Diyarbakır imajına fuar katkısı
DİYARBAKIR'DAN / Mahir SOLMAZ
Yıllarca özellikle basın - yayın kuruluşları tarafından Diyarbakır'ın bir yüzü ön plana çıkarıldı. Oysa Diyarbakır'da yaşananlar, Türkiye'nin birçok ilinde yaşanıyordu. Bu illerde yaşananlar haber bültenlerinde veya gazete sütunlarında sıradan haberler olarak yer alırken, söz konusu Diyarbakır olunca yaşanan gelişmeleri televizyon kuruluşlarının haberlerinde 1. sıradan, gazeteler ise manşetten veriyordu. Çoğu zaman Diyarbakır'daki bir olayı bizler, Diyarbakır'da yaşayanlar olarak hissetmez veya küçük çaplı gördüğümüz için endişelenmezken bile, basın kuruluşlarında bu durum Diyarbakır'da 'taş taş üstünde kalmadı' şeklinde lanse ettiriliyordu. Durum şu anda eskisinden çok farklı değil.
Güneydoğu Gazeteciler Cemiyeti olarak geçmişte tüm medya kuruluşlarının temsilcilerini bir araya getiren geniş katılımlı bir toplantı organize etmiştik. Bu toplantıda basın kuruluşları temsilcileri de aslında Diyarbakır'a ne kadar haksızlık edildiğinin gerçeği ile yüz yüze geldiler. Ama halen daha eski zihniyetin izleri devam ediyor. Habercilikte bir gerçek vardır: "Önemli olan her bilgi haber değildir. Ancak habere konu olabilecek her bilgi önemlidir" diye. Habercilik adına kent imajına zarar vermemek için olaylara daha pozitif ve daha detaycı yaklaşmak gerektiğini düşünüyorum. Kent imajının hak ettiği noktaya gelmesi ile ilgili olarak 'değişime önce kendimizden başlamalıyız' şeklinde bir durum ortaya çıktı. Diyarbakır'da kamu, sivil tüm bileşenlerin ortak düşüncesi ve el birliğiyle kentin üzerindeki bu yanlış imajı kaldırma gayretleri, kısmen de olsa başarı elde etmiş durumda. Bunda en büyük pay ise sivil toplum kuruluşları ile kamu kurumlarının gerçekleştirdiği toplantılarda ve son yıllarda büyük coşku içerisinde gerçekleştirdiğimiz fuarlarda. Çünkü bu toplantı ve fuarlar ile bizler Diyarbakır'da konuk ağırlama fırsatı bulduk. Ağırladığımız konuklara Diyarbakır halkının sıcaklığını ve misafirperverliğini gösterdik. Bunun yanı sıra Diyarbakır'ın var olan tarihi ve turistik yerlerini, binlerce yıllık geçmişi gösterme imkanı bulduk. Diyarbakır'ı ilk defa gören birisi ciddi anlamda şaşkınlık içerisinde kalıyor.
Fuar organizasyonlarında dışarıdan gelen katılımcı firmalar ile sohbet ediyorum. Bu sohbetlerde birçok firma katılım nedeni olarak para kazanmanın dışında Diyarbakır'a destek olmayı da ifade ediyorlar. Elbette para kazanmak, pazar bulmak, Ortadoğuya açılmak yada bu toprakları tanımak işin içerisinde var. Ama ilk sırada 'Diyarbakır'a destek olmak' ifadesini duymak daha güzel. 2011 fuar organizasyonlarının bir kısmını gerçekleştirdik. Önümüzde gerçekleştireceğimiz 8 organizasyon daha var. Sesimizin ulaştığı her yere Diyarbakır ile ilgili yaşanan veya yaşanacak her organizasyona katkı sunma çağrısı yapmak istiyorum. Çünkü işsizliğin azalması, açlığın azalması ve refah düzeyinin yükselmesi ile birlikte hayata bakışımız çok ciddi şekilde değişecektir.