Dopingin artış nedenleri açıklandı
Spor Genel Müdürü Mehmet Baykan, dopingteki artışın nedenlerinden birinini federasyonların madalya için 'her yolu mübah' anlayışında olmalarına bağladı
TBMM - Spor Genel Müdürü Mehmet Baykan, dopingteki artışın nedenlerinden birinin; 2012 yılından itibaren numune alımlarının federasyonlardan bağımsız olarak habersiz yapılmaya başlanması olduğunu söyledi.
Sporda Doping Sorununu Araştırma Komisyonu, AKP İstanbul Milletvekili Osman Aşkın Bak başkanlığında toplandı.
Spor Genel Müdürü Mehmet Baykan, komisyona sunum yaptı.
Sunuma göre, 2012 yılında Türkiye'de yapılan toplam 2 bin 233 kontrolde 30 doping ihlaliyle oran 1,34 olurken; 2013 yılında 25 Kasım 2013 tarihi itibarıyla 2 bin 291 kontrolde 144 doping ihlali ortaya çıktı ve oran yüzde 6,28 olarak gerçekleşti.
Baykan, doping artış nedenleriyle ilgili şu bilgileri verdi:
"Dopingle Mücadele Komisyonu kurulmadan önce yapılan numune alımları haberli ve federasyonların istediği sporculardan yapılırken, 2012 yılından itibaren numune alımlarının federasyonlardan bağımsız olarak habersiz yapılmaya başlandı.
Dünya çapında başarı sağladığımız branşlardaki kontroller arttı.
2011 yılında kurulan Dopingle Mücadele Komisyonu tarafından ise 2012 yılında yapılan alım sayısı 447 iken 25 Kasım 2013 tarihine kadar yapılan alım sayısı 1219'a ulaşmıştır. Dopingli çıkan sporcu sayısındaki artışların en önemli nedenlerinden birisi de bu komisyon tarafından yapılan habersiz ve alınan istihbaratlar sonucu hedefe yönelik alımların artmasıdır. Habersiz alımların artması nedeniyle 2013 yılında sporcuların doping kontrollerinden kaçması olayları sıklıkla yaşanmaya başlamıştır.
2013 yılının başında doping kontrol laboratuvarların da analiz yöntemlerinde çok önemli bir gelişme yaşanmıştır. Özellikle atletizm, halter ve yağlı güreş branşlarında sporcularının kullandıkları bazı maddeler kullanıldıktan çok daha uzun süre sonra saptanabilmektedir.
WADA tarafından geliştirilen sporcu biyolojik pasaportu uygulaması da dopingli çıkan sporcu sayısının artış nedenlerinden birisidir. (Biyolojik Pasaport: Vücuttaki biyolojik parametrelerin sürekli olarak takip edilmesi ile sporcunun doping yapıp yapmadığının belirlenmesi)
Ülke içinde Federasyonlar tarafından ortaya konulan 'madalya için her yol mübahtır' anlayışı artış nedenlerinden birisidir."
"Soruşturmalar devam ediyor"
Doping ihlalinin özellikle atletizm, halter, güreş ve vücut geliştirme branşlarında yoğunlaştığının görüldüğünü ifade eden Baykan, güreş branşındaki ihlallerin büyük bölümünün yağlı güreşe ait olduğunu, bu branşta zorunluluk olmadığı halde doping numunesi alımı yapıldığını kaydetti.
Atletizm branşında ortaya çıkan ihlaller ile ilgili olarak uluslararası federasyon yetkilileri ile Gençlik ve Spor Bakanlığı, Federasyon ve Dopingle Mücadele Komisyonu yetkililerinin toplantılar yaptığını ve dopingle mücadele ile ilgili mutabakat sağlandığını aktaran Baykan, "Doping ihlallerinin artması üzerine Halter ve Atletizm Federasyonu Başkanları istifa etmiş ve yeni seçilen başkanlar dopingle mücadeleyi ana politikaları olarak belirlemişlerdir. Vücut Geliştirme branşı ile ilgili olarak ise soruşturmalar devam etmekte olup, ayrıca Merkez Danışma Kurulu tarafından bu federasyonun bağımsızlığının kaldırılması yönünde çalışma yapılmaktadır" dedi.
"Ödüller azaltılıyor"
Baykan, Gençlik ve Spor Bakanlığı'nca doping olaylarını önlemek amacıyla bu yıl başlatılan çalışmalarla ilgili şu bilgileri verdi:
"Ödüllerin azaltılarak takside bağlanmasını sağlayan yönetmelik hazırlanarak yayınlanmak üzere Başbakanlığa gönderilmiştir.
Çalıştırdığı sporcu doping ihlali yapan antrenörün belgesi 1 yıl süre ile tekrarında ise 5 yıl süre ile geçersiz sayılacak.
Sportif Değerlendirme ve Geliştirme Kurulunun federasyonların dopingle mücadele ile ilgili çalışmaları hakkında Bakanlık Makamına rapor vermesi yönünde yönetmelikte düzenleme yapılmıştır.
Sporcuların bilimsel yöntemlerle performans testlerinin ve tedavilerinin yapılabileceği Eryaman Olimpiyat Merkezi kurulmuştur; Türkiye Olimpiyat Hazırlık Merkezleri (12 il); Olimpiyat Enstitüsü; Yetenek taraması.
WADA tarafından daha önce akredite edilen ancak yapılan bir hata nedeniyle faaliyetleri durdurulan Hacettepe Doping Kontrol Merkezinin tekrar akredite edilmesi için çalışmalar son aşamasına gelinmiş olup Bakanlığımızca bu konuda maddi destek sağlanmaktadır.
