Türk ekonomisinin temel direği 'girişimci ruh' olacak

ANKARA - Türkiye Odalar ve Borsalar Birliği (TOBB) Başkanı ve Genç Girişimciler Kurulu Onursal Başkanı Rifat Hisarcıklıoğlu, genç girişimcilere seslenerek, "Güçlünün haklı olduğu değil, haklının güçlü olduğu bir Türkiye ve dünya için çaba gösterin. Hangi dünya görüşünde olursanız olun ister solcu, ister sağcı hiç fark etmez ama vicdanlı olun. Demokrasiye sahip çıkacağız, hukukun üstünlüğünü her daim savunacağız" tavsiyesinde bulundu.

Hisarcıklıoğlu, TOBB Ekonomi ve Teknoloji Üniversitesinde düzenlenen "1. TOBB Genç Girişimciler Kurulu Kongresi"nin açılışında yaptığı konuşmada, Türkiye'nin 81 ilinden gelen gençleri salonda görmekten dolayı büyük mutluluk ve heyecan duyduğunu söyledi.

"İcat çıkartan, eski köye yeni adet getiren, taşın altına elini koyan gençlerin" salonda bulunduğunu ifade eden Hisarcıklıoğlu, "Tıpkı usta şair Necip Fazıl'ın dediği gibi. (Zaman bendedir, mekan bana emanettir) diyen cesaretli gençler burada. Sizler Türkiye'nin geleceğisiniz. Genç müteşebbis arkadaşlarımızla, Türkiye'nin zenginleşme yolculuğunda daha emin adımlarla ilerleyeceğiz" diye konuştu.

Hisarcıklıoğlu, TOBB olarak girişimciliğin desteklenmesini, hem ekonomik büyüme hem de istihdam artışı anlamında gerekli gördüklerini belirtti.

Çin ekonomisinin yükselişinde ucuz iş gücünün, ABD ekonomisinin kalkınmasında birikmiş sermaye avantajının öneminin ön plana çıktığını vurgulayan Hisarcıklıoğlu, Türkiye ekonomisinin üzerinde yükseldiği temel direğin de girişimci ruhun başarısı olacağına inandığını kaydetti.

"Girişimcilik mutlaka özendirilmeli ve teşvik edilmeli"

Türkiye'nin bugün, İtalya'dan Çin'e uzanan geniş bir coğrafyada, özel sektörü en gelişmiş, en büyük sanayi üretim kapasitesini kurmuş bir ülke olduğunu ifade eden Hisarcıklıoğlu, dünyanın her bölgesinde bir Türk girişimcisini görmenin mümkün olduğunu söyledi.

Türkiye'nin dünyanın en büyük 10 ekonomisi arasına girmeyi hedeflediğini, bunun için öncelikle girişimci sayısının artırılması gerektiğini ifade eden Hisarcıklıoğlu, girişimciliği, ülkenin kalkınmasının temel unsuru olarak gördüğünü belirti.

Ülkedeki 6 milyona yaklaşan işsize ve her yıl iş gücü piyasasına giren 700 bin gence, iş olanağı sağlamanın tek yolunun, girişimci sayısını artırmak ve özel sektörün hacmini büyütmekten geçtiğini vurgulayan Hisarcıklıoğlu, girişimciliğin mutlaka özendirilmesi ve teşvik edilmesi gerektiğini kaydetti.

Türkiye'de girişimci sayısının nüfus içindeki payının, kimi ülkelere göre düşük olsa da, bu oranın hızla artacağına inandığını belirten Hisarcıklıoğlu, şöyle konuştu:

"Bunu üç somut gerçeğe dayanarak söylüyorum. Birincisi, Türkiye nüfusunun yarısı, 28 yaşın altında, yani nüfusumuz iş üretme potansiyeli yüksek gençlerden oluşmaktadır. İkincisi, atıl kalan girişimciliği harekete geçirecek ve potansiyel girişimcilere yol gösterecek kurum ve altyapıların ülkemizde hızla gelişiyor olmasıdır. Burada, bizlerin üzerine önemli görevler düşüyor. Dünyada ve ülkemizde, genç girişimcilerin karşı karşıya kaldığı temel iki sorun vardır. Bunlar, piyasa içerisinde yeterli tecrübeye sahip olmamaları ve finansmana ulaşım sıkıntısıdır. Yapılması gereken, genç girişimcilerle, mevcut kurumlarımızın sahip olduğu bilgi, birikim, deneyim ve kaynakları bir araya getirmektir.

