"Vize serbestisi diyaloğu hızlandırılmalı"
Reform Eylem Grubu toplantısı sonrası, "AB'ye katılım müzakerelerinin tekrar canlandırılması, vize serbestisi diyaloğunun hızlandırılması ve Gümrük Birliği'nin güncellenmesi için müzakerelere başlanması konusunda AB'nin taahhütlerini yerine getirmesini bekliyoruz" açıklaması yapıldı.
Adalet Bakanlığının ev sahipliğinde Dışişleri Bakanı Çavuşoğlu, Adalet Bakanı Abdulhamit Gül, Hazine ve Maliye Bakanı Berat Albayrak ile İçişleri Bakanı Süleyman Soylu'nun katılımıyla 5. Reform Eylem Grubu (REG) Toplantısı Avrupa Birliği (AB) Başkanlığı koordinasyonunda gerçekleştirildi.
Toplantının ardından yayımlanan ortak bildiride, "18 Mart Türkiye-AB Mutabakatı çerçevesinde, AB'ye katılım müzakerelerinin tekrar canlandırılması, vize serbestisi diyaloğunun hızlandırılması, Gönüllü İnsani Kabul Programı'nın uygulanması, ülkemizde geçici koruma altında bulunan Suriyelilere mali yardımın hızlandırılması ve Gümrük Birliği'nin güncellenmesi için müzakerelere başlanması konusunda AB'nin de taahhütlerini yerine getirmesini bekliyoruz. Gümrük Birliği'nin güncellenmesi müzakerelerinin bir an evvel başlaması hem AB hem de Türkiye'nin yararına olacaktır" ifadelerine yer verildi.
Bildiride, şu değerlendirmelerde bulunuldu:
"Dünyada en fazla mülteciye ev sahipliği yapan ülke olarak, 17 Aralık 2018 tarihinde Birleşmiş Milletler Genel Kurulu'na sunulacak olan Mülteciler Konulu Küresel Mutabakatı'nı mülteciler konusunda yük ve sorumluluk paylaşımı bağlamında somut adımlar atılması için önemli bir referans belge olarak görüyoruz ve bu açıdan tam olarak uygulanmasını yakından takip edeceğiz"
REG Toplantısı bildirisinde ayrıca 30 Kasım 2018'de Brüksel'de yapılan Sığınmacı Mali İmkanı Yönlendirme Komitesi toplantısı ile 3 milyar euro tutarındaki ikinci dilimin sektörlere dağılımı konusunda AB tarafı ile ön mutabakat sağlandığı kaydedilerek "İkinci dilimin en kısa zamanda hızlı bir şekilde harcanmaya başlanmasını bekliyoruz" ifadesi kullanıldı.
Bakanlar ortak basın toplantısı düzenledi
5. Reform Eylem Grubu Toplantısı'nın ardından Dışişleri Bakanı Çavuşoğlu, Adalet Bakanı Abdulhamit Gül, Hazine ve Maliye Bakanı Berat Albayrak ve İçişleri Bakanı Süleyman Soylu ortak basın toplantısı düzenledi.
Albayrak burada yaptığı konuşmada, Türkiye'nin en büyük ticari partneri AB ile iş birliğini, bundan sonraki süreçte daha da güçlendirerek ileri aşamaya taşımaya gayret ettiklerine işaret etti. Albayrak, söz konusu iş birliğinin güçlü olmasının, dünya ekonomisi açısından da olumlu bir süreci ortaya koyacağını aktardı.
Dün açıklanan büyüme rakamlarına da değinen Albayrak, "Yaşanan tarihi kur saldırısı, küresel piyasalardaki sert düşüşler ve sıkıntılı iklime, bir önceki yılın 3. çeyreğindeki çok büyük ve yüksek büyüme rakamına, AB ülkelerindeki yavaş büyüme rakamlarına rağmen Türkiye pozitif büyümeyle 3. çeyrekte de çok önemli performans sergiledi" değerlendirmesinde bulundu.
