"Beyaz enerji davasında suç tespit edilemedi"
Ankara 4'üncü Ağır Ceza Mahkemesi, davanın gerekçeli kararını açıkladı
ANKARA - Ankara 4'üncü Ağır Ceza Mahkemesi, Bazı enerji ihalelerindeki yolsuzluk ve rüşvet iddiaları üzerine açılan "Beyaz Enerji" davasının gerekçeli kararında, dosyadaki tüm bilgi, belge ve deliller değerlendirildiğinde, "suç işlemek için örgüt kurulduğuna yönelik bir örgütlenmenin tespit edilemediği" belirtti.
Ankara 4'üncü Ağır Ceza Mahkemesi, davanın gerekçeli kararını açıkladı. Gerekçeli kararın değerlendirme bölümünde, sanıklara isnat edilen suçlar ele alındı.
Sanıklardan bazılarının, "suç işlemek için örgüt kurmak" ile suçlandığına ifade edilen gerekçeli kararda, bu suçun oluşması için gerekli şartlara işaret edildi. Gerekçeli kararda, "dosyadaki tüm bilgi, belge ve deliller değerlendirildiğinde, üzerlerine bu suç isnat edilen sanıklar arasında böyle bir örgütlenmenin varlığının tespit edilemediği" bildirildi.
"Görevi kötüye kullanmak" suçunun işlendiğine ilişkin herhangi bir tespitin bulunmadığı anlatılan kararda, sanıkların, bu suçtan da beraatlerine karar verildiği ifade edildi. "Rüşvet" suçlamalarıyla ilgili değerlendirme kısmında, davaya konu olay tarihinde Muzaffer Selvi'nin TEAŞ Genel Müdürü ve Yönetim Kurulu Başkanı, İnal Peker'in TEAŞ Genel Müdür Yardımcısı ve Yönetim Kurulu İyesi, Birsel Sönmez'in ise 26 Haziran 2000'e kadar TEAŞ Yönetim Kurulu üyesi olduğu hatırlatıldı. Sanıklardan Nuri Doğan Karadeniz, Erhan Aygün ve Mustafa Gecek'in TEAŞ ile iş ilişkisi bulunan şirketlerde görev yaptığı belirtilen gerekçeli kararda, sanıklardan bazılarının, rüşvet suçlamasına ilişkin, soruşturma ve sonraki aşamalarda açıklamalarının bulunduğu ifade edildi.
Sanıkların, yargılama sırasında bu açıklamalarının delil kabul edilemeyeceğini söyledikleri belirtilen kararda, buna karşın "aynı zeminde alınmayan savunmaların birbirini teyit eder nitelikte olduğu" kaydedildi.
Gerekçeli kararda, TEAŞ Yönetim Kurulu İyeliğinden 26 Haziran 2006'da ayrılan Birsel Sönmez'in, Yamula HES Barajı yapımını üstlenen şirket yetkilisinden temin ettiği paradan toplam 190 bin doları Muzaffer Selvi'ye, 15 bin doları da sanık İnal Peker'e verdiği ve bu kişilerin de parayı aldıkları anlatıldı. Bir şirketin temsilcisi olan Nuri Doğan Karadeniz'in 50 bin dolar Selvi'ye, 28 bin dolar Peker'e; Erhan Aygün'ün 100 bin dolar Selvi'ye, 30 bin dolar Peker'e; Mustafa Gecek'in ise Selvi'ye 10 bin dolar verdiğinin kesinlik kazandığı kaydedilen kararda, sanıkların savunmalarının bazı bölümlerinde, bu paraların rüşvet maksadıyla olmadığını ileri sürerek, "hangi amaçlarla" aldıklarını anlattıklarına yer verildi. Gerekçeli kararda, TL yerine dolar tercih edilmesi, parayı verenlerin enerji işi yapan ve işleri nedeniyle idareyle devamlı temasta olan şirket temsilcileri olması, para miktarları, parayı alanların görev ve konumları ile veriliş ve alınış biçimlerine bakıldığında, bu savunmaların inandırıcı görülmediği, "paraların, ihalelerin TEAŞ ile ilişkisi olan şirketlerin lehine yönlendirilmesi maksadıyla alındığının anlaşıldığı" ifade edildi.
Kararda, söz konusu miktarların, suç tarihi olan 2000 yılı son ayları itibariyle ekonomik koşullar ve paranın alım gücüne göre yüksek rakamlar olduğuna yer verilerek, "Yardım amaçlı olarak bu miktarlarda para verilip alınması akla ve mantığa uygun düşmez" denildi.
HİKİM
Yargılama sonucunda, eski TEAŞ Genel Müdürü Muzaffer Selvi "rüşvet almak" suçundan toplam 15 yıl 10 ay, eski TEAŞ Yönetim Kurulu İyeleri İnal Peker aynı suçtan toplam 10 yıl, Birsel Sönmez ise 3 yıl 4 ay hapis cezasına çarptırılmıştı.
Mustafa Arslan'ın, "menfaat sağlamak" suçundan 10 ay hapis cezası ile 75 YTL adli para cezasına; suç tarihinde TEAŞ ile iş yapan şirketlerin temsilcileri Nuri Doğan Karadeniz, Erhan Aygün ve Mustafa Gecek'in, değişik miktarlarda adli para cezasına çarptırılmasına karar verilmişti.
Muzaffer Selvi, İnal Peker, Birsel Sönmez, Mustafa Mendilcioğlu, Osman ılhan, Yavuz Gürsoy, Hasan Hüseyin Çoğalan'ın "suç işlemek için örgüt kurmak"; Mehmet Vehbi Bilgin "suç işlemek için kurulan örgüte yardım etmek ve rüşvet vermek"; Mustafa Mendilcioğlu, Osman ılhan, Yavuz Gürsoy, Hasan Hüseyin Çoğalan'ın, Gökçeada RES, Çanakkale ıntepe RES, Mazıdağı RES, Hacı Ömerli RES, Soma RES ile ilgili olarak "görevi kötüye kullanmak ve ihaleye fesat karıştırmak" suçlarından beraat etmişti.
Muzaffer Selvi, Ahmet Şenol, Zeki Göksu, Ahmet Celal Birinci, Selçuk Gökyer, Mehmet Zeki Köseoğlu, Mustafa Mendilcioğlu ve Osman ılhan'ın TEAŞ, Kayseri Elektrik A.Ş. ve AKTAŞ Elektrik A.Ş. arasındaki mahsuplaşmalar nedeniyle "görevi kötüye kullanmak"; Birsel Sönmez, Abdullah Oktay Şatıroğlu, İnal Peker, Necip Timuçin Tümer ve Haldun Atıf Danışman'ın aynı işlemlerde "görevi ihmal etmek" suçundan beraatine karar verilmişti.