GMF araştırması sonuçları açıklandı

GMF araştırma sonuçlarına göre Türk kamuoyu Suriye'ye müdahaleye karşı çıkıyor, hükümetin ekonomi politikalarını ise destekliyor.

YAYINLAMA
GÜNCELLEME

İSTANBUL - Suriye'deki şiddetten kaçarak Türkiye'ye sığınanların sayısı 80,000'i aşarken, Türkiye'yi de içine alan uluslararası bir araştırma Türk kamuoyunun yüzde 57'sinin Suriye'ye müdahaleye tamamen karşı çıktığını; Türk hükümetinin sivillerin şiddetten korunması konusunda sorumluluğu olduğunu düşünenlerin oranının ise yüzde 42'de kaldığını ortaya koydu.

German Marshall Fund of the United States (GMF) tarafından 15 ülkede gerçekleştirilen "Transatlantik Eğilimler 2012" araştırmasının sonuçlarına göre; ABD, AB ve Türkiye kamuoyunda, Suriye'ye müdahale edilmemesi konusunda geniş bir konsensüs oluşmuş durumda.  

Suriye'ye müdahale yanlılarının oranı ABD'de yüzde 35, AB'de yüzde 33,Türkiye'de ise yüzde 32'de kalırken; Türklerin yüzde 57'si müdahaleye tamamen karşı çıkıyor. BM'nin Suriye'ye müdahalesinin Rusya ve Çin tarafından veto edilmesi durumunda Türkiye'nin bu ülkeye müdahalesine karşı olanların oranı ise yüzde 63'e yükseliyor.

Sivillerin şiddetten korunması konusunda Türkiye'nin bir sorumluluğu bulunup bulunmadığı yönündeki soruya ise, Türk katılımcıların sadece yüzde 42'si "sorumluluğu olduğu" yönünde cevap veriyor.

Bu, Polonya ve Rusya'nın ardından en düşük orana işaret ederken; Rusların yüzde 40'ı, Polonyalıların ise yüzde 42'si kendi ülkelerinin sivillerin korunması konusunda sorumluluğu olduğunu düşünüyor. Bu oran İsveç, Fransa ve Portekiz'de ise en yüksek seviyeye ulaşıyor.

Başbakanlık Afet ve Acil Durum Yönetimi Başkanlığı'nın (AFAD) açıklamasına göre, 10 Eylül itibarıyla Türkiye'de hasta, yaralı ve refakatçileri dahil olmak üzere 80,104 Suriye vatandaşı bulunurken; 10,000'e yakın Suriyeli de, Türkiye'ye geçmek üzere sınırda bekliyor.

İran'a nükleer onayı

[PAGE]


İran'a nükleer onayı

Türk dış politikasının son dönemde öne çıkan bir diğer unsuru İran konusunda ise, Türk kamuoyunun hükümet politikasına yakın bir tavır sergilediği gözlenirken; nükleer silah iddiaları ile ilgili olarak bu ülkeye ekonomik yaptırımlar uygulanması Türk katılımcılar tarafından desteklenmiyor.

İran'ın nükleer programına karşı, öncelikli tedbir olarak ABD, AB ve Rusya'da ekonomik yaptırım ve teşviklerin uygulanması seçeneği öne çıkarken; Türk katılımcılar arasındaki en yoğun tutum ise, İran'ın nükleer silah edinebileceği yönünde.
Türklerin yüzde 27'si İran'ın nükleer silah edinme hakkı olduğunu düşünürken, yüzde 16'sı ekonomik yaptırım uygulanması, yüzde 12'si ekonomik teşviklere başvurulması, yüzde 10'luk kesim İran'daki hükümet karşıtlarının desteklenmesi, yüzde 4'ü ise askeri aksiyon alınması taraftarı.

İran'ın nükleer silah edinmesine karşı İsrail'in askeri aksiyon alabileceği görüşüne ise Türkler, yüzde 72 ile en fazla karşı gelen grup olurken, bu görüşe en büyük destek ise yüzde 62 ile ABD'li katılımcılardan geldi.

Son yıllarda gerçekleşen Irak, Afganistan ve Libya müdahalelerinin haklılığı konusunda en düşük kamuoyu desteği Türkiye ve Rusya'dan gelirken; İsveçli katılımcılar müdahaleleri en fazla onaylayanlar oldu. Katılımcılar arasında, müdahalelerin haklılığı konusunda en geniş konsensüs ise Libya konusunda oluştu.
"NATO ülkenizin güvenliği için hala gerekli mi?" sorusuna ise, "gerekli" cevabını verenlerin oranı Türkiye'de yüzde 38, ABD'de yüzde 56, AB'de ise yüzde58 oldu.

