"Nasreddin Hoca", UNESCO listesine girmeye hazırlanıyor
UNESCO Türkiye Milli Komitesi, yaklaşık 30 ülkenin katılımıyla gerçekleştireceği toplantı sonunda "Nasreddin Hoca Fıkraları Anlatı Geleneği" hakkında bir dosya hazırlayıp bunu UNESCO'nun Somut Olmayan Dünya Mirası Listesi'ne alınmasını hedefliyor.
ESKİŞEHİR - UNESCO Türkiye Milli Komitesi, 7-8 Mayıs'ta yaklaşık 30 ülkenin katılımıyla gerçekleştireceği toplantı sonunda "Nasreddin Hoca Fıkraları Anlatı Geleneği" hakkında bir dosya hazırlayıp bunu UNESCO'nun Somut Olmayan Dünya Mirası Listesi'ne alınmasını hedefliyor.
UNESCO Türkiye Milli Komitesi Başkanı Öcal Oğuz, AA muhabirine yaptığı açıklamada, gölge tiyatrosunun Endonezya'dan Çin'e, Anadolu'dan Balkanlara kadar geniş bir coğrafyada insanların karşısına çıktığını belirterek, bu tiyatronun geleceğinin birçok ülkeyle planlaması gerektiğini kaydetti.
Akademik çalışmaların ve araştırmaların Hacivat'ın ve Karagöz'ün Anadolu'daki varlığının ve bu varlığın Osmanlı Devleti'nin genişlemesiyle Balkanlara oradan da Kuzey Afrika'ya doğru yayıldığını gösterdiğini ifade eden Oğuz, şöyle konuştu:
"Yunanistan, Osmanlı'dan ayrıldıktan sonra bir başka formla bir Karagöz ortaya çıkartmış. Onlar Karagöz'e 'Karagiozis' diyorlar. Onların gölge tiyatrosu da var. Onların gölge tiyatrosunu da kabul etmek lazım. Mesele onların ve bizim olmaktan ziyade, onlarla biz bir araya geldiğimizde bu gölge tiyatrosunun yaşamına ne katkı sağlayabilirizdir. UNESCO açısından bakıldığından Yunanistan'da Karagiozis ustası varsa, o sanatı insanlar seviyorsa, bu onların sanatıdır. Ancak Karagöz bizim sanatımızdır. En eski kadim oyunlarımızdan en yeni oyunlarımıza, en eski sanatçılarımızdan en yeni sanatçılarımıza kadar zengin bir karagöz sanatımız var. UNESCO, bu sanatın varlığını kuşaktan kuşağa aktardığımızı 2009 yılında kabul etti. Dünyada, Karagöz sanatının Türklerin kadim sanatı olduğunu herkes biliyor."
Nasreddin Hoca Fıkraları Anlatı Geleneği
Oğuz, UNESCO Somut Olmayan Kültürel Mirasın Korunması Sözleşmesi'nin 2006 yılında yürürlüğe girdiğini hatırlatarak, 2008 yılında da Somut Olmayan Kültürel Temsili Miras Listesi'nin hazırladığını bildirdi.
Nasreddin Hoca fıkralarının da inanılmaz geniş bir coğrafyada anlatıldığını vurgulayan Oğuz, şöyle devam etti:
"Dünyanın bir çok yerinde Nasreddin Hoca fıkraları kuşaktan kuşağa, atadan toruna miras olarak aktarılıyor. Doğu Türkistan'da, Çin'de, Türkistan'da, Özbekistan'da, Kazakistan'da, Kırgızistan'da, Türkmenistan'da, Azerbaycan'da, Anadolu'da, Balkanlar'da, Ortadoğu'da, Kuzey Afrika'da, Hindistan'da Nasreddin Hoca fıkraları anlatılıyor. Bu bölgelerdeki 43 ülkeyi, 7-8 Mayıs'ta UNESCO'ya Nasreddin Hoca Fıkra Anlatı Geleneği'ni çok milletli bir dosya olarak sunmak için davet ettik. 30'un üzerindeki ülkeden olumlu yanıt geldi. Nasreddin Hoca Fıkraları Anlatı Geleneği hakkında çok milletli bir dosya hazırlayıp sunacağız. UNESCO'nun bunu dünya mirası listesine almasını hedefliyoruz. Kültür ve Turizm Bakanlığı Araştırma ve Eğitim Genel Müdürlüğü ile bu çalışmanın içindeyiz. Bu dosyayı, UNESCO'ya sunacağız."