Davutoğlu: Bir isme çok yaklaşıldı

Başbakan Davutoğlu, Ankara'daki saldırıyla ilgili olarak, 'Bir isme çok yaklaşıldı. Yaklaşılan isim bir örgütü işaret ediyor' dedi.

YAYINLAMA
GÜNCELLEME

Başbakan Ahmet Davutoğlu, Ankara'daki terör saldırısına ilişkin, "İki canlı bombanın, nasıl o meydana gelmiş, bombayı nasıl taşımış olabilecekleriyle ilgili bir tespite ulaşıldı. Bir isme çok yaklaşıldı. Yaklaşılan isim bir örgütü işaret ediyor" dedi.

Başbakan Ahmet Davutoğlu, NTV canlı yayınında Ahmed Arpat, Serpil Çevikcan, Mustafa Karaalioğlu sorularını yanıtladı.

Davutoğlu'nun açıklamalarından öne çıkan satır başları şöyle:

''Hayatını kaybeden vatandaşlarımıza rahmet diliyorum. Ailelerine, yakınlarına taziyelerimi iletmek istiyorum. Bu bütün Türkiye’ye yönelik bir saldırı. Halkımızın bütününe yönelik, demokrasiye karşı bir saldırı. Seçime gölge düşürme çabası da var. Küçük siyasi hesaplar yapılmamalı. Bugünlerde seçime yönelik ifadeler kullanılmamalı

'Gerekli adımlar atılır'

Yaralılar seri olarak hastanelere kaldırıldı. İlk gündemimiz yaralıların tedavisi oldu. Soruşturma sürüyor, ek tedbirler alacağız. Bu saldırı Türkiye'yi Suriye yapmaz. 11 Eylül'de olduğu Madrid'de olduğu gibi gelişmiş bir ülkeye yapılan bir saldırı mahiyetindedir. Türkiye olarak çok önce canlı bombalarla tanıştık. Soruşturma sürüyor detaya girmiyorum. DHKP-C'nin Kandil'de eğitilen militanları olduğunu biliyoruz. Birinci aşama yaraları sarma. Zaaf ve ihmal varsa gerekli adımlar atılır.

Teknik arama her yerde yapılmış, bomba yok. İnsani arama ise miting alanında yapılıyor. Rutini bir kere terörist bildiği zaman rutin dışı şeylere yönelebiliyor. Böyle bir olay olduğunda hepimiz zarar görüyoruz. Miting organizatörleri emniyetle birlikte çalışmalı. Ölenler ve yaralananlar bizim canımız.

'Bir örgütü işaret ediyor'

DEAŞ'ı (IŞİD) birinci öncelik olarak araştırıyoruz. Bir isme çok yaklaşıldı. O isim bir örgütü işaret ediyor. Bir uyuyan hücre varsa bir yerde bunların hepsini toplayın bir yere atın hiç kimse görmesin diyemezsiniz. Hukukla davranmak durumundayız. Sürekli takibat altında tutmak zorunda kalıyorsunuz. Uyuyan hücreler kendilerini saklayabiliyorlar. Sakalını kesiyor hayat tarzını değiştiriyor. DAEŞ, DHKP-C ve PKK'yı takip ediyoruz.

3-4 gün önce İstanbul'da canlı bomba hazırlığı içinde olan birinin yakalandığını kimse bilmiyor. Yine Ankara'da bir üst düzey bürokrasiye saldırı anlamında bir canlı bomba eyleminin gece yakalanarak durdurulduğunu kimse bilmiyor. Bu 3 örgüt de bizim için potansiyel suç odağı olarak görülüyor. Canlı bombaların oraya nasıl geldiği belirlendi.

Son derece başarılı bir terör operasyonu yönetiliyor.DEAŞ'ın en önemli bağlantıları tutuklandı. Türkiye'de intihar eylemi yapabilecek kişilerin belli bir listesi şeyi dahi var. Çok dikkatli titiz yürütülmesi gereken bir mücadele zor bir mücadele özellikle bu günlerde zor. Aynı anda cumartesi pazar onlarca miting onlarda vilayette yapılıyor. Bin kişinin yürüdüğü kişinin içerisinde bir tek kişi miting meydanına gelmedikçe Ankara Garı'nda toplanmayı engellemek lazım. Orada toplanılacaksa orayı miting alanı görmek lazım. 8 bin kişinin içinde bir kişi girmiş oluyor canlı bomba olarak. Evinde yakalananları söylüyorum Ankara'da 04.30'da birisi yakalandı.

Arka plandaki odaklar ya DEAŞ'tır ya PKK'dır. Mesela teknik takiple yakalanıyor ise terörist 3-4 ay şeyini kaybettiyor hiçbir cihaz kullanmıyor. Ne telefon ne internet ne akrabaları hiçbir şeyle irtibata girmiyor. 1 yıl sonra ona bir haber geliyor o irtibatı yakalayabilirseniz durdurabiliyorsanız. Yoksa kendisi bile kimden talimat aldığını bilmiyor. Bir kişi biliyor. Faili meçhul şeklinde kalmış bir saldırı yok. Şimdi bile 48 saat içinde önemli veriler elde edildi.

'Başka örgüte yarayacak odak tarafından yönlendirilebilir'

Elimizdeki verileri ipucunu vermek dahi doğru değil. Başka bir odak tarafından herhangi bir örgütün elemanı bir başka örgüt tarafından kullanılabilir. Başka örgüte yarayacak odak tarafından yönlendirilebilir.

İstihbarat zafiyeti var mıydı?

O konuda bir şey varsa gerekeni yapacağız. Şu anda herhangi bir zafiyet eksiklik yok. 1 hafta içinde İstanbul ve Ankara'da eğer engellenmemiş olsa farklı olaylar olabilirdi. Engellenen bir çok başka olay var. Genel bir zaaftan bahsetmek mümküm değil.

