İstanbul Havalimanı işçileri için tahliye kararı

İstanbul Havalimanı protestosuna katılan tutuklu sanıkların adli kontrol şartıyla tahliyesine karar verildi.

YAYINLAMA
GÜNCELLEME

Dev Yapı İş Genel Başkanı Özgür Karabulut'un da aralarında bulunduğu İstanbul Havalimanı protestosuna katılan 31'i tutuklu 61 sanık, "görevi yaptırmamak için direnme", "iş ve çalışma hürriyetinin ihlali", "kamu malına zarar verme", "toplantı ve yürüyüşlere silah veya 23. maddede belirtilen aletlerle katılma" ve "mala zarar verme" suçlarından 5 yıl 2 aydan 18 yıla kadar hapis cezası istemiyle hakim karşısına çıktı.

Gaziosmanpaşa 14. Asliye Ceza Mahkemesi'ndeki duruşmaya, 31 tutuklu sanık, 10 tutuksuz sanık ile avukatları, sanık yakınları, CHP ve HDP milletvekilleri katıldı.

Mahkeme salonunun fiziki şartlarının uygun olmaması nedeniyle duruşma, adliye sarayının yemekhanesinde yapıldı.

Kimlik tespitinin ardından, söz alan sanık avukatlarının iddianamenin reddedilmesi talebi kabul edilmedi.

Tutuklu sanık Teyip Kırğın, savunmasında, suçlamaları reddederek, havalimanı şantiyesinde çalışma koşullarının ağır olması nedeniyle yürüyüş eylemine katıldığını ama şiddet eylemlerine karışmadığını savundu.

Tutuklu sanık Ramazan Gözel de servis otobüsüyle çalışacağı yere giderken bir grubun araca doğru geldiğini ve araca vurarak "Biz sizin hakkınızı savunuyoruz, siz niye bize destek vermiyorsunuz?" dediğini ileri sürdü.

Bu duruma hak verdiğini ve kuzeninin iş kazası geçirmesi nedeniyle eyleme katılıp slogan attığını belirten Gözel, işçilerin askerlere zarar vermemesi için jandarma aracının üzerine çıktığını iddia etti. Gözel, o sırada kafasına baretle vurulduğunu, iddianamede hep aleyhine olan konuların yazıldığını, lehine olan konuların ise yer almadığını savundu.

Tutuklu sanık İlker Kurt ise işçilerin sadece işe çıkmama kararı aldığını ama jandarma müdahalesi sonrasında kararın eyleme dönüştüğünü ileri sürdü. 

Jandarmanın gaz bombasıyla müdahalesi sonrasında grubun kaçışının eylem olarak gözüktüğünü ileri süren Kurt, jandarmaya taş atmadığını iddia etti.

Diğer sanıklar da, haklarındaki suçlamaları reddederek tahliye talebinde bulundu. Sanık avukatlarının da savunma ve taleplerinin alındığı duruşmada ara karar açıklandı.

Mahkeme, tutuklu 31 sanığın, adli kontrol şartıyla tahliyesine karar verdi.

Bu arada, sanık yakınları, sendika temsilcileri ve CHP ile HDP milletvekillerinin aralarında bulunduğu grup, duruşma öncesinde adliye önünde basın açıklaması yaptı. 3. Havalimanı İşçileriyle Dayanışma Platformu adına yapılan açıklamada, işçilerin serbest bırakılması talep edildi.

İddianameden

Gaziosmanpaşa Cumhuriyet Başsavcılığı'nca hazırlanan iddianamede, 14 Eylül'de İstanbul Havalimanı'nın şantiyesinde yaklaşık 2 bin kişilik bir grubun çalışma şartları bahanesiyle toplandığı ve iş yavaşlatma, işe gitmeme, işe gidenleri engelleme şeklinde eylem yaptıklarının ihbar edildiği anlatıldı.

Olay yerine ulaşan kolluk ekipleri tarafından eylemin yasal olmadığı, eyleme son verilmesi gerektiği, eyleme devam edildiği takdirde müdahale edileceği bilgisinin megafon aracığıyla yüksek sesle anons edilmesine rağmen kalabalık grubun eylemlerini sürdürdüğü belirtilen iddianamede, "Şüphelilerin bu eylem sırasında aktif olarak gösteri yürüyüşlerinde yer aldıkları ve toplanan kalabalığı yönlendirdikleri, iş sahasına gitmeye çalışan servisleri ve işçileri zorla durdurarak çalışmalarına engel oldukları, orada bulunan işçileri eyleme katılmaya zorladıkları, özellikle 3'üncü havalimanı iş sahasında çalışan işçi dahi olmayan bazı şüphelilerin kışkırtma amaçlı olay yerinden özellikle ayrılmadıkları, yine şüphelilerin iş sahasında kendilerine müdahale etmeye çalışan askeri araca baret ve sopa atmak suretiyle zarar verdikleri, kendilerine müdahale etmeye çalışan kolluk güçlerine aktif şekilde direndikleri, video görüntülerinde jandarma aracının önüne geçerek müdahaleyi engellemeye çalıştıklarının açıkça anlaşılmıştır." denildi.

Şüphelilerin, İstanbul Havalimanı şantiyesi Akpınar Kampı çevresinde bulunan tel örgüleri yıktığı, şantiyede bulunan prefabrik yapıları tahrip ettiği, yangın söndürme tüplerini boşaltarak veya etrafa sıkarak zarar verdiği kaydedilen iddianamede, müştekilere ait araca zarar verdikleri, jandarmanın müdahalesini engellemek amacıyla yol ortasında ateş yaktıkları, şantiyede bulunan beton blokları yola doğru devirdikleri anlatıldı.

İddianamede, 61 sanık için, "görevi yaptırmamak için direnme", "iş ve çalışma hürriyetinin ihlali", "kamu malına zarar verme", "toplantı ve yürüyüşlere silah veya 23. maddede belirtilen aletlerle katılma" ve "mala zarar verme" suçlarından 5 yıl 2 aydan 18 yıla kadar hapis cezası istendi.