"Kürt açılımı için çalışma başlattık"

ANKARA - Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, "Buna ister 'Kürt sorunu' deyin, ister 'Güneydoğu sorunu' deyin, ister 'Doğu sorunu' deyin, isterse yine son olarak adlandırılan 'Kürt açılımı' diyelim, ne dersek diyelim, bunun üzerinde bir çalışmayı başlattık" dedi.

Erdoğan, söz konusu açılım konusunda İçişleri Bakanlığı'nın görevlendirildiğini, bakanlığın gerekli çalışmayı yaptıktan sonra hükümetin konuya nihai şeklini vereceğini ve kamuoyuna bu konuda açıklama yapılacağını bildirdi.

Başbakan Erdoğan, Suriye'ye düzenleyeceği çalışma ziyareti nedeniyle Esenboğa Havalimanı'ndan hareketi öncesinde açıklamalarda bulundu. 

Suriye ziyareti kapsamındaki görüşmelerin Halep kentinde gerçekleşeceğini kaydeden Erdoğan, kendisine Dışişleri Bakanı Ahmet Davutoğlu'nun eşlik edeceğini bildirdi.

Türkiye-Suriye ilişkilerinin iktidarları döneminde farklı bir şekilde geliştiğini ve diplomatik zeminin her geçen gün daha da güçlenmeye devam ettiğini ifade eden Erdoğan, şöyle konuştu:

"Gerek aramızdaki siyasi, diplomatik, ekonomik ve ticari ilişkiler boyutunda bu süreç aynı şekilde devam ederken Ortadoğu gelişmeleri üzerinde de tabii ki bu görüşmelerimizin, dayanışmamızın çok olumlu neticelerini alıyoruz. Ve bu hızlı, olumlu gelişmelerin özellikle ülkemiz üzerinde meydana getirdiği bazı sorumluluklar hissediyoruz ve bunu da aynen uygulamaya devam ediyoruz.

Şu anda Ortadoğu'da Türkiye'nin gerek Filistin-İsrail ilişkilerinde gerek Filistin'in kendi iç bünyesindeki barışa yönelik çalışmalarında gerek daha önce yaşadığımız Lübnan sürecinde aynı şekilde Suriye-İsrail ilişkilerinde, 5 raunt biliyorsunuz yürüyen bir süreç oldu, tabi şimdi yeniden bu sürece yönelik talepler söz konusu olabilir. Bu tür talepler gelebilir. Hatta gelmeye de başladı. Bunlar üzerinde çalışmaları sürdürmemiz ve sürece her bölgede hazır durumda olmak için de çalışmaları yapıyoruz."

Başbakan Erdoğan, ziyareti kapsamında Halep Üniversitesi'nin kendisine vereceği fahri doktora unvanı dolayısıyla düzenlenen törene de katılacağını ve akşam saatlerinde İstanbul'a döneceğini bildirdi.

"Belli mesafeler aldık"

Başbakan Erdoğan, yaptığı açıklamanın ardından basın mensuplarının sorularını yanıtladı.

Erdoğan, "Kürt sorununun çözümüne ilişkin son günlerde özellikle AK Parti milletvekillerinden bir dizi açıklama geldi. Özellikle bazı modellerin devletin zirvesinde ele alındığı yönünde açıklamalar vardı. 15 Ağustos'tan önce de hükümetin bu konuda bir paket ya da çözüme ilişkin yeni adımlar atabileceği yönünde yorumlar da var. Bu yönde bir çalışma var mı? Bu konuyla ilgili son durum nedir?" sorusuna şu yanıtı verdi:

"Kürt açılımı ile alakalı olarak gündeme getirilen konu bizim iktidarımız sürecisinde ele aldığımız bir meseledir. Bu, bizim partimizi kurduğumuz günden itibaren, eğer parti programımızı şöyle bir okuma imkanınız olursa, böyle bir fırsatınız olursa, orada bu konuyla ilgili çok açık, net 1.5 sayfalık bir açıklamayı göreceksiniz.

