İki yıl sonra zamanaşımı problemi kalmayacak
Hüseyin Çelik, Sivas Davası'nın zamanaşımına uğramasına karşılık 3. yargı paketinin yolda olduğunu hatırlattı. Çelik, "2 yıl içinde zaman aşımı diye bir kavramı artık Türkiye tartışmayacak" dedi.
YAYINLAMA
GÜNCELLEME
ANKARA- AKP Genel Başkan Yardımcısı ve Parti Sözcüsü Hüseyin Çelik, Sivas Davası'nın zamanaşımına uğraması ile ilgili 3'ncü yargı paketinin yolda olduğunu hatırlatarak "2 yıl sonra Türkiye'de zaman aşımı gibi bir problem kalmayacak" dedi.
AKP Genel Merkezi'nde gündemdeki konulara ilişkin bir basın toplantısı düzenleyen Çelik, Sivas Davası'nın zamanaşımına uğramasına ilişkin Madımak Katliamı'nda yaşananları anımsatarak "37 insanımızı kaybettik. Aradan yıllar geçmesine rağmen ateş düştüğü yeri yakar" dedi. Aleviliğin dünya gerçeği olduğunu, Aleviliği görmemezlikten gelmenin gözünü kapatmak anlamına geldiğini söyleyen Çelik, Alevi vatandaşların tek partili CHP döneminde ötekileştirilen 5 gruptan biri olduğunu belirterek "CHP, Alevi vatandaşları oy deposu olarak görmüş ve istismar etmiştir. Alevilik 42 sayfa olarak ders kitaplarına benim bakanlığım döneminde girmiştir. Alevi çocuklarının öğrenmesinden ziyade Sünni çocuklar doğru Aleviliği öğrensinler istenmiştir. Madımak olayından yola çıkarak Alevi vatandaşlarımızı tahkir etmek, tahrik etmek kimsenin haddi değildir. Bir karanlık el, kirli güç Kürt-Türk kavgası çıkarmaya çalıştığı gibi sağ-sol çatışmasıyla binlerce gencin toprak altına ve hapse girmesine sebep olduğu gibi Sünni ve Alevileri karşı karşıya getirmeye çalışmıştır. Bir tek vatandaşımız açısından zaman aşımı olması bile bizim için kabul edilebilir değildir. Bir tek vatandaşımızın hukuku bile hepimizin hukukudur. Bu ülkede yaşayan herkes hukuk önünde eşittir. Adil yargılanma herkes için lazımdır. Bu olaydan yola çıkarak bazı AK Partili milletvekillerini avukatlık yaptıkları dönemde bu olayı AK Parti'yle ilişkilendirmeye çalışmak izanla ve vicdanla bağdaşmaz" dedi.
Zaman aşımını 45 yıla çıkarmaya çalıştık
Çelik, hükümetin 2005 yılında yaptığı düzenlemeyle bu tür davalarda zaman aşımını 45 yıla çıkardığını anımsatırken, CHP'nin "kanun çıkarmaya çalıştık AKP engelledi" eleştirilerini de yanıtladı. Anayasa'nın 38'nci Maddesi'ne işaret eden Çelik buna göre olayların yaşandığı dönemin kanunları ile yargılama yapılacağını, yeni kanun çıkarılsa bile değişikliğin uygulanamayacağını söyledi.
Çelik 3'ncü yargı paketinin yolda olduğunu da sözlerine ekleyerek "Bizim güven veren adalet hedefimiz var. Sadece 3'ncü paketle bu temin edilmiş olmuyor. Daha yargıda yapılması gereken birçok iş, alınması gereken mesafeler var. 2 yıl içinde zaman aşımı diye bir kavramı artık Türkiye tartışmayacak. Bu 3'ncü paketle de olmuyor, bunun arkası gelecek. Hücre yenilemesi yapmazsanız vücut çürür. Bu toplum kendini yenileyerek, geliştirecek yoluna devam edecek. AK Parti bunu yapmaya çalışıyor" dedi. Çelik ayrıca "Sivas davasında 131 kişi yargılandı, 40 kişi beraat etti. Kırmızı bültenle aranan, meselenin çok basit olmadığını herkesin bilmesi gerekiyor. Almanya, Polonya boyutu var. Birçok suçtan dolayı Avrupa'daki birçok zanlının Türkiye'ye iadesiyle ilgili çok ciddi sıkıntılar çekiyoruz" değerlendirmesinde bulundu.
CHP eylemine izin vermeyeceğiz
AKP Sözcüsü Çelik, Milli Eğitim Komisyonu'nda yaşanan olaylara ilişkin değerlendirmesinde de yasa teklifinin TBMM Genel Kurulu'na geldiğinde CHP'lilerin eylem yapmasına izin vermeyeceklerini vurgulayarak, "TBMM Genel Kurulu'nu da komisyonlarını da CHP'nin keyfiliğine terk etmedik, etmeyiz" dedi. CHP'nin "Ya bizim dediğimiz olacak ya da dediğimizi yapmazsanız, biz bunu engelleriz" tavrına, dayatmasına izin vermeyeceklerini söyleyen Çelik Meclis Başkanı'nın gerginliğin azaltılması yönünde bir çabası olursa buna destek vereceklerini de sözlerine ekledi.
Oda TV tahliyeleri
Oda TV davasında tutuklanan gazeteciler Nedim Şener ve Ahmet Şık'ın tahliyelerini de değerlendiren Çelik, tahliyeleri memnuniyetle karşıladığını belirterek "Kimin tutuklanacağına, kimin tahliye edileceğine bağımsız mahkemeler karar verir. Bu bir hükümet kararı değildir. Bizim tavrımız, tutukluluk sürelerinin Avrupa standartlarında ve makul olmasıdır. Tutukluluğun cezalandırmaya ve infaza dönüşmesi kamu vicdanını yaraladığı gibi bizi de yaralıyor. Bu arkadaşlarımız beraat etmedi, yargılanmaları devam ediyor, ama tahliyeleri herkesi memnun ettiği gibi bizi de memnun etmiştir" diye konuştu.