Erdoğan'dan AB'ye "vize" eleştirisi

YAYINLAMA
GÜNCELLEME

HELSİNKİ - Başbakan Erdoğan, AB ile alakası olmayan Latin Amerika ülkelerine vize muafiyeti tanınırken müzakereci ülke olan Türkiye'ye vize uygulamasının kendilerini üzdüğünü söyledi.

Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, Avrupa Birliği'nin Türkiye'ye vize uygulamasını eleştirerek, "Bizim, bir derdimiz var, bu derdimiz Finlandiya ile ilgili değil. Finlandiya, Avrupa Birliği sürecinde her zaman yanımızda oldu, bizi destekledi fakat vize muafiyeti konusunda Avrupa Birliği hala o engeli ortadan kaldırmış değil" dedi.

Erdoğan, Finlandiya, İsveç ve Polonya'yı kapsayan Avrupa ziyaretinin ilk durağı Finlandiya'da, Türk-Fin İş Forumu'nda, iki ülke iş adamlarına hitap etti.

Erdoğan, 196 iş adamıyla Finlandiya'ya geldiklerine dikkati çekerek, beraberindeki iş adamlarının yıllık cirolarının 100 milyar dolar, istihdamlarının da 300 bin kişi olduğunu, beraberindeki iş adamlarının Finlandiya'da muhataplarıyla başarılı işler yapacaklarına inandığını belirtti.

Başbakan Erdoğan, 2013 yılında artan turist sayısına paralel olarak geçen yıl erişilen rakamın aşılmasını temenni ederek, "Bu halklar arasındaki kaynaşma açısından da önemli. Bizim, bir derdimiz var, bu derdimiz Finlandiya ile ilgili değil. Finlandiya, Avrupa Birliği sürecinde her zaman yanımızda oldu, bizi destekledi fakat vize muafiyeti konusunda Avrupa Birliği hala o engeli ortadan kaldırmış değil" dedi.

"Venezuela'nın AB ile ne alakası var"

AB ile müzakere sürecinde olmasına rağmen Türkiye'ye vize uygulanmasını eleştiren Başbakan Erdoğan, şöyle devam etti:

"Yeni yeni bazı gelişmeler var fakat bizi üzen şu, Latin Amerika ülkelerine vize muafiyeti uygulanıyor, oraların AB ile yakın uzak bir ilişkisi, alakası yok. Venezuela'nın AB ile ne alakası var, ama buna rağmen onlara vize muafiyeti... Türkiye müzakereci ülke, ama Türkiye'ye hala vize... Bu bizi üzüyor. Şu anda biz 6-7 milyon vatandaşımızla aslında AB'ye girmişiz. Sadece Almanya'da 3 milyon Türk var, Fransa'da 600 bin Türk var, Hollanda'da, İsveç'te, İsviçre'de, burada da az olmak kaydıyla Türk var. Burada alınacak olan sadece bir karar var, 50 yıldır bu kapıda Türkiye bekletiliyor.

Şu anda ekonomik olarak, temel hak ve özgürlükler olarak hangi konuyu masaya yatırırsanız yatırın AB üyesi bazı ülkelerden Türkiye'nin AB müktesabatına çok daha uygun olduğunu göreceksiniz. AB üyesi ülkeler içerisinde Türkiye Dostları Grubu, Finlandiya bunlardan birisi, her zaman Finlandiya'yı yanımızda gördük. Bütün bunlara rağmen şu anda bazı gelişmeler olmasına rağmen Güney Kıbrıs şu anda AB üyesidir, fakat Kıbrıs olarak, Güney Kıbrıs'ın kuzeyinde KKTC var. KKTC ile Rum yönetimi arasında Birleşmiş Milletler'in yeşil hattı var, müktesebatta bu tür güvenlik sorunu olan bir ülke AB'ye üye olamaz, ama siyasi nedenlerle Güney Kıbrıs AB'ye üye."

Erdoğan, gerek Almanya'nın önceki şansölyesi gerekse şu andaki Şansölye Angela Merkel'in, AB'nin Türkiye'ye karşı tavrını eleştirdiğini ve yapılanların "Türklere karşı ahlaki olmadığı" yorumlarını yaptıklarını anlatarak, bütün bu yaşananlara rağmen Türkiye'nin dersini çalıştığını, Avrupa Birliği Bakanlığı kurarak, işleri daha yakından takip etmeyi amaçladıklarını söyledi.

"2015'te G-20'ye ev sahipliği yapacağız"

Türkiye'nin G-20 ülkeleri içerisinde yerini aldığına işaret eden Erdoğan, "Oradaki çalışmalarla yoğun bir şekilde hizmete devam ediyoruz. Ve 2015'te de G-20'ye ev sahipliği yapacağız. Şimdi önümüzde Avusturalya'nın ev sahipliği var. Ardından Türkiye'nin ev sahipliği geliyor. Dolayısıyla bu çalışmalarımızla dünya ekonomisinde de dünyanın diğer sosyal meselelerinde de nereden nereye geldik, nereye gidiyoruz. Bunları değerlendirme fırsatımız, imkanımız olacak. Şu anda dünyada en büyük 17. ekonomi ve Avrupa'da 6. en büyük ekonomi olması hasebiyle Türkiye'nin konumu ortada, bellidir" diye konuştu.

Erdoğan, ziyaretine eşlik eden her iki bakanın geniş katılımlı iş forumuna ilişkin attıkları adımlar ile Türkiye ve Finlandiya tarafından sınırlı katılımlı CEO toplantılarını çok önemsediğinin altını çizerek, bunun takibinin çok önemli olduğunu, atılan ilk adımdan çok bunun devam etmesinin isabetli olacağına vurgu yaptı. Erdoğan, özellikle THY'nin Helsinki'ye olan seferlerinin daha da artırılmasının mümkün olduğunu ve çok ciddi adımlar atılabileceğini ifade ederek, "Türkiye'nin şu andaki havayolu taşımacılığındaki yeri hakikaten dünyada saygın, bu noktada az önce değerli dostumun da ifade ettiği gibi her türlü imkanları ile yolcularını rahatlatacak bir noktaya geldi" dedi.

Erdoğan'a protesto

Başbakan Erdoğan'ın konuşması sırasında, 20 yıldır Helsinki'de yaşadığı öğrenilen Türk uyruklu bir kadın, yüksek sesle Erdoğan'ın konuşmasını bölmek istedi. Bu kişi, görevliler tarafından salondan çıkarıldı. Bu sırada salonda bulunan Türk iş adamları, Erdoğan'ı protesto etmek isteyen kişiye tepki göstererek Başbakan Erdoğan'ı alkışladı.