”Kimse bizi bayrak konusunda test etmesin”
Başbakan, medyada inceden inceye bayrağın tartışma konusu yapıldığını belirterek bu durumun açık bir tahrikten başka bir şey olmadığını söyledi
KIZILCAHAMAM - AK Parti Genel Başkanı ve Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, "Bu ülkede bayrak kavramı denince AK Parti ile kimse bunun tartışmasına giremez. Kimse de bizi asla bayrak konusunda test etme cüretine, yanlışına girmesin. Vatan noktasında giremez, millet noktasında giremez." dedi.
Erdoğan, partisince Kızılcahamam'da Asya Termal Tatil Köyü'nde düzenlenen 14. İstişare ve Değerlendirme Toplantısı'nın kapanışında bir konuşma yaptı.
Bu ülkede bayrak kavramı denince AK Parti ile kimse bunun tartışmasına giremez. Kimse de bizi asla bayrak konusunda test etme cüretine, yanlışına girmesin. Vatan noktasında giremez, millet noktasında giremez."
"Resmi dil" konusuna da değinen Başbakan Erdoğan, "Efendim, resmi dil ne olacakmış? Kaç kere söylendi bu. Ama kulağın duymuyor ne yapayım. Bizim tek resmi dilimiz var, bu da Türkçe'dir" dedi.
Ana dil ile ilgili yapılması gerekenlerin yapıldığını belirten Erdoğan, şöyle devam etti:
"Ana dil ile ilgili olarak biz zaten yapacağımızı yaptık. Herkes ana dilini konuşur. Kurslar açtık bununla ilgili. Bu iktidar bunu yapmadı mı? Büyük bir coşkuyla heyecanla gittiler ama daha sonra baktık ki o kurslara gidenler pek olmadı. Bunun da açılımını biz yaptık.
Kalkıp da resmi dil gibi bununla ilgili bize tehdit sallamaya kalkıyorsan kusura bakma, bunu kaç kez söyledik. Arkadaşlarım söyledi, ben söyledim ama duymuyorsun ne yapayım.
Buradan bugün tekrar teyiden söylüyorum, ülkemin üzerinde biz operasyona, ameliyata bu coğrafya üzerinde asla müsaade etmeyiz. Bunu böyle bilin. Asla müsaade etmeyiz. Çünkü, madem ki, 72 milyonun kardeşliğini konuşuyoruz, madem ki, birbirimizi yaratandan ötürü seviyoruz o zaman bu coğrafya üzerinde ameliyatı kim, niçin, niye, nasıl düşünebilir? Buna müsaade edebilir miyiz? Asla. Böyle bir şeyi birileri aklından geçirebilir ama AK Parti iktidarı böyle bir şeye asla müsaade etmez. Milletimiz bu oyunlara gelmez, bu tahriklere de alet olmaz. Şehitlerimizin aziz hatırasını, gazilerimizi, şehit ve gazi ailelerini kendi çirkin siyasi hırsları için malzeme olarak kullanmak gibi bir gaflete, bir dalalete düşenler de ayrı bir yanlış içinde olurlar, bu millete daha büyük zarar verirler."
"Geri gelen teröristlere ev, maaş, para verileceği" yönünde haberler çıktığını anımsatan Başbakan Erdoğan, şöyle konuştu:
"Aslı astarı olmayan tamamen yalana, iftiraya dayanan haberleri kasıtlı olarak yayıyorlar. Bakıyorsun yazılı medyada, görsel medyada çıkıyor. Kim söylemiş bunu, Başbakan mı söylemiş, koordinasyondan sorumlu bakan mı söylemiş veya kabinedeki herhangi bir bakan mı söylemiş, kim söylemiş? Ördek dedi... Var ya, o zaman yağmur yağacak. Bu yolla vatandaşımızın, hissiyatını galeyana getirmek isteyenlere ne olur kimse itibar etmesin. Açık söylüyorum, bütün bu kirli oyunların karşısında biz AK Parti samimiyetini, dürüstlüğünü ortaya koyacağız."
"Dünyanın en yüksek oranlı faiz ödeyen ülkeleri arasındaydık"
Başta ekonomi olmak üzere Türkiye'nin çok daha kalkınmış müreffeh ülke konumuna yükseleceğini, vatandaşa hep birlikte anlatacaklarını kaydeden Başbakan Erdoğan, "Ülkemizin daha da güçleneceğini, demokrasimizin daha da yüceleceğini, huzurun istikrarın, refahın hızla tavan yapacağını milletimizle paylaşacağız" dedi.
Bu süreçten herkesin kazançlı çıkacağını özellikle vurgulayacaklarını dile getiren Erdoğan, iktidara geldiklerinde devletin yüzde 63 oranında borçlanma faizi ödediğini, bugün nereden nereye gelindiğinin rakamlara bakıldığında daha iyi anlaşılacağını söyledi.
Bu faiz oranının düşmesinin ne demek olduğunu millete anlatmanın gerektiğini vurgulayan Erdoğan, şöyle devam etti:
"Bu, geçmişteki yönetimlerin... Kimin faiziydi bunlar? Bizden önceki yönetimlerin. Şu anda bağırıp duran MHP'nin, DSP'nin geçmişte CHP'nin. Bütün bunların borçları. Biz bunları ödüyoruz ve böyle borçlanmışlar, 3 haneli rakamlara çıkmışlar. Şimdi yüzde 7-8'lere düştü. Buralara geldik. Bu bir yönetim başarısı değil de nedir? Dünyanın en yüksek oranlı faiz ödeyen ülkeleri arasındaydık. Bu yüksek faiz oranı birçok farklı sebebin yanında terörden, istikrarsızlıktan, huzursuzluktan, gelecek kaygısından, umutsuzluktan kaynaklanıyordu. Benim işçi kardeşim, memur kardeşim bunu sen ödüyordun sen ama şu anda bunu anlatıyorlar mı? Yok. İşte enflasyon yüzde 30, nereye düştü şu anda yüzde 5, yüzde 25 düşük faiz. Bu kimin cebinden çıkıyordu, bu senin elindeki paranın satın alma gücünün erimesi demekti. Kartopu gibi güneş karşısında eriyordu.
Şimdi bu düştü ama muhalefet bunu hiç konuşabiliyor mu? Konuşamaz. Geçen dönemde hep cari açığı konuştular. Bakalım şimdi neyi konuşacaklar. Bakalım bu bütçede şimdi ne konuşacaklar. Şimdi cari açık iyice minimize oldu. Şimdi ellerinde tek şey var. 'Bütçe açığı, işsizlik' diyecekler. Kendilerine dünyayı örnek vereceğiz o kadar. Bugün bütçe açığı denildiğinde dünyadaki bir numaralı ülke ABD. İşsizlik... AB üyesi ülkeleri ortada. Japonya da nereden nereye geldi."