İlk kazmayı Ağaoğlu Vurdu

YAYINLAMA
GÜNCELLEME

 

 

 
İSTANBUL - Gayrimenkul sektörünün önde gelen kuruluşlarından Ağaoğlu Şirketler Grubu, Türkiye'nin uluslararası arenada fark yaratmasını sağlayacak olan İstanbul Uluslararası Finans Merkezi'nin (İFM) hafriyat çalışmalarına başladı.
Hafriyatın başlamasıyla ilgili bir açıklama yapan Ali Ağaoğlu "1 Milyar 460 Milyon TL asgari hasılat taahhüdü ve gelir paylaşımı yöntemiyle ihalesini kazandığımız Finans Merkezi'ni 1.300 günde bitireceğiz. Bu projenin hayata geçmesiyle Türkiye'nin 2023 yılına kadar dünyanın en büyük 10 ekonomisinden biri olması yolundaki hedefine yaklaşılmış olacaktır. İhale sürecinin tamamlanmasının ardından Ocak ayında hafriyat çalışmalarına başlayacağımızı söylemiştik. Sözleşmede hafriyat için 500 gün öngörülüyor ancak biz 365 günde tamamlamayı hedefliyoruz. Bu nedenle elimizi çabuk tutarak yeni yıla girmeden hafriyata başladık" dedi. 
2016'nın ilk yarısında Finans Merkezini bitirip teslim etmeyi planladıklarını belirten Ağaoğlu, Uluslararası Finans Merkezi'ndeki konut ve ofis alanlarının satışına ise 2014'ün ilk çeyreğinde başlayacaklarını, projedeki konut ve ofis alanlarının satışıyla da toplamda 2 Milyar TL'nin üzerinde bir ciro gerçekleştireceklerini belirtti. 
Ağaoğlu imzalanan sözleşme kapsamında Merkezin tüm hafriyat işlerini, ortak altyapılarını, ulaşım yollarını, kapalı ve açık otoparklarını, metro istasyonunun inşaatına ait betonarme imalat işlerini, proje alanının zemin iyileştirmesi ile tüm yapısal ve bitkisel peyzaj işlerini kendi kaynakları ile yapacak. Bu anlamda devletten kaynak çıkışı olmayacak. Ayrıca özel proje alanında 160.148 m2 kapalı alana sahip ticari unsurları projelendirerek, üst ve altyapıyı tamamladıktan sonra satışını yapacak. Projede; ofis, AVM, rezidans, 5 yıldızlı otel, 2.500 kişilik konferans salonu ile mağazalar da yer alıyor. 
Halk Bankası, Vakıflar Bankası, Ziraat Bankası, SPK gibi  kurumların genel  merkezlerini de bünyesinde barındıracak olan Finans Merkezi, İstanbul'un çekim gücünü olumlu yönde etkileyerek uluslararası sermaye hareketlerinden alınan payın Türkiye adına  artmasındaki en önemli projesi olarak kabul ediliyor.