Halka açıldı ihracatı katladı
Dünyada borsada işlem gören üç araç üstü ekipman üreticisinden biri İzmir'de... Katmerciler, halka arz gerçekleştirmiş olmaktan çok memnun, 2010 yılında 59 milyon TL olan cirosunu bu yıl 160 milyon TL'ye taşıyor.
YAYINLAMA
GÜNCELLEME
İsmail Katmerci, "Halka açılma en çok ihracatımıza yaradı. Yabancı şirketler bir üretici aradığında önlerine ilk bizim adımız çıkıyor, prestijimiz, ulaşılabilirliğimiz arttı. Bu yıl ihracat artışı beklentimiz yüzde 90" diyor.
Özlem ERMİŞ BEYHAN
İSTANBUL - Anadolu'dan bir sanayii şirketi halka açılırsa ne olur? İtfaiye, çöp arabası, vidanjör gibi araç üstü ekipmanları üreten Katmerciler şirketi bu anlamda incelenmesi gereken bir örnek konumunda... Katmerciler, 2010 yılı Kasım ayında gerçekleştirilen halka arz ile sektörün İMKB'deki tek temsilcisi. Bu özelliği ile ABD'li ve Avusturyalı iki şirketin ardından dünyada borsada işlem gören üçüncü araç üstü ekipman üreticisi... Şirketin Yönetim Kurulu Başkanı İsmail Katmerci, "Halka açılmak en çok ihracatımıza yaradı" diyor. Peki nasıl? "Çünkü yabancı alıcılar bu sektörden bir şirket aradığında internette önlerine önce bizim şirketimiz çıkıyor. Şeffaf, incelenebilir şirket yapımız ile, muhasebe standartlarından denetimine kadar onlarla aynı dili konuşuyoruz. Halka arz sürecinin getirdiği şeffaflık güvenilirliğimizi ve ulaşılabilirliğimizi artırdı."
Sonuçlar bunu gerçekten de doğruluyor. 2010 yılında 60 milyon TL olan cironun bu yıl 160 milyon TL'yi bulması hedefleniyor. 41 ülkeye ihracat yapar hale gelen şirket, 5 yılda ihracatını 10 milyon dolardan 70 milyon dolar seviyesine yükseltmiş. Katmerciler'in son 5 yılda ciro büyümesi 5 katın üzerinde gerçekleşmiş.
Önümde olunmasına tahammül edemezdim
Katmerciler şirketinin kurucusu İsmail Katmerci... Asker bir babanın oğlu... Liseye kadar iki sınıfı aynı şehirde okumuyor. Çok çalışkan bir öğrenci, "hiçbir derste kimsenin onun önünde olmasına tahammül edemiyor." Üniversite eğitimini İTÜ'de Elektrik Mühendisliği bölümünde tamamlıyor. "Kıt kanaat okuduk. İstanbul'da dolmuşa binemezdik, lokantada yemek yiyemezdik." Bu imkansızlıklar Katmerci'yi işadamı olmayı tutkuyla istemeye itmiş. "Hep para kazanmak isterdim. Herkes para kazanıyorsa
ben niye kazanmayayım diye düşünürdüm. Para kazananlar o zamanlar müteahhitlerdi. Ama çok sayıda müteahhit var, ben onun için elektrik mühendisliğini seçtim. Seçmeli dersleri alırken serbest müteahhitlik yapabileceğim dersleri seçtim."
Üniversiteyi bitirip İzmir'e dönmüş İsmail Katmerci. Kayınpederi ile sac üretimine girmiş. Haddehane kurulmuş, günlük 20 tonla başlanan ticaret 150 tona kadar çıkmış. 1975-1976 yılları... O dönem İzmir'de hızlanan yap-satçılığı da bir yandan sürdürmüş Katmerci ve "iyi para" kazanmış. Daha sonra kayınpederi "Sen müteşebbis ruhlusun, beni yarın batırabilirsin ama ben senin önünü kesmeyeyim" diyerek ortaklıktan ayrılmış.
1982 yılında saca artı değer katarak işleyip satmaya başlamış. Bakmış ki ondan sacı alıp işleyen daha çok para kazanıyor. 1983'te damper üretimine start vermiş. Görmüş ki belediyelerin talebi yüksek, giderek teknolojiyi yükselterek itfaiye aracı, vidanjör üretmeye başlamış. Katmerci, "Sektörde bana kadar herkes alaylıydı. İlk mektepli ben geldim. Hatta araç üstü ekipman tabirini bile ilk ben koydum" diyor. Bir dönem sipariş alamamışlar, bakmışlar büyük bir silindir ihalesi var. Ama Katmerciler henüz hiç silindir üretmemiş. Uygun fiyat verdikleri için teklif verip kazanmışlar ihaleyi. "İhaleye girerken dedim ki kazanırsak alırım bir silindir, parçalar incelerim, bir iki yerini geliştiririm üretirim... İhaleyi kazanınca arkadaşlarımı Karayolları'na gönderdim. 'Silindir ihalesini kazandık istediğiniz, geliştirmemizi talep ettiğiniz bir şey var mı" diye sorduk. "Bizim bir silindirimiz bozuk, onu tamir eder misiniz' demişler. Körün istediği bir göz... Aldık o silindiri bayram arifesinde, bütün bayram çalıştık, inceledik, tamir ettik. Sonra 125 adet silindiri üretip verdik.
