Son dakika: Anagold'dan İliç faciası savunması: Suçlu jeoradar mühendisi, bilirkişi raporu hatalı

TBMM İliç Maden Kazasını Araştırma Komisyonu, AKP Antalya Milletvekili Atay Uslu başkanlığında toplandı. Komisyon, İliç’te liç kayması sonucu 9 işçinin yaşamını yitirdiği madeni işleten Anagold Madencilik yetkililerini dinledi.

Anka'nın haberine göre; Daha önce gözaltına alınarak serbest bırakılan Anagold Madencilik Türkiye Müdürü ve Anagold Yönetim Kurulu Başkanı Cengiz Yalçın Demirci beraberinde 15 kişilik bir ekiple komisyona katıldı. Anagold temsilcileri komisyona sunmak üzere 75 sayfalık bir rapor hazırladı. 

Milletvekillerinin sorularının ardından şirket yetkilileri soruları cevaplandırdı. Anagold adına konuşan yetkillier, olayda asli sorumlu olarak şu an tutuklu bulunan jeoradar mühendisi A.R.K'in "erken uyarı sistemi tanımlamadığını" ileri sürerek, suçladılar.  

Anagold Madencilik Hukuk Direktörü Cem Aktolgalı, "Kıdemli jeoteknik mühendisleri madencilikte genellikle jeoloji mühendisi ihtisasına sahipler ve çalıştıkları sahayı çok iyi bilmeleri gerekiyor. Çünkü esas izleme yöntemlerinden biri gözlem. Uzun süre bu sahada deneyim kazanmaları gerekiyor. Aynı zamanda sadece jeoradar değil, diğer izleme araçlarında da deneyimli olmaları gerekmekte. Bunun üzerine hatta operasyon ekiplerimiz bundan tatmin olmamış , sahayı açmamış, oraya girip iş makineleri sokmamış; ondan bir teyit e -postası istemişler 'Biz bunları yapabilir miyiz?' diye. Daha sonrasındaysa maalesef ki kaza yaşanıyor" dedi. 

CHP Zonguldak Milletvekili Deniz Yavuzyılmaz, jeoteknik mühendisinin facianın olduğu gün iş yerinde olduğuna dair sorusuna Aktolgalı, "İş yerine  saat 10.00 civarında geliyor, saha incelemesini yapıyor ve aslında tehlikeli bir durumun olmadığını, burada oturmaların olduğunu söylüyor" dedi.

"Neden devre dışı bırakıldığını bilmiyoruz"

Cem Aktolgalı, jeoradara önceden uyarı sistemi tanımlandığını söyledi. Jeoradar mühendisinin "erken uyarı sistemi tanımlamadığını" öne sürerek, "Maalesef ki yığın liç alanına erken uyarı sistemi tanımlamamış. Bu, ciddi bir kusur olarak kendisine atfedilmiş bir husus. Neden devre dışı bırakıldığını bilmiyoruz. Kıdemli jeoteknik mühendisin bunu devre dışı bıraktığını görüyoruz" diye konuştu. 

"Neden erken uyarı sistemini kapatsın?"

Bunun üzerine milletvekilleri tutuklu bulunan mühendis hakkında şirketin bir çıkarım yapıldığını eleştirerek, "Neden erken uyarı sistemini kapatsın" diye tepki gösterdi.

Anagold'a göre bilirkişi raporu da ''hatalı'' 

Deniz Yavuzyılmaz, "Burada kendisini savunmayacak birine ne zaman karar verdiniz işin bütün sorumluluğunu jeoteknik mühendisine atmaya. Tüm şirket yetkililerinden şu ana kadar çıkan sonuç bu" dedi.  

Anagold temsilcileri, konuşmalarında son bilirkişi raporunda yer alan, "patlatmayla liç yığının etkilendiği", "acil eylem planının olmadığı", "hava, su ve toprak analizlerinde kirlilik" olduğunu ifade ederken, raporun "hatalı" olduğunu savundular.  

Anagold MadencilikHukuk Direktörü Cem aktolgalı, "Bilirkişi raporunun hatalı bir değerlendirme yaptığını söylüyoruz. Bilirkişi kuvvetle muhtemel zaman sıkışıklığı ve tam konuya vakıf olamadığı için bütünüyle masum olan 2 arkadaşın asli kusurlu olduğu konusunda rapora dercetmesi sebebiyle 2 arkadaş tutuklandı. Biz buna itiraz ettik. Patlatmalar konusunda da rapora itiraz ettik" dedi.

Yavuzyılmaz, itirazın mahkeme ile ilgili bir süreç olduğunu ifade ederek, "Enerji ve Tabi Kaynaklar Bakanlığı'nın sunduğu son üç aya ait yığın liçteki yer değiştirme hareket grafiği ile bilirkişi raporunda yer alan patlatmalara ait veriler üst üste konulduğunda örtüşüyor. Böyle bir durum var. İki ayrı otoriteden bahsediyorum" dedi. 

Anagold Madencilik Sürdürebilirlik Direktörü Ahmet Oğuz Öztürk, "Bilirkişinin elinde veriler Çevre Bakanlığı'nın elinde veriler olabilir biz sahamızda kaza olmadan önce ve kaza sonrasında hidrojen siyanür ölçümlerimizi yapıyoruz" diye konuştu.

CHP'li Deniz Yavuzyılmaz'ın bilirkişi raporunda, ağır matellerin sınırı aştığını belirtmesi üzerine Anagold yetkilileri Ahmet Öztürk ve Cem Aktolga bilirkişi raporunu kabul etmediklerini tekrarladılar.