Kemik iliği naklini, organ nakli ile karıştırmayın
Kemik iliği nakli, ilikte bulunan kök hücrelerin iğne ile toplanıp hastaya verilmesinden ibaret.
KAYSERİ - Erciyes Üniversitesi (ERÜ) Tıp Fakültesi Hematoloji Bölümü Öğretim Üyesi Prof. Dr. Ali Ünal, ilik naklinin organ nakli gibi ameliyatlı bir süreç olmadığını belirterek, "Pek çok insan kemik iliği naklini organ nakliyle karıştırıyor ya da öyle bildiği için gönüllü verici olmaktan vazgeçiyor" dedi.
Ünal, kemik iliği nakli konusunda yanlış bilgilerden kaynaklanan sorunlar yaşadıklarını söyledi.
Birçok kişinin kemik iliği naklini organ nakli ile karıştırdığı için tedirginlik duyduğunu ifade eden Ünal, kemik iliği naklinin, ilikte bulunan kök hücrelerin iğne ile toplanıp hastaya verilmesinden ibaret olduğunu belirtti.
Nakilden önce donörlerin bu tedirginliklerini gidermeye çalıştıklarını anlatan Ünal, şunları kaydetti:
"İlik nakli organ nakli gibi amelyatlı bir süreç değil. Pek çok insan kemik iliği naklini organ nakliyle karıştırıyor ya da öyle bildiği için gönüllü verici olmaktan vazgeçiyor. Özellikle işin uygulanması, verilerin alınması, doku gruplarının tayin edilmesi ve nakil yapılması aşamasında donörler, 'ne olacak bizim dokumuz mu alınacak? Organımız mı alınacak? Bize zarar gelecek mi?' gibi sorular yöneltiyor. Kardeş donörler bile bana birşey olacak mı endişesi yaşıyor. Kemik iliği bankasına doku grubunun kaydedilmesi için ise sadece bir 5-10 mililitre kan alınması yetiyor. Donörlerden bu şekilde alınacak kanla doku grupları tayin edilecek ve daha sonra bu doku grupları bilgisayar ortamında veri bankasında toplanacak. Tabi bu aşamalardan sonra hastanın doku grubu, donörün doku grubuyla uyduğu takdirde gelinen aşama gönüllü donöre iletilir. Adım adım bütün durumlarda donöre tüm bilgilendirmeler yapıyoruz."
Ünal, Türkiye'de kemik iliği nakli bekleyen binlerce hastanın olduğunu belirterek, "Gönüllü vericilerimiz kemik iliği naklini organ nakli gibi ameliyatlı bir işlem olarak algılamasınlar. Ülkemizde kemik iliği nakil sayısı yaklaşık 3 bin civarında ama yapılması gereken nakil sayısı ise 5-6 bin arasında. 2 ila 3 bin kişiye ise çoğunluğu yeterli ve zamanında uygun kemik ilik bulunamadığı için nakil yapılamıyor" diye konuştu.
İlik naklinin zor bir süreç olmadığını, gönüllü vericiler açısından hiç bir riskin bulunmadığını dile getiren Ünal, "Nakil sonrası donörler bize herhangi bir hastalığın ortaya çıkıp çıkmayacağını soruyor. Nakil sonrası donörlerde kesinlikle bir risk oluşmuyor" şeklinde konuştu.
Bir hastanın kardeşi dışında ilik bulma oranı 1 milyonda bir
Hastalar için kardeş dışında ilik bulma imkanının çok zayıf olduğunu anlatan Ünal, bir hastaya kardeşten uygun doku bulunduğunda, nakil işleminin yapılmasının 1 ayı geçmediğini bildirdi.
Ancak bir hastanın uygun kardeş vericisi yoksa yurtdışı taramalarına başladıklarını belirten Ünal, şöyle devam etti:
"Bir hasta için kardeşi dışında ilik bulma oranı 1 milyonda bir. Bizim bankamızda 1 milyon veri olacak ki istediğimiz kişiye istediğimiz anda ilik bulabilelim. Türkiye'de tarama başlıyor ama uygun iliği yine bulamıyoruz. Yurtdışı için yapılan tarama ise yaklaşık 1,5-2 ay sürüyor. Arkasından bunun teyit edilmesi için 1- 2 ay yine kan isteniyor tekrar kan gönderiliyor yeniden bakılıyor ve doğrusu 3 aydan önce uygun ilikle ilgili bir veri alamıyoruz. Veriyi aldık diyelim bunların tekrar teyit edilmesi, iliğin ordan gelmesi, bu işlemler içinde en az 2-3 ay daha bekliyoruz. Bir hastanın yurtdışında bir veri bankasından, Avrupa'dan, Amerika'dan ilik alıp da onu hastaya nakledebilmemiz en az 6 ay sürüyor. Böyle bir durumda da remisyona girmiş hasta nüks oluyor. Nüks olan bir hastayı da çeşitli nedenlerle remisyona tekrar sokamıyoruz. Belki de kaybediyoruz. Hasta 2 ve 3. kemoterapilerini almak durumunda kalıyor ve bu şekilde hastalar için çok ciddi bir zaman kayboluyor."