Hazır giyimde H&M sıkıntısı

Türkiye'den yılda 300 milyon euroluk alım yapan H&M’in alımlarını azalttığı, bazı firmaların sıkıntıya düştüğü belirtiliyor.

YAYINLAMA
GÜNCELLEME

Ahmet USMAN

İZMİR - Hazır giyim sektöründe dünyaca ünlü moda markası H&M'in Türkiye'den yaptığı alımları azaltmasının sıkıntısı yaşanıyor.

H&M'den yapılan açıklamada Türkiye'den alımlarda herhangi bir değişiklik olmadığı dile getirilse de piyasa aktörleri aynı düşüncede değil. Sektör temsilcileri Türkiye'den yılda 300 milyon euro civarında alım yapan firmanın alımlarını yüzde 60 azalttığını, bu oranın yüzde 80'e ulaşacağını dile getirdiler. H&M'in alımlarını daha rekabetçi fiyatlar verebilen Bangladeş ve Pakistan'a kaydırdığı öğrenildi.

Türkiye'den 12 uluslararası markanın 4 milyar dolarlık alım yaptığı belirtilirken, H&M'in 300 milyon euro olan alımının zaman zaman 2 milyar dolara çıktığı da iddia ediliyor.

İstanbul ve İzmir'de onlarca firmanın H&M için üretim yaptığını dile getiren Türkiye Moda ve Hazırgiyim Federasyonu Başkanı Nedim Örün, "Son 15-20 gündür bu durum daha belirginleşmeye başladı.

H&M şu an Türkiye'den alımlarını yüzde 60 dolayında azalttı. Bu doğrultuda sektördeki firmaların bazıları üretimlerini azalttı, bazıları eleman çıkarmaya başladı. İşin kötüsü bu oranın artarak yüzde 80'e ulaşılacağı konuşuluyor. Yani siparişler daha da azalacak. Aylık 500-700 bin parçalık alımını 100 bine düşüreceği söyleniyor" diye konuştu.

H&M'in dünya pamuk fiyatları artarken perakende fiyatlarını artırmayan ender markalardan biri olduğunu vurgulayan Örün, "Bu da maliyetleri düşürmek için daha farklı arayışlara gitmelerine neden oldu. Türkiye'den yaptığı alımların büyük bir bölümünü Bangladeş'te yaptıracak. H&M hazır giyimde çok geniş bir ürün yelpazesine sahip olduğu için bu durum sektörün tüm alanlarında sıkıntı yaratacaktır. H&M bundan sonra ana siparişleri Bangladeş'e kaydırırken, 'repete' denen, kısa temrinli, tekrar siparişleri Türkiye'de ürettirecek. Bu da Türkiye'de yaptırdığı üretimin yüzde 20'si kalacak anlamına geliyor" dedi.

Bu markaya üretim yapan pek çok firmanın kapasitesini düşürdüğüne dikkat çeken Örün, fakat üretimin durdurulması, tesislerin kapanması gibi bir durumun yaşanacağını sanmadıklarını ifade etti. Örün, "Hiçbir konfeksiyon üreticisi tek bir firmaya bağlı çalışma hatasını yapmaz. Hatta firmalar üretim yaptıkları ülkeleri bile çeşitlendirmeye çalışıyor. Türkiye'de üretim yaptıran diğer büyük alıcılarla ilgili henüz böyle bir durum yaşanmıyor" diye konuştu.

Açık farklı pazarlarla kapatılmalı

H&M için üretim yapan kuruluşlardan Roteks Tekstil İhracat AŞ'nin Yönetim Kurulu Başkanı  ve Ege Tekstil ve Hammaddeleri İhracatçıları Birliği Yönetim Kurulu Üyesi Jak Eskinazi, mevcut durumun Avrupa'daki krizle ve fiyatlandırmayla ilgili olduğunu ifade ederek, "Avrupa'daki kriz ortamı malum. Bu nedenle alımlarda azalma var. Rekabetçi fiyat verebildiğimiz mallarda sıkıntı yok ama dokuma konfeksiyonda rekabet edemiyoruz. Katma değeri yüksek mallarda Türkiye'nin şansı daha az, örmede çok büyük bir sıkıntı yaşanacağını sanmıyorum. H&M dokuma konfeksiyonda alımlarını yarıya yakın azalttı. Fakat ben bu durumun kalıcı olduğunu düşünmüyorum. Bu sene böyle gidecektir. Sektör farklı pazarlara yönelerek bu açığı kapatmalı" görüşünü vurguladı.

Terminler Uzakdoğu'da 4, Türkiye'de bir ay

Yaşanan durumun H&M ile ilgili spesifik bir durum olduğunu dile getiren Ege Konfeksiyon ve Hazır Giyim İhracatçıları Birliği Yönetim Kurulu Başkanı Emre Kızılgüneşler de şunları söyledi: "H&M'in kendi ürünlerini satmak zorunda olduğu bir fiyat grubu var. Dünyada pamuk fiyatlarının artmasıyla karlılıklar azalmaya başladı. Bu durumda firma daha ucuz ülkelerde üretim yaptırıp, daha uzun temrinli mallara yöneldi. Bu, zamanla hızlı değişen günümüz modasını takip edememe gibi bir durum yaratacaktır. Çünkü, alımları kaydırdığı Bangladeş, Pakistan ve Hindistan'da temrinler 4-5 ay iken, Türkiye'de bir ay. Ama bu firmanın kendi tercihi. Biz bu ülkelerle basic mallarda ve ağır işçilikli mallarda rekabet edemeyiz, ama moda ve hızlı temrinde daha avantajlıyız. H&M'in Türkiye'den çektiği alımların yüzde 35-40 dolayında olduğunu düşünüyorum" dedi.

