Uçak ihbar üzerine indirildi

Başbakan Erdoğan, "Gelen ihbar üzerine oradaki araştırmalar yapıldı, görüldü ki içeride maalesef bu tür malzemeler var" dedi.

YAYINLAMA
GÜNCELLEME

 

 

ANKARA - Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, Suriye uçağının Esenboğa Havaalanı'na indirilmesine ilişkin "Gelen ihbar üzerine oradaki araştırmalar yapıldı, görüldü ki içeride maalesef bu tür malzemeler var. Bu malzemelerle ilgili olarak çalışmalar yapıldı ve bunlar tutanaklarla tespit edilmek suretiyle bu araştırma yapıldı. Bu araştırmalar yapıldıktan sonra da bunlara el konmak suretiyle, bunlar bizim ilgili bu noktadaki birimlerimize gönderildi. Bunların neler olduğu noktasında çalışmaları o birimlerimiz yapıyor. Gerek gönderilen yer gerekse gönderen yer, bunların hepsi belli" dedi.

Başbakan Erdoğan ve Kazakistan Cumhurbaşkanı Nursultan Nazarbayev, Türkiye-Kazakistan Yüksek Düzeyli Stratejik İşbirliği Konseyi (YDSK) toplantısının ardından ortak basın toplantısı düzenledi.

Gazetecilerin Suriye uçağının Esenboğa Havaalanı'na indirilmesine ilişkin bir sorusu üzerine Erdoğan, olayın dün akşam saatlerinde cereyan ettiği hatırlatmasında bulundu. Erdoğan, uçakta bulunanlar için her türlü tedbirin alındığına dikkati çekerek, şöyle devam etti:
"Uçak, yerel saat itibarıyla bildiğiniz gibi 17.10'da Esenboğa'ya inişe razı oldu. Bu inişi yaptıktan sonra da ilgili birimlerimiz devreye girdi. Kendilerine terminal binalarımızda istirahat etme imkanı hazırlandı, tedbirler buna göre alındı. Fakat içeriden birkaç kişi çıktı, fakat bir grup çıkmadı. Daha sonra bu çıkanlar da tekrar uçağa döndü. Kendilerine uçakta her türlü ihtiyaçları giderilmek suretiyle yemek vesaire içecek hepsi, muntazaman verildi. Bunun yanında içerde herhangi bir sağlık noktasında sıkıntı olur diye bu tür tedbirler zaten alınmıştı. Bununla ilgili olarak içeriye doktor falan gönderildi. Dediler 'Böyle bir sıkıntı söz konusu değil' Ama biz her halükarda ne olur ne olmaz diye bu tedbiri elden bırakmadık. Zaten havaalanlarının bu konudaki mükemmeliyeti ortadadır. THY'nin bu konuda zaten sıkıntısı yok. Devlet Hava Meydanlarımızın da herhangi bir sıkıntısı yok."

Erdoğan, uçağın gelen bir ihbar üzerine zorunlu olarak indirildiğini belirterek, "Gelen ihbar üzerine oradaki araştırmalar yapıldı, görüldü ki içeride maalesef bu tür malzemeler var. Bu malzemelerle ilgili olarak çalışmalar yapıldı ve bunlar tutanaklarla tespit edilmek suretiyle bu araştırma yapıldı. Bu araştırmalar yapıldıktan sonra da bunlara el konmak suretiyle, bunlar bizim ilgili bu noktadaki birimlerimize gönderildi. Bunların neler olduğu noktasında çalışmaları o birimlerimiz yapıyor" dedi.

"Gerek gönderilen yer gerekse gönderen yer belli"

El konulan malzemelerin göndereni ve gideceği yerin açık olduğunu vurgulayan Erdoğan, "Gerek gönderilen yer gerekse gönderen yer, bunların hepsi belli. Konuyla ilgili olarak da bu açıklamaları ilgili birimlerimize yaptık" dedi.

