Ergenekon'da yeni gözaltılar

Yalçın Küçük ve Nedim Şener'in aralarında bulunduğu 11 kişiye ait adreslerde arama yapılıyor.

YAYINLAMA
GÜNCELLEME

İSTANBUL/ANKARA - Ergenekon soruşturması kapsamında aralarında Prof. Dr. Yalçın Küçük ile gazeteci Nedim Şener'in bulunduğu 11 kişiye ait adreslerde arama yapılıyor. Gazeteciler Nedim Şener ve Ahmet Şık'ın aralarında yer aldığı 6 kişi gözaltına alındı.

Odatv ve yöneticilerinin evlerinde yapılan aramalar sonucunda ele geçirilen belgeler çerçevesinde, Ergenekon soruşturmasını yürüten savcılardan Zekeriya Öz'ün talebi üzerine İstanbul nöbetçi 10. Ağır Ceza Mahkemesi, "İkinci Ergenekon" davasının tutuksuz sanıklarından Prof. Dr. Yalçın Küçük, gazeteciler Nedim Şener ve Ahmet Şık'ın da aralarında bulunduğu 11 kişiye ilişkin arama ve gözaltı kararı verdi.

Şık, Şener,Çakır ve İdil gözaltında

Ahmet Şık'ın Kabataş Setüstü Hacı İzzet Paşa Sokağı'ndaki evindeki arama avukatlarının katılımıyla sürdü. Şık'ın çalıştığı özel bir üniversitedeki bürosunda da arama yapıldı. Kabataş Setüstü Hacı İzzet Paşa Sokağı'ndaki evindeki aramaların tamamlanmasının ardından Ahmet Şık hakkında gözaltı işlemi uygulandı.

Üsküdar'daki evinde yapılan aramaların tamamlanmasının ardından Sait Çakır hakkında da gözaltı işlemi uygulandı. Odatv'de yazıları yayımlanan Çakır'ın, Vatan Caddesi'ndeki İstanbul Emniyet Müdürlüğü Yerleşkesine götürüldüğü bildirildi.

Ankara Emniyet Müdürlüğü ekipleri, Mümtaz İdil'in bulunduğu, ailesine ait Aşağı Ayrancı'daki evde yaptığı aramayı tamamladı. Evde bulunan bilgisayardaki bilgileri de kopyalayan ekipler, aramanın ardından İdil'i gözaltına alarak Ankara Emniyet Müdürlüğüne götürdü.

Öte yandan, polislerin, Nedim Şener'in Bakırköy Kartaltepe Mahallesi Akın Yolu Sokak Oğuzhan Sitesi'ndeki evinde arama yapmaya başlamasının ardından bazı komşularının pencerelerine ve balkonlarına Türk bayrağı astığı görüldü.

Doğan Yurdakul ve Coşkun Musluk da gözaltına alındı. Söz konusu kişiler sağlık kontrolünün ardından Ankara Emniyet Müdürlüğüne getirildi.


Utku: Gözaltı nedeni yazdığı kitap

Ahmet Şık'ın avukatı Bülent Utku, müvekkilinin, "silahlı terör örgütüne üye olmak" ve "halkı kin ve düşmanlığa sevk etmek" suçlamasıyla İstanbul 10. Ağır Ceza Mahkemesinin kararı neticesinde yakalandığını ve gözaltına alındığını söyledi.

Ahmet Şık'ın emniyette ifade vermeyeceğini belirten Utku, "Müvekkilim, son zamanlarda hazırladığı (İmamın Ordusu) ismini vermeyi düşündüğü Fethullah Gülen'in cemaatteki örgütlenmesini anlatan kitap nedeniyle gözaltına alındığı düşüncesini bize iletti. Biz bu aşamadan sonra yakalama ve gözaltına alma kararına itiraz etmeyi düşünüyoruz. Gözaltı süresi henüz belli değil. Hazırlık soruşturması gizli" dedi.

Bülent Utku, Ahmet Şık'ın evinden sim kartı ve dijital malzemelerin alındığını belirterek, "CD'lerle ilgili itirazımız oldu, ama hazırlık soruşturması gizli olduğu için daha fazla bilgi vermek sakıncalı" diye konuştu.

Ankara'da 8 kişiye ait 11 adres aranıyor

Ankara'da da Terörle Mücadele Şube Müdürlüğü ile Kaçakçılık ve Organize Suçlarla Mücadele Şube Müdürlüğü ekiplerince 11 adreste arama yapılıyor. Polisin arama yaptığı adresler arasında Coşkun Musluk, Mümtaz İdil, Doğan Yurdakul, İklim Bayraktar Kaleli, Müesser Yıldız, Aydın Bıyıklı, Yalçın Küçük ve Kaşif Kozinoğlu'na ait ev ve işyerleri bulunuyor.

Yalçın Küçük'ün İstanbul'da, Kaşif Kozinoğlu'nun yurtdışında olduğu belirtilirken, diğer kişilerin ise aramalar esnasında adreslerinde bulunduğu kaydedildi.

Polis ekiplerinin gazeteci Müyesser Yıldız'ın evindeki araması sürüyor.

