Socar&Turcas: İhracat hedefinin hiçbir anlamı yok
Socar&Turcas Üst Yöneticisi CEO'su Yavuz, 1 trilyon dolarlık ithalata karşı 500 milyar dolarlık ihracat hedefinin anlamsız olduğunu söyledi
İZMİR - Socar&Turcas Üst Yöneticisi (CEO) Kenan Yavuz, Türkiye'nin 2023 için 500 milyar dolarlık ihracat hedefi ortaya koyduğunu hatırlatarak, "Bu çok iyi. Ancak 500 milyar dolarlık ihracat yapmak için 1 trilyon dolarlık ithalat yapacaksanız hiçbir anlamı yok" dedi.
İzmir Genç İş Adamları Derneğinden (İGİD) yapılan yazılı açıklamaya göre, derneğin "Vizyon Toplantıları"na konuk olan Yavuz, 2010 yılı enerji senaryolarına ilişkin görüşlerini açıkladı.
Yavuz, giderleri sürekli artan ihracatçının değerli TL ile gelirlerinin düştüğünü, bu koşullarda ihracatçının ayakta kalmasının çok zor olduğunu, bu nedenle değerli TL uygulamasından vazgeçilmesini, ucuz enerji ve iş gücü kaynaklarına ulaşılması gerektiğini anlattı.
"Artan enerji ve girdi maliyetleriyle ihracatçının daralan dış pazarlarda iş yapması giderek zorlaştı. Bu durumla ihracatçı adeta pastırmaya dönüştü" diyen Yavuz, Türkiye'nin zaman yitirmeden enerji kaynaklarını çeşitlendirmesi ve nükleer enerji kullanması gerektiğini söyledi.
"Nükleer enerjisi olmayan tek ülkeyiz"
Türk ekonomisinin bilgi ve patente dayalı sektörlerde değil, emek yoğun sektörlerde etkin olduğunu ifade eden Yavuz, Türkiye'nin ucuz ürettiği sürece dünyaya mal satabileceğini, bunun da ancak ucuz enerji ve iş gücüne ulaşma ile mümkün olabileceğini dile getirdi.
Kenan Yavuz, şöyle konuştu:
"Rekabet gücümüz için ucuz enerji yaşamsal öneme sahip. ABD'de doğal gaz 150 dolar Türkiye'de 350 dolar. ABD'li rakip 150 dolarlık girdiyle üretim yaparken biz 350 dolarlık girdiyle üretim yaparsak rekabet gücümüz zayıflar. Rekabet için koşullar eşit olmalı. Türkiye 2023 için 500 milyar dolarlık ihracat hedefi ortaya koydu. Bu çok iyi. Ancak 500 milyar dolarlık ihracat yapacak üretim için ne kadar enerjiye ihtiyacımız var? Bunu da düşünmeliyiz. 500 milyar dolarlık ihracat yapmak için 1 trilyon dolarlık ithalat yapacaksanız hiçbir anlamı yok. Ne kadar ihracat yaptığımız önemli, ama cebimizde ne kadar para kaldığı daha önemli. Dünyada 17. büyük ekonomiyiz, ancak bu sıralama içinde nükleer enerjisi olmayan tek ülkeyiz."
Yenilebilir enerji kaynaklarının hızla devreye alınması gerektiğini, ancak bu enerji türlerinin de tek başına Türkiye'nin ihtiyacını karşılamasının mümkün olmadığını anlatan Yavuz, nükleer, hidroelektrik ve termik santrallara karşı çıkanların "ilkeli" davranması gerektiğini söyledi.
Yavuz, "Hem bu enerji türlerini istemeyeceksin, hem de onlarla çalışan ve hayatımızın her alanına giren ürünleri kullanmayı sürdüreceksin. İlkeli davranış bu olamaz. Bu düşüncenin savunucusu olanlar evde buzdolaplarının fişini çekmeli, televizyonları klimaları kapatmalı" diye konuştu.
İGİD Başkanı Mehmet Timuroğlu da yüksek enerji maliyetleriyle üretim yapan Türk iş adamlarının rekabette zorlandığını belirterek, enerjiye yatırım yapmak isteyen girişimcilerin devlet tarafından cesaretlendirilmesi gereğini dile getirdi.
Enerjinin uluslararası ilişkilere yön verdiği bir konjonktürde Türkiye'nin elinde "umut veren" enerji senaryoları olması gerektiğini vurgulayan Timuroğlu, yüksek enerji maliyetleri ile üretim yapan Türk işletmelerinin dış pazarda rekabette güçlükler yaşadığını anlattı.