Özel Beden Eğitimi ve Spor Tesisleri Yönetmeliği hükümlerine tabi Vücut Geliştirme ve Fitness salonlarından çok rahatlıkla yasaklı maddelerin temin edilebildiğinin anlaşılması üzerine bu hususta gerekli hassasiyetin gösterilmesi ve bu tür ilaçların satışının engellenmesi Valiliklerden istenmiştir
Bakanlığımızca bundan sonraki süreçte, yapılan toplantı ve seminerler aracılığıyla dopinge sıfır tolerans verileceğinin altı çizilerek sporculara aktarılacaktır. Bu kapsamda sporcu ve antrenörlere doping konusunda düzenli olarak seminerler verilerek sporcuların ve özellikle antrenörlerin bilinçlendirilmesi sağlanacaktır.
Uluslararası Atletizm Federasyonu Anti-Doping Departmanı Başkanı Gabriel Dolle ile ülkemiz yetkilileri 5 Temmuz 2013 tarihinde ortak bir toplantı yaparak dopingle mücadele ile ilgili ortak bir yol haritası çizmişlerdir.
Dopingle yapılan mücadelenin bir sonucu olarak atletizm federasyonu tarafından yapılan tahlillerde doping numunesine rastlanan 43 sporcuya 2'şer yıl Pınar Saka'ya ise 3 yıl ceza verilmiştir. Sporcuları dopingli yakalanan 27 antrenör ise disiplin kuruluna sevk edilmiş olup 23 antrenöre federasyonca değişik sürelerce hak mahrumiyeti cezaları verilmiştir. (1 yıl ile 3 yıl arası) Halter Federasyonu Tarafından ise doping ihlali yapan 56 sporcuya 2 yıl ceza verilmiştir. 5 Antrenör de disiplin kuruluna sevk edilmiştir.
Yapılan soruşturma sonucu sporcuların doping içeren maddeler temin etmesine aracılık eden 6 antrenör ve 1 vücut geliştirme spor salonu sahibi hakkında TCK'nın 187. maddesi gereğince kişilerin hayatını ve sağlığını tehlikeye sokacak biçimde ilaç yapma ve satma suçundan suç duyurusunda bulunulmuştur. Ayrıca bu kişilerin antrenörlük belgelerinin iptali istenmiştir.
2004 Olimpiyat Oyunları öncesi doping kullandığı belirlendiği halde olimpiyatlara gönderilen ve halen Spor Genel Müdürlüğünde çalışan Mehmet Özal hakkında soruşturma açılmış olup, soruşturmanın selameti açısından ilgilinin görev yeri değiştirilmiştir."
Bundan sonra yapılacaklar
Dopingin engellenmesi için bundan sonra yapılacaklar hakkında da bilgi veren Baykan, yasaklı madde kullanımının önüne geçilebilmesi için yasaklı madde/doping ticaretinin Ceza Hukuku çerçevesinde suç sayılması ve buna göre cezalandırılması için gerekli mevzuat yapısının oluşturularak yasaklı madde ticaretinin Ceza Hukuku kapsamına taşınması ve yasaklı maddelerin 'Narkotikler' grubuna dahil edilmesinin sağlanacağını bildirdi.
Yasaklı maddeleri satan internet sitelerine girişin Bilgi Teknolojileri ve İletişim Kurumunca engelleneceğini belirten Baykan, "Yasaklı maddeler içeren ilaçların eczanelerde reçetesiz satışının engellenmesi, gıda takviyesi olarak satılan vitaminlerin satışının kontrolü yapılacak; numune alım sayısının arttırılması ve sporcuların bilinçlendirilmesi sağlanacak; Vücut Geliştirme, Fitness ve Bilek Güreşi Federasyonunun bağımsızlığının kaldırılmasına müteakip vücut geliştirme branşının durumu tekrar değerlendirilecek; WADA tarafından ilk defa doping kullanan sporcunun cezası 1 Ocak 2015 tarihinden itibaren 2 yıldan 4 yıla, alınan örneklerin saklama süresi 8 yıldan 10 yıla çıkarılacak" dedi.
"Akdeniz oyunlarında doping çıkmadı"
Diğer taraftan, son yıllarda uluslararası yarışmalarda sporcularımızın elde ettiği başarılar her geçen gün arttığını ifade eden Baykan, tüm dünyada 2013 yılında 2012'ye oranla dopingli çıkan sporcu sayısında artış saptandığını, bunun da doping kontrol analizlerinin hassasiyetinin artışı ve dopingle mücadelenin daha yoğun yapılmasından kaynaklandığını söyledi.
Akdeniz Oyunları öncesi yapılan yoğun dopingle mücadele çalışmaları sonucu, Akdeniz Oyunları'nda yarışıp da dopingli çıkan sporcu bulunmadığını ifade eden Baykan, "Bu da dopingle mücadelenin ne kadar ciddi yapıldığını göstermektedir" dedi.
Baykan, "Her ne kadar özellikle Halter, Atletizm, Bisiklet gibi performans ve güç gerektiren branşlarda doping içeren maddeler kullanarak ve kullanılan bu maddeleri temizlemek suretiyle sportif başarıya ulaşılması mümkün bulunsa da; Bakanlık olarak, ülkemiz sporcularının yasaklı madde kullanmadan sadece çalışarak başarı elde etmesini ülkemizin spor politikası olarak benimsemiş bulunmaktayız" ifadelerini kullandı.
Doping ile ilgili bir numune alımı ve analiz maliyetinin 250 dolar olduğunu, bu numunelerin incelenmek üzere Atina ya da Köln'deki merkezlere gönderildiğini bildiren Baykan, ödül değişikliği ile ilgili yönetmeliğin yakında Başbakanlık tarafından yayınlamasını beklediklerini söyledi.