TGSD Başkanı Negrin: Dokumadan çıkıyorlar

Türkiye'de girdilerin giderek pahalandığına dikkat çeken Türkiye Giyim Sanayicileri Derneği Yönetim Kurulu Başkanı Cem Negrin, "Ucuz fiyatlı, yüksek adetli mal alımı yapan firmalar yavaş yavaş Türkiye'den çıkıyorlar. Bunun doğal karşılamak lazım. GAP da 2-3 sene öncesine kadar Türkiye'den çok büyük miktarda alım yapıyordu, şu an son derece ufaldı. H&M de bu kapsamda alım yapan son birkaç firmadan biri. Daha küçük adetli, daha yüksek fiyatlı ürün gruplarında alımları sürüyor. Hepimiz ticaret yapıyoruz. Bu durum son derece doğal. Onlar da ticaretin kuralı gereği uygun buldukları ürün gruplarını alıyorlar. H&M'in 3-4 sene öncesine kadar alımları çok daha fazlaydı. Başta örme olmak üzere bazı ürün gruplarında devam ediyorlar. Ben geçen seneye kadar H&M'ye çok fazla dokuma yapıyordum. Dokumadan çıkıyorlar" diye konuştu.

Uluslararası markaların maliyetler konusunda çok hassas olduğunu vurgulayan Negrin, "Bizde ithal kumaşa yüzde 20 vergi konunca bunu hemen maliyetlerinin arasına yazıyorlar. İşçilik, kumaş, enerji, dolar-euro paritesi gibi unsurlar da girince Bangladeş, Pakistan gibi ülkelerde anormal ucuz fiyatlar ortaya çıkıyor. Orada bir işçiyi 50 dolara çalıştırabiliyorsunuz. Türkiye'de bunu yapamayız ve yapmak da istemeyiz. Bazı ürün gruplarında Bangladeş'le yarışamayız. Eğer, Anadolu'da bazı bölgelerde kendi Mısır'ımızı yaratsaydık,  çeşitli teşvikler sunulsaydı bu süreci 3-5 sene erteleyebilirdik" dedi.

H&M: Alımlarımız aynı performansla sürüyor

H&M'den konuyla ilgili olarak yapılan yazılı açıklama ise şu şekilde: "H&M Türkiye üretim ofisi 1992 yılında kurulmuş ve H&M'in üretim yaptırdığı en büyük ve önemli üretim ofislerinin başında gelmektedir. Avrupa'daki en büyük üretim ofisi Türkiye'dir. Gerek lojistik olarak konumu ve önemi gerekse servis kalitesi nedeniyle H&M'in en çok üretim yaptırdığı dünya genelindeki ilk üç ülkeden birisi de Türkiye üretim ofisidir. H&M'in Türkiye'den alımı konusunda herhangi bir değişiklik olmamıştır ve Türkiye'den alımlar aynı performans ile devam etmektedir."

İlkesi 'en iyi fiyat'

H&M, 1947'de İsveç'te kuruldu. En önemli ilkesi; "Moda ve kaliteyi en iyi fiyatta müşterilerine sunmak" olan H&M'in 40 ülkede 2 bin 200'den fazla mağazası bulunuyor. Türkiye H&M'in 38. pazarı. H&M bünyesinde 87 bin'den fazla kişi çalışıyor. ABD, Kanada, Rusya, neredeyse tüm Avrupa, Asya, Çin, Japonya, Güney Kore, Hong Kong'da mağazaları bulunan H&M'in Orta Asya'da ise franchise mağazaları mevcut.  2010'da Güney Kore, İsrail ve Türkiye, 2011'de ise Romanya ve Hırvatistan H&M'in yeni pazarları arasına girdi.

Şu an Türkiye 5 mağazası bulunan H&M ilk mağazasını 2010 Kasım ayında Forum İstanbul Alışveriş Merkezi'nde, ikinci mağazası ise Aralık 2010'da İstinye Park'ta açtı. Mart ayında sırasıyla Sapphire, Torium ve Forum Marmara'da açtıklarıyla H&M'in Türkiye'deki mağaza sayısı 5'e ulaştı. Öte yandan H&M'in 'pazarına girdiği ülkelerde üretimini azaltma' politikası uyguladığı da söyleniyor.

Şahin: Bizden alımları azalmadı, geneldeki azalma konjonktürel

Şahinler Holding Yönetim Kurulu Başkanı Kemal Şahin, H&M'in kendilerinden alımlarında bir azalma olmadığını belirtti. Kemal Şahin şu değerlendirmeyi yaptı:

"Bizim kumaş fabrikasında H&M ve Zara'nın ciddi siparişleri var. Benim gözlemime göre H&M ve Zara gibi büyük alıcılar Uzakdoğu'dan Türkiye'ye doğru kayıyor. H&M'in bazı şirketlerden alımlarında azalma olduğunu ben de duydum ama bu konjonktürel görünüyor. Avrupa'da kışın uzun sürmesi, pamuk fiyatlarının fiyat yapmaya imkan vermemesi gibi nedenlerle satışlarında yüzde 5'lik gibi bir düşüş olmuş. Bunun etkisi olabilir. Bizim rakamlarımızda artış var. Genel olarak yüzde 35'tir. Kumaşta yüzde 50'dir. Siparişlere bakılırsa Mayıs daha yüksek olacak. Çin pahalandı. Uzakdoğu ülkelerinin çok sorunu var. Moda istikrarı yok. Türkiye, genel olarak değerlendirildiğinde Avrupalı alıcılar için de en önemli üretim seçeneği olarak öne çıkıyor."

 

Bu konularda ilginizi çekebilir