Girişimcilik hususunda, gelecekten çok umutlu olmamın üçüncü somut dayanağı ise, günümüz gençlerinin, bizlerden çok daha eğitimli ve donanımlı yetiştiğini görmemdir. Bu salondaki genç girişimciler, bizim gençlik yıllarımıza oranla, kat kat daha eğitimli ve bilgili. İnanıyorum ki genç girişimci arkadaşlarım, çok daha kısa bir sürede bu başarının kat kat daha fazlasını elde edeceklerdir. Ve dünyanın en büyük 10 ekonomisi içine girme hedefimize ulaşacaklardır."

Piyangocuların önünde uzayan kuyruklar

Hisarcıklıoğlu, önemli olan bir diğer noktanın da demokrasinin yerleşmesi olduğunu, demokrasinin kalitesini arttırmadan, güçlü bir ekonomiye sahip olmanın mümkün olmadığını ifade ederek, "Altını çizerek söylüyorum ekmek, emniyet ve hürriyet birbirinden ayrılmaz bir bütündür" şeklinde konuştu.

İki gözlemini paylaşmak istediğini anlatan Hisarcıklıoğlu, geçen Perşembe günü, İstanbul'da bir piyango bayisinin önünden geçerken gördüklerinin kendisini hem üzdüğünü hem de düşündürdüğünü anlattı. Piyango bayisinin önünde çok uzun bir kuyruk olduğunu ve kuyrukta bekleyenlerin çok büyük bir kısmının da gençlerden oluştuğunu ifade eden Hisarcıklıoğlu, öte yandan televizyonda yayınlanan ve büyük paralar vaat eden yarışma programlarının giderek artması ve bunların gençler için umut kapısı haline gelmesinin de ayrıca düşündürücü olduğunu kaydetti.

Hatta bir yarışma programına başvuranların sayısının milyonu aştığını, bu gençlerin, geleceği kısa yoldan garanti altına almak istediklerini ancak böyle bir geleceğin olamayacağını ifade eden Hisarcıklıoğlu, sonra istatistiklere baktığını, yasal olarak oynatılan şans oyunlarının hasılatının 2007'de 5,2 milyar lira iken 2008'de yüzde 19 artarak 6,2 milyar liraya yükseldiğini gördüğünü belirtti.

"Her ilde bir umut rüzgarına ihtiyaç var"

Bir diğer gözleminin ise televizyonlardaki herkesi rahatsız eden sokağa dökülen gençler ve gençler arasındaki kavga olduğunu ifade eden Hisarcıklıoğlu, bunun nedenleri ve sonuçları üzerine çok şey söylenebileceğini belirtti. Bu konuda bugünün anlamına da uygun olarak tek bir şey söylemek istediğini vurgulayan Hisarcıklıoğlu, "Bu olayların vebali hepimizin üzerinde. Her siyasi parti,  Türkiye;deki  bütün sivil toplum örgütleri, dernekler, bürokratlar, üniversiteler kısaca herkes sorumlu. Her kesimin ne yapması gerektiğini başka platformlarda tartışırız" dedi.

Hisarcıklıoğlu, şöyle devam etti:

"Peki, bu salondakilerin sorumluluğu nedir?  81 ilden gelen 1000 girişimci gencin vebali nedir? Türkiye'nin yeni bir başarı hikayesine ihtiyacı var. Ve bu başarı hikayesini her il kendisi yazmalı. Her ilde hatta ilçede bir umut rüzgarına ihtiyaç var. Bu umut rüzgarını estirecek sizlersiniz. Unutmayın, gençlerin geleceği ülkenin, ülkenin geleceği de gençlerin geleceğine bağlıdır. Bu geleceğin tek bir anahtarı var: O da girişimcilik. Sizler, bölgelerinizin rol modeli olacaksınız. İşte bu sorumlulukla hareket etmek zorundasınız.

Kimseyi öteki gibi görmeyin. Birbirinizi sevin, aynı fikirde olmasanız da, anlayış gösterin, empati kurun. Dünya ve Türkiye'deki adaletsizliklere katkıda bulunmayın. Güçlünün haklı olduğu değil, haklının güçlü olduğu bir Türkiye ve dünya için çaba gösterin. Hangi dünya görüşünde olursanız olun ister solcu, ister sağcı hiç fark etmez ama vicdanlı olun. Demokrasiye sahip çıkacağız, hukukun üstünlüğünü her daim savunacağız."

TOBB Başkanı Hisarcıklıoğlu, cumhuriyetin kazanımlarının korunduğu, değerlere saygılı ve dünya standartlarında bir yaşam tarzı ile özgürlükler alanının genişlediği bir ülke istediklerini kaydetti.