Düzce, yeni OSB için güç birliği yapacak
Eski teşvikin rüzgarıyla, 1999 yılında yaşanan depremin yaralarını sarmaya çalışan Düzce, bugün geldiği noktada yeni OSB’ler istiyor. Kentte boş sanayi parseli neredeyse yok denecek kadar az.
YAYINLAMA
GÜNCELLEME
Handan Sema CEYLAN
Sabiha TOPRAK
DÜZCE - Türkiye'nin 81 plakalı en genç kenti Düzce, depremin yaralarını sardığı sanayisi için 'düzen' istiyor. 5084 sayılı teşvik ile birlikte İstanbul, Ankara, Kocaeli, Bursa arasında yer alan kent çok hızlı yatırım çekmişti. Bu hız Türkiye'nin ilk 1000 şirketi arasına Düzce'den 18 firmanın girmesini sağlamıştı. Enerji kullanımı yüzde 12 artan kent, Türkiye büyümesinin üzerinde gelişme sağladı. Halen kentte 15 sanayi tesisinin inşası sürüyor. Ancak kentteki 2 organize sanayi bölgesi (OSB) de dolmuş durumda. 1.OSB'de iki parsel boşken, 2.OSB'de de sadece bir parsel yatırımcısını bekliyor. Kentte Gümüşova'da bir de ıslah OSB kurulması aşamasında. Ancak Düzce'nin güneyinde yer alan Çilimli'de bir OSB kurulması için kentin liderleri harekete geçmiş durumda. İş dünyası temsilcileri Vali Adnan Yılmaz'ın kapısını yeni bölgeye destek vermesi için çalıyor. Böylece yatırımların plansız bir şekilde Yığılca'ya gitmesinin önüne geçeceği söyleniyor. Bu arada kentin ihtisas OSB'leri için de düğmeye basması isteniyor.
4'üncü bölgede yer alan Düzce'nin OSB'leri 5'inci bölge teşviklerinden yararlanabiliyor. Şu anda sanayi parsellerinin metrekaresi 50 dolar. Ancak sanayinin en büyük sıkıntısı olan otobana çıkış imkanı verilince fiyatın 3 kat artarak 150 dolar olacağı söyleniyor.
Kent sanayisinin OSB'ler ile büyümesi arzusunun en önemli nedeni de Düzce'nin İstanbul'un su havzası içinde yer alıyor olması. Cumhuriyet tarihinin en büyük ikinci yatırımı Melen Projesi kapsamında bulunan bölgede, çok sıkı bir denetim uygulanıyor. Ek yatırımlar gerçekleştirmek isteyen sanayici ÇED raporları konusunda bürokrasiye takıldıklarını öne sürüyor. Sanayi bölgesi olarak tasarlanan yerlerin bu kapsamda yeniden ele alınması talep ediliyor.
Kardüz'e 6 kayak pisti kurulabilir
Beyin göçü veren kentte yavaş yavaş bu durum tersine de dönüyor. Bu nedenle kentte kısa bir süre sonra 'Düzce'yi Seviyorum' projesi de hayata geçirilecek.
Öte yandan Bolu Tüneli'nin tamamlanması ile sigortalı olarak bölgede çalışan 7 bin kişiden çoğunun işini kaybettiği, bu dönemde devreye giren 5084'ün de yaraya merhem olduğu söyleniyor. Ancak kentin turizminin potansiyelinin hayata geçirilmesi için de bir takım projeler gerçekleştirilmesi gerektiği söyleniyor. Bölgedeki diğer zirvelerden daha uzun bir süre kar kalınlığını sakladığı belirtilen Kardüz'de 6 pist kurulabilecek imkan olduğu vurgulanıyor. Sanayici 12 göleti ve 4 yaylası ile Düzce'nin önemli bir doğa sporları merkezi olacağını söylüyor.
Ayrıca yüzde 60'ı birinci sınıf verimli tarım arazilerinden oluşan Düzce'de tarıma dayalı sanayinin gelişmesi de önemli istekler arasında. Batı Karadeniz'in fındık deposu konumunda bulunan kentte, bu alanda da yatırımlar bulunuyor.
