Kiraları banka kanalıyla tahsil etmeye/ödemeye başladınız mı?

YAYINLAMA
GÜNCELLEME

VERGİ PORTALI / M. Bilgütay YAŞAR

bilgutay.yasar@tr.pwc.com

06.08.2008 tarihli DÜNYA Gazetesi'nde de yazdığım üzere 01.11.2008 tarihinden itibaren kiraların bankalar aracılığıyla tahsil edilme zorunluluğu başlamış bulunmaktadır. Konunun kamuoyunda yeterince tartışılmadığı ve bilinmediğini düşünerek aynı yazıyı tekrarlama ihtiyacı duydum

Zorunluluğun yerine getirilmemesi önemli tutarlarda cezayı gerektirmesi nedeniyle konutlarından kira geliri elde eden okuyucularımız ile işyerlerini kiraya veren ve kiralayan okuyucularımızın bu yazıyı dikkatlice okumalarını salık veririm.

Kimler bu kapsamda?

1- Evinizi konut olarak kiraya vermişseniz ve aylık kira tutarınız 500 YTL ve üzerinde ise,

2- Sahibi olduğunuz işyerini kiraya vermişseniz (kira tutarı ne olursa olsun),

3- İşyerinizde kiracı iseniz (ödediğiniz kira tutarı ne olursa olsun)

tahsil ettiğiniz ya da ödediğiniz (sadece işyeri için) kiraların banka ya da posta idaresi tarafından düzenlenmiş belgelerle tevsik edilmesi zorunlu hale getirilmiştir.

Zorunluluk kapsamına girmek için konutlarda, her konuttan alınan tutarın 500 YTL'yi geçmesi gerekmektedir. Örneğin üç adet konutunu 300'er YTL'ye kiraya verilmesi durumunda ödemelerin bankalar aracılığıyla tahsil edilme zorunluluğu bulunmamaktadır. İşyerlerinde ise 500 YTL sınırı söz konusu olmayıp, tutar ne olursa olsun ödemenin ve tahsilatın bankalar aracılığıyla yapılması zorunlu olacaktır.

Bankalar ve posta idaresi tarafından düzenlenen dekont ve hesap bildirim cetvelleri bu tevsik için yeterli olacaktır. Bankaların internet şubelerince düzenlenen belgelerde kullanılabilecektir.

Uygulama nasıl olacak?

Eğer yukarıda belirttiğimiz kapsama giriyorsanız, tahsil edeceğiniz (hangi döneme ait olursa olsun) konut ve işyeri kiraları ile ödeyeceğiniz işyeri kirasını mutlaka banka ya da posta aracığıyla tahsil etmeniz ya da ödemeniz gerekecek.

Anlaşılacağı üzere işyerleri için hem kiracıya hem de malike zorunluluk getirilmişken, konutlar için sadece ev sahibine bankayı kullanma zorunluluğu getirilmiştir. Bununla birlikte ev sahibi kirasını banka kanalıyla isteyeceğinden kiracı da dolaylı olarak kapsama girmiş olacaktır. Ancak paranın banka kanalıyla tahsil edilmemesi durumunda cezaya muhatap olacak kişi ev sahibi olacaktır.

Bu uygulamada banka ya da posta dekontlarının her hangi bir vergi dairesine ibraz etme ya da gönderme zorunluluğu bulunmamaktadır. Ancak yapılacak incelemelerde uygulamaya uyulmamış olması halinde sorumlular aşağıda açıklayacağımız cezaları ödemek zorunda kalacaklardır.

Zorunluluğa uyulmaz ise ne olacak?

Uygulama kapsamındaki kişiler zorunluluğa uymadıkları takdirde işleme konu tutarın yüzde 5'i tutarında özel usulsüzlük cezası ödeyeceklerdir. Ancak bu ceza;

- Birinci sınıf tüccar ya da serbest meslek erbabı için 1.490 YTL'den,

- İkinci sınıf tüccarlar, defter tutan çiftçiler ve kazancı basit usulde tespit edilenler için 680 YTL den,

- Yukarıda yazılı olanlar dışındakiler için ise 320 YTL'den az olamayacaktır.

Örneğin Emekli Mehmet Amca, sahibi olduğu evden 500 YTL ve üzerinde kirayı aynı apartmanda oturan kiracısı Ayşe Hanım Teyze'den elden almış ise 320 YTL özel usulsüzlük cezası ödeyecektir. Ayşe Hanım Teyze'nin bir ceza ödemesi söz konusu olmayacaktır. Eğer Mehmet Amca bir yıl boyunca tüm kiralarını bu şekilde tahsil ederse cezası 320 X 12 = 3.840 YTL olacaktır. Tabii böyle bir durumda varın Mehmet Amcanın halini siz düşünün.

Mehmet Amcanın her yıl tahsil ettiği kira gelirlerini kuruşuna kadar beyan etmiş olması ve vergisini ödemesi halinde dahi, sırf tahsilatı elden yaptı diye 3.840 YTL caza ile cezalandırılması ne kadar hakkaniyete uyacaktır?

Kısacası kurunun yanın da yaş da yanacak gibi gözüküyor aman dikkat!!!!