Yüksek Düzeyli Ekonomik Diyalog Toplantısı'nın üçüncüsü şubatta
Albayrak, Euro Bölgesi'ndeki gelişmelere de dikkati çekerek, Türkiye ve AB'nin ekonomik iş birliğine her zamankinden daha fazla ihtiyacı olduğunu vurguladı. Türkiye'nin bu çerçevede pozitif ve yapıcı adımlarını kararlı şekilde atmaya devam edeceğini aktaran Albayrak, şunları kaydetti:
"Türkiye ile AB arasında ekonomi alanında bugüne kadar iki defa gerçekleştirilen Yüksek Düzeyli Ekonomik Diyalog Toplantısı'nın birincisi 2016'da ülkemizde, ikincisi 2017'de Brüksel'de gerçekleştirilmişti. Bu toplantıların üçüncüsünü şubat ayında gerçekleştirme noktasında mutabık kaldık. Her ne kadar mayıs ayında Avrupa Parlamentosu seçimleri olsa da öncesinde bu kararlılığı sergilemede mutabık kaldık. Sadece bakanlar değil, iş çevrelerinin de bir araya getirilmesiyle atılacak adımlarda önemli fikir teatileri gerçekleştirilecek"
En önemli konulardan birinin de Gümrük Birliği'nin güncellenmesi olduğunu anımsatan Albayrak, bu konuda, yoğun diplomasi yürütmeye devam ettiklerini anlattı. Albayrak, dünyada artan ekonomik korumacılık adımlarını da anımsatarak, "Türkiye, sadece Gümrük Birliği'nin güncellenmesi özelinde değil, bu ekonomik iş birliğinin gelişmesi noktasında da yeni küresel sisteme önemli mesaj verecek. Bu güncellenme süreci, ekonomik manadaki gelişimde kaldıraç görevi görecek" dedi.
Albayrak, bugün açıklanan ödemeler dengesi istatistiklerine de işaret ederek, şu değerlendirmelerde bulundu: "Ekim ayında geçtiğimiz iki aydan daha güçlü rakamlarla, 2,77 milyar dolarlık cari fazlayla tüm zamanların rekorunu kırdık. Bu durum, dengelenme sürecinin ne kadar güçlü ve sağlam ilerlediğinin altını çiziyor. Bugün dünden, yarın da bugünden iyi olacak. Bu süreç, Türkiye'yi her geçen gün daha da iyi ve olumlu ayrıştırmaya devam edecek. Kasım ve aralık öncü rakamları, bu dengelenme sürecinin, kasım ve aralık aylarında da çok daha güçlü neticelere gebe olduğunu, dengelenme sürecinin daha iyi noktaya gittiğine işaret ediyor. Yeni Ekonomi Programı'nda (YEP) cari açıkta koyduğumuz hedeften çok daha iyi performans sergileyeceğimiz kuvvetle muhtemel. Yıl sonunda 30 milyar doların altında rakamla çok daha pozitif netice ortaya koyacağımızın sinyallerini almaya başladık. Firmalar ve bankalar, dış borç yenilemede her geçen gün daha başarılı neticeler alıyor, Hazine tarafındaki başarılı ihraçlar, net döviz rezervinde artışın güçlü seyrettiğini ortaya koyuyor. Cari denge gelişmeleri olumlu sonuçları ortaya koyuyor"
"YEP hedeflerinden çok daha pozitif neticeler ortaya koyacağız"
Meclis Genel Kurulu'nda başlayan bütçe maratonuna da işaret eden Albayrak, 2019 yılı bütçesinin, tasarruf, verimlilik ve dengeli büyümeyle değişim ve dönüşüm ruhunun ilk adımı olacağını bildirdi. Albayrak, "İnşallah aralık ayında da gösterilecek olumlu performansla, 2018 yılı sonu itibarıyla ortaya koyduğumuz enflasyon, cari denge ve büyümede, konulan YEP hedeflerinden çok daha pozitif neticeler ortaya koyacağız. Gerek para politikası gerek mali disiplinde 2018'i böyle kaparken, 2019'da aynı kararlı ve güçlü duruşla, daha pozitif adımların atılacağı bir yıla gireceğiz" ifadelerini kullandı.
1.2 milyon yeni nesil pasaport verildi
Soylu, yaptığı açıklamada, AB'nin taahhüt ettiği vize serbestisindeki 7 kritere ilişkin "Yeni nesil pasaportlar konusunda 2 Nisan'da başladığımız süreçte 1 milyon 200 bin yeni nesil pasaportu vatandaşlarımızla buluşturduk ve hızlı bir şekilde de bunu devam ettiriyoruz. Bu konudaki kriter sayısı da böylece 6'ya düşmüş oldu" dedi.
