Dış ticaretimizin temel direği: Dahilde İşleme Rejimi
ZEKİ TÜYEN
Türkiye ihracatının %70'e yakın bir bölümünü Dahilde İşleme Rejimi (DİR) kapsamında Türkiye’ye geçici olarak ithal edilip belirli bir işleme faaliyetinden sonra ihraç edilen ürünler teşkil etmektedir. Bu açıdan bakıldığında; Türkiye dış ticaretinin dolayısıyla ihracatının büyük oranda dahilde işleme rejimine dayandığını söylemek mümkündür. Peki, dahilde işleme rejimi nedir ve nasıl işler?
DİR ile ilgili hükümler, 4458 sayılı Gümrük Kanunu’nun 108-122'nci maddeleri ile Gümrük Yönetmeliği ve söz konusu mevzuatlara dayanılarak çıkarılmış bulunan Dahilde İşleme Rejim Kararı'nda düzenlenmiş bulunmaktadır.
DİR, 4458 sayılı Gümrük Kanunu’nun 108'inci maddesinde, serbest dolaşımda olmayan eşyanın, işlem görmüş ürünlerin üretiminde kullanılmasından sonra Türkiye Gümrük Bölgesi'nden yeniden ihraç edilmesi amacıyla, gümrük vergileri ve ticaret politikası önlemlerine tabi tutulmaksızın ve vergileri teminata bağlanmak suretiyle geçici olarak ithal edilmesi olarak tanımlanmıştır. Eşyanın işlem görmüş ürünler şeklinde ihracı halinde, teminat iade olunmaktadır. Eşyanın bu şekilde dahilde işleme rejiminden yararlanmasına şartlı muafiyet sistemi denir.
Öte yandan; serbest dolaşımda bulunan eşyanın işlem görmüş ürünlerin üretiminde kullanılmasından sonra Türkiye Gümrük Bölgesi'nden ihraç edilmesi halinde, bu eşyanın serbest dolaşıma girişi esnasında tahsil edilmiş olan ithalat vergileri, DİR kapsamında geri verilir. Eşyanın bu şekilde dahilde işleme rejiminden yararlanmasına ise geri ödeme sistemi denir. DİR kapsamında, işleme faaliyeti deyimi, eşyanın montajı, kurulması ve diğer eşya ile birleştirilmesi dahil olmak üzere işçiliğe tabi tutulması, işlenmesi, eşyanın yenilenmesi ve düzenli hale getirilmesi dahil olmak üzere tamir edilmesi ve işleme sırasında tamamen veya kısmen tüketilseler dahi, işlem görmüş ürünler içinde bulunmayan ancak, bu ürünlerin üretilmesini sağlayan veya kolaylaştıran önceden belirlenmiş bazı eşyanın kullanılması anlamına gelmektedir.
Keza; bu bağlamda, “İşlem görmüş ürün” deyimi, işleme faaliyetleri sonucunda elde edilen tüm ürünler, “Asıl işlem görmüş ürün” deyimi, DİR kapsamında elde edilmesi amaçlanan ürün, “İkincil işlem görmüş ürün” deyimi, işleme faaliyetleri sonucunda elde edilen asıl işlem görmüş ürün dışındaki ürünler, “Eşdeğer eşya” deyimi, işlem görmüş ürünlerin imali için ithal eşyasının yerine kullanılan serbest dolaşımda bulunan eşya ve “Verimlilik oranı” deyimi de, belirli miktardaki ithal eşyasının işlenmesi sonucunda elde edilen işlem görmüş ürünlerin miktarı veya yüzde oranı anlamına gelmektedir.
DİR kapsamında, işlem görmüş ürünlerin eşdeğer eşyadan elde edilmesine veya eşdeğer eşyadan elde edilen işlem görmüş ürünlerin ithal eşyasının serbest dolaşıma girmesinden önce Türkiye Gümrük Bölgesi dışına ihraç edilmesine izin verilebilmesi mümkün bulunmaktadır. Eşdeğer eşya kullanımına kolaylaştırma, yasaklama veya kısıtlama da getirilebilmektedir. Eşdeğer eşya kullanımında esas olan kullanılacak eşdeğer eşyanın, ithal eşyası ile aynı özellik ve aynı nitelikleri taşıması gerekliliğidir. Ancak, belirlenecek özel hallerde eşdeğer eşyanın ithal eşyasından daha kaliteli veya daha ileri bir imalat aşamasında olmasına izin verilebilmesi de mümkündür. DİR'in işleyişinde, işlem görmüş ürünlerin eşdeğer eşyadan elde edilmesi durumunda, gümrük işlemlerinde ithal eşyası eşdeğer eşya, eşdeğer eşya ise ithal eşya olarak değerlendirilir.
