Liderlerden 30 Ağustos mesajları

Liderler, Büyük Zafer'in 94. yıldönümü nedeniyle açıklama yayımladı

YAYINLAMA
GÜNCELLEME

Devletin zirvesi 30 Ağustos Zafer Bayramı'nın 94. yılı dolayısıyla kutlama mesajı yayımladı. Liderler, mesajlarında darbe girişimine ve teröre karşı mücadelede kararlılığı vurgulayarak, birlik ve beraberlik çağrısı yaptı.

Cumhurbaşkanı Erdoğan yayımladığı mesajda, “Bugün, Anadolu’nun vatanımız olarak yeniden tescili olan Büyük Zafer’in 94. yıl dönümünü, milletimizle ve Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti’ndeki kardeşlerimizle beraber büyük bir gurur ve heyecanla kutluyoruz.Türkiye’de ve dünyanın farklı ülkelerinde yaşayan milyonlarca vatandaşımızın 30 Ağustos Zafer Bayramı’nı gönülden tebrik ediyorum. 1919’da zor şartlar ve yokluklar içerisinde yakılan istiklal meşalesi, Gazi Mustafa Kemal’in ve silah arkadaşlarının öncülüğünde 30 Ağustos Başkomutanlık Meydan Muharebesiyle zaferle taçlanmıştır” dedi.

“30 Ağustos, “Ya istiklal ya izmihlal” tercihiyle başbaşa bırakılan bir milletin, neleri başarabileceğinin, bağımsızlık ve onuru için neleri göze alabileceğinin en açık ispatıdır” diyen Cumhurbaşkanı Erdoğan, mesajını şöyle sürdürdü: “30 Ağustos 1922’de Türk milleti, boyunduruk kabul etmeyeceğini, bağımsızlığını hiçbir şekilde terk etmeyeceğini tüm dünyaya ilan etmiştir. Bundan 94 yıl önce Dumlupınar’da aziz şehitlerimizin destansı mücadeleleri ve mübarek kanlarıyla tescil edilen iradeye bugün de sahibiz. Cumhuriyetimizi ilelebet payidar kılmak; ekonomik, siyasi ve sosyal olarak ülkemizi muasır medeniyetler seviyesinin üzerine taşımak için var gücümüzle çalışıyoruz. Bu yıl hayata geçirdiğimiz Osman Gazi Köprüsü ve Yavuz Sultan Selim Köprüsü gibi ülkemizin gurur kaynağı olan projeler, mücadele azmimizin en somut tezahürüdür. Ülkemizi kutlu yürüyüşünden alıkoymak isteyen terör örgütlerinin hain saldırılarına aldırmadan, ihanet çetelerini bozguna uğratarak, birlik, beraberlik ve dayanışma içinde mücadelemiz sürecektir.

Cumhurbaşkanı Erdoğan mesajını şöyle sürdürdü: ”15 Temmuz kanlı darbe girişimi karşısında milletimizin ortaya koyduğu tavır, bu topraklarda “Büyük Taarruz” ruhunun ne kadar diri olduğunun ifadesidir.

O gece, Türk’ü, Kürt’ü, Laz’ı, Çerkez’i, Sünni’si ve Alevi’siyle tüm Türkiye, ortak değerlerimiz etrafında kenetlenmiş, asker elbisesi giymiş FETÖ terör örgütü mensuplarını hezimete uğratmıştır.

15 Temmuz’da sokaklarda, meydanlarda destanlaşan ruh, 7 Ağustos 2016 tarihinde 5 milyon kişinin katıldığı tarihi Yenikapı Mitingi ile adeta şaha kalkmıştır. Türkiye aynı dönemde, FETÖ yanında DAİŞ ve PKK gibi terör örgütlerinin sivilleri, güvenlik görevlilerimizi, çocukları ve masum insanları hedef alan saldırılarına maruz kalmıştır. İsimleri farklı, ama aynı merkez tarafından yönetilen bu terör örgütlerinin tek hedefi,15 Temmuz ve 7 Ağustos’ta vücut bulan “Yeni Büyük Taarruz Ruhu”nu zedelemek, bu ülkeye diz çöktürmektir.”

