Piyasaların önünde zor günler var

YAYINLAMA
GÜNCELLEME

 

Üzeyir DOĞAN / MARBAŞ MENKUL DEĞERLER

 
Seçimlerin ardından siyasetteki belirsizlikler azalmış olsa da yeni kabinenin şuana kadar piyasanın önüne önemli bir beklenti koyamamış olması yani beklentisizlik piyasalar üzerinde olumsuz etki oluşturmaya devam ediyor. Diğer taraftan dışarıda Fed’in faiz artış takviminin her geçen gün yaklaşması ve jeopolitik riskler, içeride ise enflasyon ve büyümede güzel bir hikaye yakalanamamış olması, cari açıktaki düşüşün sonuna yaklaşıldığı algısı ve mevcut cari açığa ve enflasyona rağmen büyümenin arzu edilen seviyelere ulaşmaması ileriye yönelik negatif beklentileri artırıyor. Eldeki tek olumlu beklenti ise Avrupa Merkez Bankası’nın niteliğini bilmediğimiz genişleme programı. Bu nedenle de yurtiçi piyasalarda yılın geri kalan kısmı için iyimser olamıyoruz. 
 
Geçtiğimiz hafta hayal kırıklığı yaratan ABD tarım dışı istihdam artış rakamına rağmen Fed’den bu ayki toplantıda faiz artış sürecine yönelik daha net ifade bekleyenlerin sayısı artıyor. Bu durum doların özellikle gelişmekte olan ülke para birimleri karşısında hızla değer kazanmasına neden oluyor. Bu nedenle 17 Eylül’deki Fed toplantısı öncesi stresin daha da artığını görebiliriz. Önümüzdeki dönemde Avrupa Merkez Bankası’nın genişleme politikası gibi haberler zaman zaman ara trendler oluşturabilir ancak özellikle bizim gibi dış kaynağa ihtiyaç duyan gelişmekte olan ülkelerde ana trendin Fed’in alacağı kararlara bağlı olduğunu unutmamak gerekiyor. 
 
İçeriye döndüğümüzde ise başta da ifade ettiğimiz gibi, beklentisizlik ve makro verilerdeki bozulma endişe yaratıyor. Bugün açıklanacak büyüme verisi ve yarın açıklanacak ödemeler dengesi istatistikleri bu açıdan önemli olacaktır. Önceki dönemlerde veri hassasiyeti düşük olan piyasalarımızda özellikle olumsuz gelen verilere şiddetli reaksiyon verilebilir.
 
Son olarak bu hafta Perşembe günü Fitch’in “Türkiye'nin önünde yeni zorluklar" başlıklı semineri dikkatle takip edilecek. Seminerde daha önce de yapılan eleştirilerdeki doz artırılacak olursa, olumsuz beklentilerin arasına 3 Ekim’deki değerlendirmede bir not indirimi olabileceği endişesi de eklenmiş olur. Bu nedenle seminerdeki eleştirilere ve dozuna dikkat etmek gerekiyor.