Ben bunun adı üzerinde, başlık üzerinde konuşacak değilim. Buna ister 'Kürt sorunu' deyin, ister 'Güneydoğu sorunu' deyin, ister 'Doğu sorunu' deyin, isterse yine son olarak adlandırılan 'Kürt açılımı' diyelim, ne dersek diyelim, bunun üzerinde bir çalışmayı başlattık. Nitekim 2005 yılında biliyorsunuz Diyarbakır konuşmam var. Diyarbakır konuşmamda bugün tartışılan bir çok mesele o zaman tarafımdan dile getirildi. O zaman eleştirenlerin hepsi sağolsunlar aynı şeyleri konuşmaya başladılar. Siyasetçisi de aynı şekilde entellektüel kesimi de hepsi bunu konuşuyor.

Biz belli mesafeler aldık. Tabii biz siyasetçiler olarak nerede neyi yaptığımızı, kimle neyi yaptığımızı, yapmakta olduğumuzu açıklamak durumunda değiliz. Biz sadece sonucu konuşuyoruz. Ortada eserlerimiz var bizim. 'Bu eserler nedir?' dediğiniz zaman, kültürel sorunlarda neleri başardık? Ne deniliyordu? İşte televizyon, radyo, şu, bu falan konuşuluyordu. İktidarımız TRT Şeş olayını gerçekleştirmek suretiyle 24 saat bölge, bölge dışı, tamamen orada artık TRT yayın yapmaktadır ve bu yayında bir zenginlik söz konusudur. Her geçen gün de bu zenginlik artarak devam etmektedir. Daha sonra radyo devreye girmiştir. Bunu daha da geliştirme çalışmaları üzerinde duruyoruz."

"Bölgede görülmemiş yatırımlar yaptık"

Aynı şekilde üniversitelerde de çalışmaların başladığını hatırlatan Başbakan Erdoğan, Kürtçeyi öğrenmek isteyenler için üniversitelerde Kürt Dili ve Edebiyatı bölümlerinin ihdas edildiğini söyledi.

"Arkadaşlar, bunlar kendiliğinden olmadı" diyen Erdoğan, bu adımların AK Parti iktidarının ilgili kurumlarla görüşmeler yapmak suretiyle attığı adımlar olduğunu ifade etti. Bu adımları atmaya devam edeceklerini vurgulayan Erdoğan, hükümet olarak sosyo-ekonomik noktada bölgenin sorunlarını A'dan Z'ye inceleyip bu bölgede tarihinde görülmemiş yatırımlar yaptıklarını, alt yapı ve üst yapıdaki adımların devam ettiğini dile getirdi.

Bu yatırımların değerinin 12-13 milyar lirayı bulduğunu belirten Erdoğan, şöyle devam etti:

"Neredeyse ulaşılmadık köy kalmadı. Yok mu eksiklikler? Var. KÖYDES projeleri ile hep oralara ulaşıyoruz. Okullar... Benim Doğu'daki, Güneydoğu'daki vatandaşım, ücra noktalardaki okullarda bilişim teknolojileri sınıflarını ne zaman gördü, nerede gördü? Şimdi gördü. Şimdi oralarda okullarımızda bilişim teknolojileri sınıflarında artık çocuklarımız bilgisayar öğreniyor. Tüm bunları yakaladık. Bakıyorsunuz bilboardlarda, vesaire ana dillerinde reklamlarını yapabiliyorlar. Bu noktada yasak yok. Cezaevlerinde sıkıntılar vardı. Onları da kısa bir süre önce aştık ve cezaevlerinde de oradaki tutuklular veya mahkumlar aileleriyle anadilde görüşme yapabiliyorlar. Bunun da önünü açtık. Bunlar her geçen gün üzerine ilave edilerek geliyor.

