Profesyoneller aynı zamanda girişimci olmalı

"Ben şanslıyım. Sahip olduğum fırsatları değerlendirdim. Her zaman ‘sen yapabilirsin’ diye yetiştirildim. Tabii ki ben de fırsatları zorladım; kendi fırsatlarımı yarattım. Babam muhafazakar bir insandır ve aslında okumak için beni yurtdışına göndermezdi. Ben bunun için mücadele ettim. Mücadeleci bir ruha sahip olmak ve kendi fırsatlarınızı yaratmanız gerekiyor.” 

Bu sözler hepsiburada.com Yönetim Kurulu Başkanı Hanzade Doğan Boyner’e ait. 1996 yılında Goldman Sachs’da finans analisti olarak çalışmaya başlayan Hanzade Doğan Boyner, Doğan Medya’nın dijital dönüşümünde önemli rol üstlenen isim. 

Doğan Boyner, “1999’da internet balonu yaşandı. AOL, dünyanın en büyük medya şirketi konumuna yükseldi, hatta Time Warner’ın üç kat büyüklüğüne ulaştı. Doğan Medya ise geleneksel bir medya grubuydu ve bunu dönüştürmek gerekiyordu. Doğan Online kuruldu, fakat Doğan Online’ı geleneksel medya içinde yaşatabilmek çok zordu. Nitekim 2001 krizinde grup bünyesinden ayrıldık. Bugün geldiğimiz noktada ise 15 yılı geride bıraktık ve geçen sene 2 milyar lira ciro gerçekleştirdik. Hepsiburada. com amiral gemimiz konumunda” yorumlarını yapıyor. Online alışverişte ‘Türkiye’nin Amazon’u’ olarak değerlendirilen hepsiburada. com, 30’un üzerinde kategoride, 500 binden fazla farklı ürün sunuyor. Sadece e-ticaretin değil, perakende sektörünün gelişimine katkı sağlıyor. Hanzade Doğan Boyner ile e-ticaretin Türkiye’deki gelişimini, sektörün büyüme potansiyelini konuştuk.

Hedefimiz e-ticaretin payını yüzde 1’den 5’e çıkarmak 

“Türkiye’de e-ticaret pazarı çok küçük. Avrupa’da e-ticaret toplam perakende sektörünün yüzde 11’ine denk geliyor. İngiltere’de bu oran yüzde 17. ABD’de ise yüzde 20’nin üzerinde. Türkiye’de e-ticaretin perakende pazarından aldığı pay sadece yüzde 1. Aslında e-ticaretin önünde engel yok gibi görünüyor, çünkü Türkiye’de kredi kartı kullanımı yüksek. Fakat büyümenin üç tane olmazsa olmazı var. Bunlardan birincisi ürün gamı; ikincisi servis; üçüncüsü ise fiyatın rekabetçi olması. Türkiye fiyat rekabeti açısından başarılı, fakat servis ve ürün gamı alanında daha gidilecek çok yol var. hepsiburada.com olarak hedefimiz pazarı büyütmek. Önümüzdeki beş yıl içinde, e-ticaretin toplam perakende içindeki payını yüzde 5’e çıkarmayı hedefliyoruz.” 

Başarının temelinde insan var 

“Hepsiburada.com’un başarısının temelinde insan var. Tutkulu bir ekip ve bu ekibin sahip olduğu ruh sayesinde başarılı olduk. Bugün artık her dükkanı olanın internette de bacağı olması gerekiyor. Biz hepsiburada.com’da 500 bin farklı ürün satıyoruz ve bu sene ürün sayımızı 1 milyonun üzerine çıkarmayı hedefl iyoruz. Bu kolay bir iş değil. ‘Siteyi açarım, ürünü koyarım, satış gelir’ diye düşünmek yanlış. Çok büyük bir lojistik altyapı gerekli. Gebze’de 100 bin metrekarelik bir operasyon merkezi kuruyoruz. Büyük bir teknoloji departmanımız var. Önemli olan bir diğer konu da, müşteriyi siteye çekebilmek. Bu da oldukça büyük bir yatırım gerektiriyor. Perakende sektöründe ödenen kiralardan çok daha yüksek oranlardan bahsediyoruz. Bugün dünyanın birçok ülkesinde yerel oyuncu yok ve pazarı Amazon kontrol ediyor. Türkiye’de ise hepsiburada.com pazarın en büyük oyuncusu konumunda.” 