Erdoğan, sivil havacılık kuralları gereğince yolcu uçakları ile savunma sanayisine ait malzemelerin taşınmasının yasak olduğunun altını çizerek, şöyle konuştu:
"Fakat ben burada özellikle bir konuyu sizlerle paylaşmak istiyorum. Burası çünkü önem arz ediyor. O da şudur; yolcu uçaklarıyla her halükarda, asla bu tür savunma sanayine ait veyahut da silah, mühimmat, araç, gereç hiçbir malzeme taşınamaz. Bu uluslararası anlaşmaların gereğidir. Tabii hava sahamızdan böyle bir şeyin geçmesine yönelik de bu bilginin, bu tür bir iznin ve yolcu uçağıyla böyle bir şeyin yapılması zaten uluslararası uçuşlara da aykırıdır. Hatta hatta ben biraz daha işi ileri götüreceğim. Yani toplu miktarda çakı bile götüremezsiniz, bu bile yasaktır. Ama burada maalesef bu yasak çiğnenmiştir. Rusya'dan bizim MKE'nin muadili olan bir kuruluştan Suriye Savunma Bakanlığı'na gönderilen, bunlar araç, gereç, mühimmattır. Şu anda bunların ilgili birimlerimizde incelemesi devam etmektedir. Daha sonra gerekli olan açıklama, gerekli olduğu takdirde açıklanacaktır. Bütün bunlara el konulduktan sonra bunların hepsi tutanaklarla tespit edilmiştir. Uçak yolcularıyla beraber yaklaşık 9 saatlik bir Esenboğa'daki alıkonulmadan sonra tekrar kendi güzergahında yolcularıyla birlikte kendi yoluna devam etmiştir."
İhbarın nereden geldiği noktasında ise Erdoğan "İhbar noktasında takdir edersiniz ki bu tür kuruluşlar, neresi ihbar etti, bunlar açıklanmaz. Bunu da artık sizin anlayışınıza bırakıyorum" ifadesini kullandı.

Putin'in ziyareti

[PAGE]

Putin'in ziyareti

Erdoğan, Rus ve Suriye makamlarının açıklamaları hatırlatılarak, Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin'in gezisini ertelemesinde bu olayın etkisinin bulunup bulunmadığı yönündeki soruya karşılık, şunları söyledi:
"Sayın Putin'in Türkiye'ye yapacağı ziyaret bir defa bizim 4 gün önce yaptığımız telefon görüşmesinde zaten mutabık kaldığımız bir konudur. Tarihini birlikte diplomatik çevrelerimiz 3 Aralık olarak o görüşmemizden sonra belirlemişlerdir. Biz bu görüşmeyi kendileriyle yaptık, 45 dakikalık bir görüşmeydi. O görüşme neticesinde de bunun 3 Aralık'ta yapılması konusu Dışişleri yetkililerimiz tarafından bugün saat 15.00 gibi açıklanmıştır. Olayın bununla hiçbir alakası yok, bunları birbirine karıştırmayalım. Bunlar farklı şeyler."

Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, uçakta el konulan malzemeler üzerindeki incelemelerin devam ettiğine dikkati çekerek, şunları kaydetti:
"Fakat açıklamanın istenmesi hususunda ise az önce söylediğim gibi, zaten ne gönderildiği bunların hepsi ilgili birim tarafından da bilinmektedir. Bunu da ben sizlere az önce ifade ettim. Rusya'nın silah ve mühimmat, askeri ihracatını yapan ajansı, yani bizim MKE gibi Rusya'daki bir bürodan, ofisten veya kurumdan... Nasıl isterseniz diyin. Onun gönderdiği, ihraç ettiği ürünler bunlar ve alıcı firma da, artık firma demiyorum, bakanlık alıyor. O da Suriye Milli Savunma Bakanlığı. Artık bunun neler olabileceğini sizler de tahmin edin. Anlayın, şu anda da bu tür malzemelere el konulmuştur. Bunlar da şu anda ilgili birimlerimizdedir. Üzerlerindeki çalışmalar da devam etmektedir."

Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, Türkiye-Kazakistan Yüksek Düzeyli Stratejik İşbirliği Konseyi toplantısının ardından yaptığı değerlendirmede, "İş adamlarımızın kendi aralarında sektörel bazda çalışmalar yapmasını teşvik edeceğiz, bununla birlikte 2015'i hazırlayacağız, hedef 10 milyar dolarlık bir dış ticaret hacmini yakalamak" dedi.
Başbakan Erdoğan ile Kazakistan Cumhurbaşkanı Nursultan Nazarbayev, Başbakanlık Merkez Bina'daki baş başa ve heyetlerarası görüşmenin ardından ortak basın toplantısı düzenledi.
Nazarbayev, toplantı öncesinde Erdoğan'a Kazakistan'ın en yüksek devlet nişanı olan "Altın Kıran"ı takdim etti.
Türkiye'de son 10 yıl içinde çok büyük değişiklikler olduğunu ve Türkiye'nin dünyanın en büyük 16 ekonomisi arasına girdiğini belirten Nazarbayev, Kazakistan'ın bundan dolayı çok sevinçli olduğunu söyledi.