Bu süreci farklı bir merkeze taşımak isteyenler ve ülkemizi bu noktada adeta ayrıştırmak, bölme gayreti içerisine girenlere de kusura bakmasınlar biz 'evet' diyemeyiz. Bizim bunu bir birlik, beraberlik içerisinde ve bu ülkede Türkiye Cumhuriyeti ortak paydasında toparlayarak götürmemiz lazım. Aksi takdirde bu ülkeye yazık olur. Çünkü tarihine baktığımız zaman bu ülkede Türkü, Kürdü, Lazı, Çerkezi, Abazası, Gürcüsü... Böyle bir ayrım yok. Hepsi birbiriyle omuz omuza vermiş, yeri gelmiş kucak kucağa böyle savaşta oturmuşlar biri birinin kucağında şahadet şerbetini içmiş. Bu günleri yaşamış bir milletiz. Ama şimdi bunu farklılaştırmak isteyenler var. Bizim iktidarımız böyle bir iktidar değildir. Tam aksine o dayanışmayı, o birlikteliği getiren, getirmeye gayret eden bir iktidardır.

Şu anda da hükümet olarak bundan bir hafta önce MGK üyesi arkadaşlarımla bu konuda bir çalışma başlattık ve bu çalışmayı başlattıktan sonra da iç güvenlikte malum bu işin sorumlusu İçişleri Bakanlığımızdır, İçişleri Bakanlığımıza bu görevi verdik ve bütün ilgili bakanlıklarla İçişleri Bakanlığımız görüşmelerini yapıyor, yapacak. Hazırlıklarını yapacak. Kurumlarla yapacak. Bunda Genelkurmay'ıydı, MİT'di, vesaire, tüm bunlarla görüşmelerini yapmak suretiyle, bunun yanında bölge milletvekilleriyle görüşmelerini yapacak. Bize olgun, bu noktada belli bir hakikaten toparlamanın olduğu bir çalışmayı getirecek ve bunun üzerinde bizler nihai değerlendirmelerimizi yapacağız ve ondan sonra da bir söylem birliği içerisinde kamuya bunu açıklayacağız.

Tabii şu anda çok kişiler çıkıyor konuşuyor, konuşmalı. Demokratik bir ülkedir herkes konuşabilir. Buna diyebilecek bir şeyimiz yok. Ben şahsen partimin milletvekillerinin bu söylem birliğini zedeleyecek açıklamalarda bulunmasına da ben doğrusu hoş bakmam. Çünkü bizim bir söylem birliği içerisinde olmamız lazım. Bugüne kadar ne çektiysek bu söylem birliğini bozacak ifadelerden çektik. Çünkü ifadede bir cümle bütün birlikteliğimizi, biliyorsunuz 'söz ola kestire başı' olur ki biz buna gitmek istemiyoruz."

"İstenmeyen gelişmeler oldu"

Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, HSYK'nın yaz kararnamesiyle ilgili, "Ne yazık ki bu süre içinde istenmeyen bazı gelişmeler oldu. Adalet Bakanlığının yaptığı çalışma dışında başka çalışma ortaya çıktı" dedi. Erdoğan, Suriye'ye hareketi öncesi Esenboğa Havalimanında gazetecilerin bu konudaki sorusunu yanıtlarken, konunun detaylarına fazla girmeyeceğini, çalışmalara henüz nokta konulmadığını söyledi.

Bir şeyi açıklamada fayda gördüğünü ifade eden Erdoğan, kararname hazırlığını Adalet Bakanlığının yaptığını ve HSYK'ya takdim ettiğini anımsattı.

Erdoğan, "HSYK'da belli sürede üzerinde çalışmasını yapar ondan sonra karara bağlar. Ne yazık ki tabi bu sürede istenmeyen bazı gelişmeler oldu. Adalet Bakanlığının yaptığı bu çalışmanın dışında bir çalışma ortaya çıktı" diye konuştu.

YÖK'ün katsayı kararı

Erdoğan, YÖK'ün, üniversiteye girişte tek katsayı uygulamasına geçilmesine yönelik kararına ilişkin soruyu yanıtlarken de şu ana kadar olan eğitim özgürlüğüne yönelik bir haksızlığın giderildiğini söyledi.

YÖK'ün dünyadaki çalışmaları değerlendirerek adım attığını belirten Erdoğan, "Geciken, binlerce meslek lisesi mezununun mağdur edildiği süreci düzelttikleri için kendilerine teşekkür ediyorum" diyerek, kimsenin bunu farklı yerlere çekmemesini istedi. Erdoğan, "Bu, tüm meslek liselerinin mağduriyetiydi. Bu giderilmiştir'' şeklinde konuştu.