Güven ve istikrarın bozulmasına asla izin vermeyeceğiz
Babacan, Ekonomi Gazetecileri Derneği'nin (EGD) Yaza Merhaba Partisi ve Ödül Töreni'nde yaptığı konuşmada, Türkiye gündemini değerlendirdi.
İSTANBUL - Başbakan Yardımcısı Ali Babacan, Türkiye'de güven ve istikrar ortamının kolay oluşmadığını belirterek, "Bu ortamın bozulmasına, elimizden kayıp gitmesine asla izin vermeyeceğiz. Ne gerekiyorsa yapacağız" dedi.
Babacan, Ekonomi Gazetecileri Derneği'nin (EGD) Yaza Merhaba Partisi ve Ödül Töreni'nde yaptığı konuşmada, Türkiye'nin şu anda sahip olduğu en kıymetli değerinin, güven ve istikrar ortamı olduğunu, bu değerin parayla da ölçülemeyeceğini ve kıymetinin çok iyi bilinmesi gerektiğini söyledi. Türkiye'nin bu güven ve istikrar ortamına kolay gelmediğini belirten Babacan, "Güven basamak basamak oluşur, tuğla tuğla inşa edersiniz. Zaman alır ama kaybı çok kolaydır. İşte ülkemizin geldiği bu noktayı, güven ve istikrar ortamını Türkiye Cumhuriyeti vatandaşı olan herkesin bilmesi, sahip çıkması ve değer vermesi lazım. Korum için azami gayret içinde olması lazım. Ben şunu açıkça ifade edeyim. Hükümet olarak bu güven ve istikrar ortamının bozulmasına asal izin vermeyeceğiz. Ne gerekiyorsa yapacağız. Bu kolay ve az bir emekle oluşmadı, bunun elimizden kayıp gitmesine asla izin vermeyeceğiz. Ne gerekiyorsa mutlaka yapacağız" dedi.
Türkiye'nin geleceğiyle ilgili
Bunun Türkiye'nin geleceği ile ilgili olduğunu belirten Babacan, "Dolayısıyla, demokrasimizi ilerletmek için, Türkiye'de temel hak ve özgürlük alanlarında uygulamalarımızı en iyiye ulaştırmak için de gayret içinde mutlaka olacağız. Bu işin temelinde iyi niyet var ama her kesimin, konunun her tarafının aynı iyi niyetle, aynı olgunlukla, aynı diyalog çabasıyla mutlaka resmin içinde olması lazım ki sonuca hep birlikte ulaşabilelim" dedi.
İç gelişmeler bizi bir miktar negatif ayrıştırdı
Babacan, son bir aylık döneme bakıldığında, piyasaları hareketli olan tek ülkenin sadece Türkiye olmadığını belirtti. Brezilya'dan Meksika'ya, Hindistan'dan Endonezya'ya hatta Rusya'ya kadar pek çok ülkede piyasalarda ciddi hareketlilik olduğuna işaret eden Babacan, "Faizler artıyor. Hisse senedi fiyatlarında değer kayıpları var. Ve gelişmekte olan ülkelerin para birimlerinde değer kaybı var. Son bir aydır Türkiye'de piyasalarda yaşadıklarımızın benzerini pek çok ülke yaşadı yaşıyor. Belki özellikle hisse senedi piyasasında biz biraz daha fazla hissetik bunu. Özellikle iç gelişmelerle alakalı. Bizdeki iç gelişmeler, diğer gelişmekte olan ülkelerden bizi bir miktar negatif belki ayrıştırdı. Ama gelişmekte olan ülkelerin tümünü etkileyen bir rüzgar olduğunu da mutlaka bilmemiz lazım ve buna göre de tedbirleri almamız, politikalarımızı uygulamamız lazım" ifadelerini kullandı.
Faizler için ödenen para azaldı, buradan artan para yatırım ve kalkınmaya verildi
Ulaştırma, Denizcilik ve Haberleşme Bakanı Binalı Yıldırım, 2023 yılına kadar 250 milyar dolar yatırım yapacaklarını açıkladı. Türkiye doğrudan ve dolaylı kısa ve uzun vadeli sermaye girişinin son 10 yılda 150 milyar doları bulduğunu söyleyen Yıldırım, faizler için ödenen paranın azaldığını, buradan artırılan paranın da yatırım ve kalkınmaya verildiğini bildirdi. Gezi olaylarına da isim vermeden değinen Yıldırım, yaşanan son olayları hiç kimsenin tasvip etmediğini belirterek, şöyle devam etti:
Birbirimize sevgiyle yaklaşacağız
"Bunları da Türkiye atlatacak güçtedir. Buna benzer çok daha ağır olayları Türkiye gördü ve hepsinin üstesinden geldi. Birlikle, beraberlikle, kardeşlikle birbirimize kenetlenmekle, farklılıklarımızı ön plana çıkartarak değil, birlikteliğimiz, benzerliğimizi ön plana çıkartarak, bu sorunların da üstünden geleceğiz. 3.Köprüyü de, 100 milyon yolcu kapasiteli havalimanını da yapacağız. 150 yıllık Marmaray rüyasını da gerçeğe dönüştürüyoruz. Ülkemizi hızlı trenle de buluşturduk. Daha güzel şeyleri hep birlikte yapacağız. Ekonomi iy olursa, ülke çok daha iyi noklara gelir ama her şeyden önce en büyük kaynağımız insandır. İnsana yatırıma, hizmete devam edeceğiz. Bunun için birbirimize sevgiyle yaklaşacağız. Müsamaha göstereceğiz ve bu işlerin üstesinden geleceğiz."