Nazarbayev, Başbakan Erdoğan'ın iki ülke arasındaki ilişkileri geliştirmeye yönelik katkılarından dolayı Kazakistan'ın en yüksek devlet nişanı olan "Altın Kıran" nişanını vermeye karar verdiklerini söyledi.

Başbakan Erdoğan, 20 yıl önce bağımsızlığını ilan eden Kazakistan'ın bağımsızlığını ilk tanıyan ve diplomatik ilişkileri ilk başlatan ülkenin Türkiye olduğunu anımsatarak, "Bugün ilişkiler noktasında geldiğimiz durum zirvedir. Bu bir yükselme devridir, yükselmenin bugün miladıdır" dedi. Nazarbayev'e devlet nişanı vermesinden dolayı teşekkür eden Erdoğan, devlet nişanını Türk milleti adına aldığını söyledi.

Türk dünyasının bir aksakalı: Nazarbayev

Başbakan Erdoğan, Türkiye-Kazakistan arasındaki diplomatik ilişkilerin 20. yıl dönümü münasebetiyle Cumhurbaşkanı Abdullah Gül'ün davetlisi olarak Türkiye'ye gelen Nazarbayev'i ağırlamaktan büyük memnuniyet duyduklarını ifade ederek, bu resmi ziyaretle birlikte iki ülke arasındaki ilişkileri yeni bir aşamaya taşındığını kaydetti.

Nazarbayev ile eş başkanlığını üstlendiği Türkiye-Kazakistan Yüksek Düzeyli Stratejik İşbirliği Konseyi'nin birinci toplantısını gerçekleştirdiklerini ve iki ülke bakanlarının görüşmeler icra ettiklerini ifade eden Başbakan Erdoğan, şöyle konuştu.
"Bakanlarımız, ne durumdayız, geleceğe yönelik neler yapacağız, bu görüşmeleri aralarında değerlendirdiler, ondan sonra bizim başkanlığımızda adeta bakanlar kurulu yapar gibi toplantımızı ifa ettik. Sayın Cumhurbaşkanı adeta Türk dünyasının bir aksakalı durumundadır. Sayın Nazarbayev'in uygulamaya koyduğu akılcı ve dengeli politika sayesinde Kazakistan bugün bölgenin ve dünyanın işbirliği aranan saygın bir aktörü haline gelmiştir. Ortak dil, tarih ve kültürü paylaştığımız kardeş ülke Kazakistan bağımsızlığını müteakip 20 yılda siyasi istikrarını güçlendirdi ve hızlı bir ekonomik kalkınma gerçekleştirdi.
Bugün Orta Asya'nın bozkırında yeni yollar, köprüler, yeni kanallar inşa ediliyor, yeni yerleşim yerleri kuruluyor ve yeni sosyal tesisler hizmete açılıyor. 92 yılında Almatı'yı ziyaret ettiğimde bir başka Almatı vardı, belediye başkanlığımda farklı bir Almatı vardı, başbakanlığımın ilk yıllarında gittiğimde farklı bir Almatı ve bir de yeni kurulan başkent Astana vardı. Şimdi farklı bir Astana'yı, görmeye değer Astana'yı, adeta Kazakistan'ın simgesi, sembolü olarak görüyoruz. Kazakistan, nereden nereye, ne kadar çabuk geldi, bu bir ufuk, heyecan, aşk işidir. Eğer aşkınız, heyecanınız, sevdanız varsa bu tür atılımları gerçekleştirirsiniz."

"Bizim halter hocaları da Kazakistan'a gitti, 5 tane madalya aldı"

[PAGE]

"Bizim halter hocaları da Kazakistan'a gitti, 5 tane madalya aldı"

Başbakan Erdoğan, binlerce, on binlerce Kazak gencinin dünyanın değişik ülkelerinde eğitim aldıktan sonra ülkesine dönerek, dünyayı tanıyan, bilen, yüksek öğrenimini, doktorasını yapmış olarak ülkesine hizmet ettiğini belirterek, "Bu vesileyle Londra Olimpiyatları'ndaki başarı nedeniyle de Kazakistan'ı tebrik ediyorum. On ikinci sırada işi bitirdiler. Bizim halter hocaları da Kazakistan'a gitti, 5 tane madalya aldı. Bunlar gerçekten bizleri de duygulandırıyor, bizler bununla da ayrıca iftihar ediyoruz" dedi.

