Dr. Uygar Özesmi: Değişim mümkün, birlikte, hiç birimiz yalnız değiliz!

Dünyanın yirmi yedi ülkesinde yer alan sosyal değişim platformu özelliğine sahip Change.org’un, 424 milyondan fazla kullanıcısı bulunuyor. Change. org’da on altı yaşından büyük herkes amaçladığı bir değişim için kampanya başlatabiliyor ve Türkiye’de yirmi milyondan fazla kullanıcısı bulunuyor.

Haber Merkezi
YAYINLAMA
GÜNCELLEME

Günay DEMİRBAĞ

Değişime inanan ve de­ğiştirmeyi hedefleyen­ler için etkili ve yaygın bir platform Change.org. “Hiç­bir insanın güçsüz olmadığına ve bir değişim yaratmanın gün­lük yaşamın bir parçası olabilece­ğine inanıyoruz.” diyen Change. org Türkiye’nin Kurucusu ve Ge­nel Direktörü Dr Uygar Özesmi’ye platform hakkında merak edilen­leri sorduk.

Sayın Özesmi, Change.org’u tanımlar mısınız? Nasıl bir platformdur?

Change.org, herkesin imza kampanyası başlatabildiği ve et­kili kampanya araçları sunan, açık bir platform. On altı yaşından bü­yük herkes, inandığı bir değişim için kampanya başlatabiliyor ve kendisiyle aynı görüşü paylaşan kişiler kampanyayı imzalayarak güçlendiriyor. Platform aracı­lığıyla imza kampanyaları karar vericilerin e-posta adreslerine gönderilebiliyor, karar vericiler etiketlenebiliyor ve bu karar veri­ciler de Change.org’da hesap aça­rak imza kampanyalarına yanıt verebiliyor. Yani hem toplumun değişim talepleri ortaya konuyor, hem de kamuoyu ve karar verici­ler arasında bir diyalog oluşuyor.

Change.org’un kurma ama­cınızdan ve nasıl bir etki he­deflediğinden bahseder misi­niz?

Greenpeace Akdeniz’in genel direktörlüğünü yaptığım dönem­de, çok etkili imza kampanyala­rı yaptık. Örneğin balık avlanma boyları çok etkili bir imza kam­panyası sonucu değişti. GDO’lu yemlerin önlenmesi konusunda da başarılı bir kampanya yürüt­tük. O dönemde, Greenpeace’e kamuoyundan, farklı konular­da da kampanya yapmamız için çok talep gelirdi ama kurum ola­rak hepsine yetişilmesi mümkün olmadığı gibi, pek çoğu kurumun çalışma alanına da girmiyordu. Dijital imza kampanyalarının etkisini birebir gördüğüm için, toplumun talep ettiği her konu­da dijital kampanyaların açılabi­leceği bir platformun olması ge­rektiğine inanıyordum. Tam o sı­rada Change.org’un ilk kez farklı ülkelere açılma kararını duyun­ca, Türkiye’de ben kurayım de­dim.

Kişisel veriler korma altında

Change.org çift taraflı ola­rak bir veri toplama platformu mu? Yani kişilerin toplumsal tepki eğilimlerinin de bilgisini topluyor mu?

Hayır, Change.org bir veri top­lama platformu değil. Aynı görü­şe sahip olan insanların, o alan­da birlikte mücadele edebilme­sine olanak tanıyan bir platform. İmzaların gerçek olması için, ge­çerli bir e-posta adresi talep et­mek zorundayız imzacılardan. Yoksa insanlar sahte e-postalar­la imza atabilir ya da başkasının e-posta adresiyle imza atabilir­di. Bu da platformun güvenilirli­ğini zedelerdi. Atılan imzaların her biri gerçek kişiler tarafından atılıyor. Kişisel veriler koruma altında. Kişilerin eğilimlerinin bilgisi toplanmıyor ancak tabii ki en fazla imzalanan kampanya­lar, ne yönde değişim beklentisi olduğu konusunda topluma ayna tutuyor. Her yıl, o yıl hangi alan­daki kampanyaların daha çok imzalandığı, en fazla imzalanan kampanyalar gibi verilerle kamu­oyuna bir rapor hazırlıyoruz. Bu raporlar, toplumun hangi konuda değişim beklediğini görmek için eşsiz birer kaynak. Hazırladığı­mız raporlara https://change­10yil.org/etki-raporlari/ sayfa­sından ulaşabilirsiniz. Siyasetçi­ler, karar vericiler ve gazeteciler bu raporları dikkatle incelemeli. Sosyal bilimlerden kamuoyuna açık bu raporlara bakan çok sayı­da araştırmacı var.