Soruşturma kapsamında sabah saatlerinde polis ekipleri Yıldız'ın Oran Devlet Lojmanları A Blok'taki evine geldi. Ekiplerin evdeki aramaları devam ederken bir polis memurunun da dışarıda nöbet tuttuğu gözlendi.

CHP Ankara Milletvekili Yılmaz Ateş de Yıldız'ın evine gelerek bilgi aldı.

Çıkışta gazetecilere açıklama yapan Ateş, evde 3-4 polis memurunun, Müyesser Yıldız, eşi, oğlu ve avukatının bulunduğunu söyledi.

Ateş, Müesser Yıldız hakkında gözaltı kararı olduğunu, yapılan aramanın ardından Yıldız'ın İstanbul'a götürüleceğini belirtti.

 

Küçük'ün evi ve ofisi arandı

Prof. Dr. Yalçın Küçük'e ait Ankara Yüzüncü Yıl'daki Öncü Sitesi'nde bulunan evde ve ofiste sabahın erken saatlerinde başlayan aramalar sona erdi. Evindeki arama tamamlanan Prof. Dr. Yalçın Küçük, gözaltına alındı. Küçük, İstanbul Emniyet Müdürlüğüne getirildi.

Yalçın Küçük'ün ofisine alarm sistemi nedeniyle giremeyen güvenlik güçlerinin çilingir yardımıyla alarm sistemini etkisiz hale getirdiği ve kapıyı açtığı, aramalara bu şekilde başlayabildiği öğrenildi. Ofiste "Ergenekon" soruşturması kapsamında çeşitli belgelerin arandığı ve incelendiği bildirildi. Küçük'ün İstanbul Balat Kireçhane Sokak'taki evinde de arama yapılıyor. Küçük'ün bilgisayarlarının yedeklendiği, belgelerinin incelendiği bildirildi.

Prof. Dr. Yalçın Küçük'ün eski eşi Temren Küçük'ün evi, Cumhuriyet savcısı ve Ankara Barosu avukatları eşliğinde aranıyor. Ekiplerin evin kapısını çilingir yardımıyla açtığı öğrenildi.

Atalay: Aramalar yargının kararı

İçişleri Bakanı Beşir Atalay, Kamu Düzeni ve Güvenliği Müsteşarlığı hizmet binasının açılışının ardından basın mensuplarının gündeme ilişkin sorularını yanıtladı.

Başlangıçta soru almak istemediğini ifade eden Atalay, basın mensuplarının ısrarı üzerine bugün "Ergenekon" soruşturması kapsamında yapılan aramalara ilişkin şu değerlendirmeyi yaptı:

"Böyle bir olay olduğunda bizim İçişleri Bakanı olarak verdiğimiz cevap, her olayda aynıdır. Yargının bir kararıdır. Yargı emniyetten bu işlemleri yapmasını ister. Bu gibi durumlarda polis adli kolluk görevi görür. Tamamen İstanbul'da yargının, mahkemenin talepleri karşılanmaktadır. Yargının yürüttüğü bir süreçtir. Bizim burada bir fazla cümle söylememiz yanlış olur. Çünkü şuna inanıyoruz, Türkiye'de bir yargı var, bunu onlar yürütüyorlar. Bunların açıklaması da oradadır. Bu olayda ve bu tür olaylarla ilgili bizim çok açıklamamız olmaz. Basın mensupları olarak bunu sizler de biliyorsunuz."

Kılıçdaroğlu: Türkiye'de demokrasi sorgulanmalı

CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, İstanbul'dan Ankara'ya hareketinden önce Atatürk Havalimanı'nda basın mensuplarının sorularını yanıtladı."Ergenekon" soruşturması kapsamında gözaltına alınan gazetecilerle ilgili sorular üzerine Kılıçdaroğlu, şunları söyledi:

"Tuzun koktuğu süreci yaşıyoruz. Artık Türkiye'de, namuslu gazetecilik yapmak gittikçe zorlaşıyor. Halkıma şunu söylemek isterim; hiç bir baskıcı düzen ilelebet yürüyemez. AKP baskı kurdukça, toplumun bilinçlenmesi artacaktır. Biz hukukun üstünlüğünü istiyoruz. Şu anda güçlünün hukuku Türkiye'de geçerli.

Bugün Ankara Baro Başkanı'nın yaptığı bir açıklama var, 'Arama kararlarında somut bir gerekçe söz konusu değildir' diye. Eğer somut bir gerekçe olmadan sabahın erken saatlerinde gazetecilerin evleri ve çalışma ofisleri aranıyorsa, basılıyorsa, bu, Türkiye'de demokrasinin sorgulanması gerektiğini gösteriyor."

Kılıçdaroğlu, "Eğer, (Gerçekler araştırılmasın, sadece iktidarın söylemleriyle gazeteler çıksın, Sayın Başbakan'ın söyledikleriyle sadece gazeteciler meşgul olsun) deniliyorsa, o zaman bunun adı demokrasi değildir" dedi.

 

 

Bu konularda ilginizi çekebilir