DİSK'ten iktidara çağrı

"Demokratikleşme sürecine girin"

YAYINLAMA
GÜNCELLEME

ANKARA - DİSK, Gezi Parkı olaylarının bu boyutlara ulaşmasının Başbakan Erdoğan'ın üslubundan kaynaklandığını iddia ederek, bu süreçte siyasal iktidara düşen görevin artık bu gerçeği kabul etmek ve öncelikle diyalog yoluna giderek gerekli acil adımları atmak olduğunu söyledi. DİSK, iktidara biran önce "demokratikleşme sürecine girme" çağrısında bulundu. 

DİSK Yönetim Kurulu, yaptığı yazılı açıklamada, Başbakan Erdoğan yurtdışı gezisinden döner dönmez yine "esip gürlemeye, parmağını gözümüzün içine sokarak tehditler savurmaya" başladığına dikkat çekerek, "Konuşmasının genel çerçevesi ve tavrına bakılırsa Başbakan tüm ülkeye yayılan protesto gösterilerinin niteliğini ya gerçekten çok iyi kavradı ve geleneksel devlet refleksiyle bastırmaya, inkâr etmeye çalışıyor, ya da iflah olmaz diktatör tutumuyla yeni bir uzlaşmaz sürece doğru yol alıyor. Her iki durumda da, önümüzdeki süreçte gerek iktidar sahipleri arasında ve gerekse toplumda yeni saflaşma, çatışma ve ayrışmaların derinleşerek ortaya çıkacağı görülüyor" dedi. 

AK Parti iktidarının on yıldır emeğin kazanılmış tüm haklarını ortadan kaldıran, ülkeyi bir "taşeron cumhuriyeti"ne çeviren, kıdem tazminatına el uzatan, sendikal hak ve özgürlükleri fiilen yok sayan ve böylelikle Türkiye'yi ucuz emek cenneti haline getirmeyi hedefleyen sermaye politikalarının uygulayıcısı olduğunu öne süren DİSK, hükümetin eğitimden sağlığa kadar tüm kamusal hizmetleri piyasaya açan "neoliberal yıkım politikaları"nın mimarı olduğunu söyledi. 

Hükümetin toplumun ve özellikle kadınların nasıl ve kaç çocuk yapacağına, insanların ne yiyip ne içeceğinden nerede nasıl giyineceğine, kamusal alanların sınırlanmasından özel yaşam alanlarına müdahaleye, savunma hakkının yok edilmesinden düşünce ve ifade özgürlüğünün alabildiğine baskılandırılmasına varıncaya kadar geniş bir alanda "buyurgan, halkına tepeden bakan, farklı etnik kültür ve kesimleri aşağılayan, halkı kendi ideolojik kalıbına sokmaya çalışan" bir üslup kullandığını iddia eden DİSK ve bugün AK Parti iktidarının, kendi değiştirdiği Türkiye'yi anlamak istemediğini söyledi. 


Başbakan inadını sürdürürse yaratacağı acıların telafisi olmaz
DİSK, Başbakan Erdoğan'ın halkın büyüyen direniş ve tepkilerinin üzerine "tehditle" gittiğini, bugüne kadar sürdürdüğü politikaların iflas ettiğini kabul etmeyip, inat ve taviz vermeme anlayışını sürdürdüğü ve bu şekilde devam etmesi halinde bunun ağır faturalara neden olacağı ve yaratacağı acıların telafisinin mümkün olmayacağını belirtti. 

DİSK'in bu süreçte, ilk günden beri başta 31 Mayıs'ta DİSK Yönetim ve Başkanlar Kurulu tarafından gerçekleştirilen ve "son derece sert bir polis müdahalesi"yle karşılaşan Taksim eyleminin ve 5 Haziran'da KESK,TTB, TMMOB ile birlikte gerçekleştirilen iş bırakma ve alan eylemleri olmak üzere halkın iradesiyle bütünleşen ve onu büyüten bir yaklaşımla yer aldığının ifade edildiği açıklamada, şunlar kaydedildi: 

"Halk kararını ve iradesini sokakta açıkça ortaya koymuştur ve bu iradeyi başta İstanbul ve Taksim olmak üzere tüm ülke sathında kararlılıkla sürdürmektedir. Halk ikinci haftasına yaklaşan eylemlerle yaşam alanlarının sınırlandırılmasını değil, özgürlük istediğini büyük bir dayanışmayla göstermiştir. Halk ülkemizin tüm değerlerinin, havanın, suyun, toprağın, ağaçların, parkların kentlerin sermayeye peşkeş çekilmesine karşı çıkmıştır. Halk, terslenmeyi, aşağılanmayı, değerlerinin rencide edilmesini, diktatörlük biçimlerini reddetmiştir. Halk, artık eskisi gibi yaşamayacağını, kadınlar kendilerine dayatılan baskıcı, otoriter yaşama biçimlerini, gençler ise geleceksizliği kabul etmediklerini göstermiştir." 

DİSK, açıklamasının sonunda, bugün siyasal iktidara düşen şeyin, artık bu gerçeği kabul etmek ve öncelikle diyalog yoluna giderek gerekli acil adımları atmak ve bu ülkenin işçilerinin, emekçilerinin, kadınlarının, gençlerinin sokaklarda canı pahasına ortaya koyduğu taleplerin ve iradenin gereğini yerine getirecek bir demokratikleşme sürecine girmek olduğunu belirtti.