Kent ekonomisini merceğe aldık
DÜNYA Gazetesi, Anadolu iş dünyasının nabzını tutmaya "Üreten Kentler Anlatıyor" yazı dizisiyle devam ediyor. Bu kapsamda 17 kentte incelemelerde bulunan DÜNYA Ekibi, Düzce'de araştırma yaptı. Eskişehir, Kahramanmaraş, Konya, Çorum, Sakarya, Mersin, Antalya, Manisa, Diyarbakır, Gaziantep, Çanakkale, Kütahya, Van, Sivas, Giresun, Balıkesir ve Trabzon'un ardından Düzceli sanayiciler DÜNYA ekibini ağırladı. DÜNYA Gazetesi Temsilcisi Sabiha Toprak'ın organizasyonunda gerçekleştirilen toplantılara Düzce 1.OSB Yönetim Kurulu Başkanı Selim Yedikardeşler, başkanlık etti. Yapılan araştırmalarda kentin sanayisini temsil eden isimler ve işadamları ile görüş alışverişinde bulunuldu, kentteki sanayi tesisleri gezildi.
Vali Adnan Yılmaz'ın katıldığı toplantıda Düzce'nin önemli isimleri de masanın etrafında yerlerini aldı. Düzce Başsavcısı Ramazan Solmaz ile Ağır Ceza Mahkemesi Başkanı Faruk Şener de girişimcilerle bir araya geldi.
Metin Büyük
Düzce TSO Başkanı
15'e yakın firma şu anda kente yatırım yapıyor
Türkiye'nin toprakları bakımından 4'üncü küçük kentinin Düzce olduğunu söyleyen Ticaret ve Sanayi Odası Başkanı Metin Büyük, 335 bin nüfuslu kentin yüzde 60'ını birinci sınıf tarım arazilerinin oluşturduğunu söyledi. Büyük, "Bu nedenle kentin her tarafını sanayi ile doldurmak doğru değil" diyerek, "Biz depremden sonra 5084'ün etkisiyle her sektör için 'kim gelirse gelsin' dedik. Ama günümüzde Düzce artık belli bir noktaya geldi. 2011 yılını ihracatta 965 milyon dolarla kapattık. Erciyas Boru çok büyük çıkış yaptı ve takriben 1 milyar 100 milyon dolardan aşağı ihracatımız yok. Bugün Türkiye ölçeklerine baktığımız zaman çok büyük firmalarımız Düzce'de konuşlanmış vaziyette. İstanbul Sanayi Odası'nın açıklamış olduğu ilk bin firma arasında 18 tane devasa firmamız var" bilgilerini verdi. Bundan sonra ki aşamada neler yapmak gerektiğinin düşünülmesinin şart olduğunu söyleyen Büyük, şunları söyledi: "İstanbul'da tutunamamış ve işçisine maaş ödeyemeyen sanayiciyi istemiyoruz. Marka değeri yüksek firmalar gelmeli. Bir de şunu göz ardı etmemek lazım; İstanbul'a su gidecek. Cumhuriyet tarihinin en büyük 2'nci yatırımı Melen Projesi yapılıyor. Bu nedenle sanayiyi disipline etmekte fayda var. İlla sanayi diye bir şey yok. Bundan sonraki 50 yılımızın tarıma dayalı olması gerekir. Ancak Düzce'de büyük araziler yok. Nitelikli tarım yapmamız gerekiyor."
Yeni teşviklerde kentin 4'üncü bölgede olduğunu OSB'lerinin ise 5'inci bölge desteklerinden faydalandığını anımsatan Büyük, " Şu anda kentimize 15'e yakın firma yatırım yapıyor. İnsanlar büyük yatırım gelmedi diye eleştiriyor. Ama büyük yatırım büyük arazi ister. Bizde araziler parçalı böyle bir durum yok" diye konuştu.
Kenttin 2 OSB'nin olduğunu, bunun yanında Gümüşova ile birlikte aslında adı konulmamış sanayi bölgesinin daha olduğunu kaydeden Büyük, "Onun yanında Düzce'nin güneyinde yer alan Çilimli'deki alanı da OSB olarak yerleştirebilirsek hiçbir yatırımcı Yığılca'ya gitmez. Çilimli'de kurulmasını düşünülen OSB'yi sonuna kadar destekliyorum. O bölge alan açısından da uygun. Bakanlıklar OSB'ler çok yaygın olduğu için pek sıcak bakmıyor olabilirler ama sayın valimizin de gayretleriyle inşallah gerçekleştirilebilir" ifadelerini kullandı. Büyük sonuç itibariyle sanayi noktasında Düzce'nin geldiği durumun da küçümsenmemesi gerektiğini kaydetti.