Dahilde işleme izin belgesi
Ancak; henüz ithal edilmemiş eşyanın yerine ihracat vergilerine tabi eşdeğer eşyadan elde edilen işlem görmüş ürünlerin ihracı halinde, ithal eşyasının süresi içinde ithal edilmesine karşılık olarak izin hak sahibinden, ihracat vergileri kadar teminat alınması söz konusudur. Dahilde işleme izni, işleme faaliyetlerini yapan veya yaptıran kişilere bu kişilerin talebi üzerine verilmekte ve rejimin işleyişi ile ilgili usul ve esaslar Bakanlar Kurulu'nca belirlenmektedir. Dahilde işleme izni, işlemlerin usulüne uygun olarak yürütülmesi için gerekli taahhütnamelerin ve teminatların verilmesi ve gümrük idarelerinin rejimi denetim altında tutabilmesi veya izleyebilmesi için yapması gereken idari düzenlemelerin söz konusu rejimden hedeflenen ekonomik amaçlarla orantılı olması halinde verilmektedir.
Bu bağlamda; dahilde işleme izni sadece, Türkiye Gümrük Bölgesi'nde yerleşik kişilere verilmektedir. Ancak; söz konusu iznin Türkiye’de yerleşik kişilere verilebilmesi de, ithal eşyasının işlem görmüş ürünler içerisinde mevcudiyeti veya eşdeğer eşya kullanımının söz konusu olması durumunda eşdeğer eşya için konulmuş koşullara uyulması ile Türkiye Gümrük Bölgesi'ndeki üreticilerin temel ekonomik çıkarlarının olumsuz etkilenmemesi şartıyla, dahilde işleme rejiminin işlem görmüş ürünlerin ihracı veya yeniden ihracı için en iyi imkanların yaratılmasına yardımcı olması koşullarına bağlı bulunmaktadır.
Türkiye Gümrük Bölgesi'ndeki üreticilerin temel ekonomik çıkarlarının olumsuz etkilenmemesi ve DİR'in işlem görmüş ürünlerin ihracı veya yeniden ihracı için en iyi imkanların yaratılması koşullarını belirlemeye Bakanlar Kurulu yetkili bulunmaktadır. Ticari nitelikte olmayan dahilde işleme amaçlı ithalat için Türkiye Gümrük Bölgesi dışında yerleşik kişilere de izin verilmesi mümkündür. İşlem görmüş ürünlerin ihracı veya yeniden ihracı ya da gümrükçe onaylanmış başka bir işleme tabi tutulması için gerekli süreler, işleme faaliyetlerinin gerçekleştirilmesi ve işlem görmüş ürünlerin elden çıkartılması için yeterli olacak şekilde belirlenmek durumundadır.
Dahilde işleme izni 3 ay uzatılabilir
Dahilde işleme izninin süresi sektörüne göre azami 12 (oniki) aya kadar tespit edilebilmektedir. Sürenin başlangıcı, dahilde işleme izin belgesinin tarihi olarak kabul edilmektedir. Süre sonu ise, izin süresinin -ek süre, haklı ve mücbir sebep ile fevkalade hallere ilişkin süreler dahil- bitiminin rastladığı ayın son günü olarak uygulanmaktadır. Dahilde işleme izin belgesi kapsamında ilk ithalatın yapıldığı tarih esas alınmak suretiyle belge süresi azami 3 (üç) ay uzatılabilmektedir. Belge kapsamında hiç ithalat yapılmaması halinde de belge süresi azami 3 (üç) ay uzatılması mümkündür. Dahilde işleme kararı ve ilgili tebliğ hükümlerine göre belirlenen haklı ve mücbir sebep ile fevkalade hallerin izin süresi içerisinde meydana gelmesi durumunda, dahilde işleme iznine ilave süre verilebilir. Haklı ve mücbir sebep ve fevkalade hallere istinaden izne verilecek ilave süre, haklı ve mücbir sebep ile fevkalade hal süresi dikkate alınarak belirlenir. Şartlı muafiyet sistemi kapsamında haklı sebebe ilişkin verilecek ek süre içerisinde, izin kapsamında alınacak teminat tutarı 2 (iki) katına kadar artırılabilir. İthal eşyasının ithalinden önce eşdeğer eşyadan elde edilen işlem görmüş ürünlerin ihracı halinde, ithal eşyasının rejim beyanı için gereken süre Bakanlar Kurulunca belirlenir. Bu süre, ilgili eşdeğer eşyadan elde edilen işlem görmüş ürünler için ihracat beyannamesinin tescil tarihinden itibaren işlemeye başlamaktadır.
