Ne durgunluğu? İlk iki ayda satışlarımız yüzde 50 arttı

80 ülkeye 72 milyon dolarlık ihracat yapan Saray Gıda bu yıl yüzde 30 büyüme hedefliyor. Yönetim Kurumu Başkanı Sami Özdağ, "Yılın ilk iki ayında satışlarımız yüzde 50 arttı" diyor.

YAYINLAMA
GÜNCELLEME

Özlem ERMİŞ BEYHAN

İSTANBUL - Stratejisini global bir marka haline gelme vizyonu ile şekillendiren firmalardan biri olan Saray Gıda, Avrupa'dan "öyküsü olan" bir marka satın almak için görüşmeler yapıyor. Yönetim Kurulu Başkanı Sami Özdağ, bu yıl yüzde 30'luk bir büyüme hedeflediklerini ve bu hedefi rahatlıkla tutturacaklarını belirtiyor. Özdağ, "Türkiye'de kriz söz konusu değil. Ne durgunluğu, satışlarımız ilk iki ayda yüzde 50 arttı" diyor. "Biz ekonominin sinir uçlarıyız. Çeklerin geri dönüşünde çok pozitif bir gelişme gözlüyoruz" bilgisi veren Özdağ, 2012 yılında ihracatlarını 100 milyon dolar seviyesine yükselteceklerini söylüyor.
 
Avrupa'da su yüzüne çıkmamış çok sorun var 

Borsaya açılmaya sıcak baktıklarını anlatan Özdağ, dünya piyasalarının daha reel hale gelmesi ile bu planı hayata geçireceklerini belirtiyor. Arap Baharı'nın bir süre sonra Türk şirketleri için daha iyi bir ortam yaratacağına inanıyor. Peki dünya ekonomisini nasıl görüyor? Krizde en kötüyü geride bıraktık mı?

"Amerika'da geride bırakıldı. Düzelmeye devam ediyor. Avrupa'da henüz değil. Danışmanlarımız, uzman ekibimiz de böyle düşünüyor. Henüz sular durulmuş değil, Avrupa yeni ekonomik olaylara gebe. ABD doğru gitmezse zaten dünya sallanır ama Avrupa'da su yüzüne çıkmamış çok sorun olduğunu düşünüyorum. Bu türevler, köpüklerden, kağıt ekonomisinden daha reel, gelirlerin dünya insanlarına daha adil dağıtıldığı bir sistem oluşturuluncaya kadar bu kaos devam eder diye düşünüyorum. Hala pariteyi gerçek değerler oluşturmuyor, reel potansiyelin üzerine oturtulmuş değil."

'Türkiye yüzde 5, Saray Gıda yüzde 30 büyür'

Atıştırmalık pazarı Türkiye'de "en renkli ve tatlı" rekabetin yaşandığı alanlardan biri. Sami Özdağ, "Gelir seviyesi arttıkça bizim sektörümüzde markalı ürünlerde rekabet fiyattan çok inovatif ürünler ve kalite üzerinde yaşanmaya başladı" diyor. Sektör hızla büyüyor. Dünyada yıllık yüzde 8-10, Türkiye'de ise yüzde 10-12 büyümeye imza atılıyor. Geçen yıl Saray Gıda'nın cirosu yüzde 30 artarak 260 milyon TL'ye ulaşmış. Saray Holding'in cirosu ise 360 milyon TL seviyesinde. 2012 yılı için Türkiye büyümesini yüzde 5 olarak öngördüklerini anlatan Sami Özdağ, şirket için bu yıl yine yüzde 30 büyüme hedeflediklerini söylüyor. Peki ilk 2 ay nasıl geçti? Özdağ, "İlk 6 ay için durgunluk deniyordu, ne durgunluğu? İlk iki ayda satışlarımızı yüzde 50 artırdık. Ortalama tabii bunu düşürecektir." diyor.

