İşletmelerde maliyet nasıl düşer?

YAYINLAMA
GÜNCELLEME

KOCAELİ'DEN / Mehtap AKBAŞ ÇİFTCİ

mehtap.ciftci@dunya.com

Ekonomi Gazetecileri Derneği  (EGD) "Anadolu Buluşmaları" kapsamında geçtiğimiz hafta Kocaeli'deydi.  Yer sanayinin merkezi olunca, maliyet hususunun daha bir önem arz etti şüphesiz. "İşletmelerde Maliyeti Düşürme Yöntemleri" konulu panel sanıyorum bunun da etkisiyle büyük ilgi gördü. Enerji, istihdam, iletişim, hammadde maliyetleri altında ezildiklerini, dünya ile rekabet edemediklerini her fırsatta haykıran iş insanlarının bu sesine akademik ve bilimsel ağızlar tarafından kulak verildi.

Panelin ilk konuşmacısı olan Bahçeşehir Üniversitesi Öğretim Görevlisi Prof. Dr. Seyfettin Gürsel, en fazla dikkatimi çeken konuşmacı oldu. Gürsel, işveren ile işçinin aynı noktada buluştuğu asgari ücret konusuyla başladı sunumuna. Sorunun asgari ücret değil, üzerindeki vergiler olduğunu bir kez daha yineledi. Gürsel'in deyimiyle 'Neti işçiye yetmiyordu, brütü de işverene yük geliyordu.'  Çözümü zor gibi görünse de Gürsel konuya noktayı çabuk koydu çözüm;  Bölgesel asgari ücret.

Biliyorsunuz, ülkemizde hali hazırda 27 tane kalkınma ajansı var. Gürsel'e göre kalkınma ajansları bu alanda önemli rol oynayabilir. Oluşturulacak koordinasyonla her bölgenin ajansı o bölgenin asgari ücretini kendi belirleyebilir. Daha fazla iş üretebilir. Böylece bölgelerarası eşitsizlikler de sorun olmaktan çıkar.  Ancak, Gürsel bunu dile getirirken önemli bir tehlikeye de dikkat çekiyor; kayıtdışılık. Ciddi ceza ve yaptırımlar olmadığı sürece bu husus büyümenin önünde ciddi bir engel.

Maliyet deyince işçi ile işveren arasında ciddi bir sorun daha var biliyorsunuz. O da Kıdem Tazminatı gerçeği. İşsizlik sigortası ülkemizde 2003 yılından bu yana uygulanıyor. Brüt ücret üzerinden hesaplanan bu tazminat  işveren, sendikalar ve hükümet tarafından çokça tartışılıyor. Ömer Dinçer'in dediğine göre Türkiye'de sadece yüzde 8 gibi bir azınlık bu haktan yararlanıyor. Kıdem tazminatının geçerli bir usule dönüşüp dönüşmeyeceğini seçim sonrası hep birlikte göreceğiz.

Panele geri dönersek Prof. Dr. Seyfettin Gürsel'in bu konuya yaklaşımı; uygulanmakta olan işsizlik sigortasının sağlam bir zemine oturtulmasından yana. Çünkü, seçilebilirlik anlamında zor bir sistem olduğunu düşünüyor. Gürsel'e göre hükümet işsizi koruyan sahip çıkan ekonomik bir paket oluşturmalı.  Ardından da yeni işe girenleri kapsayacak şekilde kıdem tazminatı sayfasını toptan kapatmalı. Bana sorarsanız karar öncesi; küçük işletmelerde çalışıp bu tazminattan bir haber olan ile büyük işletmelerde, sendikalı çalışıp sosyal-ekonomik haklardan en iyi şekilde yararlanan bu iki tarafın durumu birbirinden iyi ayırt edilmeli.  İstihdam maliyetlerinin yüksek olduğu ülkemizde maliyetleri düşürmek ve bu tazminatın ödenebilirliliğini sağlamak adına bir çıkış reçetesi bulunmalı. Eminim kimse çalışanının hakkını gasp etmek ve mağdur etmek istemez.