İhracat yapıyorlar ama ihracatçı sayılmıyorlar (Kumanyacılar)
Hasan AKDOĞAN / Emekli Gümrük Başkontrolörü
Doğrusu, bu işlere şaşmamak mümkün değil.
Biliyorsunuz, denizlerimizden ve boğazlarımızdan yabancı bayraklı gemiler ve yurtdışı sefere giden Türk bayraklı gemiler geçiyor. Doğal olarak bu gemilerde insanlar yaşıyor ve bunların içecekleri-yiyecekleri-temizlik malzemeleri ve geminin ihtiyaçlarının karşılanması gerekiyor.
Bu iş öyle kolay bir iş de değildir. Gemi yolda iken istenenleri zamanında temin etmek ve gümrüklemesini yapmak yoğun bir koşuşturmayı gerektiriyor.
Peki! Türkiye'de bu işleri kim yapıyor. Çok düşük kâr marjıyla çalışan kumanyacılar.
Mal temini ve teslimindeki meşakkat bir yana, istenen malın fiyatını üç kuruş aşağıya hangi ülke çekmiş ise, gemilerin satın alma tercihleri de o ülkelere kayıyor. Dolayısıyla; Türkiye kumanyacıları, bir taraftan iç piyasa ve bürokratik prosedürle gerilirken bir taraftan da uluslararası rekabet için sık sık yurtdışına seyahat edip rekabet koşullarında avantaj elde etmeye çalışıyorlar.
Nitekim, her şirketin ayrı ayrı çabaları yetmeyince, sektördeki şirketler, Türkiye Gemi Kumanyacıları Derneği (TURSSA) çatısı altında bir araya gelerek güçlerini birleştirmişler. Çabaları sonucunda Uluslararası Gemi Kumanyacıları Birliği'ne de üye olmuşlar.
Gümrük Müsteşarlığı uygulamaları
Kumanyacıların içinde bulundukları durumu bir nebze olsun anlayabilen tek teşkilat da Gümrük Müsteşarlığı olmuş. Kumanyacıların zamanla yarıştıklarını müsteşarlık görmüş ve Avrupa Birliği uygulamalarına paralel olarak, yüzlerce kalem maddenin bir kalemde beyanını sağlamak için tek bir gümrük istatistik pozisyonu tahsis ederek işlem prosedürünü basite indirgemiştir. Halen, gemilere yapılan bu teslimatlar Gümrük Müsteşarlığı'nca ihracat sayılıyor ve gümrük çıkış beyannameleri, diğer tüm ihracatçılarınki gibi işleme tabi tutuluyor.
Teslimlerin ihracat sayılması doğaldır. Mal teslimi, döviz bedelleri ile ilgili kambiyo işlemleri ve gümrük işlemleri, mevzuatına göre ihracat olarak tekemmül etmiş oluyor. Diğer bir deyimle, gömlek ihraç eden bir ihracatçı hangi prosedürden geçiyorsa ve Türkiye'ye ne kazandırıyorsa, kumanyacı da aynı durumda bulunuyor. Hatta; tarımsal ve hayvansal üründeki katma değeri düşünürsek daha fazlasını kazandırıyor diyebiliriz.
Durum böyle iken, işin acı tarafı, yılda 60-70 milyon dolar ihracat yapan, birlerce kişi çalıştırmak suretiyle ciddi bir istihdam yaratan kumanyacılar bazı kurumlarca ihracatçı bile sayılmıyor.
Dış Ticaret Müsteşarlığı uygulamaları
Düşünebiliyor musunuz, elmayı, herhangi bir şirket ihraç ederse, devletten nakdi yardım alabiliyor. Kumanyacı ihraç ederse alamıyor. Bu bir örnek üründür. Kumanyacılar, elmayı yurtdışına satıyor, bedelini döviz olarak yurda getiriyor ama iadelerden yararlanamıyor. Ne oluyor! Bindiğimiz ihracat dalının bir kısmını üvey evlat muamelesine tabi tutmuş oluyoruz. Neymiş! İhracatçı birlikleri diyormuş ki, "Kumanyacıların ihracat beyannamelerinde kayıtlı olan tek bir gümrük istatistik tarife pozisyonu var. O da ihracatta desteklenmesi gereken GTİP'ler arasında yer almıyor." İyi de, Gümrük Müsteşarlığı'nın dünya uygulamasına paralel olarak getirdiği bir kolaylığı, bir başka kurum nasıl hak mahrumiyetine dönüştürebilir ki! Esasen, kumanyacıların gümrük çıkış beyannamelerine ekli faturalarda, domatesi-elması-peyniri-eti-temizlik malzemesi hepsi ayrı ayrı olarak zaten belirtiliyor.
