Kılıçdaroğlu tek aday

Kılıçdaroğlu bin 200 delegenin imzasıyla CHP Genel Başkanlığına aday gösterildi

YAYINLAMA
GÜNCELLEME
ANKARA - CHP İstanbul Milletvekili Kemal Kılıçdaroğlu, bin 200 delegenin imzasıyla CHP Genel Başkanlığına aday gösterildi.
Kılıçdaroğlu, kayıtlı bin 250 delegeden bin 200'ünün imzasıyla CHP Genel Başkanlığına aday gösterildi. Kılıçdaroğlu'nun seçimi kazanması halinde CHP'nin 7. CHP Genel Başkanı seçilmiş olacak.
CHP Tüzüğüne göre, genel başkan adaylığı için delegelerin yüzde 20'sinin imzası gerekiyor.
CHP Kurultayı bugünkü çalışmalarını, Genel Başkanlık seçimiyle tamamlayacak.
Kurultayda yarın, 80 kişilik Parti Meclisi (PM) ve 15 kişilik Yüksek Disiplin Kurulu (YDK) üyelerini belirleyecek.
Kılıçdaroğlu: Kurultay'dan sonra hemen meydanlara koşacağız
CHP Genel Başkan Adayı Kemal Kılıçdaroğlu, kurultaydan hemen sonra "meydanlara koşacağını" söyledi.
Kılıçdaroğlu, CHP 33. Olağan Kurultayı'nda soruları yanıtlarken, CHP'nin iktidar olma yolunda hızla ilerlediğini söyledi. Kılıçdaroğlu, "Bu işin doğusu batısı, kuzeyi, güneyi yok. Her yere gideceğiz, bütün insanlarımızı kucaklayacağız. Doğudaki sorun ile batıdaki sorun arasında bir fark yok. Yeter ki biz kararlılıkla yolumuza devam edelim" dedi.
Kurultayın coşkulu geçtiğini belirten Kılıçdaroğılu, "İktidara koşuyoruz. Meydanlarda da böyle olacak" diye konuştu.
Kılıçdaroğlu, Kurultaydan hemen sonra "meydanlara koşacaklarını" ifade etti.
Kurultaya kravatsız katıldığının anımsatılması üzerine, "Böyle kendimi halka daha yakın hissediyorum. Burada resmi bir görev yok. Halkla kucaklaşacağız" diye konuştu.
2002'den beri kurultaylara katıldığını, halkın teveccühünün kendisini bugünkü noktaya taşıdığını belirten Kılıçdaroğlu, Rahşan Ecevit'in kurultaya katılmasından duyduğu memnuniyeti de dile getirdi. Kılıçdaroğlu, "Halkın beklentilerine uygun bir tablo ortaya çıkaracağız. Ben de mutlu olacağım, halkımız da mutlu olacak" dedi.
Hükümet çalışmalarına eleştiri getirmekten çok, kendi çözümlerini halka anlatacaklarını bildiren Kıçıldaroğlu, "Temel hedefimiz bu" diye konuştu.
"Halk kendi sorunlarına kilitlenen bir siyasi lidere susamıştı"
Delegeler arasında oturan Kılıçdaroğlu, gazetecilerin soruları üzerine, halkın kendi siyasi sorunlarına kilitlenen bir siyasi lidere susadığını, kurultay salonunundaki coşkunun bunun ifadesi olduğunu söyledi. Kılıçdaroğlu, "Biz de onlara tercüman alacağız" diye konuştu.
Kılıçdaroğlu'nun yanında oturan CHP Genel Sekreteri Önder Sav ise uzun süredir böyle coşkulu bir kurultay görmediğini ifade etti. Sav, "Kısa süre önce CHP'lileri umutsuzluğa iten günlerin geride kaldığını görüyorum. CHP ailesinin bir bütün olarak bu salonda bütünleştiğini görüyorum. İnanıyorum ki CHP'lilerin bu birlikteliği, bu kararlılığı ve bu coşkusu çok kısa süre sonra CHP'yi iktidar koltuğuna oturtacaktır" dedi.
Aile içinde tartışmalar olabileceğini kaydeden Sav, "Bunları geride bıraktık. Ümit ediyorum ki bunlar birer tatlı anı olarak kalacaktır" diye konuştu.
CHP Genel Başkan Vekili Cevdet Selvi
CHP Genel Başkan Vekili Cevdet Selvi, partisinin 33. Olağan kurultayının tarihi kimlik ve kuruluşuyla CHP'nin, CHP örgütlerinin CHP'lilerin birlik ve beraberliğini daha da pekiştireceği, Türkiye'nin sahipsiz ve meydanın boş olmadığını en güçlü sesleriyle herkese duyuracağı bir kurultay olacağını söyledi. 
Selvi, kurultayda yaptığı açılış konuşmasına Zonguldak'ta maden ocağında hayatını kaybeden işçilere Allah'tan rahmet, yakınlarına ise başsağlığı dileyerek başladı. Selvi, "Başbakan Recep Tayyip Erdoğan ve hükümetin bu tür faciaları mesleğin kaderi olarak görmekten kurtulması ve gerekli önlemleri bir an önce yapması gerektiğini" söyledi.