Daha sonra tüm ihaleleri biz kazandık. Alman bir rakibimiz vardı merkeze mektup yazmış 'Bir daha silindir ihalesine girmeyelim, Katmerciler çıktı, tüm ihaleleri onlar kazanıyor. Katmerci bakış açısını şöyle anlatıyor:
"Avrupalı bizden iyi değil, onlar neyi iyi yapıyorsa aynısı yaptık. Kaliteyi çok sıkı tuttuk, onlardan geri kalmadık."
Yani Katmerci, eğitim hayatında olduğu gibi iddialı yapısını iş hayatında da sürdürmüş, "Kimse bu işte bizden önde değil, olmadı..." Şimdi İzmir Atatürk Organize Sanayi Bölgesi'nde 31 bin 500 metrekarelik bir arsada yer alan üretim tesislerinde
faaliyetlerini sürdürüyorlar. Ar-Ge'ye çok önem veriyor şirket, TÜBİTAK'tan sektöründe teşvik alan ilk şirket, 1000'i aşkın tasarımı bulunuyor...
Avrupalı rakipten farkı 30 ürünü de üretmesi
Avrupalı rakipten farkı 30 ürünü de üretmesi
Katmerciler'in Avrupalı rakiplerinden farklı özellikleri de var. Örneğin genelde Avrupalı rakipler tek bir ürün üretirken Katmerci 30'a yakın araç üstü ekipman çeşidi üretiyor. Katmerci; "O zaman siz ihtisaslaşmadınız diye bir eleştiri gelebilir. Değil. Biz bu 30 ürünün hepsinde ihtisaslaştık. Çöp aracında da, vidanjörde de, itfaiyede de... Biz kaleci dahil her yerde oynarız, oynuyoruz da... İhale bazında çalıştığımız için yıllar içinde hepsinde uzman olduk."
İlk ihracatı en zor pazara, Japonya'ya...
Katmerciler 1998 yılında ilk ihracatını gerçekleştiriyor. En zor pazarlardan biri olarak kabul edilen Japonya'ya çöp arabaları satılıyor. Japonlar çöplerini Türklerin ürettiği araçlarla topluyor. Daha sonra Tayvan, komşu ülkeler ve Avrupa derken Nijerya'dan Suudi Arabistan'a 41 ülkeye ihracat yapar hale gelmiş şirket. Türkiye İhracatçılar Meclisi'nde ilk 1000'e giren tek sektör oyuncusu. İsmail Katmerci'nin iki oğlu, Mehmet ve Furkan Katmerci şirkette çalışıyor. İsmail Katmerci, "Oğullarım dünyada bu sektörde ne olup bitiyor çok yakından takip ediyor" diyor. 2010 yılında Katmerciler halka açılıyor. Sektöründe Türkiye'de tek, dünyada 3'üncü halka açılan şirket. Hisselerini 3 ay satmayana yüzde 5 bonus uygulaması ile girdikleri İMKB onları çok memnun etmiş. Katmerci, "Hiç satan olmadı, 40 bin lot civarında bonus verdik, bu Türkiye'deki bu anlamda ilk uygulamaydı" diyor.
İtfaiyede yabancı ortak aldı, yeni işbirliğine açık
İsmail Katmerci son 2 yılda hisselerinin yüzde 103 kâr getirdiğini anlatıyor. Hissedarlarına kazandırmış olmaktan çok memnun. Türkiye ekonomisinin, kendileri gibi sanayici firmaların İMKB'ye girmesi ile gelişeceğine inanıyor. Katmerciler bu yıl yüzde 85-90 seviyesinde bir ihracat artışı bekliyor. Bu başarıda halka açılmış olmalarının büyük etkisi olduğunu anlatıyor Katmerci... Şirket bünyesinde hiç Türkçe bilmeyen pazarlama elemanları çalışıyor. Suriyeli, Rus çalışanları var Katmerciler'in... Halka arzın kattığı prestijin, itibarın ihracatın yanı sıra yabancı ortaklıkların da önünü açtığını anlatıyor Katmerci. Bunun ilk örneği, alanında dünya lideri itfaiye üreticisi Fransız Gimaex ile yüzde 50 ortaklıkla kurulan GimKat... 6 milyon dolarlık bir yatırımla yeni bir üretim tesisi kuran Katmerciler, bu tesisi GimKat'a kiralamış. Bundan sonra hedef Fransız ortak ile dünyaya 'daha da büyük' açılmak... Katmerci ürettikleri her üründe bu tip ortaklıklar olabileceği sinyalini veriyor.