Yılların kazandırdığı deneyim

Change.org’u diğer aktivizm platformlarından ayıran özel­likler nelerdir?

Hiçbir insanın güçsüz olmadı­ğına ve bir değişim yaratmanın günlük yaşamın bir parçası olabi­leceğine inanıyoruz. Platformda gördüğünüz her kampanya, kulla­nıcılar tarafından başlatılıyor. Kü­çük bir ekibimiz olsa da kampanya başlatanlara etkili kampanya met­ni yazma, görsel kullanımı ve kam­panyalarını nasıl başarıya ulaştı­rabilecekleri konusunda destek oluyorlar. Change.org’un yıllardır edindiği deneyimlerle oluşturdu­ğu kampanya araçları, kampanya­ların muhataplarına ulaşmasını sağlıyor. Kampanya başlatanlar, platform üzerinden imza atanlar­la iletişime geçerek fikirlerini ala­biliyor, onları kampanyanın aşamaları konusunda bilgilendiriyor ve destek isteyebiliyor.

Gündemi kullanıcı belirliyor

Tercih ettiği sorunları gün­deme göre mi belirliyor?

Change.org kendisi kampan­ya başlatmıyor… Kampanyalar sadece ve sadece kullanıcılar ta­rafından başlatıldığı için, han­gi sorunun gündeme geleceğini de onlar belirliyor. Bir kampan­ya başlatan, kampanyayı ne kadar sahipleniyor ve ne kadar aktif ça­lışıyorsa, konu o kadar gündeme geliyor. Biz bir dijital kamu hiz­metiyiz. Görevlerimizden biri de, kampanyaları diğer kullanıcıları­mızla paylaşarak, kampanyanın daha fazla kişiye ulaşmasını sağ­lamak. Bu anlamda kullanıcıla­rımızla paylaşacağımız kampan­yaları seçerken, konunun doğru­luğu, konunun toplumun belli bir kesimini ilgilendirip ilgilendir­mediği gibi konuları değerlendi­riyoruz. Tabii konunun gündem­de olması da etkili oluyor ama Change.org’da kampanya baş­latarak bir konuyu kendiniz de gündeme getirebiliyorsunuz. Ör­neğin, hijyenik regl üründe kdv indirimiyle ilgili kampanya baş­ladığında hiç gündemde değildi ancak bu kampanya paylaşıldık­ça gündeme gelmeye başladı, bi­linç arttı ve nihayetinde kampan­ya başarıya ulaştı.

Kişisel hikayeler ilgi çekiyor

Bugüne dek kimler kullandı ve kimler kullanabilir?

Nefret söylemi içermediği ve diğer topluluk ilkelerine uyuldu­ğu sürece her türlü görüşten her tür insan kampanya başlatabili­yor. İnisiyatifler, sivil toplum ku­ruluşları, vatandaş toplulukları, hatta STK’lar bir araya gelip ortak kampanya başlatabiliyor ve çok etkili oluyor. Ama en önemlisi sa­de vatandaş. Genellikle en çok ses getiren o insanların kişisel hikâ­yeleri oluyor.

Change.org üzerinde kulla­nıcılarının hedefi nedir, dina­miklerde farkındalık yaratıl­maya çalışılıyor ve alınan so­nuçları örnekleriyle açıklar mısınız?