Eyüp Çakır
Eyüp Çakır
DÜSİAD Başkanı
Beyin göçü vermemek için ihtisas teknopark kurulmalı
1999 depremiyle yok olan bir kentin yeniden ayağa kaldırılması için Düzce'nin kent ilan edildiğini daha önce Bolu'nun ilçesi olduğunu anımsatan Düzce Sanayici ve İşadamları Derneği (DÜSİAD) Başkanı Eyüp Çakır, "Tabi ki bu dönemde 5084 Düzce'yi ekonomik anlamda ayağa kaldırma projesi olarak amacına uygun oldu" diye konuştu. Düzce'nin sanayi kültürünü yeni yene kazandığını anlatan Çakır, "Burası tarım toplumuna sahipti. İnsanlar 'müdürüm ben fındığa çıkıyorum' deyip işe gelmiyordu. Buradaki arkadaşlarımız insanlara sanayi kültürünü öğreten, elini taşın altına koyan insanlardır" ifadelerini kullandı. Düzce'nin öncelikle hedeflerini doğru bir plan dahilinde ve güçbirliği ile belirlemesi gerektiğini anlatan Çakır, "Bunun için biz dernek olarak çalışma başlatmış durumdayız" dedi. Kentin eskiden beyin göçü verdiğini ancak sanayileşme ile birlikte beyin göçü alır hale geldiğini kaydeden Çakır, şunlara değindi: "Beyin göçü çekmede, OSB alanlarımızın mevcut yapıları hazır olsaydı çok daha hızlı adımlar atılabilirdi. Sanayi yatırımı yapan arkadaşlarımız neredeyse 3 yılını bina yatırımı yaparken kaybettiler. Beyin göçünü getiren sanayicilerimizin artık farklı projelerle desteklenmeli. Biz kentimizde ihtisas teknopark kurarak farklılık yaratabiliriz."
Kentin işgücü piyasasına da değinen Çakır, "Eskiden günde 10 bin kişi Bolu yollarını kullanıyor ve bu bir ekonomik güç yaratıyordu. Sadece Bolu dağındaki sigortalı sayısı yaklaşık olarak 7 binin üzerindeydi. Sonra biliyorsunuz bu tesislerin çoğu kapandı. 5084 ile sanayileşme başladı. Dolayısıyla insanlar sanayide çalışmaya başladı ve bir işsizlik hissedilmedi. 5084 olmasaydı biz bu işsizlerle ne yapardık bilmiyoruz" dedi.
DÜSİAD olarak 'Düzce'yi Seviyoruz' adı altında bir kampanya başlattıklarını kaydeden Eyüp Çakır, "Bu kampanya ile Düzce'de eğitim gören kardeşlerimizin mezun olduktan sonra burada kalmasını sağlamayı istiyoruz. Doğu Marmara Kalkınma Ajansı (MARKA) ile Gençlik ve Spor Bakanlığı'nın bu konuda çalışmaları vardı. Genç arkadaşlarımız da projeyi götürdü ve onaylandı" bilgilerini verdi.
Kentin turizm potansiyeline de değinen Çakır, "Örneğin Kardüz'de kar Kartepe'den 2 ay daha fazla kalıyor. Kardüz'e 6 tane pist alanı yapılabilir durumda. 12 göletimiz, 4 tane yaylamız, Akçakoca gibi bir sahilimiz, ayrıca golf oynamak içinde büyük olarak bir ova alanına, yemyeşil bir Düzce'ye sahibiz. Bunları değerlendirmek için hareket geçmeliyiz" dedi. Tarım OSB'leri de yapılabileceğine değinen Çakır, "Fındık 20 yıl önce geçim kaynağıydı. Şimdi 10 ton fındık toplayan bir aile verasetten 3 ton fındık anca topluyor. Artık fındığa tarım demek bana çok doğru gelmiyor" ifadelerini kullandı.
Murat Olcay
ASD Fabrika Müdürü
Merkezle kalıcı konutlar mesafe gelirleri tüketiyor
ASD Laminant olarak 48 ülkeye ihracat yaptıklarını söyleyen Fabrika Müdürü Murat Olcay, "100 milyon TL ciroya ulaştık. Bu rakamın yüzde 60'ını da ihraç ediyoruz. Teşvikten faydalandık, büyüyoruz. Mobilya kaplaması-laminant üretimi gerçekleştiriyoruz" diye konuştu. Dış cephelerde de artık kaplama kullanılmaya başlandığını anlatan Olcay, Türkiye'deki bu alanda üretim yapan 3 üreticiden biri olduklarını aktardı. Rekabetin kendilerini verimliliği artıracak yatırımlara yönelttiğini de kaydeden Olcay, sektörün sorularına da değinerek, "En büyük sorunumuz enerji maliyetleri. Ocak 2012'den bu yana enerjiye gelen toplam zam oranı elektrik ve gaz yaklaşık aynı çıktı. Aralık'a kadar yüzde 30-31 oranında artış kaydedildi. Ana girdimizde enerji olduğu için maliyetlerimizde, rekabette global piyasada yapıldığı için sıkıntı yaşıyoruz."
