"Yoksulun lokması daha da küçüldü"
ANKARA - CHP Genel Başkan Yardımcısı Umut Oran, ekonomi politikaları nedeniyle yoksulun küçük olan lokmasının daha da küçüldüğü, zenginin sofrasının ise daha da zenginleştiğini iddia etti.
Oran, yazılı açıklamasında, Türkiye genelinde yapılan toplam tüketim harcamaları içinde nüfusun en yoksul yüzde 20’lik kesiminin 2006 yılında yüzde 9,2 olan payının, son altı yılda daha da küçülerek 2012’de yüzde 8,7’ye indiğini ileri sürdü.
En üst gelir dilimindeki yüzde 20’lik nüfusun payının ise aynı dönemde daha da büyüyerek yüzde 36,7’den yüzde 37,8’e yükseldiğini belirten Oran, toplam tüketim harcamalarının yüzde 40'a yakınını nüfusun beşte birinin yaptığını iddia etti.
Aynı dönemde en zengin kesimin ülke genelindeki gıda, giyim, ev eşyası, sağlık, haberleşme, kültür-eğlence, eğitim, otel-lokanta-pastane harcamalarındaki payının arttığını, konut, kira ve ulaştırma harcamalarındaki payının ise düştüğünü öne süren Oran, özellikle en alt gelir düzeyindeki yüzde 20’lik nüfusun toplam harcamalarının yüzde 33,4'ünü konut ve kira harcamalarının oluşturduğunu savundu.
Bu kesimdeki her 100 liralık harcamanın 29 lirasının gıdaya gittiğini ifade eden Oran, şöyle devam etti:
"İktidarı boyunca ülkeyi sıcak paranın talanına açarak, 'el parası' ile yalancı bahar yaşatan AKP, şimdi ise küresel para otoritelerinin sıcak parayı çekme operasyonu ile ekonomi batağa saplanırken, hayali düşmanlar ve komplo teorileri üretiyor. Oysa ülkenin kanını emen sıcak para ile sürdürülebilir kalkınma olmayacağını, bir gün bunun faturasının ağır biçimde ödeneceğini defalarca söyledik, uyardık. Sıcak paracılar, on yılda ülkeden milyarlarca dolar kazanarak ülkesine transfer ederken, bu dönemde Türkiye’nin borçluluğunun arttığı, dış açıklarının büyüdüğü, ülkede gelir dağılımının daha da bozulduğu, ekonomik açıdan alt, orta ve üst tabakadakiler arasındaki refah uçurumunun azalmak yerine giderek daha da büyüdüğü ortada. Emek kesiminin reel gelirleri aşındı, gelir dağılımı iyice bozuldu; tüketimde zengin-yoksul makası daralmak yerine daha da açıldı; iki uç arasındaki refah farkı daha da büyüdü; yoksulun zaten küçük olan lokması daha da küçüldü, zenginin sofrası ise daha da zenginleşti. Yani zengin daha da zengin, yoksul daha da yoksul oldu."