Hedefleri hassas oldukları ko­nuda talep ettikleri değişim için karar vericilerin karar alma­sı. İmza kampanyaları 1950’ler­den beri değişim yaratmanın et­kili bir aracı olarak zaten kulla­nılıyor. Change.org, dijitalleşen dünyayla birlikte, imza kampan­yalarını dijital alana taşıyor ve daha etkili olmaları için araçlar sunuyor. Karar vericiler de sos­yal medyada olduğu için, sosyal medya üzerinden onlara sesleri­ni duyurabiliyorlar. Kampanya­nın çok imzalanması ve paylaşıl­ması, karar verici üzerinde baskı oluşturuyor. Change.org üzerin­den karar vericilere e-posta gön­derebiliyor, çok sayıda insana ulaşabiliyor ve bu imzaları elden de karar vericilere iletebiliyor­lar. Başarılara gelirsek, Change. org’da başlatılan ve bugüne kadar en fazla imzalanan kampanya, hayvana şiddetin suç sayılması­na yönelik kampanyaydı. 1 buçuk milyon kişi imza attı. Mücadele yıllar sürdü ama sonunda hayva­na şiddet, kabahatlar kanunun­dan çıkıp ceza kanununa alındı. Bunun dışında birçok başarı sa­yabilirim, çok sayıda çevre müca­delesi, imza kampanyalarıyla da güçlenerek başarıya ulaştı. İlaç kutuları üzerinde eskiden Braille alfabesi yoktu ve görme engelliler ilaçlarını yardımsız alamıyordu. Başlatılan bir kampanya sonra­sı ilaç kutularına Braille alfabesi zorunlu hale geldi. Daha pek çok sayabilirim. 10. yılımız için ha­zırladığımız sayfada başarıları da mücadele alanlarına ve yıllarına göre bu sayfada https://change­10yil.org/basariya-ulasan-kam­panyalar/ listeledik.

Kampanyalar uzun sürebiliyor

Change.org platformunda başarılı bir kampanya başlat­manın anahtarları nelerdir? Hangi faktörler bir kampan­yanın beklenilen hedefe ula­şılmasına yardımcı olur?

Öncelikle etkili bir metinle de­ğişim istenen konu ve çözüm ta­lebi anlatılmalı, etkili bir görsel kullanılmalı. Sonrasında kam­panyanın, benzer düşünebilecek insanlara ulaşması için kişinin çevresiyle, sosyal medya kanal­larında paylaşılması, ilgili konu hakkında çalışan sivil toplum ku­ruluşları ya da kişilerden destek istenmesi ve karar vericiye ulaş­mak için gerek sosyal medya ge­rek yüz yüze görüşme gibi yolların denenmesi ve pes etmemek gere­kiyor. Bazı kampanyalar uzun so­luklu olabiliyor.

Önemli bir demokratik araç

Change.org, politikacılar ve karar vericiler üzerinde nasıl bir etkiye sahiptir? Sizce bu tür platformlar, toplumsal de­ğişimi etkileyebiliyor mu?

Change.org, politikacıların ve karar vericilerin, toplumun han­gi konuda değişim talep ettiğini görmesi için çok önemli bir kay­nak sunuyor ve etkili kullanıl­dığında Change.org çok önemli bir demokratik araç. Change.org kampanyalarında, ilgili karar ve­ricinin sosyal medya hesapları­nı etiketleyerek, her paylaşımda bu karar vericinin etiketlenmesi­ni sağlayabiliyorsunuz, böylece her paylaşımda bu talep o kişinin önüne düşüyor. Aynı zamanda ka­rar vericiler de Change.org’da he­sap açarak bu kampanyalara yanıt verebiliyor. Örneğin üç büyükşe­hir belediye başkanının Change. org’da karar verici hesabı var. Bu alanı kullanan politikacıların sa­yısı gün geçtikçe artıyor.

''En büyük sosyal iletişim platformu"

Change.org kullanıcıla­rı hangi ülkelerden geliyor? Platformun küresel bir etkisi olduğunu söyleyebilir miyiz?

Change.org’un dünya çapında 424 milyondan fazla kullanıcı­sı var. Dünyanın en büyük sosyal değişim platformu. Şu an Türkiye dahil 27 ülkede şubesi bulunuyor. Küresel kampanyalar farklı dille­re çevrilerek küresel etki de yara­tabiliyor.