Bir dahilde işleme izni kapsamı eşyanın verimlilik oranı veya gerekli olduğunda bu oranın belirlenme yöntemi, işleme faaliyetinin gerçekleştiği ya da gerçekleşeceği koşullar göz önünde bulundurularak belirlenir. İlgili kuruluşların görüşleri alınarak hesaplanan standart verimlilik oranları, asli nitelikleri itibariyle aynı özelliklere sahip eşya kullanılmak şartıyla, aynı kalitede işlem görmüş ürünlerin elde edilmesi ile sonuçlanan ve belirli teknik koşullar altında yürütülen işleme faaliyetlerine ilişkin, doğruluğu önceden belirlenmiş verilere göre tespit edilmektedir. DİR kapsamında bir gümrük yükümlülüğünün doğması halinde, gümrük vergileri, ithal eşyasının dahilde işleme rejimine ilişkin beyannamenin tescil tarihindeki vergi oranı ve diğer vergilendirme unsurları göz önünde bulundurularak hesaplanmaktadır. İthal eşyasının, dahilde işleme rejimine ilişkin beyannamenin tescil tarihinde, tarife kotaları ve tarife tavanları çerçevesinde tercihli tarife uygulamasından yararlanabilir durumda olması halinde, söz konusu eşyanın bu tercihli tarifeden yararlanabilmesi, serbest dolaşıma giriş beyannamesinin tescil edildiği tarihte de mevcut tercihli tarifenin yürürlükte olmasına bağlı bulunmaktadır.
İlgili kuruluşların görüşleri alınarak yönetmelikle belirlenen listede yer alan işleme faaliyetleri sonucunda, asıl işlem görmüş ürünlerle birlikte söz konusu listede belirtilen ikincil işlem görmüş ürünlerin elde edilmesi ve bu ikincil ürünlerin serbest dolaşıma sokulmak istenilmesi durumunda, ithalat vergileri; asıl işlem görmüş ürünün ihraç edilen kısmı oranında ikincil işlem görmüş ürünlerin serbest dolaşıma girişine ilişkin beyannamenin tescil tarihindeki vergi oranı ve diğer vergilendirme unsurları esas alınarak hesaplanır. Ancak, izin hak sahibi, bu ürünlere ilişkin vergilerin ithal eşyasının dahilde işleme rejimine ilişkin beyannamenin tescil tarihindeki vergi oranı ve diğer vergilendirme unsurlarına göre tahakkukunu talep edebilir. Bu konuda gerekli iznin alınması şartıyla, işlem görmüş ürünlerin veya değişmemiş eşyanın tamamı veya bir kısmı, hariçte işleme rejimi hükümleri çerçevesinde daha ileri düzeyde işlenmek üzere veya ayniyetinin tespit edilebilir olması şartıyla sergilenmek ya da tamir amacıyla Türkiye Gümrük Bölgesi dışına geçici olarak ihraç edilebilmektedir.
İşlem görmüş ürün için ihracat iadesi veya vergisi
DİR kapsamında geri ödeme sisteminden her eşya yararlanabilmesi mümkündür.. Ancak, serbest dolaşıma giriş beyannamesinin tescili sırasında; ithalat miktar kısıtlamasına tabi olan, kota kapsamında tarife önlemleri uygulanan, tarım politikası çerçevesinde ithalat veya ihracat lisansı veya sertifikası ibrazını gerektiren, işlem görmüş ürün için ihracat iadesi veya vergisi mevcut eşya için geri ödeme sisteminin uygulanması söz konusu olmamaktadır.
