İhracatla büyüyen sektör, global arenada markalaşma arayışında

Çin ve İtalya'dan sonra doğaltaş ihracatında üçüncü sırada yer alan Türkiye, geçen yıl yurtdışına bir önceki yıla göre yüzde 14 artışla 1.9 milyar dolarlık satış gerçekleştirdi.

YAYINLAMA
GÜNCELLEME


Bilge ÇOLAK

İSTANBUL - Madenciliğin itici alt sektörü olarak gösterilen doğaltaş sektörü, geçen yıl yakaladığı hızlı büyüme trendini bu sene de sürdürecek. İhracat odaklı büyüyen doğaltaş sektörü, geçen yıl toplam ihracattan yüzde 46 pay alarak başarılı bir yıl geçirdi. Dünya geneline bakıldığında doğaltaş ihracatında geçen yıl Çin ve İtalya'dan sonra üçüncü sırada yer alan Türkiye, granit kapsam dışında tutularak sadece mermer-traverten ihracatı baz alındığında birinci sırada yer alarak liderliği elinde tutuyor. Beyaz Saray'dan Kâbe'ye ve birçok ünlü otele kadar sayısız büyük eser ve projede kullanılan Türk doğaltaşı, dünyada markalaşma yolunda da emin adımlarla ilerliyor. Sektör aktörleri, doğru pazarlama hamleleri atıldığında 'Türk mermeri'nin marka olarak global arenada öne çıkabileceği görüşünü paylaşıyor.

Geçen yıl 1.9 milyar dolar olarak gerçekleşen doğaltaş ihracatının bu yıl 2.2 milyar dolar olarak gerçekleşeceği tahmin ediliyor. Doğaltaş sektörünün ihracat oranının her yıl arttığına dikkat çeken sektör temsilcileri, bu durumun büyüme rakamlarına da pozitif yönde yansıdığı görüşünde hem fikir. Türkiye'nin ihracat yaptığı ilk beş ülke, başta Çin olmak üzere ABD, Irak, Suudi Arabistan ve Hindistan olarak sıralanıyor. İstanbul Maden İhracatçıları Birliği'nin (İMİB) verdiği bilgilere göre, sektör geçen yıl bir önceki yıla göre yüzde 14 artışla, 7.9 milyon ton karşılığı 1.9 milyar dolarlık ihracat gerçekleştirdi.

İhracattan 2012 yılında yüzde 41 ile en yüksek payı alan Çin'i, yüzde 13 pay ile ABD, yüzde 5 ile Irak, yüzde 5 ile Suudi Arabistan ve yüzde 3 ile de Hindistan takip etti. Sektör temsilcileri, Türkiye doğaltaş sektörünün en önemli hedef pazarının Çin olduğu görüşünü aktarıyor. Çin ve ABD'nin yanı sıra ihracatın artırılması planlanan pazarlar arasında Hindistan, Suudi Arabistan, Irak, Rusya Federasyonu, Birleşik Arap Emirlikleri (BAE), Katar ve Brezilya yer alıyor. Çin ve ABD'nin ihracat yapılan ülkeler içindeki yerini ve konumunu bu yıl da koruyacağını öngören sektör aktörleri, bu iki ülkeye olan ihracatın yüzde 10 oranında artacağını öngörüyor.

Türkiye'nin en büyük ihracatçısı konumunda olan Çin, doğusunda yaptığı yatırımlarını ülkenin geneline yayıyor. Dünyanın en büyük granit rezervlerine sahip olan Çin, yaptığı bu inşaat projelerinde iç mekanda granit yerine sağlığın ve estetiğin ön plana çıktığı bir doğaltaş olan mermeri tercih ediyor. Sektör temsilcileri, Türkiye'nin doğaltaş ihracatında, bu nedenle gelecek beş yılda ortalama yüzde 20 artış yakalayacağını tahmin ediyor. Sahip olduğu taş kültürüyle Çin'e alternatif olarak gösterilen Hindistan'ın uyguladığı doğaltaş ithalat kotasının pazarda büyük bir engel teşkil ettiği görüşünde olan sektör oyuncuları, geçen yıl yapılan çalışmalar sonucu bu ülkenin 300 bin ton olan ithalat kotasını önce 500 bine, sonra da 600 bin tona çıkardığını belirtiyor. Sektör aktörleri, kotanın tamamen kalkması halinde bu ülkenin en önemli ihracat pazarı olabileceğine işaret ediyor.