Erdoğan'ın bu sözleri üzerine Nazarbayev'in, halter hocalarını kastederek, "gardaşlarımız" demesi, salonda gülüşmelere neden oldu.
Başbakan Erdoğan, bu yıl mayıs ayında Kazakistan'a gerçekleştirdiği resmi ziyarette 2 önemli adım attıklarını, Nazarbayev ile Yüksek Düzeyli Stratejik İşbirliği Konseyi'nin kurulmasına ilişkin ortak açıklamayı Yeni Sinerji Ekonomi Programı'nı imzaladıklarını anımsatarak, şöyle devam etti:
"Biri siyasi diğeri ise ekonomik olan iki önemli belge ile stratejik ortaklığımızı kurumsal seviyeye çıkarmayı hedeflemiştik. Astana'da imzalanan Yeni Sinerji Ortak Ekonomi Programı'nın devamı niteliğindeki Yeni Sinerji Ortak Ekonomi Programı 2012-2015 dönemi eylem planı da imzalandı. Bugün çok samimi ve yararlı görüşmeler yaptık. İstanbul'da işbirliğimizin artmasına yönelik yarın önemli bir iş konseyi toplantısını yapıyoruz. Sayın Cumhurbaşkanımız ile birlikte bu toplantıda ilgili bakan arkadaşlarımızla bulunacağız, iş adamlarımıza hitap edeceğiz. İş adamlarımızın kendi aralarında sektörel bazda çalışmalar yapmasını teşvik edeceğiz, bununla birlikte 2015'i hazırlayacağız, hedef 10 milyar dolarlık bir dış ticaret hacmini yakalamak.
Şu anda Türk inşaat firmaları başta Astana şehri olmak üzere Kazakistan genelinde çok ciddi çalışmalar içerisinde bulunuyorlar, üstlendikleri projelerin toplam bedelinin 17 milyar dolar civarında olduğunu ifade etmek isterim. Kazakistan'da iş yapan Türk şirketlerine bizzat gösterdiği yakın ilgi ve güvenden dolayı değerli Cumhurbaşkanımıza çok teşekkür ediyorum, bu konudaki hassasiyetini çok iyi biliyoruz. Türk firmaları orada kendilerinin müzahereti altında bu çalışmaları sürdürüyorlar. İş çevrelerimizin, iş adamlarımızın atacakları adımlarla 2012-2015 Sinerji Ekonomi bu noktada gerçekleşecektir. 10 milyar doları aşabilecek iradenin de mevcut olduğunu görüyorum."

Başbakan Erdoğan bir soru üzerine, Türkiye'nin birçok alanda Kazakistan'dan aldığı ürünler bulunduğunu belirterek, Türkiye'nin de Kazakistan'a sattığı ürünler olduğunu söyledi. İki ülke arasındaki ticaret hacminin 4 milyar dolara ulaştığını ve bu rakamı 10 milyar dolara çıkartabilecek iradenin mevcut olduğunu yineleyen Erdoğan, bu rakamın da aşılabileceğini, iş adamlarıyla yarın yapılacak sektörel çalışmalarla ticaretin farklı bir ivme kazanabileceğini belirtti.

İmzalanan anlaşmalar

Heyetlerarası görüşmelerin ardından, ortak basın toplantısı öncesinde 3 ayrı anlaşma imzalandı. Türkiye-Kazakistan Yüksek Düzeyli Stratejik İşbirliği Konseyi Birinci Toplantısı Sonuçlarına İlişkin Ortak Açıklama'ya Başbakan Erdoğan ve Kazakistan Cumhurbaşkanı Nazarbayev imzaladı.
2012-2015 yıllarını kapsayan, "Türkiye ve Kazakistan arasındaki yeni sinerji ortak ekonomi eylem planına Ekonomi Bakanı Zafer Çağlayan imza koydu. Kamu personeli eğitimi alanındaki anlaşmaya Türkiye adına Devlet Personel Başkanı Mehmet Ali Kumbuzoğlu imzaladı.