DİR'de geri ödeme sisteminin uygulandığı hallerde; eşdeğer eşyadan elde edilen işlem görmüş ürünlerin ithal eşyasının serbest dolaşıma girmesinden önce Türkiye Gümrük Bölgesi dışına ihraç edilmesi, işlem görmüş ürünlerin eşdeğer eşyadan elde edildiği durumlarda gümrük işlemlerinde ithal eşyasının eşdeğer eşya, eşdeğer eşyanın ise ithal eşyası gibi değerlendirilmesi hükmü ve henüz ithal edilmemiş eşyanın yerine ihracat vergilerine tabi eşyadan elde edilen işlem görmüş ürünlerin ihracı halinde, ithal eşyasının süresi içinde ithal edilmesine karşılık olarak izin hak sahibinden, ihracat vergileri kadar teminat alınması hükümlerinin uygulanması mümkün bulunmamaktadır. Keza; dahilde işleme rejiminde geri ödeme sisteminin uygulandığı hallerde, ithal eşyasının ithalinden önce eşdeğer eşyadan elde edilen işlem görmüş ürünlerin ihracı, değişmemiş eşyanın veya işlem görmüş ürünlerin serbest dolaşıma girmiş sayılabilmesi, DİR kapsamında bir gümrük yükümlülüğünün söz konusu olması ve işleme faaliyeti sonunda ikincil işlem görmüş ürünün söz konusu durumunda bu ikincil işlem görmüş ürünlerin serbest dolaşıma girebilmesi mümkün bulunmamaktadır.
Geri ödeme için ne yapmalı
Dahilde işleme izin hak sahibi, geri ödeme sistemi çerçevesinde serbest dolaşıma giren ithal eşyasından elde edilmiş işlem görmüş ürünlerin veya değişmemiş eşyanın; ihraç edildiklerini, daha sonra yeniden ihraç edilmek üzere transit rejimi, gümrük antrepo rejimi, geçici ithalat rejimi veya şartlı muafiyet sistemine tabi DİR'e tabi tutulduğunu ya da serbest bölgeye konulduğunu belgelendirmek ve rejimin uygulanmasına ilişkin diğer tüm şartlara uyulmuş olmak kaydıyla, ithalat vergilerinin geri verilmesini veya kaldırılmasını isteyebilir. İşlem görmüş ürünler veya değişmemiş eşya, gümrükçe onaylanmış bir işlem veya kullanıma tabi tutulma bakımından, serbest dolaşımda olmayan eşya sayılmakta olup söz konusu eşyanın yönetmelikle belirlenen esaslar dahilinde serbest dolaşıma girebilmesi mümkün bulunmaktadır.
Yukarıda belirtildiği gibi, Türkiye ihracatının %70’e yakın oranının DİR kapsamında geçici olarak ithal edilen ürünlerin belirli bir işlem görmeleri sonucu elde olunan ürünlere dayalı olması nedeniyle, dahilde işleme rejimi dış ticaretimizin temel direği niteliğindedir. Bu açıdan bakıldığında da, dahilde işleme rejimi bir anlamda Türkiye’nin dış dünya ile rekabet edebilmesi hususunda önemli bir unsur olarak karşımıza çıkmaktadır. Ancak; belirtmek gerekir ki, DİR'in uygulanmasından kaynaklanan bazı sorun ve sıkıntılar da mevcut bulunmaktadır. Her şeyden önce, Türkiye ihracatının bu denli DİR'e dayalı olması hususu üzerinde önemle durulması gereken bir konudur. Dünya ticaretinde yer edinebilmesi için Türkiye’nin, yüksek teknolojiye dayalı ve katma değeri yüksek ürünlerin ihracına ağırlık vermesi gerekli bulunmaktadır.
Öte yandan; 4458 sayılı Gümrük Kanunu’nun 110'uncu maddesinde, dahilde işleme izninin verilmesi, ithal eşyasının işlem görmüş ürünler içerisinde mevcudiyetinin tespit edilebilmesi şartına bağlanmış olmasına rağmen; DİR'in uygulamasında ithal eşyasının kullanımı ve fire oranlarının tespit ve denetleme zorlukları bulunmasının, bir anlamda sistemin yumuşak karnını oluşturduğu söylenebilir.
Bu bağlamda; yine 4458 sayılı Gümrük Kanunu’nun 110'uncu maddesinde dahilde işleme izni verilmesinin Türkiye’deki üreticilerin temel ekonomik çıkarlarının olumsuz etkilenmemesi şartına bağlı olması da, uygulamada dikkate alınması gereken bir husus olarak önem arz etmektedir.