Change.org’un başarı hika­yelerinden birini paylaşabilir misiniz? Bir kampanyanın so­nucunda elde edilen somut bir değişiklik hakkında bilgi ver­mek mümkün mü?

Evet, hemen yakın zamanlı so­mut bir örnekten bahsedeyim. 6 yaşındaki Yusuf Kerim kanser hastası, annesi ise hapisteydi. Yu­suf Kerim’in babasının attığı twit­lerden konuyu gören bir vatandaş, annenin tedavi süresince serbest kalması için bir kampanya başlat­tı. Kampanya kısa sürede 90 bin imzaya ulaştı. Kampanyayı baş­latan kişi, çok sayıda gazeteciye, siyasiye yazdı, kampanya büyü­dü. Önce anneye geçici izin verdi­ler. Tedavi süresince çıkması için kanunun değişmesi gerekiyordu. Toplumsal baskı sayesinde bu da hızlı bir şekilde gerçekleşti ve Yu­suf Kerim ve annesi kavuştu.

Sosyal medya aktif kullanıyor

Change.org’un gelecekte ye­nilikler yaşayacak mı, nasıl gelişecek, daha etkin bir plat­form olması için planlarınız var mı?

Platform kullanıcıların ihtiyaç­ları doğrultusunda her geçen gün kendini yeniliyor. Uzun bir süre kullanıcılarımızla e-posta üzerin­den iletişime geçtik, hala da geçi­yoruz ama artık sosyal medyayı da çok aktif kullanıyoruz. Şu an­da Change.org Türkiye’nin Ins­tagram’da 288 bin, Twitter’da 108 binin üzerinde takipçisi var. Plat­formda da, sosyal medya kanalları üzerinden daha kolay paylaşılma­sı ve imzalanması için çalışmalar yapılıyor.

Change.org hakkında sayı­sal bilgiler verebilir misiniz?

Türkiye’de 20 milyonun üzerin­de kullanıcımız var. Geçtiğimiz yıl Change.org Türkiye’nin onun­cu yılıydı. On yılda 315.145 kam­panya başlatıldı. 138.077.655 imza atıldı ve 1805 kampanya başarıyla sonuçlandı. Her yıl ortalama yüz seksenkampanya başarıya ula­şıyor, yani her iki günde bir kam­panya başarılı oluyor. Her yıl so­nunda o yılın rakamlarıyla ilgili rapor yayınlıyoruz. Hem 10 yılın rakamlarına, hem de her yıl yayın­ladığımız raporlara Change10yil. org adresinden ulaşabilirsiniz.

Dr. Uygar Özesmi kimdir?

Change.org Türkiye Kurucusu ve Genel Direktörü

Change.org Türkiye’nin Kurucusu ve Genel Direktörü olmanın yanı sıra Dr. Uygar Özesmi bir akademisyen, bir çevre bilimci ve doğa koruma alanındaki birçok sosyal girişimi ve Good4Trust.org ile de bir Ashoka Senior Fellow. Derdi ekolojik ve sosyal açıdan adil bir ekonominin kurulması. Bilim ve sivil toplum alanındaki çalışmaları çok eskilere dayanıyor… Zamanında Çevreden Sorumlu Devlet Bakanı Adnan Kahveci’nin danışmanlığını yapmış. Erciyes Üniversitesi Çevre Mühendisliği Bölümü’nü kurmuş, 2001 yılında Türkiye’nin ilk kitle kaynak platformu olan KusBank.org’un sonrasında BirdLife’ın Türkiye temsilcisi olan Doğa Derneği’nin kurucu başkanlığını yapmış. New York’ta Birleşmiş Milletler Kalkınma Programı’nda Çevre Uzmanı, TEMA Vakfı Genel Müdürlüğü, hatta Greenpeace Akdeniz Genel Direktörlüğü görevlerini yürütmüş. Kendisini Açık Radyo’daki günlük Gezegenin Geleceği programından da tanıyor olabilirsiniz. 2012 yılında da Türkiye’de Change.org’u kurmuş