İhracata ilişkin faturada elma yazıyor ama gümrük beyannamesine elma GTİP'i yazılmıyor diye, sana ödeme yapamam deniyor. Böyle bir durum var. Kumanyacımızın uluslararası rekabet gücüne bir darbede ihracatçı birliklerince vuruluyor.
Peki, Dış Ticaret Müsteşarlığı ne yapıyor! Müracaatları olumlu karşılıyor ama konuyu yıllardır çözemiyor. İş çok basit, kumanyacıların beyannamesindeki GTİP yerine beyanname ekindeki faturada kayıtlı olan isimler ile iade tebliğinde kayıtlı madde isimleri birbiri ile uyumlu ise devlet yardımından yararlansın diyebilir. Derse, kumanyacıların rekabet şansı ve ülke ihracatı daha da artar. Ülkeye daha çok döviz girmiş olur.
Gelir İdaresi Başkanlığı uygulamaları
Kumanyacıları ihracat saymayan bir başka kurum da Gelir İdaresi Başkanlığı'dır. Gelir Vergisi Kanunu 40. maddesine göre indirilebilecek giderler arasında ihracat alanında yapılan yurtdışı giderleri de sayılıyor. Ancak; çıkarılan 194 sayılı tebliğle kumanyacılar bundan hariç tutuluyor.
Neden? Kumanyacılar, pazar araştırması ve pazarlama için yurtdışına gitmiyorlar mı? İhraç edecekleri mallar için yurtdışında masraf yapmıyorlar mı? Tabiî ki, bunlar oluyor. Katma değeri oldukça fazla olan Türkiye menşeli maddeleri ihraç eden kumanyacıların ihracat işlemi münasebetiyle yapmış oldukları giderleri indirime konu edilmesi için söz konusu tebliğde düzenleme yapılması gerekiyor.
Bu kadar mağduriyet ve ayrımcılık yeter.
Neticede, kumanyacılar, ihracat yapmıyorlar mı? Gümrük mevzuatına göre ihracat işlemlerini tamamlamıyorlar mı? Ülkeye döviz kazandırmıyorlar mı? 60-70 milyon dolar ihracat yapanlar bunlar değil mi? Bankalar bunlara ihracatçı muamelesi yapmıyor mu?
Bu soruların cevapları tabiî ki olumludur.
O halde, binlerce kişinin istihdam edildiği bu sektöre gerçek değerinin verilmesi gerekiyor. Geç kalınmış olsa da, mağduriyetlerin önlenmesi ve kumanya ihracatının önündeki suni engellerin kaldırılması suretiyle, kumanyacılarımızın uluslararası boyuttaki amansız rekabette desteklenmeleri gerekiyor. Gemilerin artık çok hızlı hareket ettiğini bilmeyen yoktur. Keza; dünyadaki ikmal merkezlerinin sürekli ziyaret edilmesi ve oralardaki uygulamaların Türkiye'ye taşınması ve oralarla yapılan rekabette kumanyacılarımızın desteklenmesinin aciliyetini gözler önüne seriyor. Bu çalar sonucunda ülkeye döviz kazandırılması bakımından Dış Ticaret Müsteşarlığı ve Gelir İdaresi Başkanlığı'na görev düşmüyor mu?
Bu yılın ekim ayında, TURSSA-Türkiye Gemi Kumanyacıları Derneği Başkanı Zihni Memişoğlu ve yönetim kurulunun büyük çabaları sonucunda "dünya kumanyacılarını İstanbul"da toplanıyor. ISSA-Uluslararası Gemi Kumanyacıları Birliği kongresinin Türkiye'de yapılması büyük başarıdır. Uluslar arası kuruluşların, Bakanların, üst düzey bürokratların ve denizcilik alanında faaliyet gösterenlerin de katılması beklenen bu kongreye kumanyacılarımızın yüksek moralle gitmelerini sağlamak gerekiyor. Bu bakımdan, sözü edilen konulardaki "çözüm" müjdesinin geciktirilmeden verilmesi gerekiyor.
Not: Gümrükçüler mesleklerini tartışıyor makalemize, olumlu-olumsuz görüşlerini belirterek, katkıda bulunanlara teşekkür etmek istiyorum.