Seçim öncesi son işlem günü

Son dönemde açıklanan makro göstergeler, Portekiz ve Arjantin’de yaşananlar gibi etkenler küresel piyasalarda risk iştahının daralmasında etkili. Öte yandan Ukrayna ile Rusya arasında yaşanan gerginliğin batılı ülkeler ile Rusya arasındaki ilişkileri de her geçen gün zedelemesi ve karşılıklı yaptırım kararları risk algısı üzerinde önemli etkenlerin başında. Tüm bu yaşananların yanı sıra ABD ekonomisinde toparlanmaya işaret eden göstergeler, Fed’in beklenenden daha erken faiz artırımına gidebileceğine dair endişeleri ara ara tetikleyerek küresel piyasalarda yükseliş hareketlerini sınırlıyor.

Yurtiçi özelinde ise Moody’s’in Türkiye ile ilgili bugünkü değerlendirmesi ve Pazar günü gerçekleşecek Cumhurbaşkanlığı seçimlerine dair beklentiler piyasalarımızın yakın vadedeki seyrinde belirleyici olacak. Moody’s konusunda hafta boyu bir çok beklenti dile getirildi ve bunların bir çoğu negatif yönlü idi. Ancak piyasalarımızda son yaşanan geri çekilmenin ardından böyle bir olasılık varsa dahi artık etkisinin zayıflayacağını düşünüyorum. Öte yandan Başbakan Erdoğan’ın Cumhurbaşkanı olarak seçilmesi halinde yeni Başbakan’ın kim olacağı da piyasaların odağında olacaktır. Böyle bir durumda yeni bir isime piyasaların vereceği tepki çeşitlilik gösterebilir. Başbakan Erdoğan’ın seçilememesi halinde ise Cumhurbaşkanlığı koltuğuna oturabilecek Ekmeleddin İhsanoğlu ya da Selahattin Demirtaş ile hükümet arasında nasıl bir iletişim olacağı da piyasaların merceği altında olacaktır. Ancak, şu ana kadar yapılan anketlerde son seçeneğin gerçekleşme ihtimali oldukça zayıf gözüküyor. 

Siyasi gelişmelerin yanı sıra sınır komşularımız Suriye ve Irak’taki gelişmelerin de yakından izlenmesinde fayda var. Yakın dönemde bölgede yeni yapılanmalar ve yeni siyasi haritalar ile karşı karşıya kalabiliriz. Bu dönemde ülkemizin bölgedeki gelişmelere yaklaşımı ve bölgedeki  gelişmelerin ülkemize etkileri piyasalarımızın seyrinde de önemli bir etken olmayı sürdürecektir.