Dünyada en hızlı büyüyen ülkeler İhracatçı firmaların yüzde ticareti en az engellenen ülkelerdir

Vince CABLE / İngiltere İş Geliştirme ve Inovasyon Bakanı

Andrew MITCHELL / İngiltere Uluslararası Kalkınmadan Sorumlu Bakanı

Eskiye oranla birbirimizle daha fazla bağlantı halinde olduğumuz bir dünyada yaşıyoruz. Birleşik Krallık ve Türkiye ticaret, dostluk ve ortak menfaatler ile bağlıdır. Piyasalar açık olduğu ve ülkeler de birbiriyle serbestçe ticaret yaptığı sürece bu uluslararası bağlantılar ticaret ve yatırımın artması açısından çok büyük potansiyele sahiptir.

En hızlı büyüyen ülkeler genellikle en az ticari engellemeleri olan ülkelerdir. Bu nedenle potansiyelimizi gerçekleştirmek için küresel olarak açık piyasalara bağlı kalmalıyız. Korumacılığa geri dönmemeliyiz.

İşte bu nedenle Birleşik Krallık Hükümeti 9 Şubat'ta Ticaret ve Yatırım Beyaz Kitab'ı yayınladı: Bu, uluslararası ticaret ve yatırım ilişkilerinin geliştirilmesi, çok taraflı sistemin güçlendirilmesi, iç ticari ortamın oluşturulması ve gelişmekte olan ülkelerin kendi büyüme yollarını oluşturmasına yönelik iddialı bir stratejidir.

Beyaz Kitap, ticaret ve yatırımın, güçlü, idame ettirilebilir ve dengeli bir büyüme elde etmek açısından Birleşik Krallık için hayati öneme sahip olduğunu göstermekte ve aşağıdaki konulara eğilmektedir:

Açık piyasalar ve korumacılığın tehlikeleri, ticaret ve yatırım engellemelerinin kaldırılması ve Birleşik Krallık'a AB içinde ve dışında piyasalara daha kolay giriş sağlanması, Doha Kalkınma Turu Ticaret Görüşmeleri'nin 2011'de tamamlanması için destek verilmesi, Dünya Ticaret Örgütü'nün güçlendirilmesi için çalışılması, öncelikli AB Serbest Ticaret Anlaşması'nın erken tamamlanmasının desteklenmesi, Afrika'da ticaret ve bölgesel entegrasyonun desteklenmesi, ve bu hedeflere ulaşmak için G20 üyeleri ile çalışmak.

En acil görevimiz Doha ticaret görüşmelerinin sonuçlandırılmasıdır. Bu tarihi anlaşma imzalandığında dünya ekonomisinin gücünü 110 milyar Sterlin Pound artıracaktır. Bu nedenle 2011 yılını Doha ticaret görüşmelerinin sonuçlandırıldığı yıl yapmak için çabuk davranmalıyız. Giderek hızlanıyoruz. Bu hedefe ulaşmak için planlar ve yol haritaları üzerinde çalışıyoruz.

Burada elde edilecek sonuç hepimizin yararınadır.Ticaret bazı ülkelerin kazandığı bazı ülkelerin kaybettiği bir oyun değildir: hatta tam aksidir. Ticaret artarsa hepimiz zenginleşiriz. Bu şekilde de insanlar fakirlikten kurtulur.

İşte bu nedenle Birleşik Krallık, gelişmekte olan ülkelerin ticaret ve yatırım yoluyla büyümeleri için kendi yollarından gitmelerini sağlamak ve bu kapasitenin özellikle Afrika'da oluşturulmasını sağlamak amacıyla çabalarını daha da arttırmaktadır. 

Afrika'daki liderlerin 1991 Abuja Anlaşması'nda açıklanan planların (kıta çapında bir gümrük birliği ve nihai olarak da Afrika Ekonomik Topluluğu oluşturmak için her bölgesel ekonomik toplulukta serbest ticaret bölgeleri oluşturulması) uygulanmasına destek vermek için elimizden geleni yapacağız.

Bürokrasi ve yasaklayıcı tarifler gibi ticaret engellemelerinin aşılmasına yardım etmek üzere bir Afrika serbest ticaret teşviki başlatıyoruz. Afrikalılara, Afrika'da daha hızlı ve daha kolay ticaret yapmaları için destek vereceğiz ve Afrikalı girişimcileri de yeni pazarlara girerek işlerini büyütmeye teşvik ediyoruz. Bunu tek başımıza yapamayız. Çalışmalarımızda bize katılmaları için uluslararası ortaklarımıza çağrıda bulunuyoruz.

Ayrıca en fakir ülkeler için pazarlara daha kolay giriş imkanı yaratılmasını istiyoruz. Birleşik Krallık, bütün G20 ülkelerinden en az gelişmiş ülkelerin piyasalarına %100 gümrüksüz kotasız giriş sağlamalarını istemektedir. Bu şekilde ihracatları %40'ın üzerinde artabilir. Bu konudaki ısrarımıza bütün ülkelerin katılmasını talep ediyoruz.

Buna ilaveten hepimizin bütün gelişmekte olan ülkelere ticaret anlaşmaları müzakere etme imkanı sağlamamız ve küresel ticaret kurallarının sadece birkaç ayrıcalıklı ülke değil bütün ülkelerin ihtiyaçlarını yansıtması gerekmektedir.

Son olarak, ortaklık bağlamında büyümemize yardım edecek ağlar kurmayı ve ticari kuruluşları arkadan destekleyerek dünya ile ticaret yapmalarını sağlamayı istiyoruz.  Birleşik Krallık Hükümeti bakanları tam olarak bu amaç doğrultusunda ticari heyetlerle bir uluslararası ziyaret programı başlatmıştır.

Gelişmekte olan önemli piyasalardaki ortaklarımızı ziyaret ettik. Aynı zamanda ABD ve Avrupa'daki ortaklarımızı da ziyaret ettik. Bize eşlik eden iş dünyasının liderleri, diğer ülkelerdeki ticari kuruluşlarla ticaret ve işbirliği yapmak için onlara çok büyük kapılar açtığını söyledi.

Yatırım ise bu durumun bir diğer yüzüdür. Birleşik Krallık yatırımcılar için uluslararası bir merkez olup şu anda burada temsil edilen Beko, Vestel, Abdi Ibrahim Ilaç gibi Türk şirketleriyle birlikte dünyanın üçüncü yatırımcısıdır. 

Yurtdışı yatırımları destekliyoruz. Birleşik Krallık'ın Avrupa'da diğer ülkelerden daha fazla merkez ofisi bulunmaktadır ve dünyada ticaret yapması en kolay yerlerden birisidir. Mevzuatı ve kurumlar vergisini azaltarak bu şekilde kalmaya devam etmeyi planlıyoruz.

Bunun anlamı önümüzde bizi bekleyen zorluklar olduğudur. Bu da, hepimizin faydalanacağı açık bir küresel ekonomi ve ticaret sistemi oluşturmaya devam etmektir. Bu durum büyümeyi ve daha fazla işi beraberinde getirecek ve dünyada refah yaratacaktır. Biz Birleşik Krallık'ın, Türkiye dahil uluslararası ortaklarıyla birlikte bu zorluğun üstesinden geleceğine eminiz.