İthal edilen 100 telefondan 57'si akıllı

BURSA - Bilgi Teknolojileri ve İletişim Kurumu Başkanı Tayfun Acarer, yurtdışından Türkiye'ye her yıl ortalama 16 milyon cep telefonun ithal edildiğini belirterek, bunun yüzde 57'sini akıllı telefonların oluşturduğunu söyledi. Acarer, Türk halkının, hızlı düşünmesi ve kıvrak zekaya sahip olması nedeniyle bilişim teknolojilerini çok kullandığını, teknoloji kullanım yaşının tüm dünyada olduğu gibi Türkiye'ye de çocuk yaşlara kadar indiğini belirtti.  

Türkiye'de teknoloji ekipmanlarının da çok geliştiğini vurgulayan Acarer, "Bizim bir kere cihazları yenileme sürecimiz  diğer ülkelerden çok hızlı. Avrupa'da yaklaşık 4 yıl, bizde 2 yıl. Hatta 2 yılın biraz altı. En yeni cihazları alıyoruz. En önemli şey o. Buna acımıyoruz ve küçük yaşta çocuklarımıza veriyoruz. Bu süreç kaçınılmaz bir realite" diye konuştu.  

Acarer, Türkiye'ye ithalat yoluyla her yıl ortalama 16 milyon cep telefonunun girdiğini ifade etti. Bu telefonların birim bedelini eskiden ortalama 150 dolar olarak hesapladıklarını, o dönem telefon fiyatlarının 50-500 dolar arasında olduğunu anlatan Acarer, şunları söyledi: 

"Bu yılın başında, 2012 verilerine göre konuşurken yurtdışından gelen 100 telefonun 40'ı smart dediğimiz akıllı telefondu. Şu an yüzde 57'si diyorum. Yurtdışından Türkiye'ye gelen her 100 telefondan 57'si akıllı telefon oldu. Smart telefon kullanım oranı Türkiye'de yükseldi. Bugün smart telefon dediğimiz telefonlar, 600-700 dolardan aşağı değil. Dolayısıyla birim bedel 300 dolardan fazla oldu. Yani her yıl telefon ihracatına 5 milyar dolardan fazla ödüyoruz. Endişem o ki bu rakam giderek yükseliyor. Mutlaka Türkiye'de artık yerli telefon üretilmesi lazım. Bununla ilgili gerekli birikimler, teşvikler var. Sayın Ulaştırma, Denizcilik ve Haberleşme Bakanımızın bu konu gerçekten davası haline geldi. Bu konuyu sayın bakana ilettiğiniz zaman bir söylerseniz bin ah işitiyorsunuz. Sayın bakan, bu konuda gerçekten çok destek veriyor. AR-GE fonu diye bir fon oluşturdu. Oradan bu konuyu çözüm için destelenmesi hedeflendi. Şu an girişimler var. İnşallah önümüzdeki süreçte bu konuda olumlu gelişmeler olur diye düşünüyorum." 

'Baz istasyonları kaldırılırsa iletişim engellenir'
Bilişim sektöründe mütevazi olmamak gerektiğini dile getiren Acarer, Türkiye'nin de bu konuda dünyanın önde gelen ülkelerinden biri olduğunu, sektörün geçen sene yüzde 18 büyüdüğüne dikkati çekti. Acarer, bilişim yönünden Türkiye'nin mükemmel bir altyapısının bulunduğunu ve tüm dünyanın da bunu kabul ettiğini belirterek, şöyle konuştu: 
"Yalnız bir sıkıntılı durum var. Mobil haberleşmenin olmazsa olması baz istasyonları. Onlarla ilgili bir sürü problem çıkıyor. Haberleşmenin yüzde 90'dan fazlası mobil olarak yapılıyor ama mobil olması için de baz istasyonu olması lazım. Başka bir teknoloji yok. O nedenle bu konuda subjektif yaklaşımlardan kaçınılmasını ben öneriyorum. Polis, itfaiye, ambulans ve bunun gibi acil yardım telefonlarını cep telefonlarından arama oranı yüzde 80'den yüzde 90'lara yükseldi. İnsanlar başlarına bir şey geldi mi cep telefonuna sarılıyor, yardım istiyor. Siz baz istasyonlarını kaldırırsanız, bu vatandaşların mobil iletişim kurmasını engellemiş olacaksınız. Bunun sorumlusu olursunuz. Türkiye'de baz istasyonlarına ilişkin olumsuz algıyı körüklemek bilişime, bilime inanmamak demektir. Baz istasyonlarının neden kurulduğu, nasıl kurulduğu, teknik ve sağlık boyutuyla incelenmiş, tüm yönleriyle standartları belirlenmiştir. Elektromanyetik alan yayma sınır değeri Dünya Sağlık Örgütü'nün desteklediği Uluslararası İyonlaştırmayan Radyasyondan Korunma Kurulu tarafından 41 Volt/Metre belirlenmiştir. Türkiye bu değerden dört kat daha düşük olan 10 Volt/Metre'yi kullanıyor." 

'Avrupa'nın en çok konuşan ülkesiyiz'
Acarer, cep telefonu kullanıcılarına yönelik ara bağlantı ücretlerinde yüzde 20 indirim daha uygulandığını söyledi. Bu indirimle bir operatörden başka bir operatör arandığında ödenen ücrette yüzde 20 indirim sağlandığına dikkati çeken Acarer, şu ifadeleri kullandı: 
"Tabii böyle bir şey olunca operatörler arasında aramalar kolaylaşıyor. O zaman değişik tarifeler ortaya çıkıyor. Eskiden herkesin 2-3 telefonu vardı. A operatör bir telefondan, B operatörü diğer telefondan aranıyordu. Çünkü ücretler yüksekti. Şimdi ücretler azalınca operatörler arasında arama kolaylaştı, ucuzladı. Değişik tarifeler çıkınca da diğer hatlar iptal edilmeye başlandı. Şu an Türkiye'de aylık abone başına ödenen bedel, Avrupa'nın en düşüğü. Abonelerimiz 10 avro ödüyor. Avrupa'da ortalama 20 avro civarı. Avrupa'nın en çok konuşan ülkesiyiz. Aylık konuşmada kişi başı 350 dakikaya doğru gidiyoruz."