”Sanayi envanteri farklı verilere dayanıyor”
Bakan Ergün, farklı argümanlara dayanan envanterleri birbiri ile konuşur hale getiren ortak bir havuzda buluşturacaklarını söyledi
İSTANBUL - Sanayi ve Ticaret Bakanı Nihat Ergün, Türkiye'de bir sanayi envanteri olduğunu, bu envanterin farklı verilerle, farklı argümanlara dayandığını belirterek, "Bu farklı argümanlara dayanan envanterleri birbiri ile konuşur hale getiren ortak bir havuzda buluşturuyoruz" dedi.
Bakan Ergün, Sanayi ve Ticaret Bakanlığı'nın ev sahipliğinde Antalya'da düzenlenecek olan "16. Dünya Verimlilik Kongresi ve 2010 Avrupa Verimlilik Konferansı"nın tanıtım toplantısında gazetecilerin sorularını cevaplandırdı.
Ergün, 100 Üst Yönetici (CEO) ile yapılacak anket çalışmasının detaylarının sorulması üzerine, dünyada 100 önemli şirketin CEO'ları arasında yapılan bir çalışma olarak nitelendirdiği ankette, dünyadaki küresel krizler, çıkış nedenleri ve bu krizlerden çıkışla ilgili CEO'ların bakış açılarının yansıtıldığını belirtti.
"Sonuçlarını herkesin yararlanacağı şekilde verimlilik kongresinde yansıtmış olacağız. Şu anda bu çalışma devam ediyor. CEO'larla görüşmeler sürüyor" diyen Ergün, anket çalışmasının, son krizde kimin hangi çıkış stratejilerini uyguladığı, hangi ülkenin hangi firmanın hangi stratejilerle hareket ettiğinin kapsamlı bir raporunun ortaya çıkacağını, dünya ve Türkiye ekonomisinin aktörlerinin çok yararlanacağı bir rapor olacağını belirtti.
Başka bir soru üzerine, Türkiye'de bir sanayi envanteri olduğunu ve bu envanterin farklı parametrelere dayandırılan bir çalışma olduğunu anlatan Nihat Ergün, şöyle devam etti:
"Şimdi biz bu verileri birbiriyle konuşan veriler haline getiren bir çalışma yürütüyoruz. Dolayısıyla bu veriler var, veriler birbiriyle konuşamıyorlar, birbirinin dilinden anlamıyorlar. Şimdi biz onlara dil öğretiyoruz, birbirinin dilinden anlayan veriler haline getiriliyorlar.
Kapsamlı bir çalışma ile bu verilerin hepsini daha anlamlı daha herkes için yol gösterici, daha politika oluşturmaya ve strateji geliştirmeye dönük bir hale getirmiş olacağız. Yoksa bir sanayi envanterimiz elbette var ama farklı verilere, farklı argümanlara dayanılıyor. Bu farklı argümanlara dayanan envanterleri birbiri ile konuşur hale getiren ortak bir havuzda buluşturuyoruz. Yakında bu çalışmamızdan da önemli bir sonuç alacağız."
"Yeni KOSGEB paketini, önümüzdeki hafta açıklayacağız"
2009 yılında KOSGEB desteklerini, daha çok kredi faiz desteğini ve finansmana ulaşımı kolaylaştıracak bir destek mekanizmasıyla öne çıkarttıklarını anımsatan Ergün, o dönemde buna ihtiyaç duyulduğunu ve bunun KOSGEB'in bilinirliğini artırdığını kaydetti.
Ergün, o dönemde yaptıkları bir kanuni düzenleme ile KOBİ tanımını değiştirdiklerini hatırlatarak, hizmet sektöründeki firmaları da KOBİ tanımının içine aldıklarını ve KOSGEB'in hedef kitlesinin çok büyüdüğünü ifade etti.
Ergün, "KOSGEB'in 20 yıllık tarihi boyunca toplam 40 bin civarında KOBİ, KOSGEB desteklerinden yararlanırken, sadece 2009'un son çeyreğinde bir hamleyle 100 bin KOBİ'nin birden yararlanma imkanı oldu ve veri tabanında çok geniş bir yapı oluştu" diye konuştu.
Bu dönemde KOSGEB'in, faiz desteklerinin bir destek paketi olarak varlığını sürdüreceğini vurgulayan Ergün, ayrıca Halk Bankası ve Kredi Garanti Fonu gibi mekanizmaları da daha etkili hale getirdiklerini anlattı.
Nihat Ergün, sözlerini şöyle tamamladı:
"KOSGEB'in ana faaliyet alanını; KOBİ'lerin niteliğini, yönetim, teknoloji uyum, Ar-Ge-İnovasyon kabiliyetlerini artırma konusundaki desteklere yönlendiriyoruz. Kaynaklarımızın önemli bir bölümünü buraya ayıracağız.
Yeni paket, KOBİ'lerin Ar-Ge'sini, inovasyonunu, patent çalışmalarını, endüstriyel tasarım çalışmalarını, dış pazarlara açılmalarını sanal ortamda kendilerini ve ürünlerini tanıtabilmelerini, dünya pazarlarına ve Türkiye pazarlarına açılabilmek için fuarlara katılmalarını kolaylaştıracak, etkinleştirecek destekler içeriyor. Önümüzdeki hafta bunu da ayrıntılı olarak kamuoyuna anlatma imkanına sahip olacağız."