Türkiye Cumhuriyeti'ni kuran ve bugüne kadar dimdik ayakta duran CHP'nin 33. Olağan Kurultayı'nın bütün ülke tarafından dikkatle takip edildiğini belirten Selvi, Türkiye'nin her alanda büyük sıkıntılar yaşadığı bir dönemden geçildiğini ve böyle bir dönemde vatandaşın umudu olduğunu savundu. 
Selvi, Türkiye'nin 8 yıllık AK Parti iktidarında dış güçlerin de katkısıyla tam olarak kuşatıldığını, CHP'nin de hedefe konulduğunu iddia etti. Ülke sorunlarının çözümünün CHP'de olduğunu belirten Selvi, 33. Olağan Kurultay'da bu çözümlerin tartışılacağını ve ortaya konulacağını anlattı. 
CHP'nin birlik ve beraberliğini hiç kimsenin bozamayacağını ifade eden Selvi, "Dikta heveslilerine sesleniyorum, hiç umutlanmasınlar, bu kurultay tarihi kimlik ve kuruluşuyla CHP'nin, CHP örgütlerinin CHP'lilerin birlik ve beraberliğini daha da pekiştireceği, Türkiye'nin sahipsiz ve meydanın boş olmadığını en güçlü sesleriyle herkese duyuracağı bir kurultay olacaktır" dedi. 
Cevdet Selvi, CHP'nin bugüne kadar her türlü saldırıyı bertaraf etmiş güçlü bir kurum olduğunu ifade ederek, "Hiçbir güç CHP'yi susturamayacağını, teslim alamayacağını şimdiden anlamalı. Çünkü CHP Türkiye'nin teminatıdır, aydınlık geleceğidir" diye konuştu.
CHP'nin kendisine yakışır bir kurultay gerçekleştireceğine inandığını vurgulayan Selvi, partiye emek veren, katkı sağlayan herkese teşekkür etti. 
Divan Başkanı Kemal Anadol
CHP 33. Olağan Kurultayında Divan Başkanlığına seçilen İzmir Milletvekili Kemal Anadol, "Türkiye'nin esenliğe çıkmasının tek yolunun, CHP iktidarı olduğunu" savundu.
Anadol, konuşmasına, kurultayın onur konuğunun Rahşan Ecevit olduğunu söyleyerek başladı.
Zonguldak'ta hayatını kaybeden maden işçilerini rahmetle andıklarını ifade eden Anadol, iş kazalarının takipçisi olacaklarını kaydetti.
Anadol, kurultayın, Türkiye, demokrasi ve gelecek için parlak bir sayfa açmasını temenni etti.
CHP'nin, dünyanın en eski partilerinden biri olduğunu dile getiren Anadol, Atatürk 19 Mayıs'ta Samsun'a çıktığında ülkenin içinde bulunduğu durumu anlattı.
Anadol, CHP'nin, Atatürk'ün önderliğinde, saltanat ve hilafeti kaldırarak milli iradeye dayanan cumhuriyeti kuran bir parti olduğunu anlattı.
CHP'nin, ülkenin ve milletin, kötü yazgısını tersine çeviren ve mucizeler yaratan bir parti olduğunu ifade eden Anadol, CHP'nin, bugünkü AB uyum yasalarını 80 yıl önceden gerçekleştirdiğini söyledi. Anadol, "Bu devrimler olmasa, yazıları soldan sağa değil, sağdan sola okuyacaktık. Takvimiz, kıyafetlerimiz, kanunlarımız başka olacaktı. Ülkenin dört bir yanını demir ağlarla öremeyecektik, kadınlarımıza Avrupa'dan önce seçme ve seçilme hakkı veremeyecektik, kadın hakim, kadın vekil göremeyecektik" diye konuştu.
Kemal Anadol, CHP'nin, 27 yıllık tek parti iktidarından sonra, kendi iradesiyle, ülkeye çok partili demokratik yaşamı getirdiğini, 14 Mayıs 1950'da seçmenin önüne sandığı koyarak, iktidarı muhalefete devrettiğini anımsattı.
"Küllerinden doğdu"
Anadol, CHP'nin, Bülent Ecevit'in önderliğinde "Emek en yüce değerdir" diyen bir parti olduğunu, 12 Eylülün ardından kapatıldığını, 9 Eylül 1992'de küllerinden doğduğunu, siyasal yaşamdaki onurlu yerini aldığını, Deniz Baykal'ın liderliğinde, 1 Mart tezkeresini reddettirdiğini anlattı. Anadol, böyle bir partinin mensubu olmakla ne kadar övünseler az olduğunu dile getirdi.
Tarımın yok edildiğini, esnafın kan ağladığını, emeklilerin ayakta zor durduğunu, iktidarın, sivil darbe özlemi içinde olduğunu savunan Anadol,  "Ülkemizin esenliğe çıkmasının tek yolu CHP iktidarıdır. CHP'ye gönül verenler, görev alanlar partimizi iktidara getirmekte kararlıdır" dedi.
Bu konularda ilginizi çekebilir