Uyuşmazlıklar var ama Fed algısı daha önemli

Üzeyir DOĞAN - Gedik Yatırım

YAYINLAMA
GÜNCELLEME

Borsa İstanbul 80 bin üzerindeki rakamları test ediyor olsa da son haftalarda ana hatlarıyla 78,000-80,000 arasındaki iki bin puanlık alanda dalgalanan BIST 100’de saatlik grafiklerin ardından günlük grafiklerde negatif sinyaller gelmeye başladı. Ortalamalara baktığımızda son yükseliş sonrası 22 günlük kısa vadeli ortalama 50 günlük ortalamayı Nisan ayından sonra ilk kez yukarı yönlü kesti. Buna karşın 100 ve 200 günlük orta vadeli ortalamalar hala aşağı yönlü eğilimini devam ettiriyor. 500 günlük uzun vadeli ortalamaya baktığımızda ise yatay seyrin istikrar kazandığını görüyoruz. Uzun vadede endekste dip seviyelerde denge noktalarına gelindiğini ve endeksin yeni bir yön hazırlığında olduğunu düşünmemize rağmen, kısa vadede başlayan yükselişin henüz kalıcı bir trende dönüştüğü söylemek mümkün değil. Önümüzdeki günlerde BIST 100’de önceki diplerin altında yeni dipler oluşma ihtimalinin oldukça azaldığını ancak zaman zaman sert düzeltmeler görülebileceğini, bu düzeltmelerde 75,000 ve altındaki rakamların kademeli bir şekilde yeniden alım için kullanılması gerektiğini düşünüyoruz. Endekste önümüzdeki günlerde 77.500’ü stop loss kabul ederek yükselişlerde özellikle betası yüksek hisse senetlerinde pozisyon azaltılması gerektiğini, kısa vadede önemli primler sağlanan endekste güçlü bir düzeltme yaşanma ihtimalinin hafife alınmaması gerektiğini düşünüyoruz. 78,600 ve bu seviyenin hemen altında 77,500 kısa vadede takip ettiğimiz destek ve stop loss noktaları. Bu seviyelerin altında kapanış ihtimali bahsettiğimiz düzletmenin başlangıcı olarak kabul edilebilir. Son dönemde ortaya çıkan anketlerin seçim sonuçlarına yönelik beklentilerde önemli bir değişim yapmaması nedeniyle piyasadaki etkisinin de sınırlı olduğunu görüyoruz. Ana katalizörümüz Fed beklentilerindeki değişeme bağlı olarak yurtdışı piyasalardan gelen etki olsa da 1 Kasım seçimleri sonrası her halükarda bir hükümet kurulacağı beklentisinin yarattığı pozitif etkiyi göz ardı etmemek gerekiyor. Bu etki bizi yurtdışından tamamen ayrıştıramasa da pozitif katalizör olmaya devam edecektir.