Mali disiplin sürecek
Başbakan Erdoğan, "Para politikasından, mali politikalardan asla taviz vermeyecek, özel sektörü, finans sektörünü tedirgin edecek, güveni zedeleyecek hiçbir adım atmayacağız" dedi.
İSTANBUL - Mali disiplinden taviz vermeyip; özel sektörü, finans sektörünü tedirgin edecek, güveni zedeleyecek hiçbir adım atmayacaklarını ifade eden Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, karşılıksız para basmayı ise 'modern hırsızlık' olarak tanımladı.
Dış Ekonomik İlişkiler Kurulu tarafından Lütfi Kırdar Kongre ve Sergi Sarayı'nda düzenlenen "Dünya Türk Girişimciler Kurultayı"nda konuşan Erdoğan, kurultayın düzenlenmesine katkı verenlere teşekkür ederek, 2 yılda bir toplanan dünyadaki Türk iş camialarının en geniş platformu olan etkinliğin hayırlı olmasını diledi. Başbakan Erdoğan'ın konuşmasında öne çıkan başlıklar şöyle:
- Türk iş adamları ve girişimcileri modern dünyada, Türkiye'nin öncü güçleri
- Krizin ağır etkilerini üzerinde hisseden her ülke, Türkiye'nin yaşadığı bu deneyimi dikkatle incelemeli
- Tedbirleri almaya, kararlılıkla uygulamaya devam edeceğiz.
- Para politikasından, mali politikalardan asla taviz vermeyecek, özel sektörü, finans sektörünü tedirgin edecek, güveni zedeleyecek hiçbir adım atmayacağız
- Avrupa'daki dalgalanmaya rağmen, krizi en iyi şekilde yönetip, bölgede bir istikrar unsuru olmaya devam edeceğiz
- Bizim en büyük imkanımız, dinamik, girişimci, yenilikçi özel sektörümüz
- Amerika sıkıntı, Avrupa sıkıntı çekiyorsa, karşılıksız para bastılar, ama biz karşılıksız para basmadık. Çünkü biz karşılıksız para basmayı modern hırsızlık olarak tanımladık.
- Bu başarıya ve bu güce rağmen, Avrupa'da yeterince etkin değiliz. Bu tabloyu artık tersine çevirmek durumundayız.
- Bizim, Türkiye olarak, hiçbir ülkenin topraklarında, siyasetinde, idari sisteminde asla ve asla gözümüz yok.
- Kuzey Afrika'ya, Ortadoğu'ya olan yakın ilgimiz tamamen insani nedenlerdendir.
- Biz, 'Bağdat' derken, 'Kudüs' derken, 'Gazze' derken, 'Bingazi, Trablus, Sirte' derken, birileri gibi petrol kuyularını değil, orada akan kanı, dökülen göz yaşını görüyoruz.
- Suriye yönetimi, reformları yapmakta, verdiği sözleri tutmakta isteksiz ve samimiyetsiz davrandı.
"Paranıza sahip çıkın"
Konuşmasında Avrupa'nın içinden geçtiği borç krizine de değinen Başbakan Erdoğan, şu ifadeleri kullandı:
"Bakınız şu anda Eurozone tartışılıyor. Niye? Daha yeni başladınız buna, adımı yeni attınız. Ne oldu da şimdi bunu tartışıyorsunuz? 'Vazgeçelim mi geçmeyelim mi', şimdi bu konuşuluyor. Bakınız bu kadar kısa zamanda nereden nereye geldi. Ama Türkiye'nin böyle bir derdi var mı? Yok. Ve son G-20'de bazıları bana ne diyor biliyor musunuz, liderlerden; 'paranıza sahip çıkın'..."
Kur baskısı ezmeyecek
Erdoğan, Türkiye'nin kendi parasıyla alışveriş yapmaya başladığını, Rusya ve İran ile bunu gerçekleştirdiğini belirterek, "Şimdi aynı şeyi Çin ile inşallah, başlıyoruz, başlayacağız ve merkez bankalarımız artık anlaşmaları o doğrultuda yapıyorlar. İşte bunun adımı atıldı. Bununla birlikte dünyada oluşturulmak istenen o kur baskısını bizim iktidarımız ortadan kaldırıyor. Böylece, benim bu ülkedeki girişimcim bu kur baskısının altında da inşallah ezilmeyecek" şeklinde konuştu.
Doğal afetlere hazır değiliz
Türkiye'nin sadece deprem değil, diğer doğal afetlere de hazır olmadığına dikkat çeken Erdoğan, şöyle konuştu:
"Bu dönemde Çevre ve Şehircilik Bakanlığını kurmak isteyişimin arkasındaki tek neden budur. Çünkü yeni bir yasal düzenlemeyle istedim ki artık biz bu Bakanlıkla bu işe müdahale edelim. Eğer belediyeler olumlu yaklaşım göstermiyorlarsa o zaman Bakanlığımızla müdahale etme imkanı bulalım. Başka çare yok. Şimdi rant meselesi başlıyor. Yarın Allah göstermesin bu binanın altında bu insanlar kaldığı zaman sen bunu hangi parayla ölçeceksin? Biz diyoruz ki 'bunun enkaz bedeli neyse bu belirlenir ve ona göre kaç daire istiyor, iki tane, üç tane, enkaz bedeli eğer bunu karşılıyorsa o kadar verilir'. Eğer bunu karşılamıyorsa, ne istiyorsun kardeşim, iki tane, üç tane... O sağlam dairelerden iki tane, üç tane verilir.''
Başbakan Erdoğan, üç tane alternatifin olduğunu anlatarak, ''Orada oturmak istiyorsan orada, farklı yerlerde yapılanda oturmak istiyorsan farklı yerde. Yok hiçbirini kabul etmiyorsan o zaman kamulaştıracağız, vereceğiz paranı, 'kusura bakma' diyeceğiz'' diye konuştu.
Van'da kalıcı konut inşaatları başlayacak
Şehirlerin de insanlar üzerinde hakkı olduğunu vurgulayan Erdoğan, şöyle devam etti:
''Bunların bedelini ağır ödemek istemiyoruz. Onun için bu adımı atmak zorundayız. Şimdi Van'da süratle, yoğun bir şekilde bu geçiş dönemini atlatacağız, ama hemen şubat-mart itibariyle kalıcı konutlarımıza inşallah başlayacağız. Bu konutlara başlarken, mülk sahibi, kiracı ayrımı yapmıyoruz. Mülk sahipleri de bu yapacağımız konutlardan alabilecekler, alacaklar zaten, hakları. Ayrıca kiracı durumunda olanlar da bu yapacağımız konutlardan 20 yıl vadeyle alma imkanını bulacak. Bu adımı atacağız. Bir de şöyle bir kampanya oluşturuyorlar, diyorlar ki 'TOKİ zorla bizim buralara el koyuyor'. Böyle bir hesabımız yok, böyle bir derdimiz yok. TOKİ'nin başında iş çok, yükü çok. Biz sorunu çözelim, derdimiz bu. Derdimiz bağcı ile değil, bizim derdimiz üzümü yemek. Bunu yapıyoruz.''