Ekonomi politikaları destekleniyor

[PAGE]



Ekonomi politikaları destekleniyor

Ekonomi politikaları konusunda ise Türkiye, kamuoyunun hükümet politikalarına en çok destek verdiği ülkeler arasında yer alırken; Türkiye bu konuda hükümetin yüzde 50'nin üzerinde kamuoyu desteği sağladığı 3 ülkeden biri oldu.
"Hükümetin ekonomi politikalarını onaylıyor musunuz?" sorusuna, Türk katılımcılar yüzde 55 ile, İsveç ve Almanya'nın ardından en yüksek onayıverirken; anket genelinde AB üyeleri başta olmak üzere, hükümetlerin ekonomi politikalarından genel bir memnuniyetsizlik öne çıktı.
Türk katılımcıların yüzde 45'i, hükümet harcamalarının mevcut seviyede tutulması yönünde görüş bildirirken; yüzde 28'i harcamaların azaltılması, yüzde 11'i ise artırılması gerektiğini savundu.
Türk katılımcıların yüzde 17'si savunma harcamalarının azaltılmasını, yüzde29'u artırılmasını, yüzde 44'ü ise mevcut seviyede tutulmasını istedi.
Ailesinde, ekonomik krizden kişisel olarak etkilenen olup olmadığı yönündeki soru karşısında ise, Türk katılımcıların yüzde 69'u etkilendiklerini söyledi.

Batıda Türkiye algısı olumsuz

[PAGE]



Batıda Türkiye algısı olumsuz

ABD ve AB kamuoyunda, Türkiye'ye yönelik algının genellikle olumsuz olduğu gözlenirken; Türkiye algısının en kötü olduğu ülkeler Fransa, İtalya ve İsveç olarak sıralanıyor.
Türkiye algısının en iyi olduğu ülkelerin başında ise Rusya gelirken, bunu Hollanda, Romanya ve Bulgaristan izliyor.
Türklerin ise en olumsuz algılaması İsrail, Yunanistan ve ABD'ye karşı olurken; en olumlu algılama ise Japonya, Almanya ve Güney Kore'ye yönelik.

AB'nin dünya liderliğine destek veren Türklerin oranı yüzde 67 olurken, ABD'nin dünya liderliği rolünü destekleyenlerin oranı yüzde 26'da kalıyor. ABD'nin dünya liderliğini istemeyenlerin oranı Türkiye'de, Rusya'nın ardından İspanya ile birlikte en yüksek seviyede.

Türkler Obama'yı destekliyor

[PAGE]


Türkler Obama'yı destekliyor

Buna karşın, Türk katılımcılar "ABD seçimlerinde oy verme şansınız olsaydı, kimi tercih ederdiniz?" sorusuna yüzde 51 Barack Obama, yüzde 5 Mitt Romney yanıtını verdi.
Başkanlık seçimleriyle ilgili olarak Obama lehine görüş bildirenlerin oranı ABD'de yüzde 57, AB'de ise yüzde 82 oldu.
Tüm ülke katılımcıları arasında, Obama'nın en fazla destek gören politikası uluslararası terörizm ile mücadele olurken; buna karşın Obama'nın popülaritesinde geçen yıla göre az da olsa düşüş gözlendi.

AB'nin euroya desteği azalıyor

[PAGE]


AB'nin euroya desteği azalıyor

Ekonomideki olumsuzluklara karşın, AB vatandaşlarının yaklaşık üçte ikisi AB üyeliğinin ülke ekonomisi için hala iyi bir şey olduğunu düşünürken; euroya verilen destek ise çok daha sınırlı kalıyor. Araştırmaya göre, AB'li katılımcıların sadece yüzde 37'si euro kullanımının ülke ekonomisi için iyi olduğu yönünde görüş belirtirken; yüzde 57'lik kesim ise bunun kötü olduğunu ifade ediyor.
GMF araştırmasına AB ülkeleri Almanya, Bulgaristan, Fransa, Hollanda, İngiltere, İspanya, İsveç, İtalya, Polonya, Portekiz, Romanya ve Slovakya'nın yanı sıra, ABD, Rusya ve Türkiye katılırken; her ülkeden yaklaşık 1,000'er katılımcı yer aldı.

Bu konularda ilginizi çekebilir
gmf