Türk şirketler hukukunda yepyeni bir kurum: Tek ortaklı anonim şirketler
Yavuz AKBULAK / SPK Başkanlık Danışmanı
Anonim şirketler, sermayesi belirli ve paylara bölünmüş olan, borçlarından dolayı yalnız malvarlığıyla sorumlu bulunan, kanunen yasaklanmamış her türlü ekonomik amaç ve konular için kurulabilen şirketler olup, tamamı esas sözleşmede taahhüt edilmiş bulunan sermayeyi ifade eden esas sermayeleri 50 bin TL'den, sermayenin artırılmasında yönetim kuruluna tanınmış yetki tavanını gösteren kayıtlı sermaye sistemini kabul etmiş bulunan halka açık olmayan anonim şirketlerde ise başlangıç sermayeleri 100 bin TL'den aşağı olamaz. 6762 sayılı Meri Türk Ticaret Kanunu'nun (TTK) 277'nci maddesi uyarınca bir anonim şirketin kurulması için şirkette pay sahibi en az 5 kurucunun bulunması şart iken, 6102 sayılı Yeni TTK m. 338'e göre anonim şirketin kurulabilmesi için pay sahibi olan bir veya daha fazla kurucunun varlığı yeterlidir. Pay sahibi sayısı bire düştüğünde, bu durum, işlem tarihinden itibaren 7 gün içinde yönetim kuruluna yazılı olarak bildirilir. Yönetim kurulu bildirim tarihinden itibaren 7 gün içinde, şirketin tek pay sahipli bir anonim şirket olduğunu tescil ve ilan ettirir. Yine, hem şirketin tek pay sahipli olarak kurulması hem de payların tek kişide toplanması durumunda tek pay sahibinin adı, yerleşim yeri ve yurttaşlığı da tescil ve ilan edilir. Aksi halde doğacak zarardan, bildirimde bulunmayan pay sahibi ve tescil ve ilanı yaptırmayan yönetim kurulu sorumludur. Ayrıca, anonim şirket, tek pay sahibi olacak şekilde kendi payını iktisap edemez ve ettiremez (Yeni TTK m.338/2-3).
Yönetim kurulu üyelerinin ve tüzel kişi adına tescil edilecek gerçek kişinin tam ehliyetli (Türk Medeni Kanunu bakımından kendi fiilleri ile hak kazanabilen, borç altına girebilen ve verdikleri her zarardan sorumlu olanlar) olmaları şarttır. Yönetim kurulu üyelerinin en az ¼'ünün yüksek öğrenim görmüş olması zorunlu olup, tek üyeli yönetim kurulunda bu zorunluluk aranmaz (Yeni TTK m.359/3). Esas sözleşmede aksi öngörülmemiş veya yönetim kurulu tek kişiden oluşmuyorsa temsil yetkisi çift imza ile kullanılmak üzere yönetim kuruluna aittir (Yeni TTK m. 370/1). Yönetim kurulu, temsile yetkili kişileri ve bunların temsil şekillerini gösterir kararının noterce onaylanmış suretini, tescil ve ilan edilmek üzere ticaret siciline verir (Yeni TTK m. 373). Diğer taraftan, yeni TTK m. 371/f.6 uyarınca esas sözleşmenin yapılması sırasında, şirket tek pay sahibi tarafından ister temsil edilsin ister edilmesin, tek pay sahipli anonim şirketlerde, bu pay sahibi ile şirket arasındaki sözleşmenin geçerli olması sözleşmenin yazılı şekilde yapılmasına bağlıdır. Bu koşul piyasa koşullarına göre günlük, önemsiz ve sıradan işlemlere ilişkin sözleşmelerde uygulanmaz. Tek pay sahipli anonim şirketlerde bu pay sahibi genel kurulun tüm yetkilerine sahip olup, tek pay sahibinin genel kurul sıfatıyla alacağı kararların geçerlilik kazanabilmeleri için yazılı olmaları şarttır (Yeni TTK m. 408/3).