Europol ile operasyonel iş birliğinin Türkiye ve Avrupa için önemli olduğuna işaret eden Soylu, burada ortak bir değerlendirmeyi ve iradeyi ortaya koymak gerektiğini, ancak bundan sonra bu adımın birlik ve eş anlı atabilmesinin mümkün olduğunu söyledi.
Soylu, geri kabul konusunun da vize serbestisiyle ortaya çıkacağını belirterek, bu konuda herhangi bir sorun olmadığını kaydetti.
Türkiye'nin 18 Mart mutabakatı konusunda bütün şartlara harfiyen uyduğunu vurgulayan Soylu, şunları söyledi:
"18 Mart mutabakatını birlikte imzaladığımız, kararlaştırdığımız muhataplarımız konusunda bu kadar iyimser olamayacağımızı ifade etmek isterim. Sadece 2015'ten bugüne kadar yüzde 97 karşı tarafa düzensiz göç azalmıştır. Bu Türkiye'nin başarısıdır"
"Göç Kurulu bugüne kadar 5 kez toplandı"
Milli göç politikası konusunda Göç Kurulunun bugüne kadar 5 kez toplandığını, ilerleyen günlerde bu toplantıların 6'ncısını düzenleyeceklerini belirten Soylu, geçen kasım ayında yaptıkları toplantıda milli göç politikası konusundaki çerçeveyi oluşturduklarını ifade etti.
Soylu, Milli Göç Strateji Belgesi'nin, 2019'un ilk yarısında bir sonraki Reform Eylem Grubu toplantısına kadar hazır hale getirileceğini bildirdi.
2019-2021 Organize Suçlarla Mücadele Eylem Planı'nı ocak ayında onaylayacaklarını kaydeden Soylu, böylece bu konudaki sorumluluklarını da yerine getireceklerini belirtti.
Soylu, ASELSAN'ın sınır güvenliği konusunda fiziki ve dijital entegrasyonu sağlayacak çok önemli bir çalışmayı başlattığını dile getirerek, fiziki sınır güvenliği sistemlerinin de devam ettiğini, bu konuda komşu ülkelerle önemli iş birlikleri geliştirdiklerini anlattı.
"Gündemimizde 23. ve 24. fasıllar var"
Adalet Bakanı Gül, yaptığı açıklamada, toplantıda gündemde yer alan konuların müzakere edildiğini belirtti. Reform Eylem Grubu Toplantısının dördüncüsünün 29 Ağustos'ta yapıldığını hatırlatan Gül, bugünkü toplantıda gelinen noktanın değerlendirildiğini, hedef ve planların gözden geçirildiğini aktardı.
Gül, reform iradesinin teyit edildiğine dikkati çekerek, "Gündemimizde 23. ve 24. fasıllar, yani 'Yargı ve Temel Haklar Faslı' ile 'Adalet, Özgürlük ve Güvenlik Faslı' kapsamındaki konular ağırlıklı olarak yer tutmaktadır" bilgisini paylaştı.
Vize serbestisi sürecinin, Avrupa Birliği, Avrupa Konseyi ile ilişkilerin de ele alınan konular arasında olduğunu dile getiren Gül, bu konularda atılacak tüm adımların değerlendirildiğini bildirdi.
Gül, Avrupa Birliğine üyelik sürecine ilişkin, "Siyasi nedenlerle kesintiye uğrayan, müzakere sürecinin kalbinde yer alan 23. ve 24. fasıllardaki ilerleme arzumuz gayet açık ve nettir" değerlendirmesinde bulundu.
"Brüksel ve Strasburg'ta temaslar artacak"
Yargı Reformu Strateji Belgesinin güncellenmesi çalışmalarında önemli mesafe alındığını aktaran Gül, "İlk çeyrekte bunu kamuoyuna, uluslararası topluma açıklamayı hedefliyoruz" dedi.
Temel yaklaşımın güven veren adaleti tesis etmek olduğunu belirten Gül, bu kapsamda toplumun her kesimini sürece dahil ettiklerini, Avrupa Konseyi yetkilileriyle de temasların olduğunu, önümüzdeki günlerde Brüksel ve Strasburg'ta temasların artırılacağını söyledi.
"Yargı Reformu ocak ayında açıklanacak"
Yargıda gerçekleştirilenleri anlatan Gül, Yargıda Hedef Süre uygulamasının başladığını, istinaf mahkemeleri sayısının artırıldığını hatırlattı. Ticari davalarda arabuluculuk uygulamasına geçilmesinin yargının hızlanması konusunda önemli bir adım olduğuna dikkati çeken Gül, elektronik tebligatın da 1 Ocak'tan itibaren uygulanacağını belirtti.