200 kişiyi istihdam ettiklerini belirten Olcay, kente yatırım yapmalarının sebeplerini "Düzce konumu itibariyle lojiktik avantajı olan, İstanbul ve Ankara arasında denize de yakın bir şehir" olarak açıkladı. Düzce'nin stratejik kalkınma planını yapması gerektiğini anlatan Olcay, şunları söyledi: "Kalkınma modelini belirleyemezsek farklı firmalar ile geçici olarak kalkınmalar olsa bile bir süre sonra yok olabiliriz. Kentin sanayileşme açısından da planını yapmış olması gerekiyor. Yani şehrin de verimli çalışması lazım. Düzce'nin kalıcı konutları depremden sonra kuzeyinde seçildi. Düzce merkezle kalıcı konutlar arasındaki mesafe Düzce'nin gelirlerini tüketen bir mesafedir. Herkes o ulaşımı sağlamak için kaynaklarının bir kısmını yol için buharlaştırıyor. Düzce'de asgari geçim olduğu için şehir merkezi ile toplu konutlar arasındaki mesafe problem. Yeni yapılacak planda bu dikkate alınmalı."
Aylin Özdemir:
Düzce 1. OSB Müdürü
Kentte ihtisas OSB'ler kurulmalı
Düzce 1. OSB Müdürü Aylin Özdemir, kentte karma OSB'ler olmaması gerektiğini anlatarak, "İhtisas OSB'lerin avantajları var. Bu tür OSB'lerde ÇED Raporu OSB tarafından çıkartılır, bir daha içerideki firmalar ayrıca ÇED dosyası sunmazlar. Düzce'de biz ÇED sorunu var diyorsak eğer İhtisas OSB bunu çözüyor demektir" şeklinde konuştu. Özdemir, bu ihtisas OSB'lerinin tarıma ve ERDEMİR'in kente yakınlığı nedeniyle çeliğe dayılı boru üretimi üzerine olabileceğini söyledi. Birçok sektörden talep geldiğini de anımsatan Özdemir, "Bunun iyi değerlendirilmesi gerekiyor. Düzce'de yatırım yapılacak OSB alanları önce tahsis edildi. Daha sonra alt yapı çalışmaları başladı. Alt yapı ve ulaşım sorunu halen devam ediyor. Kurulması gündemde olan İhtisas OSB' lerin yerlerinin iyi şekilde belirlenip alt yapı çalışmalarının en azından bir bölümünün tahsislerden önce tamamlanması önem arz etmektedir. Ayrıca, OSB'lerde küçük bir sağlık kurumu, restoran ve sosyal bir alanda inşa edilebilir" açıklamalarını yaptı.
Elçin Tuncer
Ferroli Üretim ve Ar-Ge Müdürü
Bu yıl Düzce'de kombi üreteceğiz
Bundan 7 sene önce temeli atılan fabrikalarının 6 yıldıre 2. OSB'de faaliyet gösterdiğini anlatan Ferroli Üretim ve Ar-Ge Müdürü Elçin Tuncer, "Fabrikamızda bu yıl içinde kombi üretimine başlayacağız. Net olarak fabrikamızın yüzde 30'unu kullanıyoruz. Üretimimizin dışında bir yatırım yapmaya kalksak, olmuyor" diye konuştu. Melen Havzası'nda olmaları nedeniyle önlerine engel çıktığını kaydeden Tuncer, "Herhangi bir şekilde boyahanenin kapasitesini arttırmak istesem yapamam. Termosifon yada ısıtmayla ilgili herhangi bir ürün üretmeye kalksam olmaz. Nedeni ise ÇED raporu. Arıtmasından tutun, çevreyle ilgili tüm konularda ciddi bir firmayız ama bu sıkıntıyı aşamıyoruz. Faaliyete başladığımız zaman panel radyatörün yanında kombi üreteceğiz diye de yazmışız. Bu sayede bu yıl kombi üretebileceğiz" ifadelerini kullandı. Düzce'ye yaptıkları yatırımları değerlendiren Tuncer, "Yol önemli bir sorun defalarca kez çamura saplandık, aracımız hasar gördü. Yolumuz yoktu, suyumuz yoktu, elektriğimiz yoktu. Bir yatırım bölgesinde olması gerekenler yoktu. Ama pişmanım diyemem. Zorluklar insanı güçlü kılar. Ben İstanbul'dan geldim. Düzce son 6 senede inanılmaz derecede değişim yaşadı" diyerek, şunları not etti: "Ben otoban yoluna 2 kilometre mesafede duruyorum. İstanbul otoban yoluna çıkmam 45 dakika sürüyor. Bu sorunun daha fazla zaman kaydedilmeden giderilmesi lazım."