Türkiye’nin, terör örgütleri arasında ayrım yapmadığını ifade eden Cumhurbaşkanı Erdoğan, mesajını şu sözlerle tamamladı: 

“Türkiye, vatandaşlarının can güvenliğini sağlayacak adımları hem ülke toprakları içinde, hem de terör örgütlerinin yuvalandığı komşu ülkelerde atmaya kararlıdır. Uluslararası Koalisyon ile işbirliği içinde 24 Ağustos’ta başlatılan Cerablus harekâtı, bu kararlılığımızın ve irademizin bir yansımasıdır. Operasyonlarımız, DAİŞ, PKK ve onun Suriye kolu YPG gibi terör örgütleri vatandaşlarımız için bir tehdit olmaktan çıkarılana kadar devam edecektir. Bu mücadelede en büyük güven kaynağımız, dostlarımızın desteği yanında, milletimizin 15 Temmuz gecesi ve sonrasında ortaya koyduğu dayanışma tablosudur. Bu vesileyle bir kez daha Cumhuriyetimizin banisi, Büyük Taarruz’un Başkomutanı Gazi Mustafa Kemal’i ve dava arkadaşlarını minnetle yâd ediyor, tüm şehitlerimize ve gazilerimize Allah’tan rahmet diliyorum."

Kahraman: Rahmet ve minnetle anıyorum

TBMM Başkanı İsmail Kahraman yayımladığı mesajda 30 Ağustos'u, "Tarihi, şan ve şerefle dolu asil bir milletiz. İstiklâl Savaşı da, şanlı tarihimizin en önemli safhalarından birini teşkil etmektedir" sözleri ile ifade etti.

Kahraman mesajında şöyle dedi:

"Milletimiz, mevcudiyetini korumak, devletini yaşatmak ve hürriyetine vurulmak istenen prangalardan kurtulmak için 20'nci yüzyılın ilk çeyreğinde büyük bir mücadele vermiştir. Dünyadaki bütün mazlum milletlerin misal aldığı şerefli bir mücadele sonunda, emperyalist zalimlerin milletimize biçtiği esaret kefeni yırtılıp atılmıştır. Ordu millet tanımına uygun olarak kadın-erkek, genç-ihtiyar milletimizin her ferdinin cengâverliğiyle müstevlilerin emellerine ulaşması engellenerek, Anadolu'nun ebedi yurdumuz olduğu bir kez daha tescillenmiş ve tüm dünyaya ilan edilmiştir.Gazi Mustafa Kemal Atatürk'ün başkomutanlığında Yunanlılara karşı kazanılan bu zaferle Anadolumuz düşmandan temizlenmiştir. 30 Ağustos Zafer Bayramımızı kutluyor, aziz şehitlerimizi ve kahraman gazilerimizi rahmet ve minnetle anıyorum."

Yıldırım: Hezimete uğrayacaklar

Başbakan Yıldırım, mesajında, “30 Ağustos 1922, istiklal mücadelemizi zaferle tamamladığımız tarihtir. İşgalci güçler karşısında verdiğimiz destansı mücadele nihayetinde Türkiye Cumhuriyeti vücut bulmuştur. Başkomutanlık Meydan Muharebesi, milletimizin en zor şartlar karşısında bile mücadeleden vazgeçmeyeceğini, vatanını, bayrağını ve hürriyetini canı pahasına koruyacağını bütün dünyaya göstermiştir. Ülkemizi parçalamak isteyenler milletimizin izzetli direnişi karşısında çaresiz kalmışlardır” ifadesini kullandı.

“Bugün de ülkemizin her köşesinde refah ve huzur ikliminin hâkim olması için milletçe birbirimize kenetleniyor; istiklalimizi, cumhuriyetimizi ve demokrasimizi tehdit eden bütün şer odakları karşısında azim ve kararlılıkla mücadele ediyoruz” diyen Başbakan Yıldırım şöyle devam etti:

“Herkes emin olsun ki ülkemizin birlik ve bütünlüğüne kast etmek isteyen güçler, devletimizi bütün azamet ve kudretiyle daima karşılarında bulacaktır. Türkiye Cumhuriyeti'ni darbe teşebbüsleriyle, terörle, tedhişle zayıf düşürmeye çalışan güç odakları emellerine asla ulaşamayacak, millet-devlet kenetlenmesi karşısında mutlaka hezimete uğrayacaklardır. Bu duygu ve düşüncelerle Türk Silahlı Kuvvetlerimizin kahraman mensuplarının ve bütün vatandaşlarımızın 30 Ağustos Zafer Bayramı'nı kutluyorum. Gazi Mustafa Kemal Atatürk'ün önderliğinde bu zaferi bize armağan eden istiklal mücadelemizin bütün kahramanlarını, şehit ve gazilerimizi şükranla yâd ediyorum” dedi.