Gül, bundan sonraki toplantının Hazine ve Maliye Bakanlığının ev sahipliğinde 2019'un ilk yarısında gerçekleştirileceğini bildirdi.
Bir gazetecinin, Yargı Reformu Strateji Belgesinin ne zaman açıklanacağını sorması üzerine Gül, Yargı Reformu Strateji Belgesinin hükümetin yol haritası olduğunu anlatarak, şöyle devam etti:
"Yargı Reformu Strateji Belgemizi, 2019'un başlarında, hedefimiz ocak ayında kamuoyuna açıklamak. Tüm paydaşlarla konuştuktan sonra, belgemiz ortaya çıksın istiyoruz. Çünkü 5 yıl boyunca yargı reformumuzun yol haritası olacak. Bu yol haritasına göre hem teoriyi hem mevzuatı hem uygulamayı geliştireceğiz. Çok gecikmeden bunu kamuoyuna açıklayacağız"
"Denetimden çıkmak için atılması gereken adımlar değerlendirildi"
Çavuşoğlu, bu toplantıda bir önceki REG Toplantısı'nda alınan kararların uygulanması noktasında görüş alışverişinde bulunduklarını söyledi. Çavuşoğlu, reformların yanı sıra Avrupa Birliği (AB) ile yürütülen süreçlerle ilgili değerlendirmelerde bulunduklarına işaret ederek, AB'den beklentilerini masaya yatırdıklarını dile getirdi.
Bu kapsamda vize serbestisi, terörle mücadele, Gümrük Birliğinin güncellenmesi gibi AB ile atılabilecek adımları ele aldıkları bilgisini paylaşan Çavuşoğlu, Avrupa Konseyi Parlamenter Meclisinde denetimden tekrar çıkmak için atmaları gereken adımları da değerlendirdiklerini belirtti.
Adalet Bakanlığının yargı reformu sürecini kapsayıcı bir şekilde sürdüğüne değinen Çavuşoğlu, bu strateji belirlendikten sonra AB kurumları ve Avrupa Konseyi ile gelişmeleri paylaşacakları bilgini verdi.
"Vize serbestisini elde edeceğiz"
Çavuşoğlu, vize serbestisiyle ilgili şunları söyledi:
"Bizim vatandaşlarımız Avrupa'ya vizesiz seyahat etmeyi hak ediyor. Bu haksız uygulamanın kaldırılmasıyla ilgili çalışmalarımızı sürdürüyoruz. Daha önce yedi kriterin altı kritere düştüğünü söylemiştik. Yeni pasaportların AB tarafından da tanınması sonucu altıya düştü. AB resmen de bunu bize bildirdi. Türkiye için kişisel verilen korunması, Türkiye Büyük Millet Meclisi etik kanunu gibi konularda ortak çalışma gruplarımız ikişer kere toplandı. Bu kararlı çalışmalarımızı sürdürerek, vize serbestisini elde edeceğiz"
"Beklentimiz Suudi Arabistan'ın iş birliği yapması"
Suudi gazeteci Cemal Kaşıkçı cinayetinin aydınlatılması için uluslararası soruşturma başlatılması konusunda bir girişim olup olmadığı yönündeki bir soru üzerine Bakan Çavuşoğlu, şunları söyledi:
"Bu konuyu BM Genel Sekreteri ile ve diğer mevkidaşlarımızla görüştük, görüşmeye devam ediyoruz... Ama gerçeklerin aydınlatılmasıyla ilgili bir BM komisyonunun kurulması Genel Sekreter'in ya da İnsan Hakları Komiseri'nin yetkisindedir, bunlar resen de yapılabilir"
Komisyon başkanlarının ve raportörlerinin yazılı talebi üzerine ülkeler olarak neler yapabileceğini değerlendirdiklerini söyleyen Çavuşoğlu, şöyle devam etti:
"En son G20 marjında Kanada Dışişleri Bakanı dahil birçok mevkidaşımızla, bazı ülkelerden gelen talepler üzerine de ortak bir başvuru yapma konusunda da bir irade ortaya koyduk. Bizim beklentimiz esasen, Suudi Arabistan'ın gerçekten bizimle çok iyi bir şekilde iş birliği yapması, bu cinayetin aydınlatılması, sorumluların ortaya çıkarılması"