Modernize Gümrük Kodu'nun (MCC) son durumu
Mehmet ÇARDAK / Gümrük Müşaviri
1992 yılında Avrupa Birliği (AB) ülkeleri arasında sınırların kalkması ve serbest dolaşım, AB'nin ilk gümrük kodunun Jacgues Delor başkanlığında uygulanmasına sebebiyet verdi. 11 Eylül 2001 olayları ise, ABD'nin terör ile mücadeleye ağırlık vermesine sebep oldu. Bu çerçevede, dünyada seyir halinde olan 200 milyon konteynerin, birer potansiyel terörist tehlike teşkil ettiği kabul edildi. ABD, Avrupa Birliği'nden gümrük kodunu güvenlik unsurunu göze alarak değiştirmesini talep etti. Şubat 2002'de MCC (Modernize Gümrük Kodu) Avrupa Parlamentosu ve Avrupa Konseyi tarafından kaleme alındı.
Modernize Gümrük Kodu'nun (MCC) belli başlı üç amacı bulunuyor.
1) Teröre karşı güvenliğin artırılması,
2) Gümrük işlemlerinin basitleştirilmesi, yani eşya dolaşımının hızlandırılması,
3) Tüm matbu evrakların ortadan kaldırılıp bilgisayar ortamına alınması.
Türkiye'nin, Avrupa Birliği'ne namzet ülke sıfatı ile AB Üyelik Yönetmeliği'nin 25'inci maddesine göre, üyeliğe kabul edilmeden Modernize Gümrük Kodu'na uyum sağlaması ve uygulayabilmek için gereken altyapıyı hazırlaması gerekiyor.
Altı yıllık çalışma ve AB ülkeleri ile sürdürülen müzakereler neticesinde; 23 Nisan 2008 tarihinde MCC onaylanıp yayınlandı ve geçerlilik kazandı. Geçerlilik kazanmasına rağmen uygulanmaya başlanamadı. Avrupa Yönetmelik Komisyonu'nun 'MCCİP' adı altında yayınlanan MCC'nin yönetmeliğini hazırlamaya başladı.
MCCİP'in 2013 yılında nihai halini alması bekleniyor ise de AB ülkelerinin bu uygulamayı başlatabilmesi için tüm AB ülkelerinin ağır bir altyapıyı tamamlaması gerekiyor. Bu altyapı hem teknik, hem de ülkenin kendi parlamentosunda kabul ettireceği kanun ve yönetmeliklere dayalı olduğundan MCC'nin 2018/2020 yılından evvel içeriğinin tümü ile uygulanamayacağı düşünülüyor.
1992 Kodu hâlâ geçerliliğini korumakla birlikte, MCC'ye bir geçiş süreci yaşanıyor. Bu geçiş sürecinde MCC'nin bazı maddeleri uygulamaya alınıyor. Gümrük Müşavirleri için asıl zorluk bu geçiş sürecinin getirdiği değişikliklerden kaynaklanan belirsizlikleri açıklığa kavuşturup, takip etmek oluyor. MCC'nin başlıca getirdiği yeni uygulamaların tamamının terör ile mücadeleye, güvenliğe ve işlemleri hızlandırmaya yönelik olduğu gözlemleniyor.
1992 Gümrük Kodu'ndan farklı olarak MCC, birçok uygulamalar ve prosedürler ile birlikte internet gümrüğünü (E-CUSTO) de içeriyor.
İnternet gümrüğü ise; tüm bildirimlerin, raporların, yazışmaların bilgisayar ortamında yapılmasını ve matbu işlemlerin tamamen kaldırılmasını öngörüyor. Tüm AB üyelerinin ve AB namzet ülkelerinin internet gümrüklerinin birbirlerine bağlı olması ve DATA merkezinin Brüksel'de olması öngörülüyor. Bu sistemde, gelen tüm verilerin bilgisayar ortamında geliştirilmiş programlarla ve çapraz mukayese metodu ile incelenerek; konteynerlerin menşei, ağırlıkları, mal çeşitleri, ihracatçı ve ithalatçı şirketlerin isim benzerliği ve beyanname tarihleri gibi kriterlerin baz alınarak karşılaştırma yapılabilmesi ve şüpheli konteynerlerin belirlenmesi hedefleniyor. Hedeflenen bir konteyner online takip edilebilecek, hedeflenen bir ithalatçı, ihracatçı veya gümrük müşaviri online gözetim altına alınabilecek.
Modernize Gümrük Kodu (MCC) bu işlemleri öngörmüş olmasına rağmen, günümüzde gerek AB üyesi ülkelerde ve gerek AB'ne namzet ülkelerde söz konusu uygulamaya müsait bir altyapı bulunmuyor. Altyapının tamamlanmasının ve yürürlüğe girmesinin ise 2015 yılını bulması bekleniyor.
Türkiye'de faaliyet gösteren tüm ithalatçıların, ihracatçıların ve gümrük müşavirlerinin de, 2015 yılına kadar Modernize Gümrük Kodu'nun (MCC) içeriğinde yer alan belli başlı uygulamalara ve prosedürlere hazırlaması ve uyum sağlaması gerekiyor!