Kılıçdaroğlu: 15 Temmuz gecesinde de açıkca görüldü

CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu,  30 Ağustos mesajında, “15 Temmuz gecesinde de açıkça görüldüğü gibi, TBMM’nin tüm üyeleri ve yurttaşlarımız Cumhuriyetimiz ve parlamenter demokrasimize yönelen tüm saldırılar karşısında bir duvardır. Anayasal rejimi ortadan kaldırmak; laik, demokratik, sosyal hukuk devletini yıkmak, cumhuriyetimizi, birlik ve beraberliğimizi bozmak isteyen tüm odaklar ve terör şebekeleri bu duvara çarpıp, yenilmeye mahkumdur” dedi.

CHP lideri Kılıçdaroğlu’nun 30 Ağustos Zafer Bayramı mesajı şöyle:

“30 Ağustos 1922, ‘Hangi çılgın bana zincir vuracakmış şaşarım’ diyen halkımızın gür sesinin bütün dünyada yankılandığı gündür. O gün, Ulu Önder Mustafa Kemal Atatürk’ün başkumandanlığında dünyanın mazlum milletlerine umut veren bir zafer kazanılmıştır. Mustafa Kemal Atatürk zaferin önemini, ’30 Ağustos Savaşı, Türk tarihinin en önemli dönüm noktasını oluşturur. Milli tarihimiz çok büyük ve çok parlak zaferlerle doludur. Fakat Türk milletinin burada kazandığı zafer kadar kesin sonuçlu yalnız bizim tarihimize değil, dünya tarihine yeni bir yön vermekte kesin etkili bir meydan savaşı hatırlamıyorum’ sözleriyle tanımlar. Mustafa Kemal, dünya tarihine yön verdiğini vurguladığı 30 Ağustos Zaferi’nin 2. Yıl Dönümünde yaptığı konuşmada, genç Cumhuriyetimizin sorumluluğunu ise ‘Efendiler, artık vatan imar istiyor, zenginlik ve refah istiyor. İlim ve hüner, yüksek medeniyet, hür düşünce ve hür zihniyet istiyor’ şeklinde özetler. Türkiye Cumhuriyeti, Mustafa Kemal’in çizdiği bu hedef doğrultusunda ve ‘Egemenlik kayıtsız şartsız milletindir’ ülküsüne bağlılıkla, daha özgür ve daha çağdaş bir ülke olmanın mücadelesini veriyor. Bu nedenledir ki demokrasimizi kökleştirmek için atacağımız her adım, 30 Ağustos ruhuna eklenen yeni bir zaferdir. 15 Temmuz gecesinde de açıkça görüldüğü gibi, TBMM’nin tüm üyeleri ve yurttaşlarımız Cumhuriyetimiz ve parlamenter demokrasimize yönelen tüm saldırılar karşısında bir duvardır. Anayasal rejimi ortadan kaldırmak; laik, demokratik, sosyal hukuk devletini yıkmak, cumhuriyetimizi, birlik ve beraberliğimizi bozmak isteyen tüm odaklar ve terör şebekeleri bu duvara çarpıp, yenilmeye mahkumdur. Bu duygu ve düşüncelerle, başta 30 Ağustos Zaferi’ni kazanan ve büyük dehasıyla ülkemizin geleceğine ışık tutan Mustafa Kemal Atatürk olmak üzere tüm kahramanlarımızı ve aziz şehitlerimizi rahmetle anıyor; gazilerimize sevgi ve saygılarımı sunuyorum.” dedi.