İhracatın artış gösterdiği bir diğer bölge ise Arap ülkeleri oldu. Ortadoğu'da yaşanan "Arap Baharı" bu coğrafyada bulunan ülkelere ticaret yapan firmaları da yakından etkileyerek işlerini sekteye uğrattı. Çatışma ve istikrarsızlığın hâkim olduğu bu bölgelerde, mermer sektörü de bu atmosferden payını aldı. Ancak düzenin kurulması ve istikrarın sağlanmasıyla Libya başta olmak üzere bölge ülkelerinde ihracatta artış yakalanıyor. Libya'ya olan ihracat Ocak-Şubat 2013 döneminde bir önceki yıla kıyasla yüzde 189 artış gösterdi.

Mermer kullanımında büyük artış yaşanacak

Dünyada kullanılan mermerin yüzde 75'i açık bej, yüzde 15 'i renkli, yüzde 10'u ise beyaz madenden oluşuyor. Kalsiyum karbonat esaslı bej mermer ve beyaz mermer dünya genelinde en fazla Türkiye'de bulunuyor. Son 10 yılda Türkiye'nin mermer ocakçılığı ve fabrika üretiminde İtalya ve İspanya'nın önüne geçtiğini dile getiren sektör temsilcileri, mermerin Avrupa Birliği (AB) tarafından 'yeşil malzeme' seçilmesinden dolayı önümüzdeki 6-7 yıl içinde kullanımında büyük artış yaşanacağını vurguluyor.

Gelişmiş dünya ülkelerinde olduğu gibi Türkiye ekonomisinde madencilik sektörü özel bir yere sahip. Sanayi sektörünün hemen hepsinde madencilik ürünleri hammadde ya da ara mal olarak kullanılıyor. Bu nedenle sektörün ülke ekonomisi için oluşturduğu katma değer son derece önemli. Doğaltaş sektörü çok sayıda kişiye istihdam sağlıyor.

Türkiye Mermer Doğaltaş ve Makinaları Üreticileri Birliği (TÜMMER) verilerine göre Türkiye'de bin 500 mermer ocağında blok üretim gerçekleştiriliyor. 30 ila 1000 kişinin çalıştığı değişik büyüklükteki 2 bin fabrika ve 7 bin 500 atölyede 250 bin kişi istihdam ediliyor. Geçen yıl itibarıyla İMİB bünyesinde madencilik sektöründe faaliyet gösteren yaklaşık 2 bin 355 üye firma bulunuyor. Birliğe üye firmaların çoğu üreticilerden oluşuyor ve hepsi ihracat yapıyor. Türkiye'de bin 600'e yakın mermer fabrikası bulunuyor. Ocaklardan ise 10 bini aşkın fabrikaya yetecek kadar maden çıkarılıyor. Sektör aktörleri, mermerin işlenmiş olarak satılması halinde hammaddenin çok ucuzlayacağı ve sektörün bundan zararlı çıkacağı yorumunda bulunuyor.