Fabrikalarında çalıştırdıkları kişileri Düzce'den aldıklarını kaydeden Tuncer, "Düzceli tarım toplumundan sanayi toplumuna geçti. Tabii ilk zamanlar zordu. 150 kişiye istihdam sağlıyoruz. Yaklaşık 3 senedir panel radyatör olarak 3 vardiya üretim yapıyoruz" şeklinde konuştu.
Ali Aloğlu
Ali Aloğlu
Artek firmasının kurucusu
Düzce'ye ortaklıkla yatırım yapılabilir
Türkiye'de istihdamın büyük bir kısmını KOBİ'lerin oluşturduğunu söyleyen Artek firmasının kurucusu Ali Aloğlu "Ben Düzceliyim. Buradaki istihdam sorununun çözülmesi de KOBİ'lerin artmasıyla olur" diye konuştu. Aloğlu, sözlerine şöyle devam etti: "Bu tip örneklerle içinde otomasyon ya da katma değeri yüksek ortaklıklarla Düzce'de bir şeyler yapılabilir."
Aydın Gül
Sarsılmaz Silah İnsan Kaynakları Müdürü
Yenilik yapmayan ayakta duramaz
Hangi sektörde faaliyet gösterirse göstersin yenilik yapmayanın ayakta duramayacağını anlatan Sarsılmaz Silah İnsan Kaynakları Müdürü Aydın Gül, "Sadece av tüfeği üretseydik firmamız ayakta kalamazdı. Tabanca üretiyoruz. G-3 Piyade Tüfeği üretmek için de gerekli onayları aldık. Bu konuda Türkiye'de tekiz" diye konuştu. Günümüz koşullarında rekabet ortamının çok hızlı değiştiğine de dikkat çeken Gül, "Tüm bunların göz ününde bulundurulması gerek" dedi.
Engin Karaduman
1.OSB Müdürü
OSB'lerin otoban bağlantıları yapılmalı
Ülke çapında olduğu gibi Düzce'nin de en büyük sıkıntısının kalifiye eleman eksikliği olduğunu belirten Düzce 2'nci OSB Müdürü Engin Karaduman, "Bu çözümü konusunda kafa yormamız gereken birinci sorun" diye konuştu. Karaduman, Düzce'nin artık sanayi kenti olarak belirli bir mesafe kat ettiğini ancak en büyük beklentilerinden birinin OSB'lerin otoban bağlantı yollarının tamamlanması olduğunu söyleyerek, sözlerini şöyle tamamladı: "Yeni yatırımların gelmesinin önündeki en büyük engel bu."
[PAGE]Selim Yirmibeşoğlu
Düzce 1. OSB Yönetim Kurulu Başkanı
Sanayimiz mutlaka otobana bağlanmalı
5084 ile iyi yatırımlar çektiklerini söyleyen Düzce 1.OSB Yönetim Kurulu Başkanı Selim Yirmibeşoğlu, dağınık sanayileşmenin bölge için zararlı olduğunu kaydederek, "Çünkü bu türlü bir oluşum bir süre sonra kontrol edilemez. OSB'lerin de dağınık şekilde olması ve bunların her birinin alt yapısının kurulması ayrı bir dert. Bunlara ayrı ayrı altyapı yapmak devlete de bir külfet olur" diye konuştu. Bölgelerinin su havzası içinde olması nedeniyle sanayicinin bazı sıkıntıları olduğunu kaydeden Yirmibeşoğlu, " Özelikle bazı firmaların ÇED konusunda sıkıntıları oluyor. Burada yönetmelik ve tüzüklere çok fazla bağımlı kalınmasından bu tür sıkıntılar yaşanıyor. Kimse işyerini kapatmak için kurmaz. Dolayısıyla önlemi alınabiliyorsa ilave tesisler ile kontrol mekanizmaları kurularak çeşitli prosedürlerin biraz daha yumuşatılması gerek" ifadelerini kullandı. Yeni teşvik ile birlikte birçok sanayicinin ilave yatırım yapmak istediğini belirten Yirmibeşoğlu, ancak yatırımların önünde prosedürün engel oluşturduğunu aktardı. Yirmibeşoğlu, "Eski 5084 sayılı kanundan doğan birçok firmamızın daha ayakları yeni bastı sayılır. Dolayısıyla 5084 sayılı yasanın uzatılması işlerini yeni düzene koyan ve istihdam sağlayan firmaları biraz daha rahatlatacak" dedi.