Genel çevreyi  söylüyorum 6 ülkede iç savaş var. Çok kolay geriden bir takım yorumlarda bulunmak bazı küçük bilgilerden büyük teoriler inşa etmek. Paralel yapıydı bir takım darbeler alındı. Türkiye 1 yılda dördüncü kez seçime gidiyorsa bu saldırılar seçime gidiş şartlarını etkilemiştir ama nihayet seçime gidiyoruz yapacağız seçimi. Her ne surette olursa olsun.''

'Her ne suretle olursa olsun seçime gidiyoruz'

Genel çevreyi  söylüyorum 6 ülkede iç savaş var. Çok kolay geriden bir takım yorumlarda bulunmak bazı küçük bilgilerden büyük teoriler inşa etmek. Paralel yapıydı bir takım darbeler alındı. Türkiye 1 yılda dördüncü kez seçime gidiyorsa bu saldırılar seçime gidiş şartlarını etkilemiştir ama nihayet seçime gidiyoruz yapacağız seçimi. Her ne suretle olursa olsun.

'Muhatap olma niteliğini kaybeder'

Her şeyden önce böyle günlerde siyasi liderlerin bir araya gelebilmesi çok önemli. 4 lider oturalım konuşalım. Baştaki düşüncemi söylüyorum. O sırada Demirtaş'ın doğrudan devletin halkı katlettiğini ifade eden açıklaması oldu. Beni başbakan olarak eleştirebilir ama devlet bu cinayetleri işledi derse, muhatap olma niteleğini kaybeder. Böyle bir günde herkes acı yaşarken böylesine açık söyleyeyim seviyesi düşük alçakça bir ifadeyle devleti ve devleti yönetenleri suçlu makama oturtutuğunuzda ortak zemin kayması var. Görüşsek de onunla görüşmenin bir faydası olmadığına kanaat getirdim.

'Samimi bir görüşme gerçekleştirdik'

Kılıçdaroğlu ile oturduk baş başa samimi görüşme gerçekleştirdik. İki hususta sukutu hayal yaşadığımı ifade etmek isterim.  İçeride belli bir mahremiyet içinde paylaştığımız bazı konular failin ikisinin erkek olduğu burada kalsın diye söylediğimiz hususlardı. İkincisi de bir açıklama metnini kendisine gösterdim burada dedim şöyle açıklama yapmayı düşünüyoruz itirazını varsa söyleyin 'hayır' dedi son paragrafta bir teklifte daha bulundum ortak deklarasyon yapalım dedim 'hayır' dedi.

'İki polis görevden alındı'

O gün iki fotoğrafı görünce gerekli talimatı verdim. Sorumlusu kimse gereken işlem yapılacak dedim. Tahkikat sonuçlandı bugün de iki görevli bu videoyu çektiği için bizim şu ana yürüttüğü terör operasyonlarının meşruiyetine zarar verdikleri için iki polis görevinden alındı. Soruşturma tamamlandı, gereği yapıldı. Güvenlik toplantısında dile getirildi yerini söylemeyeyim kırsal alanda yapılan bir operasyonda 5-6 teröristin cenazesi helikopterlel morga getirildi ailelerine teslim edildi. Bu görülmüyor. Söyleyeyim Tunceli'de bir operasyon Malatya'ya getirildi.

'Hepimiz aynı gemideyiz'

Hiçbir zaman siyasi partileri dışlamadım ama Demirtaş'la ilgili iki tecrübem oldu. Geçen sene 1 Ekim yeni başbakan olarak kabul ettim siyasi bir riskti. Çünkü çözüm sürecinin ivme kazanması gerekiyordu. Şunlar yapılır ise sonunda çözüm süreci nihai aşamaya gelir. 6 Ekim'de Kobani olayları sebebiyle halkı isyana teşvik etti. Bu güven kaybı bizim açımızdan. Suriye'ye tezkereye hayır oyu verdi. Sonra da Kobani'deki her türlü gayretimize rağmen bizi suçladı. 7 Haziran'dan sonra cumhurbaşkanı görevi bana verdi. 40 gün HDP'li bütün yetkililer AK Parti'ye saldırdı. Ondan sonra yine ayaklanma çağrıları yaptılar. 15 Temmuz'da ben görüşürken yine siyasi bir riskti benim açımdan biz daha görüşürken Kandil'den açıklama geldi silahlanma çağrısı yapan açıklama. Orada da kendilerine söyledik koalisyon kurmayabiliriz ama terörle işbirliği yapan tavrınızı değiştirmeniz lazım. Hemen arkasından 15 Temmuz'dan 20 Temmuz'a kadar onlarca açıklama. Türkiye'de iç savaş şartları var... Burada da Kılıçdaroğlu'na da söyledim. Dördümüz bir araya gelip oturup konuşmayı arzu ederdim. Bütün bu sürece rağmen bu niyetteydim. Ama TBMM'de grubu bulunan bir partinin eş başkanı devlet katletmiştir diyor. Dün yine Sıhhiye'ye tebessümle şakalaşarak gidiyorlar orada oy istiyor. Ağzımdan bir kere terörün durması için AK Parti'ye oy verin diye bir şey duydunuz mu? Sayın Kılıçdaroğlu ile görüştük ama toplantı içindeki alakasız şeyleri dışarıda gündem oluşturabilmek için kullanmasını da yadırgadım. Daha önce Meclis'te terör gündemli olarak toplanıldı. Ama orada devletin suçlandığı oturumlar haline dönüşüyor. Hepimiz aynı gemideyiz.''

Kaynak: NTV