Mayınlı arazilere dair tasarı'nın 5. maddesi kabul edildi

Tasarının 4. maddesinden sonra gelmek üzere yeni madde eklenmesine ilişkin MHP ve CHP'li milletvekilleri ile Bağımsız Tunceli Milletvekili Kamer Genç tarafından verilen 6 önerge görüşüldü.

YAYINLAMA
GÜNCELLEME

ANKARA - TBMM Genel Kurulunda, Suriye sınırındaki mayınlı arazilerin temizliğini öngören kanun tasarısının yürürlük maddesi olan 5. maddesi kabul edildi, madde üzerinde verilen 7 önerge ise reddedildi.

Tasarının 4. maddesinden sonra gelmek üzere yeni madde eklenmesine ilişkin MHP ve CHP'li milletvekilleri ile  Bağımsız Tunceli Milletvekili Kamer Genç tarafından verilen 6 önerge görüşüldü. MHP'nin önergesi üzerinde konuşmak üzere kürsüye gelen İzmir Milletvekili Şenol Bal'ın "Sesimize kulak vermenizi istiyoruz. Bizi dinlemeniz çok önemli. Bizi, bastırılmış, örtülmüş, karartılmış vicdanlarınızın sesini duymak için dinlemelisiniz" demesine, AK Parti'li milletvekilleri sıra kapaklarına vurarak tepki gösterdi. Meclis Başkanı Köksal Toptan, MHP'li milletvekillerinin de AK Parti'lilere karşılık vermesi üzerine birleşime ara verdi.

Tartışma, verilen arada da sürdü. AK Parti'li milletvekillerinin kürsüde kalan Bal'a tepkilerini sürdürmesi üzerine, MHP Grup Başkanvekili Mehmet Şandır ve bazı MHP'li milletvekilleri kürsünün etrafına toplandılar. Bazı AK Parti milletvekillerinin kürsüye doğru yönelmesine, eski Devlet Bakanı ve AK Parti Mersin milletvekili Kürşat Tüzmen ile MHP milletvekilleri engel oldu. Bal'a, AK Parti Gaziantep Milletvekili Fatma Şahin ve Malatya Milletvekili Öznur Çalık da oturdukları yerden tepki gösterirken, AK Parti İstanbul Milletvekili Ayşenur Bahçekapılı ise MHP'lilere,"Onlar önce ellerindeki kanı temizlesin" dedi.

MHP Isparta Milletvekili Nevzat Korkmaz da AK Parti sıralarına dönerek, "Odalarımıza gelip 'biz onlardan değiliz' deyip, burada el kaldırıyorlar. İsim de veririz" diye bağırdı.

"Kontrülünü kaybetmiş ruh halini yansıtıyor"

Toptan, verilen aranın ardından birleşimi açarken, MHP Grup Başkanvekili Mehmet Şandır'a söz verdi. Şandır "Tansiyonu yüksek bir görüşme yapıyoruz. Biz, muhalefet yapacağımızı söylemiştik. İçtüzüğün bize verdiği imkanları kullanıyoruz. Hiçbir milletvekilimizin hakaret kastı yok. Kastı aşan beyanlar olabilir, onlar da geri alınır. Ama bir bayan milletvekilinin üzerine yürümüş olmanızı kınıyoruz. Bir milletvekilinin bu muameleye muhatap olmasını üzüntüyle karşılıyorum ve bu tavrın engellenmesini talep ediyorum" dedi.

AK Parti Grup Başkanvekili Bekir Bozdağ, tasarının 4 haftadan beri görüşüldüğünü belirterek, görüşmelerin belirli üslup ve usullerle yapılması gereğini vurguladı. Bozdağ, "Eleştiri sınırları aşılırsa, insanların bir sabrı var. Sabrı taşırdığınızda sağlıklı çalışma ortamı bulamayız" demesine, bazı MHP'li milletvekilleri "açık açık tehdit ediyor" diyerek tepki gösterirken, MHP'li Osman Durmuş'un "Ben sakinim cevap vereceğim" demesi ise gülüşmelere neden oldu.

Toptan, "Kimse kimseyi tehdit edemez" diyerek, tutanaklardan Bal'ın sözlerini okudu. Bal'ın sözlerinin İçtüzüğe aykırı olduğunu belirten Toptan, kastı aşan ifadeleri düzeltmesini istedi. Bal ise yaptığı konuşmada, kabalık yapmadığını ve Genel Kurula hakaret etmediğini belirterek, şöyle konuştu:

"Ama sözümün arkasındayım. Burada baskılanmış, örtülmüş, karartılmış vicdanlarınız derken, bu şekilde olan arkadaşlar varsa vicdanlarının sesine kulak versin dedim. Hakaret kastım yok. Başbakan Mecliste bu tasarının uzaması nedeniyle muhalefete, 'zihinlerinde mayınlar var' diyor. Bu kontrolünü kaybetmiş bir ruh halini yansıtıyor. Bizim zihniyetimizdeki mayınlar zararsızdır. Ancak Başbakan ve şürekasının kafasındaki mayınlardan ziyadesiyle endişeliyiz. Bunun milletin, devletin tahribatına neden olmasından endişeliyiz. Başbakan geçmişle yüzleşmeyi çok seviyor. Bu zihniyeti çok iyi biliyoruz; 'geçmişte faşizan uyulamalar oldu, farklı etnik kökenden olanlar kaçırıldı' diyor. Bu tarih bilmezliğin, sığ düşüncenin, istekleri olmadığında celallenmenin, şuur altının ya da metin dışına çıktığında yapmış olduğu sayısız gaflardan biri midir? Başbakan tarafından mensubu olduğu milletin geçmişini her fırsat aşağılama alışkanlığını, her ortamda özür dilemeye yönelik davranışının psikolojik nedenleri üzerinde durmak gerekir. Önce kendi siyasi geçmişiyle yüzleşsin. Bu bir zihniyetin devamıdır. Lozan'ı sorgulayan, Kurtuluş Savaşının verilmesinden rahatsızlık duyan günümüzdeki uzantısından elbette endişeliyiz. Böyle zihniyetin içindeki mayınların, sınırdaki mayınlardan çok daha büyük tehlike arzediyor. Başbakan'ın tüccar siyaset anlayışına, vatan toprakları ve sınırları dahil mi?"