Ürdün'de payımız Türkiye'den fazla, ABD'de ulusal markete girdik

Geçen yıl 72 milyon dolarlık ihracat yapan Saray Gıda 80 ülke için toplam 400 çeşit ürün üretiyor. Özdağ, ihracatlarını kendi markaları ile yaptıklarını söylüyor. Bu, bir strateji olarak belirlenmiş; global bir marka olma hedefi net. Daha çok Ortadoğu'da güçlü Saray Gıda. 4 ürünü bu bölgedeki 5 ülkede pazar liderliği konumuna gelmiş. Pazar payları bulundukları segmentte iddialı. Türkiye'de kaplamalı pasta gruplarında yüzde 14, gofrette yüzde 5, sade bisküvide yüzde 8 pazar payı var şirketin. Ürdün'de örneğin Türkiye'den çok daha yüksek bu oranlar. Özdağ, bundan sonraki hedeflerinin Avrupa ve ABD'de güçlenmek olduğunu anlatıyor: "Bu amaçla İsviçre'de bir şirket kurduk. Başında İsviçreli bir CEO'muz var. Avrupa ve Amerika operasyonlarımızı oradan yürütüyoruz. Daha önce bu bölgede etnik marketlere girebiliyorduk, şimdi bu organizasyonumuz sayesinde ulusal marketlere giriyoruz. Birkaç ürünümüzde ciddi mesafe alıyoruz."

Sizden hemen önce Merrill Lynch ile görüştüm

Türkiye pazarındaki güçlü büyüme Saray Gıda'ya global bir marka olabilmesi için gerekli gücü sağlıyor. Bu güçle birçok pazarda aktif şirket. Bu noktada Avrupa'dan bir marka satın almak stratejik bir hamle olarak öne çıkıyor. Saray Gıda da bu hamlenin peşinde. Özdağ anlatıyor: "Sizden hemen önce biri Merrill Lynch olmak üzere iki danışmanlık firması ile görüştüm. Önümüze birkaç seçenek geldi ama yeterli bulmadık. Avrupa'dan bir marka alma hedefimiz var." Peki yeterlilik koşulu ne? "Öyküsü olan, tarihsel derinliği olan, bilinen, raflarda olan, o piyasada adından söz ettirmiş ama yaygınlaşamamış bir markayı, küçük fabrikayı alıp büyütmek istiyoruz."

Pazar bilgisi katabilecek bir yabancı ile işbirliği olabilir

Saray Gıda Yönetim Kurulu Başkanı, global danışmanlık firmalarının Saray Gıda'nın alabileceği şirketleri getirirken, global fonların yatırım tekliflerini de sunduklarını anlatıyor. "Türkiye'nin yıldızı parlıyor, bu noktada parlayan sektörlerin parlayan şirketlerine de yabancı yatırımcılardan büyük ilgi var. Fırsat sunan şirketleri izliyorlar, biz de bunlardan biriyiz. Bugüne kadar birçok yabancı yatırımcıyı konuk ettik ama herhangi bir anlaşma sağlanmadı. Biz olaya stratejik bakıyoruz. Bize paradan çok pazar bilgisi gerekiyor. Marketing becerisi ve ağı olan bir ortakla çok ciddi işbirliği yapabiliriz."

Saray Gıda 2023'te 5 milyar dolar ciro hedefliyor. İhracatının ise 500 milyon dolar olmasını öngörüyor. Sami Özdağ, "Türkiye ile birlikte büyüdüğümüz bir gerçek. 1979 yılında lokum imalatı ile başladık, 1981'de ise fabrikasyon üretime girdik. O günden bugüne Türkiye ile birlikte büyüdük."