Söz konusu düzenlemelerden Yeni TTK'nın anonim şirket kurucuları için asgari bir sayı öngörmediği, böylece tek kişilik anonim şirketin kurulmasına ve tek pay sahipli olarak devam edebilmesine izin verdiği anlaşılmaktadır. Anılan hüküm, Avrupa Birliği'nin (AET) şirketlere ilişkin 89/667 sayılı 12. Yönergesi (AB/AET/AT'nin birlik/topluluk şirketler hukukunu yönlendiren yönergelerden "tek ortaklı, sınırlı sorumlu -kapalı- ortaklıklar"a ilişkin yönergesi) kaynak alınarak düzenlenmiştir. Tek kişilik anonim şirket dünya uygulamalarında gereksinimi duyulan bir hukuki organizasyon biçimi olup, "şirket" kavramına aykırı da değildir. Kaldı ki, tek kişilik anonim şirket, çok sayıda personele, yaygın örgütlere ve kalabalık bir yönetim kuruluna sahip bile olabilir. Tek ortaklı anonim şirkette bu pay sahibi bir gerçek kişi olabileceği gibi, bir tüzel kişi, binlerce pay sahibi bulunan bir payları/pay senetleri borsada işlem gören anonim şirket veya başka bir sermaye şirketi de olabilir. Batı ülkelerinde tek pay sahipli anonim şirketler sadece bir limitet şirket veya işletmeci vakıf tarafından oluşturulmaktadır. Türk hukuk yazınında işletmecilik yapan vakıfların 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu'nda tanınmamış olması eleştirilmektedir. Ancak tek pay sahipli veya ortaklı anonim (ve limitet) şirketlerin, hukukumuzda da büyük gereksinimi duyulan işletmeci vakıfların yolunu açacağı düşünülmektedir. Tek pay sahibi veya ortağı bir işletmeci vakıf olan bir anonim şirket kurumsallaşmanın en uygun aracıdır. Başarılı ve yerleşik aile şirketlerini tek kişilik anonim şirketin sunacağı olanaklarla dağılmaktan ve kaybolmaktan kurtulmaları bu örgütlenme biçimiyle mümkün olabilir.
Yukarıda yer alan ve Yeni TTK m.1534/f.1 uyarınca 01.07.2012 tarihinde yürürlüğe(*) girecek olan söz konusu düzenlemelerin şirketler hukukumuz bakımından sonuçları ise kısaca şu şekilde özetlenebilir: 1) Anonim şirketin tek pay sahibi veya ortağı olmasına karşın, yönetim kurulu birden çok kimseden oluşabilir ve kurumsallaşmanın bir parçası olarak çeşitli komitelere sahip olabilir. 2) Çok sayıda pay sahibi veya ortağı bulunan anonim şirketler, tek pay sahibine düştüklerinde de faaliyetlerini sürdürebilirler. 3) Tek kişi olarak kurulan anonim şirketler, tek kişi ortağın adı-soyadını, ticaret unvanını ve adresini ticaret siciline tescil ve ilan ettirirler. Ayrıca, paylarını halka arz ederek payları borsalarda işlem gören şirkete de dönüşebilirler. 4) Tek kişi ortak, yazılı olması koşuluyla tek başına genel kurulun tüm yetkilerini kullanabilir ve kararlar alabilir. 5) Böylece, dernek ve vakıf gibi kurumların anonim şirket kurabilmek için başka ortaklar aramalarına gereksinim kalmamıştır.
(*) 6103 sayılı Türk Ticaret Kanunu'nun Yürürlüğü ve Uygulama Şekli Hakkında Kanun m.22/f.1 uyarınca, anonim şirketlerin esas sözleşmelerini (limitet şirketlerin de sözleşmelerini) 14.08.2012 tarihine kadar Yeni TTK ile uyumlu hale getirmeleri gerekmektedir.