Kazakistan'ın bağımsızlığını tanıyan ilk ülke Türkiye'ydi

[PAGE]

Kazakistan'ın bağımsızlığını tanıyan ilk ülke Türkiye'ydi

Kazakistan Cumurbaşkanı Nursultan Nazarbayev, Ankara'da yaptığı görüşmelerin öneminin daha öncekilerden farklı olduğunu belirterek, "Çünkü stratejik işbirliği konseyi kurduk ve ilk toplantısını bugün yaptık. 1991'de Kazakistan bağımsızlığını ilan ettiğinde bir saat sonra ilk tanıyan ülke Türkiye'ydi. Bunu Kazak halkı hiçbir zaman unutmayacak" dedi.

Nazarbayev, Başbakan Recep Tayyip Erdoğan ile Başbakanlık'ta düzenlenen ortak basın toplantısında konuştu. Başbakan Erdoğan'a Kazakistan'ın en yüksek devlet nişanı olan "Altın Kıran" nişanını takdim eden Nazarbayev, bu ödülü Erdoğan'ın iki ülke arasındaki ilişileri geliştirmeye yönelik katkılarından dolayı verdiklerini söyledi.
Nazarbayev, Türkiye ile son 20 yıl içinde çok görüşme yaptıklarını ancak bugünkü görüşmenin öneminin farklı olduğunu söyledi. Nazarbayev, "Çünkü stratejik işbirliği konseyi kurduk ve ilk toplantısını bugün yaptık. 1991'de Kazakistan bağımsızlığını ilan ettiğinde bir saat sonra ilk tanıyan ülke Türkiye'ydi. Bunu Kazak halkı hiçbir zaman unutmayacak" diye konuştu.

Görüşmelerde enerji, ulaştırma, eğitim ve kültür gibi her alanda ilişkileri ele aldıklarını belirten Nazarbayev, Ortadoğu, Afganistan ve Suriye gibi çok geniş konularda da fikir alışverişinde bulunduklarını vurguladı. Türkiye'nin Kazakistan'ın en yakın stratejik ortaklarından olduğunu dile getiren Nazarbayev, Türk ekonomisinin son 10 yılda dünyanın en büyük ekonomilerinden biri haline geldiğini ifade etti. Nazarbayev, "Bunun mutlaka bize de etkisi olacaktır" dedi.

2,4 milyar dolarlık anlaşma imzalanacak

Nazarbayev, iki ülkenin yakında 10 milyar dolarlık ticaret hacmine ulaşacağına işaret ederek, "Görüşmelerde ortak organize sanayi bölgelerinin kurulmasını değerlendirdik. Yarın İstanbul'da işadamları ve bakanların yapacağı görüşmelerde 2,4 milyar dolarlık sözleşmelere imza atılacak" dedi.
Kazakistan'da 20'den fazla Kazak-Türk lisesi olduğunu hatırlatan Nazarbayev, "Çocuklarımız küçük yaşta iki ülke arasındaki dostluğu öğreniyor. Bu, ilişkilerin gelişmesine katkıda bulunacak" diye konuştu.
Asya'da İşbirliği ve Güven Artırıcı Önlemler Konferansı'nın (AİGK/CICA) dönem başkanlığını Türkiye'nin yürüttüğünü hatırlatan Nazarbayev, dünya nüfusunun neredeyse yarısının bu teşkilatın içinde olduğunu bildirdi.

Nazarbayev, "Küreselleşme çağında beklenmeyen tehlikelere karşı böyle bir platformun ihtiyacı ortaya çıkıyor. Zenginliklerin birçoğu Asya'da. Gelecek Asya'da. Avrupa'daki güvenlik konusu düşünüldüğünde Asya'da da istikrar olursa tüm Avrasya'da barış olur" dedi.

Karşılıklı ticaret hacmi konusunda da yatırım konusunda da bugün ve yarın İstanbul'da birçok anlaşma imzalanacağını belirten Nazarbayev, bir Türk şirketinin Kazakistan'da büyük bir ilaç fabrikası kuracağını söyledi. Nazarbayev, ayrıca deri, buğday inşaat malzemeleri konusunda da yatırımlar olacağını aktardı.
Türkiye'de iş kurmak için sadece 3 belgeye ihtiyaç olduğunu dile getiren Nazarbayev, "Ben bunu söylediğimde kimse inanmıyor. Türkiye'de gayrimenkul alımı, bankacılık ve sanayi alanlarında Kazak yatırımcıların buraya gelmesi gerek" ifadesini kullandı.