Neymar kaosu sürüyor
Katalonya'nın sembolü Barcelona'da 3,5 yıl önce rekor oy sayısıyla başkanlığa seçilen Sandro Rosell'in sürpriz vedası, ne Barcelona'yı ne de futbol dünyasını rahatlatmış görünüyor
MADRİD - Barcelona kulüp üyesi olan Jordi Cases'in Brezilyalı futbolcu Neymar'ın transferinde açıklanan 57,1 milyon avrodan fazla para ödendiğine ilişkin geçen yaz sonunda kulüpten açıklama istemesiyle başlayan olayların ateşi yükseliyor.
Nou Camp stadında yazdığı gibi ''Bir kulüpten fazlası'' sloganını esas alan Barcelona'da üyeler, her zaman kulübün gerçek sahibi olarak vurgulansa da Cases'in talebi, ''Neymar'ın transferi söylendiği gibi 57,1 milyon avrodur, geri kalanı da kulübün gizliliğine girer'' denilerek kulüp yönetimi tarafından geri çevrildi. Pes etmeyen ve suç duyurusunda bulunup iddiasının arkasında duran Cases, şimdilik Barcelona'nın tek kazananı görünüyor.
Barcelona'dan Neymar'ın transferiyle ilgili belgeleri isteyip inceleyen savcılık, soruşturma açılması için iddianameyi İspanya'daki en önemli adli kurumlardan biri olan Ulusal Mahkeme'deki yargıç Pablo Ruz'a sunarken, 'soruşturma için yeterli materyal var' kanısına varan yargıç Ruz, 22 Ocak'ta iddianamenin kabul edildiği açıkladı. Bundan 3 gün önce yaşanan olaylar ise oldukça ilginçti.
İspanya'nın saygın gazetelerinden El Mundo, iddianameye ulaştığını duyurup, Neymar'ın transferinin söylendiği gibi 57,1 milyon avroya değil, dışarıdan ödenen komisyonlarla 95 milyon avroya mal olduğunu iddia etmiş, o zaman Barcelona Kulübü Başkanı olan Rosell de düzenlediği basın toplantısında yönetilen sorular üzerine, Ulusal Mahkeme yargıcına ''lütfen iddianameyi kabul edin ve beni hemen ifade vermeye çağırın ki her şey bir an önce açıklığa kavuşsun'' çağrısında bulunmuştu.
Ancak Rosell, yargıç Ruz'un iddianameyi kabul ettiğini açıklamasından 24 saat sonra istifa etmeyi tercih etti. Soru almadan yazılı açıklamasını okuyan Rosell, ''Bu olaydan Barcelona Kulübü'nün zararlı çıkmaması'', ''kendisinin ve ailesinin tehdit edilmesi (evinin kapısına ateş edilmişti) '' ve ''Neymar'ın transferinin bazı çevreleri kıskandırdığı ve umutsuzca kulübe saldırılması"nı istifa sebepleri olarak gösterdi. Rosell, görevden ayrılırken de ''Neymar'ın transferinde herşey uygun yapılmıştır ve 57,1 milyon avroya mal olmuştur'' sözünü bir kez daha yinelemekten kaçınmadı.
İddianameye, yeni başkan da dahil edilecek
Fakat Rosell'in sözlerini yeterli bulmayan Cases, avukatı Felipe İzquierdo aracılığıyla ''Sandro Rosell doğruyu söylemedi'' derken, yönetimde görev değişikliğinin bir işe yaramayacağını ve tüm yönetim kurulunun istifa etmesi gerektiğini savundu. Avukat İzquierdo, Neymar'ın transferiyle ilgili iddianamenin genişletilerek, sözleşmede imzaları olduğu gerekçesiyle yeni kulüp başkanı Josep Maria Bartomeu ve kulübün ekonomik işler sorumlusu Javier Faus'un da isimlerini soruşturmaya dahil edeceklerini söyledi.
Tüm bunlardan Rosell'in istifası, Barcelona'da suların durulmasına yardımcı olmadığı gibi tam tersine bir fırtınanın habercisi olmuş görülüyor. Neymar'ın transferiyle ilgili İspanyol basınındaki genel kanı ise Rosell'in başkanı olduğu kulübü Barcelona'nın daha az vergi ödemesini sağlamak için ödenen komisyonları açıklamadığı yönünde olurken, uzun sürmesi beklenen davada Barcelona'nın usulsüzlük yaptığının tespit edilmesi halinde kulübün 61,6 milyon avroya kadar vergi cezası ödeyebileceği iddia ediliyor.
Bu arada Barcelona kulübünde yaşananların, birçok kulüpte olduğu yönünde görüşler ortaya atılırken, bu zamana kadar futbol kulüplerinin tüm hesaplarını kontrol eden ve şeffaflık ilkesini öncelikli kılan UEFA veya İspanya Futbol Federasyonu gibi kurumların nasıl olup da "Neymar krizi"ni yargıya götürmeden futbolun kendi kurumları içinde ortaya çıkartmadığı sorusu da soruluyor.
Spor gazetesi Marca bugün ''Rosell, devam eden skandaldan kaçıyor'' ifadesini başlığına çıkartırken, Neymar olayının ilk kurbanının, Rosell olduğunu savundu. El Pais gazetesi ise istifa eden Rosell için ''Gerçek hayata hoşgeldin'' ifadesini kullandı ve haberde ''Barça tarihinin en fazla oyla kulüp başkanı olan, Katalan oligarşisini kontrol eden, basının üzerinde baskı kuran Rosell, sokakta ve sosyal iletişim ağlarında kaybetti'' ifadelerine yer verdi.