Otoban bağlantı yolunun Düzce'nin yatırımları için çok önemli olduğunu söyleyen Yirmibeşoğlu, "Bununla ilgili yapılan ihale çalışmalarının bir an önce sonuçlandırılması ve Düzce'nin otoban bağlantısının bir an önce yapılması lazım. Birçok yatırımcı yatırım yapacak olan bölgenin ulaşım durumunu da önemle dikkate alıyor" diye konuştu. Başından geçen bir hikayeyi paylaşan Yirmibeşoğlu, "Yurt dışından bir yatırımcılar geldi. OSB'mize götürürken yarı yoldan dönmek istediler. 'Eğer yolu, ulaşımı böyleyse biz böyle bir yerde kesinlikle yatırım yapmayız' dediler. Bu durum karşısında şahsım adına hem üzüldüm hem de utandım. Kötü bir durumdu ancak yatırımcılar da haklıydı. En hızlı çözülmesi gereken sorunlardan bir tanesi yol sorunumuzdur" şeklinde konuştu. Üstlerine düşen her konuda yatırımcının yanında olduklarını anlatan Başkan Selim Yirmibeşoğlu, şu ifadelerde bulundu: "Teşvikten dolayı bizi bir günde en az 15-20 firma arıyordu. Şimdi sayı 1-2'ye düştü. Yatırımcı yatırım yapmayı düşündüğü alanı bizlerden daha iyi süzgeçten geçiriyor. Eğer biz yeni sanayi alanları açamazsak ve kontrollü sanayileşme alanları geliştiremezsek bu durumun Düzce'nin ekonomik durumunu olumsuz yönde etkileyeceğini düşünüyorum. 2'nci OSB'de bir parsel kaldı. Şimdi Gümüşova'da ıslah OSB kurulacak. Akçakoca'ya da bir demir-çelik OSB kurulabilir. Bizim OSB'mizin de mutlaka genişlemesi lazım 120 hektarlık ve 90 hektarlık 2 alan var. Buradaki arazi sorunu çözülmeli."
Fon bulup OSB'nin sosyal donatılarını yapmak istediklerini anlatan Selim Yedikardeşler, "37 dönüm ortak yaşam alanı yapacağız. Okul, kreş, akaryakıt istasyonu ve Cami gibi alanlar oluşturacağız. Ancak öncelikli hedefimiz eğitim. Ayrıca enerjiyi ucuzlatmak için de çalışacağız. 82 kilovat /saat enerji kullanıyoruz. Enerji kullanımız yüzde 12 arttı" şeklinde konuştu.
Adnan Yılmaz
Düzce Valisi
Düzce de ilk 10 kent arasında yer almalı
Toplantıda bir Düzce değerlendirmesi yapan Düzce Valisi Adnan Yılmaz, "Ortak paydamız Düzce. 21'inci yüzyıl işbirliği yüzyılı. Başka ne yüzyılı, sektör olarak turizmin lokomotif olduğu bir yüzyıl. Bir adım daha 21. yüzyıl Türkiye'nin yüzyılı. Türkiye'miz 2023'e hazırlanırken, biz de ortak akılda bulaşabilirsek büyük başarı kaydedebiliriz. Bu toplantı da bunun bir parçası" sözleri ile başladığı konuşmasına, şöyle devam etti: "Türkiye'nin 81'inci ve en genç ili olan Düzce 2023'te nerede olacağının zihinsel dönüşümünü yapmak zorundadır. Bunu üniversitemizin önderliğinde, bilimin önderliğinde, sanayicilerimizin, işadamlarımızın yılların birikimi ve risk alma özelliğinizle yapabiliriz."
Düzce'nin hem İstanbul'un hem Ankara'nın hem de Karadeniz'in da ön bahçesi olduğunu kaydeden Vali Yılmaz, "Böylesi güzel bir memlekette neler olmaz ki. Bir çok alanda planlarımızı çizmek zorundayız. Örneğin, Kardüz yaylamız kış turizm merkezi olacak mı? Planı hazırlanıp ilgili bakanlıklara sunulduğu taktirde iddia ediyorum Davos'tan daha önemli bir yer olur. Düzce dünya markası bir kent olur. Kongre merkezide olur. İnandıklarımı söylüyorum. Nasıl ki Türkiye dünyanın ilk 10 ekonomisi arasına girmek istiyor, Düzce'nin de hedefi Türkiye'nin ilk 10 kenti arasına girmek olmalı" şeklinde konuştu.
2013 yılını ne olursa olsun Düzce için bir 'milat' yapacaklarını söyleyen Yılmaz, "Sanayi platformunda ihtiyacımız olan programı uzun bir çalışma sonunda sunduk. Elimizi mutluluğu yakalayalım diye taşın altına koyduk" dedi.