Biz büyürken sektör de büyüyor 

“Bizim hedefimiz müşterimizin hayatını kolaylaştırmak. Hepsiburada. com’da yemek ve lüks moda dışında her ürüne ulaşabiliyorsunuz. Mayıs ayında yeni bir adım daha atıyoruz ve platformu, ticaret yapan herkese açıyoruz. Dolayısıyla hepsiburada.com büyürken, sektöründe de büyümeyi beraberinde getiriyor. 7.5 milyar dolarlık bir yatırım fonu olan The Abraaj Group yüzde 25 hissemizi satın aldı. Bu yatırımla daha da güçleneceğiz ve aynı zamanda bölgesel gelişimimiz hız kazanacak. Bu yıl dört temel hedefimiz var; Gebze’deki operasyon merkezimize başarılı bir şekilde geçmeyi planlıyoruz; pazar yeri platformu mayıs ayında tüm perakendecilere açılacak; kargo hizmetlerimizle ilgili yeniliklerimiz olacak ve ayrıca ödeme sistemleri ile ilgili yeni bir proje üzerinde çalışıyoruz.” 

Annelik ve babalık tarifi değişmeli 

“Türkiye’de en büyük ilk 500 şirketin yüzde 8’i kadın CEO’lar tarafından yönetiliyor. ABD’de kadın CEO oranı yüzde 20. Türkiye’nin asıl sorunu genel istihdamda kadın sayısının çok az olması. Fakat aslına bakarsanız bu sorun bütün ülkeleri ilgilendiriyor. Peki neden kadın sayısı az? Bu soruya cevap vermek lazım. Kadınların iş dünyasındaki payını artırmak için elimizden geleni yapıyoruz ama sonuç değişmiyor. ‘Cam tavan’, yetersiz eğitim, gibi açıklamalarda bulunuyoruz; oysa kadın-erkek arası eğitim düzeyi, işe giriş oranı aynı olan ülkelerde bile, kadınların bir noktada yarıştan koptuğunu görüyoruz. Hem anne olmak, hem de iş dünyasında mücadele etmek çok zor. Annelik ve babalık tarifi değişmeden, bu durum değişmez. Kadınlara fırsat eşitliği verilmeli. Bugün aynı işi yapan kadın ve erkeklerin aldığı para arasındaki fark ABD’de %1 iken, Türkiye’de %30’a ulaşıyor. Siyasette, şirket yönetim kurullarında, toplumu düzenleyen tüm mercilerde kadın oranının artmasını destekleyecek kotalar olması gerekiyor.”

Evrensel ahlak kurallarını toplum olarak benimsediğimizde, kadın sorunu da çözülecek

“Baba Beni Okula Gönder kapsamında 12 okul yaptırdık, 33 kız yurdu açıldı; 10 bin kız öğrenciye burs verildi. Köy köy dolaştık; ailelerle, imamlarla, okullarla konuştuk; ama temelde bir zihniyet dönüşümü gerekiyor; aksi takdirde tüm bu yaptıklarımız denizde bir damla olarak kalıyor. Bugün geldiğimiz noktada, kız çocuklarının okullaşma oranı erkek çocuklarla aynı seviyeye gelmiş olsa bile, toplumsal zihniyet değişiminin gerçekleşmesi için yapacak çok şey var. Erkek kardeş hala kız kardeşten daha üstün görülüyor. Bu bakış açısı değişimi için değer yargılarımızı gözden geçirmeliyiz. Bunlar; çalışmak, hak yememek, lütfen demek, saygı göstermek, çalmamak gibi değerler. Evrensel ahlak kurallarını toplum olarak benimsediğimizde, kadın sorunu da çözülecek; ama biz ahlak dediğimizde, tek akla gelen kadının namusu. Bugünün gençliğine baktığımızda onların daha eşitlikçi olduğunu görüyoruz, ama bölgeler arasında hala çok ciddi farklılıklar var.”

Kadınlar yola çıkarken hayallerini bastırıyor

Yaşadığımız ortamda, artık profesyonellerin de girişimci olmaları gerekiyor. İş dünyasında başarıya ulaşmak için inanç ve hayal kurma gücüne ihtiyaç var. Oysa kadınlar yola çıkarken hayallerini bastırıyorlar. Maaş pazarlığı bile yapmıyorlar. Erkek çalışanlar her zaman daha fazla ister. Kadınların da istemeyi, talep etmeyi bilmeleri gerekiyor.