Bahçeli: Hiç kimse hatırından çıkarmamalı

Türkiye Cumhuriyeti'nin kuruluş şifrelerinin 30 Ağustos Zaferi'nin ruhunda gerçek anlamını bulduğunu belirten Bahçeli, mesajında, "Türk milleti 93 yıl evvel Dumlupınar'da muazzam bir zafere, yankıları halen süren bir kahramanlık destanına imza atmıştır. Esaret emelleri, emperyalist hevesler, düşman tasallutu, küresel abluka milletimizin tertemiz ve imanlı mücadelesiyle hem kırılmış hem de püskürtülmüştür. 30 Ağustos vatanımızın üzerindeki kara bulutları dağıtan, geleceğimizin önündeki kalın duvarları yıkan milli diriliş olarak milli vicdanlardaki yerini almıştır. Mustafa Kemal Atatürk'ün Başkomutanlığında taarruza geçen Türk ordusu; 30 Ağustos 1922'de zalimlerin koalisyonuna ve işgalcilerin küstahlıklarına karşı namus ve şeref müdafaasını hiç çekinmeden, hiç korkmadan yapmıştır. Sonuçta kazanan aziz milletimiz, sonunda başarıyı hak eden fazilet ve hamiyet dolu milli yürekler olmuştur. 30 Ağustos'ta köleliğe, teslimiyete, bağımlılığa, boyunduruğa ve acziyete en kalıcı, en net cevap ve cesur karşılık verilmiştir. Türkiye Cumhuriyeti'nin kuruluş şifreleri, kurucu felsefenin dayandığı temel moral ve motivasyon kaynakları 30 Ağustos Zaferi'nin ruhunda gerçek anlam ve muhtevasını bulmuştur. İstiklalimize kara çalmaya, itibarımıza leke sürmeye cüret eden iç ve dış karanlık odaklar 30 Ağustos'la beraber kovulmuş, hak ettikleri malum akıbetle tanışmışlardır. Türk milletinin kutlu varlığına pranga vurmak için birbiriyle yarışan husumet ittifakı layık olduğu acı dersini meydanlarda almıştır. Bilmek lazımdır ki, şehitlerimiz bu aziz vatanın manevi zırhı, gazilerimiz geçilmez kaleleri mertebesine kademe kademe yükselmişler ve bizlere üzerinde tahribat yapılmasına izin vermeyeceğimiz bir miras bırakmışlardır. Zaferlerimizi gölgeleyip egemenlik haklarımızı savsaklamaya kalkışanlara 30 Ağustos şuuruyla, çelik gibi bir iradeyle ve misliyle mukabele edeceğimizi hiç kimse hatırdan çıkarmamalıdır" ifadelerini kullandı.

MHP Lideri Bahçeli, 30 Ağustos Zafer Bayramı mesajını şu sözlerle sürdürdü:

"Türk milleti tarih boyunca nice zorluğu, nice musibet ve melaneti aşmayı bilmiştir. Gerekirse aynısı heyecan ve kararlılıkla tekrarlanabilecektir. Bu nedenle, bugünkü acıklı ve yürek yaralayıcı ülke tablosundan dolayı hiçbir art niyetli çevre, hiçbir bedbaht ham ve boş hayale kapılmamalı, Türkiye'nin tükenişine şahit olacaklarını düşünmemelidirler. Her gün şehit versek de, her gün terörün hain ve rezil yüzüyle karşılaşsak da, umutsuzluğun koyu sisi gelecekle ilgili parlak düşlerimizin önüne geçemeyecek, insanımızın birbirine düşmanca muamelesine ortam açamayacaktır. Türkiye içinde kıvrandığımız ve gittikçe kemikleşen puslu günleri mutlaka aşacaktır. Türk milleti bugünkü stratejik çalkantıyı, keskin inişi, tuzak ve komplo bezirgânlarının eş zamanlı devreye koydukları imha senaryosunu eninde sonunda rafa kaldıracaktır. Unutulmasın ki, varlığımızın güvencesi 30 Ağustos Zaferi ve taarruz ruhudur. Ve bu ruh hala içten içe kaynamakta, açığa çıkmak için uygun zamanı beklemektedir. Bu düşüncelerle aziz milletimizin 30 Ağustos Zafer Bayramı'nı kutluyorum. Başta Gazi Mustafa Kemal Atatürk olmak üzere, tüm şehitlerimizi, tüm gazilerimizi saygı ve şükranla yâd ediyor, ebediyete irtihal etmiş kahramanlarımıza Cenab-ı Allah'tan rahmet diliyorum"