ diyerek suçu o kesime atıyor. Bunlar ekonomi yönetimi için talihsiz bir ifadelerdir, basiretsizlik ve sorumsuzluk örneğidir” dedi. 

'Reel sektörün borcu Türkiye’nin borcu demektir'

Reel sektörün aşırı borçluluğunun, döviz açıkları ve yüksek kur risklerinin AK Parti iktidarının uyguladığı ekonomi politikalarının kaçınılmaz bir sonucu olduğunu savunan Oran, “Hükümet ekonomide adım adım gelen krizi yok sayarak, yaşanan sıkıntıların suçunu bir kesime yıkarak sorumluluktan da kaçamaz. Reel sektörün borcu Türkiye’nin borcu demektir” ifadelerini kullandı. 

Türkiye’nin, içine düştüğü bu girdaptan sağ salim çıkabilmesi ve küresel para otoritelerinin operasyonlarıyla oluşacak yeni şoklara karşı daha dirençli olması isteniyorsa, ekonomide kırılganlıklarını hızla azaltması ve siyasal istikrarı bir şekilde sağlaması gerektiğini belirten Oran şöyle devam etti: 

'Güven iklimini yaratmak zorunda'

“Başbakan Recep Tayyip Erdoğan ve ekonomi kurmayları bu kriz ortamından çıkmak istiyorsa öncelikle güven iklimini yaratmak zorunda. İtibarlı, saygın bir Türkiye için güçlü ekonomiye sahip olmamız gerekiyor. Güçlü ekonomi içinse nitelikli, kaliteli demokrasiye ihtiyacımız var. Bunu sağlamak için acilen şu adımlar atılmalıdır; Ekonomik Sosyal Konsey gecikmeksizin toplanmalı Merkez Bankası tam olarak bağımsız kılınmalı Gelir İdaresi Başkanlığı özerk hale getirilmeli, iktidar vergi denetimini silah olarak görmemeli Sayıştay, kamu kurum kuruluşlarını denetleyen kimliğine yeniden kavuşmalı TBMMde Plan ve Bütçe Komisyonu dışında, başkanlığını ana muhalefetin yapacağı Kesin Hesap Komisyonu kurularak bütçe gerçekleşmeleri ve kesin hesaplar acilen incelenmeli. Yeni ekonomi paradigması yaratıp üretimi, istihdamı teşvik edip, katma değer yaratacak bilgi toplumuna geçiş yapılmalı Sosyal devlet sadece maddi yardımları indirgenmemeli, yurttaşın temel ihtiyaçlara istediği her an ücretsiz ulaşması sağlanmalı Kamu yönetiminin her aşaması saydam, hesap verebilir olmalı Yasama, yürütme ve yargı kağıt üzerinde değil gerçekten ayrı ve bağımsız kılınmalı. Siyasi ahlak yasası çıkarılmalı”