Kentin eğitim anlamında önemli sıkıntıları olduğunu belirten Vali Yılmaz, "Depremin üzerinden 14 yıl geçti hala 17 prefabrik ilköğretim okulumuz var. Milli Eğitim Bakanlığımız, eğitime yüzde 100 destek çerçevesinde; TOBB Başkanı'nın 24 işadamı Hamit Şerifoğlu'nun 8 derslikli katkısı ile Sarsılmaz Silah Sanayi güzel bir anaokulu yapmıştı. Hemen aynı gün 8 derslikli ilköğretim okulu yapma katkısında bulundu. Biz de bu yıl 13 prefabrik okulumuzu 13 kalıcı betonarme okullar haline getirmek için harekete geçtik" açıklamalarını yaptı. Öte yandan 6306 sayılı kanundaki Kentsel Dönüşüm Projesi'nin gerçekleştirilmesi gerektiğini anlatan Vali Yılmaz, sözlerini "Biz 17 Ağustos ve 12 Kasım 1999 tarihlerinde 2 büyük deprem yaşadık. Acı kayıplar verdik. Depremlerin acılarını çok iyi biliyoruz. Bunun için bir an önce harekete geçmeliyiz" şeklinde tamamladı.
İbrahim EKİNCİ
Düzce'ye yatırım için beş neden var
Düzce ziyaretimizde de 'Ne yöne gidiyor?' sorusuna cevap için yine, 'Yatırım var mı yatırım?' diye sorarak cevap aradım. Dikkat çekicidir; Düzce bir sanayi kenti değil. İki OSB'sinde faal 50 civarında sanayi kuruluşu var. Ancak, Türkiye'nin ilk bin büyük sanayi kuruluşundan 18'i Düzce'de. Sarsılmaz, Ferroli, DESA, Standart Profil, Pakmaya, İTO Kilit, Erciyas Boru, Kelebek, Düzce Cam... Bin şirketi 81'e bölersek, il başına 12 şirket düşüyor. Düzce'de 18, üstelik Düzce, Türkiye'nin 4'üncü en küçük ili! İşin sırrı biraz burada saklı... Bu büyük firmaların yatırım için Düzce'yi seçmelerindeki ortak akla dayanarak söylenebilir; Düzce sanayi için önemli bir coğrafyadır. Yol, liman, insan kaynağı açısından avantajları vardır.
Bundan ötesini sağlam bir fizibilite cevaplayabilir: Düzce hangi sanayileri, sektörleri çekmelidir? 'Üreten Kentler Anlatıyor' dizisinde gezdiğimiz Anadolu kentlerinde, dikkatimi çekiyor, iş çevreleri, hemen her sektörü çağırıyor, istiyor. Bunda belki büyük istihdam sorunlarının yakıcı etkisi vardır. Ancak uzun vadede plansızlık, yönsüzlük büyük kentsel sorunlara da yol açabilir. Her ilin bir programı olmalı... Diyelim Düzce, bir programı, planı olmalı ve bu hükümetin Türkiye programı içindeki Düzce vizyonuyla uyumlu olmalı. Düzce'nin gelecek 50 yılı, 100 yılı nedir? Düzce'de bilimsel, iktisadi süzgeçlerden geçmiş dünyanın, Türkiye'nin ve Düzce'nin realitesini birleştirmiş bir perspektifin henüz olgunlaşmadığı söylenebilir. Ama kendi perspektifini oluşturmuş kurumlar var. Örneğin Ticaret ve Sanayi Odası...
Başkan Metin Büyük'ü dinliyoruz:
"335 bin nüfusumuz var. Çok güzel yerdeyiz. Yüzde 60'ı birinci sınıf tarım arazisi. Böyle bir ildeyseniz herkese gel diyemezsiniz. Daha önce dedik. Yanlış yaptık. 965 milyon dolar ihracatımız var. Erciyas Boru çıkış yaptı, 1.1 milyar dolar oldu. İlk 1000 içinde 18 firmamız var. Buraya marka değeri yüksek firma istiyoruz. Burası tarıma dayalı sanayiler için uygun. Burası Denizli, Antep olmaz, burada tarım desteklenmeli, turizm, üniversite eğitimi desteklenmeli. Arazi parçalı, 1000 dönüm arazi yok, 100 dönümü 30 kişiden alabiliyorsunuz. Çilimli OSB olsun, tarım toprağı değil. OSB'lerde yer yok, yatırımcı belediyelere gidiyor. OSB dışı sanayi yerleşimi tehlikeli."