Hazırladığı faaliyet raporu ile dünya şampiyonu oldu, prestijini artırdı
Katmerciler iddialı bir şirket, bu iddiasını mümkün olan her alanda gösteriyor. Örneğin faaliyet raporu hazırlamak İMKB'ye açık olduğu için bir zorunluluk ama Katmerciler bu işi de ciddiye alıyor ve son iki yılda sektöründe dünyanın en iyi Faaliyet Raporu'nu hazırlayan şirket seçiliyor. Amerikan İletişim Progesyonelleri Ligi tarafından geleneksel olarak düzenlenen Dünyanın En İyi Faaliyet Raporları yarışmasında 2011 ve 2012'de 'en iyi' seçilen Katmerciler, 5.500 raporun aday olduğu yarışmada önemli bir başarıya imza attı. Katmerci, yaratıcı çalışmalar olan bu faaliyet raporlarının kendileri için global prestijlerini artıran bir diğer faktör olduğunu söyledi.
"Börekçi mi biri silindir çıkardı, sen git onu al..."
"Börekçi mi biri silindir çıkardı, sen git onu al..."
Katmerciler markası, katmer yapan dededen gelen Katmerci soyadından kaynaklanıyor. İsmail Katmerci, "Daha çarpıcı bir marka olsa iyiydi ama biz bunu düşündüğümüzde geç kalmıştık, markamız tanınmıştı" diyor ve bir anektod anlatıyor: "Birgün Ankara'ya gidiyorum, bir baktım bir silindir gidiyor. İndim adama sordum "Memnun musun bundan" diye. Adam, "Yok bunu alma ama börekçi mi biri birisi çıkardı, onun silindiri çok güzel" dedi.
"Akıldan yanayım, benimle tartışılsın isterim"
"Hem şirkette çalışan oğullarıma hem çalışanlarıma derim ki 'benimle tartışın'. Ben akıldan yanayım, her fikrin söylenmesinden yanayım. Çalışanlarıma yetki veririm, hata yaparsa onu cezalandırmam. Çalışanlarımız bizim evlatlarımızla eşit tutulur. Onlara bireysel emeklilik yaparız, çocuklarını kendi çocuklarımla aynı hastanede tedavi ettiririm, her dertleri ile ilgileniriz. Bizde 10 yılın üzerinde çalışanın bir evi bir de arabası mutlaka vardır."
Vize aldı, savunma sanayiine giriyor
Katmerciler, son olarak savunma sanayii ihalelerine girme hakkı kazandı. Savunma sanayiine yönelik inovatif ürünler üzerinde çalışılıyor. Bu alanda büyümeyi hedeflediklerini anlatan Katmerci, şu bilgileri verdi: "İlk olarak TOMA denilen toplumsal müdahale araçlarını yapıp jandarmaya, Emniyet Genel Müdürlüğü'ne sattık. Daha sonra yurtdışına satışa başladık; Tunus, Azarbeycan gibi pazarlara girdik. Şimdi zırhlı personel taşıyıcı üretmeye hazırlanıyoruz."
'Politikayı torunları sevmek için bıraktım'
İsmail Katmerci gençliğinden itibaren hep politikanın içinde olmuş. Anavatan Partisi'nde İzmir İl Başkanlığı yapan Katmerci, Özal sonrası partiden ayrılmış, AK Parti'nin kurucu üyeleri arasında yer almış. 2 dönem AK Parti milletvekilliği yapan Katmerci, politikayı bırakmasının nedenini, "66 yaşındayım. Kaç yıl ömrüm var, artık torunlarımı gezdirmek istedim" olarak açıklıyor. Mümkün olduğu kadar devlet ihalelerine girmemeye çalıştıklarını söyleyen Katmerci, ihaleleri daha çok hizmet verdikleri otomotiv firmalarının izlediğini aldıkları kamu ihalelerinin yurtiçi işlerinin yüzde 8'ini aşmadığını kaydetti.
Kurumlar vergisinde teşvik Türkiye'yi sanayiye yöneltir
İsmail Katmerci, Türkiye'de gelir ve kurumlar vergisinin toplanan vergiler içindeki payının yüzde 5 olduğunun altını çiziyor ve kurumlar vergisinde bir teşviğin Türkiye'nin önünü açacağını belirtiyor: "Müteşebbis insanlara denilmeli ki 'ihracatı, istihdamı belirli bir oranda artırırsanız 5 yıl sizden kurumlar vergisi alınmayacak'. Bu yapılırsa Türkiye inanılmaz bir hızda kalkınır. Ben bununla ilgili Meclis'teyken de çalıştım ama maliyeciler kabul etmedi... Sanayici kazanırsa yatırım yapacak, fabrikasını büyütecek. Devletin bir kaybı olmaz bundan, ancak kazancı olur. Sanayiciyi destekle, büyüt, 5 yıl sonra sana daha fazla vergi verir. Bu teşvik herkesi sanayiye yöneltir. 500 milyar doları yakalamak aksi halde zor olur."