İdealinin royality vererek yurtdışında üretim yaptıran bir marka haline dönüşmek olduğunu belirten Saray Gıda Yönetim Kurulu Başkanı, "100'ün üzerinde ülkede tescilliyiz. Bunun olabileceğine inanıyorum. Cidde'de ve Ukrayna'da birer tesisimiz var. Yurtdışında bundan sonra tesis kurmak yerine royalty vermek istiyoruz. Birkaç teklif oldu yurtdışında üretim için ama biz yeterli görmediğimiz için reddettiğimiz yerler oldu ama ana hedefimiz bu" bilgisini verdi.

Sütümüz bu yıl satışa çıkar peyniri ihracat için üreteceğiz

Süt ve hayvancılık yatırımlarına devam ediyor Saray Gıda. Süt ve tarımda toplam 17.5 milyon dolarlık bir yatırım söz konusu. Özdağ şöyle anlatıyor:

"Pastörize süt, peynir, söz tozu üreteceğiz. Sütte Saraylık diye bir markamız var. Onu dışarı ürettiriyorduk, kendimiz üretiyor olacağız artık. 500 başlık bir besi çiftliği ile işe  başlayacağız. 10 bin başa kadar çıkacağız. Peynir grubunu tamamen ihracat olarak planlıyoruz. İç plana daha az vereceğiz. Ortadoğu pazarı ağırlıklı olarak düşünüyoruz bu sektörü. Yatırımımız tamamlanmak üzere. Süt tesisinde meyvesuyu da üreteceğiz. Hem meyvesuyu hem de süt bu yıl piyasada olacak."

Sadece atıştırmalıklar değil otomobiller de birbirine benziyor

Bir markete gittiğinizde çikolatalı atıştırmaların bulunduğu raflarda ambalajdan ürün çeşidine kadar birçok ürünün birbirini andırdığını görüyorsunuz. Saray Gıda Yönetim Kurulu Başkanı Sami Özdağ artık inovatif ürünlerin şirketleri ön plana çıkardığını, kendilerinin bu yıl dünyada hiç benzeri olmayan 3 yeni ürünü pazara sunduklarını anlatıyor. Pazardaki benzerliklere ilişkin ise Özdağ, "Sadece atıştırmalıklar değil, otomobiller de, buzdolapları da birbirine benziyor. Benzerleri çıkıyor ama tüketici kaliteli olanı arar" diyor.

Rakipleri itham etmemek için "GDO yoktur" yazmadık

Saray Gıda, GDO'lu ürün kullanmıyor, ürünlerinde kullanılan buğdayı, sütü, fındığı, fabrikalarına girmeden analiz ediyor. Sami Özdağ, "Neden ürün ambalajlarına 'GDO yoktur' yazmıyorsunuz" sorusuna, "Bunu yönetim kurulunda tartıştık. Bunun etik olmayacağını düşündük. Ancak böyle bir bilgiyi pakete yazmanın rakiplerimizi GDO kullanmakla itham etmek gibi bir anlama gelebileceği endişesinden kullanmama kararı aldık" diyor. Peki ileride koşullar zorlarsa GDO konusunda fikirleri değişir mi? Özdağ, "Biz hiçbir şartta kullanmayı düşünmeyiz" yanıtı veriyor.

Türkiye sempatisi çok arttı

"Moritanya İş Konseyi Başkanıyım. Geçen Moritanya'ya gittim. Odalar Birliği Başkanı "Türkiye mazlum milletlere sahip çıkmaya başladı" dedi. Algı bu yurtdışında. Bunu fuarlara gittiğimizde de görüyoruz. Türkiye'ye sempati yurtdışı çok arttı. Bunun ardında ekonomideki başarı var."

Yeni açıklanacak destekler cari açığı bitirecek, inanıyorum

"Önümüzdeki dönem Türkiye ekonomisi açısından hiçbir endişem yok. Ancak Türk lirası fazla değerlenmemeli. Yeni açıklanacak desteklerin cari açığı bitireceğini düşünüyorum. İthalatı yapılan ürünlerin Türkiye'de üretimini destekleyecek sektörel destekler bu sorunu ortadan kaldıracak. Buna çok inanıyorum."