Yeni bölge Gümüşova
Düzce ziyaretimizde ilk durağımız 1. OSB'ydi. OSB Başkanı Selim Yirmibeşoğlu ve Müdürü Aylin Özdemir önemli bilgiler verdi. Yirmibeşoğlu, Düzce ve sanayi manzarası çizdi. Onu aktarıyorum:
"Burada 173 hektarda 60 parsel var. 47'si faal, 2 yatırım devam ediyor, 8 tesis üretime ara vermiş durumda, 3 yeni tahsis var. Bir yabancı yatırım var (Sand Profil.) Burada genişleme alanı yok. Tekstil, metal ağırlıklı. OSB'deki hizmet kalitesine sınıf atlatacak bir yatırım, sosyal tesisler, ortak yaşam alanı projelendiriliyor.
2. OSB 81 hektar, 11 parseldir. 7 firma faaliyette. 4 firma yatırım yapıyor. 2. OSB'de cam ağırlığı var."
Yol, ÇED sorunu konuşuluyor
"Yeni başvuru var mı?" diye soruyorum. Cevabı şöyle: "Başvurular var. İstanbul'dan, Kocaeli'den kentsel dönüşüm veya yeni imar planlarıyla yerlerinden çıkmak zorunda olan sanayi tesisleri buraya bakıyor. Gümüşova'ya yönlendiriyoruz. Gümüşova ıslah OSB olsun görüşü var. Buraya yabancı ilgisi eskiden yüksekti. Zaman zaman telefon alıyoruz. Düzce genelinde orman ürünleri önemli sektör. Fındık bölgesi ama fabrikası yok. Kestanemiz şahanedir, yatırımı, işlemesi yok. Isırgan otu, dağ çileği var, bunlardan reçel olur, fabrikası yok. Burada gıda ve tarımda bir ihtisas OSB'si olmalı."
OSB Başkanı Yirmibeşoğlu'nun dikkat çektiği üç de önemli 'sorun' var: Yol sorunu, ÇED raporu ve atıl yatırımlar...
"Burası İstanbul'un su havzası. Melen Suyu buradan gidiyor. ÇED raporu almak çok güçleşti. İSKİ havzası kabul ediliyor. Çevreyi kirletmeyen üretimler bile şu kadar yakında olmaz diye reddediliyor. Otoyol yakından geçiyor ama bağlantı çok uzakta. 40 dakika sürüyor. Yatırım için bakmaya gelen yabancı, 'Hiç gitmeyelim, olmaz' diyerek yarı yoldan dönüyor. Üçüncü önemli sorun, atıl yatırımlar. Tahsisli ama yatırımı yapılmamış parseller geri alındı ama yatırım yapıldığı halde çalıştırılmayan tesisler var. Sahibi kiraya vermiyor, satmıyor. Satmak için yüksek rant bekliyor. Bunları da kurala bağlamak gerekir. Hatta ahbapçavuş ilişkileriyle verilmiş, paramı yatırayım, değerlensin mantığıyla yapılmış yerler var" diyor.
Turizm kapasitesi var
Düzce'de Vali Adnan Yılmaz başkanlığındaki toplantıda oda başkanları, şirket yöneticileri görüşlerini dile getirdi. Bu toplantıda eğitim ve turizm kenti olarak Düzce'nin imkanları da konuşuldu. Eski İstanbul - Ankara yolu güzergahındaki Düzce'ye günde 10 bin yerli yolcunun geldiği belirtildi. Yol değişti, bu imkan artık yok. Şimdi artık gerçek bir turizm geliştirmek gerekiyor. Koyaklar, göletler, mağaralar, yayla ve doğa sporları açısından önemli olanaklar var. Turizm Bakanlığı golf alanları için 790 dönümü tahsis etmiş, yatırımcı bekliyor. Muhteşem bal ormanları, Saklıkent ve Yoğunpelit Şelaleleri, Sarıkaya ve Gökçeağaç Mağaraları ile Yığılca. Yedigöller Milli Parkı'na 35 km. Yol ağı üzerinde, şiirsel güzellikte köyler, sürüler... Efteni Gölü'nde kuş gözlemciliği...
Son birkaç söz; Düzce'de hareketli bir gayrimenkul sektörü yok. Deprem sonrası yeni yapılaşma bu sektörü kısmen kesmiş gibi görünüyor. Bu yazıyı, "Yatırım için neden Düzce?" soruna aldığım cevaplarla bitiriyorum:
1. Teşviklerde 4. bölgede, OSB olunca 5. bölge oluyor. En yüksek teşvik imkanları,
2. Önemli limanlara 100 km. mesafede,
3. Otoyola yakın. Daha da yaklaştıracak bağlantı projelendirildi,
4. İki büyük metropolün ortası, tüketici pazarlarına yakın,
5. Ve tarım için, tarıma dayalı sanayiler için verimli, organik topraklar.