MHP Aydın Milletvekili Ali Uzunırmak, tasarının, devlet ve vatandaş olma bilinciyle örtüşmediğini ileri sürerek, "Bir ülke söyleyin ki sınırlarını bir tekele devretmiş olsun. Devletin kurumları, yanlış insanlar tarafından temsil ediliyor. Sonra çıkıp kurumlar, makamlar yıpratılmasın' deniyor. Bunu, arkandaki pisliklerle o makama çıkarken düşünmeliydin" dedi.

MHP Antalya Milletvekili Mehmet Günal da "Başbakan kendi grubunu tehdit edebilir ama MHP grubunu hiçbir şekilde tehdit edemez. Tasarının görüşüldüğü geçen haftalarda İsrail büyükelçisinin Şanlıurfa'da, bugün de Mecliste ne işi var? Biz teslimiyetçi değil, milliyetçiyiz. Soroz'un değil, Toros'un çocuklarıyız" dedi.

"Tasarı kendi içinde çelişkili"

CHP Bursa Milletvekili Onur Öymen, tasarının, Ottowa Anlaşmasının tamamını kapsamadığını, kendi içinde çelişkili olduğunu ifade ederek, hukukun temel ilkelerine aykırı bir iş yapıldığını söyledi.

Danıştayın, arazinin mayından temizlenmesi ile tarım amaçlı kullanıma verilmesinin ayrı işler olduğuna yönelik kararına işaret eden Öymen, bu tasarıyla, Danıştayın kararının geçersiz hale getirildiğini belirtti.

Mayın temizleme için para olmadığının söylendiğini, BM fonunda bu amaçla para bulunduğunu dile getiren Öymen, "Madem paranız yok bu fona başvurdunuz mu?" diye sordu.

Öymen, eski Başbakan Yardımcısı Abdüllatif Şener'in, "adrese teslim ihale" sözüne dikkati çekerek, "İyi ki denizlerimizde, karasularımızda mayın yok. Yabancılara, karasularımızı da teslim ederdiniz" görüşünü savundu.

Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'ın, "monşer eskisi" sözüne de cevap veren Öymen, şerefli bir meslekten geldiklerini, kimseye "Belediye Başkanı eskisi" demediklerini belirtti.

CHP'li Öymen, "Bu şekilde devam ederseniz, gideceğiniz yer Yüce Divan'dır" diye konuştu.

"Burada olması gerekiyordu"

MHP Sakarya Milletvekili Münir Kutluata, üzerinde tartışıldıkça tasarının vehametinin ortaya çıktığını dile getirdi.

Temizleme sonrasında verilecek arazinin ne kadar olduğunu, ne karşılığında ve kime verildiğini soran Kutluata, "arazilerin mayınları temizleme karşılığı verildiğini" söylemenin, milletin izanıyla alay etmek anlamına geleceğini söyledi. Kutluata, 510 kilometrelik bir alan için tarım işletmesinin düşünülemeyeceğini, daha geniş bir organizasyonun, bir devletin ortaya çıkması gerektiğini kaydetti.

AK Parti Gaziantep Milletvekili Mehmet Erdoğan ise mayınların temizlenmesiyle, yaklaşık 50 yıl boyunca gübre görmeyen toprakların tarıma açılacağını, işsizliğin önlenmesine katkı sağlayacağını vurguladı.

Madde üzerindeki soruları Hükümet adına Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Taner Yıldız yanıtladı. Yıldız, ancak bazı soruları Maliye Bakanı Mehmet Şimşek'in yanıtlayabileceğini, Şimşek'in de başka bir toplantı nedeniyle Genel Kuruldan ayrıldığını söyledi. Birleşimi yöneten TBMM Başkanı Köksal Toptan ise Maliye Bakanı'nın bu toplantıdan daha önemli bir toplantısının olmaması, Genel Kurulda bulunması gerektiğini belirtti.

Madde üzerindeki konuşmaların ardından iktidar ve muhalefet milletvekillerince verilen 7 ayrı değişiklik önergesi reddedildi.

Önergesi üzerinde söz alan CHP Konya Milletvekili Atilla Kart, tasarının mevcut haliyle yasalaşması halinde Anayasa Mahkemesine gideceklerini, mahkeme iptal kararı verdiği takdirde, ilgili firma faaliyete başladığı için Türkiye'nin tazminat sorumluluğuyla karşı karşıya kalabileceğini söyledi.

MHP Mersin Milletvekili Behiç Çelik, "Suriye neden susuyor, Esad neden konuşmuyor?" diye sordu.

DSP İzmir Milletvekili Harun Öztürk ise mayın temizleme işi için Hükümetin bütçeden kaynak ayıramayacağı iddiasının doğru olmadığını, tasarının iç ve dış güvenlik açısından ciddi riskler taşıdığını belirtti.

Tasarının 5. maddesi, yapılan açık oylama sonucunda 84 ret oyuna karşılık 235 oyla kabul edildi.

Toptan, daha sonra birleşime 1 saat ara verdi.