"Anayasa'nın 'temel hükümleri'ne dokunulmayacak"
İstanbul Barosu, temel hükümleri koruma bakımından taraf olduğunu açıkladı
İSTANBUL - İstanbul Barosu, Anayasa'nın temel hükümlerine dokunulamayacağı açıklayarak "Baro, bu ilkeleri koruma bakımından taraftır" şeklinde açıklamada bulundu.
Baro'nun yaptığı yazılı açıklamada, son günlerde, Anayasa'nın değiştirilemez, değiştirilmesi teklif dahi edilemez ilkelerini ve buna ilişkin maddelerini tartışmaya açma girişiminin ortaya çıktığı belirtilerek, "Bu girişimin, esasen Anayasa'yı ve anayasal uygunluğu denetlemekle görevli Anayasa Mahkemesinin hukukçu olmayan başkanından gelmesi de ayrıca dikkat çekici ve düşündürücüdür" ifadesine yer verildi.
Değiştirilemez bu maddelerin, devletin şekline, Cumhuriyet'in niteliklerine, devletin bütünlüğü, resmi dili, bayrağı ve marşına ilişkin olduğu kaydedilen açıklamada, bu 3 temel madde ile Türkiye Devleti'nin Cumhuriyet olduğu, demokratik, laik ve sosyal bir hukuk devleti olduğu, tekil (üniter) bir devlet olduğu, dilinin Türkçe olduğunun belirlendiği vurgulandı.
Açıklamada, bu temel ilkelerin, 1923'te kurulan modern ve bağımsız Türkiye Cumhuriyeti'nin temelini ve kuruluş felsefesini oluşturduğu ifade edilerek, "Hiçbir gerekliliği ve nedeni olmadığı halde, üstelik Anayasamızın 4. maddesine göre bu maddelerin değiştirilmesi teklif dahi edilemezken bunları tartışmaya açmanın masumane ve samimi bir davranış olmadığı aşikardır" denildi.
"Türkiye'de son yıllarda başta laiklik ve devletin üniter yapısı olmak üzere, bu kurucu temel ilkelere karşı yoğunlaşan açık saldırılar da dikkate alındığında, bunun belirli amaca yönelik planlı bir davranış olduğunun da açıkça görüldüğü" ifadesinde bulunulan açıklamada, şu görüşlere yer verildi:
"Gene bu girişimin, ülkemizin 25 parçaya ayrılması yönündeki talep ve düşüncelerden, Anayasa Mahkemesinin bu temel niteliklerle ilgili önemli kararlarından ve yüce mahkemeye karşı yapılan ağır, haksız ve planlı saldırılardan, Cumhuriyet'in kurucusu Atatürk'ü tartışma adı altında değersiz gösterme gayretlerinden sonra veya eş zamanlı olarak ortaya çıkması da ayrıca düşündürücüdür.
"İlkeler tartışmaya açılamaz"
Bu ilkeleri tartışmaya açmak, Türkiye'nin rejimini, laik ve üniter yapısını, bayrağını, dilini tartışmaya açmaktır. Bu ise ülkemizi 1923 öncesine döndürme, Lozan Antlaşması'nı ortadan kaldırma çabalarından başka bir anlam ifade edemez. Her demokratik devletin kendisini, bu anlamda kendisini var eden temel ilkeleri ve felsefesini koruma hakkı mevcuttur. Anayasamızın 4. maddesi de bu korumayı sağlamaktadır. Türk Ulusu da bu ilkelerin koruyucusu ve kollayıcısıdır.
İstanbul Barosu, bu ilkeleri koruma bakımından taraftır. Başta laiklik ve tekil devlet yapısı olmak üzere bu temel ilkelere, bunları koruyan anayasal hükümlere daima sahip çıkacağımızı, her durum ve koşulda bu ilkeleri koruyacağımızı ve kollayacağımızı, buna karşı yapılan hukuk dışı saldırılara sessiz kalmayacağımızı kamuoyuna duyururuz."