Beyaz Saray'dan Kâbe'ye 'Türk mermeri'

Yurtdışında adından söz ettiren Türk doğaltaşı, Beyaz Saray'dan Kâbe'ye ve birçok ünlü otele kadar sayısız büyük eser ve projede kullanılıyor. Sektör ileri gelenleri, Türk mermerinin dünya genelindeki konumunu sağlamlaştırmak için öncelikle 'Türk mermeri' markasını oluşturmanın önemine değiniyor. Doğaltaş konusunda renk ve çeşitlilik açısından çok zengin olan Türkiye'nin, doğru pazarlama hamleleri atıldığında global arenada öne çıkması mümkün görülüyor. Son yıllarda yaşanan gelişmeler Türk mermerinin dünyada markalaşma yolunda emin adımlarla ilerlediğini gösteriyor. İMİB, bu yönde sektörün yurtdışındaki algısını yukarıya taşıma amaçlı çalışmalar yürütüyor. Bu kapsamda sektör için direkt hedef pazar olarak belirlenen ülkelere yönelik ticaret heyetleri düzenleyen İMİB, sektörün tanıtımını yapmanın yanı sıra firmalara kendilerini anlatma olanağı sunuyor. Önemli uluslararası fuarlarda da yer alarak tanıtım çalışmaları yürüten İMİB, bunun yanı sıra sektörün markalaşmasında tasarımın önemli yer aldığı düşüncesi ile tasarım yarışmaları ve doğaltaş sergileri düzenleyerek Türk doğaltaşı ile ilgili pozitif yönde bir algı oluşturmaya çalışıyor.

Doğaltaş çeşitliliğinin fazla olduğu Türkiye'de sektör, mermer ve doğaltaş çıkarmada iyi olmasına rağmen kullanım şekli tasarımına yönelik proje tasarlayan mimari firmalar yeterince bulunmuyor. Doğaltaşlarda tasarım, Ar-Ge ve inovasyona ağırlık verilmesi gerektiğini söyleyen sektör temsilcileri, bunları etkin bir şekilde ürünlerine yansıtabilen firmaların rekabette öne çıkacağı yorumunda bulunuyor.

Türkiye'de mermer yeterince yaygınlaşamıyor

Türkiye'de bol miktarda bulunan mermer, iç pazarda yeterince yaygınlaşamıyor. Ancak mermer kullanımının son 2-3 yılda artış göstermeye başlaması kayda değer bir gelişme olarak görülüyor. Sektör temsilcileri Türkiye'nin mermer üretimi ve ihracatında ilk sıralarda yer almasına rağmen, mermerin Türk insanının yaşamındaki ağırlığının çok fazla olmadığı görüşünde. Zengin maden yataklarına sahip olan Türkiye, doğaltaş alanında da renk ve çeşit yönünden oldukça geniş bir yelpazeye sahip. Doğaltaşın iç pazar ihtiyacını da karşılayabilecek potansiyele sahip olduğunu dile getiren sektör temsilcileri, buna rağmen iç pazarda doğaltaş kullanımının istenilen düzeyde olmadığını, özellikle mermerin iç pazarda pahalı olduğu algısının sektörün iç pazarda yaygınlaşmasına engel oluşturduğunu ifade ediyor. Bu nedenle üretimin büyük bir kısmı dış pazara yönelik yapılıyor. Sektör ileri gelenleri sektörün bu yıl yaklaşık yüzde 3-4 seviyesinde büyüyeceğini öngörüyor.
Madencilik politikası sektörün gündeminde bulunan başlıca sorunlardan birisi olarak yer alıyor. Sektörün hızlı geliştiğine dikkat çeken sektör temsilcileri, bu gelişim karşısında mevcut yönetmelik, politika ve kanunların yetersiz ve ihtiyaçların gerisinde kaldığı görüşünde birleşiyor.
Mevcut yasal prosedürler ve bürokratik durumun olumsuz etkisinin yanı sıra günden güne artan üretim maliyetleri de sektörün diğer bir problemini oluşturuyor.


Sektör ihracatının 10 yıllık değişimi
Yıl    Doğaltaş ihracatı (milyon $)

2002    303
2003    431
2004    626
2005    805
2006    1.027
2007    1.242
2008    1.402
2009    1.241
2010    1.571
2011    1.674
2012    1.903

Kaynak: İMMİB